7 Kurşunla "İstiklal Marşı" lütfen sonuna kadar ok

Tartışma Alanı

7 Kurşunla "İstiklal Marşı" lütfen sonuna kadar ok

İletigönderen Sema » Prş Mar 22, 2007 18:59

7 Kurşunla İSTİKLAL MARŞI yazısını aynen iletiyorum..

Okuduğumda hissettiğim duyguların tarifi mümkün değil, Sizinle paylaşmak istedim. :oops:


7 KURŞUNLA İSTİKLAL MARŞI ....

Güneydoğu'nun küçük bir ilçesinde görev yapan hakim, ilçe dışındaki lojmanından görünen karakolun bir gecesini söyle anlatır:

"Lojmanımızın balkonundan o karakol görünürdü. Yaklaşık bir aydır her istihbarat kaynağından karakolun basılacagı haberi geliyordu“. Üstelik baskının şimdiye kadar yapılanlardan çok daha büyük olacagı söyleniyordu.

Yakın birliklerden timler getirildi, karakolun etrafına mayınlar döşendi, ağır silahlarla takviyeler yapıldı ve baskın beklenmeye
başlandı.

"En son gelen istihbaratta baskının saati ve baskına katılacak terörist sayısı bile veriliyordu." 22:10,.


Karakol o gün basılmadı. “Bir gün sonra, bildirilen saatte cehennem başladı. Balkonumuzdan izlediğim dehşet dolu manzarada, daire haline gelmiş teröristlerin, dairenin ortasına, gecenin karanlığında ateşleri parıldayan silahları ateşlediklerini görüyordum.

Karakolun, havan ve roket mermilerinin patladığı yerde olduğunu biliyorduk. Tam anlamıyla çember içine almışlardı. Lojmandan ayrılıp doğruca jandarmanın binasına gittik.

Karakolun merkezi telsizle, sürekli timlerden durumlarını bildirmelerini istiyor; dış emniyette bulunan timler de bu
çağrılara cevap veriyor, havan ve uçaksavar ateşi istedikleri yerleri de tarif ediyorlardı.

"Bir süre sonra telsiz konusmaları, timlerden birinin üzerine yogunlaştı"..

Timden bir türlü cevap alınamıyordu. Üst üste, defalarca çağrı yapılıyor ancak bir türlü timle irtibata geçilemiyordu.
Konuşmaları takip eden askerler timden ümitlerini kesmislerdi. Ama bir yandan da çagrılar devam ediyordu.

Bir saat kadar sonra, telsizden bitkin bir ses duyuldu:

"Yaralılarım var, yaralılarımı alın." Tüylerimiz diken diken olmuştu.

Hemen cevap verildi. "Tamam Suat 3, sakin olun, az sonra birlik çıkacak.

"İlk yaralı haberi, bu saatlerdir aranan timden gelmisti". Tim komutanı konuşurken arkadan silah sesleri duyuluyordu.

Herkes bu sözler üzerine yorum yapıyordu. Telsizin başındaki tim komutanlarından biri, bu timde şehit olduğundan emindi. Merkezden tekrar çağrı yapıldı.

"Suat 3 , irtibatı kesme. Sakin olun!" Cevapta bir degişiklik olmadı : "Yaralılarım var. Kan kaybediyorlar. Yaralılarımı alın!"

"Ve tam bir buçuk saat, beşer dakika arayla Suat 3 kodlu timle muhabere aynen bu sözlerle sürdü : "Yaralılarımı alın" , "Sakin olun, geliyoruz.” "Hepimiz o time kimsenin yardıma gidemeyecegini çok iyi biliyorduk".

Karakola düşen mermi sayısında azalma olmuyor, aksine, takviye alan teröristler baskının şiddetini gittikçe arttırıyorlardı.
Kimsenin, degil karakolun dışına çıkmak, mevzi degiştirebilecek fırsatı dahi olmadıgı apaçıktı.

"Bir süre sonra, Suat 3'ün telsizinden hırs dolu kelimelerini işittik: "Hemen gelip yaralılarımı almazsanız, karakola dönüp bölügü tarayacagım". "Hepimiz şok olmustuk“.


