"Anadolu Kültür" [Ulusal Ekini Yok Etme Çalışmaları]

ARI, TESEV, Açık Toplum Vakfı, HYD, Genç Siviller, GTP, SODEV, Bianet, STGM, TÜSEV, MAZLUMDER, STEP, LGBTT, Barış ve Kardeşlik Forumu, Türk Demokrasi Vakfı, LDP, Küresel BAK vesaire...

"Anadolu Kültür" [Ulusal Ekini Yok Etme Çalışmaları]

İletigönderen Güncel Meydan » Çrş Nis 06, 2011 2:21

Ulusal Ekin Yıkıcıları'nın halka nasıl da indiğininin küçük bir göstergesi olan bu konu, "Anadolu Kültür" adıyla yayın yapan "Açık Toplumcu" yapılanmayı -onların sunduğu- bilgilerle anlatma amacı gütmektedir. Sekmeler biçiminde sunulan başlıklara tıklayarak, altlarındaki bilgilere ve kaynaklara ulaşabilirsiniz.




Ankara’nın başkent olmasıyla modern bir proje halini alan ve başlangıcı İstanbul’un fethine dayanan batılılaşma hamleleri, kuşkusuz en tartışmalı deneyimlere kültür alanında yol açmıştır. Ama ne Ankara eksenli merkeziyetçi kültür politikalarının, ne de İstanbul’u bir dünya metropolü haline getiren sosyal gelişmenin Anadolu kentlerinin kültürel hayatlarını zenginleştirdiği pek söylenemez.

Ülkenin batısıyla doğusu arasında iletişim kopuk, ilişkiler çoğu zaman sorgulayıcı olagelmiştir. Batıda yaşayanların dikkatinin doğuya toplandığı dönemlerde ise gündem sanatın ve kültürün olabildiğince uzağında odaklanmıştır.

Bir taraftan ekonomik gelişmenin hızla yol aldığı, diğer taraftan ülkenin AB rampasında ilerlemeye uğraştığı yeni dönemde, sanat ve kültürle ilgili çalışmalara ve politikalara büyük iş düşüyor.

Biz sanatın ve kültürel alanın paylaşılmasıyla karşılıklı anlayış ve duyarlılıkların artacağına, bölgesel farklılıkların ve önyargıların aşılabileceğine inanıyoruz. Zengin kültürel mirasa sahip Anadolu kentlerinde kültürel hayatın canlanması, kent aidiyetinin de modern vatandaşlık kavramına uygun biçimde gelişmesine yol açacaktır. Farklı sosyal kesimler, farklı kültürel kimliklere ve özelliklere sahip gruplar kent kültürünü ortaklaşa yaşar ve paylaşabilirse, demokrasi ve sosyal içerme için de uygun bir ortam sağlanmış olur.

Kültürün kentsel gelişmeyi biçimlendirmesinin, sanat alanında kurulacak karşılıklı ilişkilerin, toplumsal uyumun, kültürler arası iletişimin ve ilişkilerin gelişmesinin, Türkiye’nin kendi içinde olduğu kadar Avrupa Birliği ile de bütünleşmesi ve ilişki kurması açısından önemli olduğunu düşünüyoruz.

Sanatın, ulusal ve küresel farklılıkların aşılabildiği iletişim biçimleri oluşturarak farklı yerlerde farklı biçimlerde yaşayan, farklı kimlikleri ve inançları olan insanların iletişim kurmaları, anlaşmaları ve ortak değerler etrafında birleşmeleri için imkan sağladığına; içe kapanmaların, duyarsızlıkların ve önyargıların kültür alışverişleri ile aşılabildiğine, sanatın temsil ve ifade gücünün özgürleşmeye katkısına inanıyoruz.

Anadolu Kültür, 2002 yılından beri kültürün ve sanatın, toplumsal gelişme odaklı, katılımcı ve çok sesli bir yaklaşımla yaygınlaşmasını, karşılıklı anlayışın kültürel iletişimle sağlanmasını hedefleyen bir sivil toplum girişimi olarak kültür paylaşımı ve sanat üretimi çalışmalarını sürdürüyor.

