Akreplerin düellosu.

Tartışma Alanı

Akreplerin düellosu.

İletigönderen cafersadık » Prş May 03, 2007 12:14



Türkiye’de yaşanan dışarıdan güdümlü zorla dönüştürme
sürecinin esas şifreleri dünyada yaşanan asimetrik
savaşla yakından ilgilidir. Asimetrik savaş perde
arkası operasyonlarla yürütülen, ancak sonuçlarının
gözle görülebildiği ve düzenli ordular yerine özel
teknolojilerin, istihbarat birimlerinin ve naylon
terör örgütlerinin kullanıldığı bir mücadeledir.
Dünyada bugün başta Amerika ve Rusya tarafından sahip
olunan manyetik enerji silahları sayesinde düşmanınıza
dışarıdan fark edilmeyecek şekilde her türlü zararı
verebilmeniz mümkündür. 1963 senesinde Amerikan USS
Thresher denizaltısının Rusların gönderdiği manyetik
dalgalarla batırılmasıyla başlayan gizemli çatışmalar
günümüze değin ara vermeden sürmüştür.

1986 senesinde Ruslar Los Angeles’ta büyük bir depremi
tetiklemesi için manyetik enerji tesisi kurmuşlar ve
fay hatlarını etkilemeye başlamışlardı. Bunu anlayan
Amerikalıların tesisi havadan indirdikleri komandoları
kullanarak sabote etmesi sonucu manyetik dalgalar
kontrolden çıktı. Kontrol dışı dalgaların hemen
yakınlarda bulunan Çernobil Nükleer Santralini
etkilemesi sonucu bugün hala Karadeniz bölgemizde
etkisini sürdüren Çernobil felaketi meydana gelmiştir.
Dünyada perde arkasında yaşanan Asimetrik Savaşı
bilmeyen kamuoyu ise hala bunu hazin bir kaza
sanmaktadır.

Irak işgalinde ele geçirdikleri petrolün çoğunu New
Orleans şehrindeki rafinerilere stoklayan Amerika, bir
anda ortaya çıkan ve garip şekilde yön değiştiren
Katrina tayfunun bu rafinerileri yok etmesi yüzünden
müthiş derecede zarar görmüş ve savaş ganimeti
petrolün büyük kısmını çamurlu sularda kaybetmiştir.
Bu büyük tayfunun tam isabet hedefini vurmasının
sebebi birilerinin havayı manyetik cihazlarla
etkilemesinden başka bir şey değildi ama siz bu
gerçekleri ne yazık ki ana haber bültenlerinin süslü
sunucularının ağzından öğrenemezsiniz.

Bugün artık suikastler bile normal yöntemlerle
olmamaktadır. Gerçek suikastler dışarıdan doğal
ölümler olarak gösterilen saldırılardır. Mikrodalga
dalgalarının özel olarak odaklanması sonucu tamamen
sapasağlam bir insana kalp krizi geçirilmesi ya da
sinir sisteminin etkilenerek felç inmesinin sağlanması
mümkündür. Bu cihazların yakın mesafelileri cebe
sığabilecek ufak bir kitap büyüklüğündeyken, uzun
mesafeli olanları orta çaplı bir soba borusu
uzunluğundadır. Hedefin vücut ısısına kilitlenen
cihazın yolladığı dalgalar her tür duvar ve camın
içinden geçerek bir odada oturan insanı bile
öldürebilirler. Lütfen geçmişte en kritik dönemlerde
hastalanıp felç geçiren ya da ani kalp krizleriyle
ölen liderleri bir düşünün.

Herkes havada uçan ufacık bir uçağın bile düşmesine
haber bültenlerinde dikkat kesilirken kimse denizlerde
olan gemi batıklarıyla ilgilenmez. Bugün dünya
denizlerinde görünmez bir savaş yaşanmaktadır ve her
gün Amerikan,Rus veya Çin bandıralı pek çok gemi
batmaktadır. Sadece son yirmi senede süper-taşıyıcı
adı verilen yüzlerce metre uzunluğunda devasa
gemilerden iki yüz tanesi aniden ortaya çıkan dev
dalgalar sonucu batmıştır. Gemi batması nedenleri
“fırtına” gibi sebeplerle kolaylıkla örtbas
edilebildiği içinde bugün okyanuslarda ve denizlerde
yaşanan savaşı bilen pek yoktur. Elektromanyetik
dalgaların deniz tabanında yaratacağı etkilerle
gemileri yutacak dev dalgaların yanı sıra koca
şehirleri ortadan kaldıracak Tsunamilerde
yaratılabilir. Bir hatırlayın bakalım yakın geçmişte
koca bir Tsunamiyle hangi ülke mahvolmuştu ve bu
Tsunami nasıl aniden ortaya çıkmıştı.

Toparlayacak olursak,artık savaşlar gözümüzün önünde
değil hiç haberimiz bile olmadan yapılmaktadır.
Türkiye Soğuk Savaşta olduğu gibi büyük güçler
arasındaki Asimetrik savaşın tam ortasında kalmıştır.
Bu savaşın tarafları her tür siyasi ve psikolojik
oyunu kullanmaktan çekinmeyecekleri gibi deprem,
tayfun gibi dışarıdan doğal felaket olarak görünen
özel silah sistemlerini de kullanmaktan hiç
çekinmezler. Yarınki yazıma kadar size düşünmeniz için
ufak bir soru : Bir ülke başkanlık sistemine geçerse
ve seçilecek başkan o ülkenin ordusuyla sorunlar
yaşamaktayken aniden meydana gelecek büyük bir
depremle o ülkenin en büyük şehri yok olursa ne olur ?
Ülkenin ordusunun medyada kasıtlı olarak beceriksiz
gösterileceği bir depremde eğer yeni seçilmiş başkan
medya tarafından insanlara kurtarıcı olarak sunulursa
o ülkenin korkmuş insanları başkanın bir diktatöre
dönüşmesine ses çıkarırlar mı ? Düşünün bakalım biraz.
Kullanıcı küçük betizi
cafersadık
Üye
Üye
 
İletiler: 198
Kayıt: Sal Mar 20, 2007 20:22

Şu dizine dön: Devlet ve Siyaset

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

cron

x