Hemen tabur komutanı devreye girdi. Hemen hemen Aynı sözcüklerle tim komutanına sakin olma çagrısı yaptı.
Ama işe yaramıyordu. Tim komutanı "Yaralılarımı alın!" dışında başka bir şey demiyordu.

Tabur komutanının da telsizi bırakmasıyla, bir saat kadar daha tim komutanından ses çıkmadı. Birer dakika arayla yapılan yogun çağrılara cevap vermedi. Içim burkuluyor, başım dönüyor, tanık olduğum bu anlardan nefret ediyordum.

Telsizin başına tim komutanının okuldan devre arkadaşı geldi. Son bir ümitle eline mikrofonu alıp, cevap beklemeden,
telsizin kodlarını da kullanmadan, konuşmaya basladı: "Devrem ben Hüseyin. Geçmis olsun devrem“. Biraz daha dayan olur mu? Bak destek timleri yola çıktı. Sana doğru geliyorlar. "Devrem aman pes etme olur mu?"

"Telsizin mandalını bırakıp beklemeye başladı. Hepimiz Motorola marka,duvara monteli telsiz cihazinin hoparlör kısmına gözlerimizi dikmiş bekliyorduk."

Ve konuştu : "Devrem, bölük komutanı nerde?"

Hepimiz derin bir "Oh!" çektik. Telsizden, "Izinde devrem" yanıtı verildi. Suat 3 , artık tükenen bir sesle konusmayı sürdürdü:

"Ne olur yaralılarımı alın. Bende yaralıyım." O ana kadar kendisinin de yaralı oldugunu söylememişti.

Hepimiz donup kalmıştık. Telsizin başındaki devre arkadaşı da bu sözü üzerine mikrofonu fırlattı ve odadan çıktı.
Ben kapının hemen eşiginde ayakta duruyor,duyduklarım ve gördüklerimle bir tarihe tanıklık ettigimi düsünüyordum.

"Ben de yaralıyım" dan sonra yine ses kesildi. Sabaha kadar hiç konuşmadı Yüzlerce kez yapılan çagrılara cevap vermedi.


Artık onun şehit olduguna ben de inanmıştım. "Gün ağarırken hepimiz yorgun düşmüs, telsizden yapılan "Suat 3, Konuşan Suat, Cevap ver!" çagrısından bıkmış halde bir köşede yığılmışken, birden telsizin mandalına basıldıgını fark ettik.

Telsizden silah sesleri geliyordu. Ve on on beş saniye sonra hayatım boyunca unutamayacağım bir İstiklal Marşı dinlemeye başladım...

Mandala sürekli basıldıgı için bütün telsizlerin konuşma imkanı durmuştu. "Çatışmanın altında yaralı bir tim komutanının, makamıyla söylediği İstiklal Marşı’nı dinliyordum". Gözlerim dolmuştu, o ana kadar duyduğum en güzel İstiklal Marşı’ydı...

Birinci dörtlügü bitirdi. İkinci dörtlükte sesi çatallastı. Kelimeler uzadı. Ama marşı söylemeyi bırakmadı. Bozuk bir ses tonuyla, kendini zorlayarak okumaya devam etti. Marşı bitirdiğinde bende bitmiştim… Hemen orayı terk ettim.

Bir daha onun sesini hiç duymadım. Toplam 22 Şehidin verildiği o baskın gecesinde, vücuduna saplanmış 7 merminin acısıyla söylediği İstiklal Marşı’nı ruhuma işleten tim komutanının ölmediğine ise hala inanamıyorum.

"Hakimin anıları burada sona eriyor“ İşte benim Türk sabayından anladığım budur. Vücudunda yedi mermi olduğu halde makamı ile İstiklal Marşı söyleyen adamdır..