Osman Kavala
Yönetim Kurulu Başkanı



Kimlermiş : 2002 yılında sanatın değişik alanlarından, iş dünyasından ve sivil toplumdan bir avuç insan kültürün ve sanatın İstanbul ve Ankara dışındaki şehirlerde üretilmesi ve izlenmesi için bir araya geldi. Sanatın paylaşılmasıyla karşılıklı anlayış ve duyarlılık gelişebileceğine, bölgesel farklılıkların ve önyargıların aşılabileceğine; kültürel hayatın gelişmesiyle vatandaşlık, kimlik ve aidiyet gibi kavramların da gelişeceğine; ve bu eksende gelişecek tartışmaların toplumsal uzlaşmaya sağlayacağı katkıya inanarak Anadolu Kültür’ü (günün koşulları ve yasaları gereği kar amacı gütmeyen bir A.Ş. olarak) kurdular.

Anadolu Kültür’ün ilk çalışmaları OHAL dönemindeki Diyarbakır’da başladı. Sosyal ve kültürel hayatı çatışmalar, ekonomik sorunlar ve zorunlu göçün yol açtığı nüfus patlaması tarafından kemirilmiş şehirde bir sanat merkezi kuruldu. Diyarbakır Sanat Merkezi (DSM)’nde film gösterimleri, sergiler, düzenlendi. Yazarlar, şairler yapıtlarını okudu. İzleyicilerin ilgileri doğrultusunda fotoğraf ve film seminerleri, söyleşileri, atölyeleri düzenlendi. Dünyanın dört bir yanından sanatçılar Diyarbakır’da birlikte ürettiler, birlikte sergilediler, birlikte sahnelediler.

Özel film gösterimleri, ülke sinemalarından seçkiler derken, Diyarbakır Avrupa Sineması açıldı. Kars Belediyesi işbirliği ile yapılan Kars Sanat Merkezi’nin açılış konseri Kafkasya’nın tüm ülkelerinden sanatçıları kendi dillerinde bir araya getirdi. Konumu ve kökleriyle Türkiye, Rusya, Ermenistan, Gürcistan ve Azerbaycan arasında kültürel işbirlikleri için doğal bir merkez olan Kars’tan tüm Kafkaslara açılan etkinlikler düzenlendi. Türkiye ve Ermenistan’dan genç fotoğrafçıların birbirlerinin ülkesini fotoğrafladığı çalışmalar, ortak sergiler, ortak konserler düzenlendi. Sınırların ve diplomatik sorunların ayırdığı halklar, sanatla birleştiler. Sanatın ve kültürün sadece dışarıdakilerle değil, içeridekilerle de paylaşılabilmesi için “Cezaevi Duvarlarını Aşmak” programı geliştirildi. Filmler, müzisyenler, yazarlar hapishanelere gitti, “içeride”kilerin yazıları, şiirleri ve karikatürleri kitap olup dışarıya çıktı.

Diyarbakır’da sivil alan oluşturulmakla başlayan çaba, Hakkari, Şemdinli ve Yüksekova’da sivil alan oluşturma çalışmalarına dönüştü. İlk defa sergi düzenlenen bir kentin fotoğrafçıları, kentlerini fotoğraflarıyla anlattı. Film gösterimleri 20 kenti dolaştı, sergiler Anadolu’yu gezdi.

Anadolu Kültür’ün 2002 yılında Diyarbakır’da başlayan çalışmaları, beşinci yılın sonunda 20’nin üzerinde kente uzandı.

Genç nüfusun talebi doğrultusunda, farklı kültürlerin en geniş kitleyle, en etkin biçimde paylaşılabilmesine elveren film gösterimleri Çanakkale’den Kars’a, Malatya’dan Antakya’ya, Hakkari’den Mersin’e uzanan yolculuklarla Türkiye’nin dört bir yanında düzenlenmeye devam ediyor.

Anadolu Kültür’ün Balkanlardan Kafkaslara, Anadolu’dan Orta Doğu’ya uzanan geniş bölgede, kültürler ve sanatçılar arasında iletişim, bilgi paylaşımı ve uzun soluklu sanatsal işbirlikleri için hayata geçirdiği yeni bir girişim de Tütün Deposu. İstanbul’un Tophane semtindeki eski bir tütün deposunun yeniden düzenlenmesiyle oluşturulan mekan, ağırlıklı olarak çağdaş sanat çalışmalarına yönelik olmakla birlikte, sergi alanlarının yanı sıra film gösterimleri, toplantılar ve atölyeler için de alanlar içeriyor. Tütün Deposu, sanatsal etkinliklere yeni bir mekan sağlamanın çok ötesinde, tüm sanat disiplinlerini kapsayan geniş bir bilgi bankası ile Türkiye’de ve bölgede sanatın ve sanat ortamının değişimine yönelik bir platform oluşturacak

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/tr/biz_kimiz.asp
Çalışma Alanları : Anadolu Kültür kültürel programların yayılmasını ve yaygınlaştırılmasını sağlamak için Anadolu’nun çeşitli illerinde sergiler, sinema ve tiyatro gösterimleri, şiir dinletileri, konserler düzenliyor. Sinema, fotoğraf, resim, tiyatro, müzik gibi farklı sanat dallarında gerçekleştirilen atölye çalışmaları, seminerler ve ortak etkinliklerle sanatçıların karşılıklı etkileşimine, birikimlerini birbirleriyle paylaşmalarına olanak sağlayarak Anadolu’da sanatın üretilmesini destekleyen programları hayata geçiriyor. Programlar, kültürlerarası, kurumlar arası ve disiplinler arası işbirlikleriyle oluşturuluyor.

SİNEMASinema, farklı kültürlerin en geniş kitleyle, en etkin biçimde paylaşılabilmesine elveren bir sanat dalı. Hem bireyin özel hikayesini en çok sayıda insana anlatabilen hem de çok farklı toplumların bakış açılarını, kültürlerini bireylere aktarabilen...

Bu yüzden Anadolu Kültür’ün çalışmalarının sayısal anlamdaki çoğunluğunu sinema gösterimleri oluşturuyor. İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerdeki sinemaseverlerin festival dönemlerinde izleme şansı bulabildikleri filmler, film festivalleri yapılmayan kentlerdeki sinemaseverlere de ulaştırılıyor. Kimi zaman farklı ülkelerin sinemalarından örnekler, kimi zaman avukatlar, öğretmenler ya da çocuklar için özel gösterimler düzenleniyor.


EDEBİYATEkonominin, sosyal hayatın, politikanın baskısını en derinden yaşayan yerlerde edebiyat ve şiir, yaratıcı dışavurum biçimleri olarak gelişir. Tarihi aktarma, yaşananları paylaşma ve iletişim kurma yöntemleri yerel olarak üretilen ve yerel olarak paylaşılabilen kültürel mirasa dönüşür. Şehir coşkusunun en aza indiği zamanlarda bile sürdürülebilir, hatta bazen daha da yoğunlaşır.

Süleyman Nazif’in, Cahit Sıtkı Tarancı’nın ve Ahmed Arif’in kenti Diyarbakır’ın en karanlık günlerinde bile kesintisiz süren edebiyat ve şiir yaşamı, Anadolu Kültür’ün Diyarbakır Sanat Merkezi’ni kurmasıyla yeni bir canlılığa kavuştu. Ülkenin batısında ve doğusunda yaşayan yazar ve şairlerin bir araya gelmesiyle gerçekleşen şiir okumaları, yazarların kendi yapıtlarını okudukları toplantılar, edebiyat seminerleri ve desteklenen edebiyat yayınlarıyla sürüyor.


FOTOĞRAFAnadolu Kültür’ün bir diğer çalışma alanı da fotoğraf. Yapılan atölyeler ve açılan sergilerle Diyarbakır’ın sokakta çalışan çocukları fotoğraf çekiyor; genç bir fotoğrafçı, haftalarca Koçerlerle yaşayıp, yaşantılarını belgeliyor; İsveçli bir kadın Kars’ta, Urfa’da ve Diyarbakır’da sergi ve seminer düzenliyor; Afganistan’ın çocukları, Bağdat’ın sokakları, İsveç’in babaları, Kerbela’nın kadınları, Gürcistan’ın evleri aynı mekana taşınıyor.