Okuyun Arkadaslar ve bu VATAN için kanlarını akıtan Kahramanlarımızla ne kadar övünsek, gururlansak azdır…

Alıntı
Bizi öldürmedikçe bizim kafamızdaki cereyanı boğmadıkça, başladığımız inkılap ve ilerleme bir an bile durmayacaktır....
Kullanıcı küçük betizi
Sema
Üye
Üye
 
İletiler: 710
Kayıt: Çrş Şub 21, 2007 18:03
Konum: Istanbul

İletigönderen shadow39 » Prş Mar 22, 2007 20:55

militanlar okusun bunu.Benimde basimdan boyle durumlar gecti
Sema, cok tesekkur ederim
Dağda üç Beş domuz Sürüsü
Tutturmuş Bir kürdistan Türküsü
Eline Almış Bayrak Diye Bir Masa örtüsü
Satsan Beş Para Etmez Ne Dirisi Ne De ölüsü
Soyu Soysuz Olan Sensin Toprak Senin Neyine
İte itlik Yapıp Kafa Tutma Beyine
Anlasa Dediğimi Sokaktaki Köpek Ağlar Haline
Duy Ulan Soysuz
Ne Mutlu TÜRK'üm Diyene!!!
....
Bu da can d..... efendiye olsun. belgeselci.
"Siz Mustafa demeye devam edin, biz de Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk"

Resim
Kullanıcı küçük betizi
shadow39
Üye
Üye
 
İletiler: 2230
Kayıt: Cmt Mar 03, 2007 20:27

İletigönderen Sema » Cum Mar 23, 2007 1:12

shadow39, okuduğun için ben teşekkür ederim, bu vatan uğruna can veren şehitlerimizin haklarını ödemeye çalışmanın tek yolu bu vatana sahip çıkmaktır...
Bizi öldürmedikçe bizim kafamızdaki cereyanı boğmadıkça, başladığımız inkılap ve ilerleme bir an bile durmayacaktır....
Kullanıcı küçük betizi
Sema
Üye
Üye
 
İletiler: 710
Kayıt: Çrş Şub 21, 2007 18:03
Konum: Istanbul

İletigönderen Ram » Cum Mar 23, 2007 3:49

Analar, nice yiğitler doğurdu,
Nicesi, bu uğurda şehîd oldu.
İki damla gözden süzülür arşa,
O cân eller, yedi kurşunla soldu...
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen iso » Cum Mar 23, 2007 6:56

Sema su anki duygularimi paylasmak o kadar zor ki... tesekkür etmekle yetiniyorum :cry:
paylasim icin sagol....

bende ayni sitede sunu okudum ve cok etkilendim....

Sizinde yüreginiz bu kadar büyükmü?

Otistik çocuklar okulunda rehber öğretmen olarak çalışan birinin anlatmış olduğu yaşanmış olayı aktaracağım;
okulda rehber ogretmen olarak calisan bir öğretmen Musa..
Okulun ogrencilerinden bir otistik cocugun ailesi,
bir gun Musa ogretmene dert yaniyor;
Cocuklari normalde cok su icmesine karsin; 3 aydir
agzina bir damla su koymuyormus.
''Hocam, bize bisey soylemiyor... Bir de siz
sorun..'' diyorlar. Musa cocukla konusuyor..
Anlasiliyor ki; bir gun ogretmen sinifta:
'' Ataturk olmedi, yuregimizde yasiyor.'' demis...
ve kucuk cocuk da, Ataturk bogulmasin diye, su icmeyi birakmis...
Sirf bu yuzden tam 3 ay boyunca su icmemis..
Ne yapsalar, cocugu ikna edememisler.
Musa, cocugu yanina cekip, demis ki;
"Biliyor musun, Atatürk cok iyi bir yuzucudur..''
Bundan sonra, kucuk cocuk su icmeye baslamis..
soyleyecek tek kelime bulamadim..
Bilmedigimiz ne yurekler var, ne saf, ne temiz, ne
kocaman yurekler...
ResimResim
Kullanıcı küçük betizi
iso
Üye
Üye
 
İletiler: 434
Kayıt: Pzr Mar 04, 2007 23:38

İletigönderen |Kuralsız| » Cmt Mar 31, 2007 22:15

Sema yazdı:bu vatan uğruna can veren şehitlerimizin haklarını ödemeye çalışmanın tek yolu bu vatana sahip çıkmaktır...