Anadolu Kültür’ün fotoğraf sergilerinde izleyiciler, birbirinden ünlü ustaların, sokakta çalışan çocukların, şiddete “hayır” diyen kadınların ve Kafkasların Genç Gözleri’nden dünyaya bakıyor.


ÇAĞDAŞ SANATAnadolu Kültür’ün çağdaş sanata verdiği destek, hem oluşturulmuş sergilerin daha fazla kentte daha fazla insana ulaşmasını hem de yeni sergiler düzenlenmesini içeriyor.

Bazen tüm dünyayı dolaşan bir serginin Türkiye’ye gelmesine, bazen İstanbul ve Ankara’ya gelen serginin Anadolu’nun dört bir yanına ulaşmasına önayak oluyor. Bazen de dünyanın dört bir yanından gelen sanatçıların ortaklaşa çalışmasına, ortak bir konunun farklı coğrafyalarda yaşayan sanatçılar tarafından farklı üsluplarda anlatılmasına ve düzenlenen sergilerle, bu anlatımların kitlelere aktarılmasına fırsat sağlıyor.

Anadolu Kültür, sergilerin eriştiği tüm illerde, üniversiteler, özel sektör, yerel idareler ve sivil toplum kuruluşlarıyla ortaklaşa çalışıyor.


SAHNE SANATLARISahne sanatlarındaki çalışmalarıyla Anadolu Kültür, birçok ilklere perde açıyor. Ünlü tiyatrocular, Anadolu kentlerinde klasikleri sahneliyor. Diyarbakır’da düzenlenen tiyatro atölyeleri sahnelenen oyunlar doğuruyor. İzmit, İstanbul, Ankara ve Diyarbakır’dan bir araya gelen bir grubun yazdığı, sahnelediği, rol aldığı deneysel gösteri Diyarbakır Suriçi’nde sonra Hamburg’da alkışlanıyor. Zorunlu göçle Diyarbakır’a gelmiş genç bir tiyatrocu, Grotovski atölyesine kabul ediliyor. Kars’ta gencecik bir kızın billur gibi sesi “Ben imkansızı başarabilirim” diye yankılanıyor. Ermenistan, Azerbaycan, Gürcistan’dan gelenler Türkiye’deki meslektaşlarıyla birlikte barışa çalıp, söylüyor. Arjantinli bir gitaristin tınıları kiliseden yükselen aryalara karışıyor. Batman’da çocuklar pandomim yapıyor. İsveçli, Hollandalı tangocular Anadolu’yu dolaşıyor. Zeynep Tanbay Viranşehir’de dans ediyor.

Anadolu Kültür, bazen büyük bazen küçük bütçelerle, bazen mekan bazen kostüm bazen teknik destek sağlayarak, tiyatronun gelişmesi, yaşaması ve bağımsız sivil inisiyatiflerle sürmesi için çalışıyor. Ortak dilin müzik olduğu kültürel etkileşim fırsatları yaratıyor.


MÜZİKTarih boyunca değişik kültürlerin bir arada yaşamaya çalıştığı Anadolu’da kültürlerarası etkileşim ve iletişimin göze çarpan pek çok örneği müzik alanında... Anadolu Kültür de değişik kültürlerin müziklerini bir araya getirerek kültürel çeşitliliğin zenginliğini ifade eden müzik etkinlikleri düzenliyor.

DSM’nin düzenlediği ve aracı olduğu müzik etkinlikleri bazen seminerler, söyleşiler ve küçük müzik dinletileri ile bazen de kentteki diğer sivil toplum kuruluşları ve belediye işbirliği içinde düzenlenen büyük konserler şeklinde gerçekleşiyor.

Kafkaslardaki müzikal çeşitlilik ve bölge halklarının müziğe olan sıcak ve yoğun ilgisi ile şekillenen Kars - Kafkasya programı çerçevesindeki müzik etkinlikleri ise KSM’nin açılışında düzenlenen konserde Gürcistanlı, Azerbaycanlı, Ermenistanlı ve Türkiyeli müzisyenlerin aynı sahneyi paylaşması ile başladı; flamenko gitar, bağlama ve piyano dinletileriyle, farklı dil ve lehçelerde söylenen şarkılar ve türkülerle sürüyor. Anadolu Kültür, kültürel çeşitliliğin evrensel değerlerle sunulduğu çeşitli müzik etkinlikleri ile kültürlerarası ilişkilerin gelişmesine destek veriyor.