Eyvallah...

anlamlı yazı için çok tşk.
''Hayattaki yegane üstünlüğüm Türk doğmaktır! Muhterem milletime şunu tavsiye ederim ki; sinesinde yetiştirerek başının üstüne kadar çıkaracağı adamların kanındaki, vicdanındaki cevher-i asli'yi çok iyi tahlil etmek dikkatinden bir an feragat etmesin."
Başbuğ Mustafa Kemal Atatürk

Ruhun Şad, Mekanın Cennet Olsun Türklüğün Yüce Başbuğu ATATÜRK
Kullanıcı küçük betizi
|Kuralsız|
Üye
Üye
 
İletiler: 2244
Kayıt: Pzr Şub 25, 2007 13:25
Konum: Gecenin Kıyısından Karanlığın Tam Ortasından |K@yse®ciyes|

İletigönderen Sema » Cmt Mar 31, 2007 23:30

okuyup yorum yapan arkadaşlar tek tek hepinize teşekkür ederim.. gercekten insanın okuduğunda gözünü yaşartan yaşanmış olaylardan sadece bir tanesi bu :cry:
Bizi öldürmedikçe bizim kafamızdaki cereyanı boğmadıkça, başladığımız inkılap ve ilerleme bir an bile durmayacaktır....
Kullanıcı küçük betizi
Sema
Üye
Üye
 
İletiler: 710
Kayıt: Çrş Şub 21, 2007 18:03
Konum: Istanbul

İletigönderen HunTürK » Cmt Mar 31, 2007 23:39

paylaşım için sağol biran sanki kendimi orda hissetmiş gibi oldum Allah hepsine rahmet eylesin
"Türküz,Türkçüyüz,Atatürkçüyüz"
Kullanıcı küçük betizi
HunTürK
Üye
Üye
 
İletiler: 134
Kayıt: Pzr Şub 25, 2007 19:49

İletigönderen Çetin Taş » Pzr Nis 01, 2007 15:15

Yazıyı okuyup duygulanmamak elde değil.
Bu yazıyı Hilmi Özkök'ün de okumasını dilerdim.Belki subay-astsubaylarının başlarına geçirilen çuvallar ile ilgili "yapması gerekenleri"yapmadığı için azıcık bir utanma duyar(mı acaba?).
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen Türk-Kan » Pzr Nis 01, 2007 15:22

Çetin Taş yazdı:Yazıyı okuyup duygulanmamak elde değil.
Bu yazıyı Hilmi Özkök'ün de okumasını dilerdim.Belki subay-astsubaylarının başlarına geçirilen çuvallar ile ilgili "yapması gerekenleri"yapmadığı için azıcık bir utanma duyar(mı acaba?).
+++ Türk-Kan
Cetin, Hilmi Bey tarihe zaten Tayyip Bey'le beraber gececek :!:

Sema, anlamli yazi icin cok tesekkürler :|
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen Panzehir » Cmt Nis 14, 2007 17:14

Paylaşım için teşekkürler Sema.

Gün gelir devran döner
Adımıza türküler söylenir bu şehirde!..
...
Kullanıcı küçük betizi
Panzehir
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
 
İletiler: 3483
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 20:02

İletigönderen reisbey » Cmt Nis 14, 2007 17:28

vurulmuş tertemiz anlından uzanmış yatıyor,
bir hilal uğruna ya rab ne güneşler batıyor,
EY bu TOPRAKLAR için toprağa düşmüş asker,
gökten ecdat inip öpse o pak anlı değer,
ne büyüksünki kanın kurtarıyor tevhidi,
bedrin aslanları ancak bu kadar şanlı idi,
sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın
Gömelim gelseni TARİHE desem sığmazsın,...... :oops: :oops: :(
Kullanıcı küçük betizi
reisbey
Üye
Üye
 
İletiler: 1609
Kayıt: Pzr Nis 08, 2007 9:04
Konum: Kuytularımdan

İletigönderen Sema » Pzt Nis 16, 2007 22:07

Yorum yapan tüm arkadaşlar sizler sağolun .. Gerçekten İşte bu vatan bu sevgi ile kurtuldu..
Bizi öldürmedikçe bizim kafamızdaki cereyanı boğmadıkça, başladığımız inkılap ve ilerleme bir an bile durmayacaktır....
Kullanıcı küçük betizi
Sema
Üye
Üye
 
İletiler: 710
Kayıt: Çrş Şub 21, 2007 18:03
Konum: Istanbul


Şu dizine dön: Devlet ve Siyaset

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 2 konuk

x