KÜLTÜREL MİRASAnadolu Kültür, geçmişten bize aktarılan ortak mirasın bilinmesine, anlaşılmasına ve korunmasına yönelik çalışmalara ve bizden sonra geleceklere taşınmasını hedefleyen projelere destek veriyor; yapılan işlerin, elde edilen verilerin paylaşılmasına önayak oluyor.


KADIN, ÇOCUK, ADALET VE DİĞER SOSYAL KONULARAnadolu Kültür, ekonomik kaynakların paylaşımında zaten mağdur olan ve sosyal kaynakların, kültürün ve sanatın da eşitçe paylaşılamaması ile ikinci bir mağduriyete daha uğrayan kadınlar, çocuklar, gençler, azınlıklar ve düşük gelirli gruplar için özel programlar geliştirmeye önem veriyor.

Farklı sosyal katmanların ve grupların sosyal hayata katılabileceği ve üretebileceği kamu alanlarının genişletilmesi için çalışıyor.


İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/tr/calisma_alanlari.asp
Ortakları : Anadolu Kültür, kültür ve sanat dünyasından insanların bir araya gelmesiyle 26 Ağustos 2002’de kuruldu. İlk çalışmalarına başladığı Diyarbakır’da, OHAL’in sürmesi sebebiyle sivil toplum örgütlerinin çalışması kısıtlandığından, kar amacı gütmeyen bir şirket olarak kuruldu.

Kurucu Ortaklarımız:

Serhan ADA
Gülsüm AĞAOĞLU
Ezel AKAY
Ufuk AKDAĞ
Nebahat AKKOÇ
Musa AKKUM
Atilla AKSOY
Sabih ATAÇ
Cana ATINÇ
A.Aziz AYDINALP
Arzu BURHANLIOĞLU
Sami CANER
Şeyhmus DİKEN
Yiğit EKMEKÇİ
Necdet İPEKYÜZ
Işıl KASAPOĞLU
Osman KAVALA
Beral MADRA
Hakkı MISIRLIOĞLU
Erdal ÖZ
Elif ÖZDEMİR
Mine ÖZERDEN
Oğuz ÖZERDEN
Hasan SALTIK
Lokman ŞAHİN
Ceyda TUFAN
Cengiz TURHAN
Mehmet ULUĞ
Sinan ULUĞ
Hami YAVAŞ
Cem YEGÜL
Uğur YÜCEL


İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/tr/ortaklar.asp
Yönetim Kurulu : 
Osman Kavala  	Yönetim Kurulu Başkanı
Serhan Ada Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı
Nebahat Akkoç Yönetim Kurulu Üyesi
Lokman Şahin Yönetim Kurulu Üyesi
Mine Özerden Yönetim Kurulu Üyesi
Musa Akkum Yönetim Kurulu Üyesi
Necdet İpekyüz Yönetim Kurulu Üyesi

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/tr/yonetim_kurulu.asp
'Anatolya Kalçır'cılar :  Anadolu Kültür İstanbul Koordinasyon Ofisi

Meltem Aslan
Genel Koordinatör
meltemaslan@anadolukultur.org
T: 0 212 233 2347
F: 0 212 232 1866

Şengül Ertürk
Finans Koordinatörü
sengulerturk@anadolukultur.org
T: 0.212 219 1836
F: 0.212 232 1866

Eylem Ertürk
Proje Koordinatörü
eylemerturk@anadolukultur.org
T: 0212 231 7998
F: 0212 232 1866

Nesra Gürbüz
Proje Asistanı
nesragurbuz@anadolukultur.org
T: 0.212 219 1836
F: 0.212 232 1866

Gamze Hızlı
Program Koordinatörü
Kültürel Miras Çalışmaları
gamzehizli@anadolukultur.org
T: 0212 219 1836
F: 0212 232 1866

Zümray Kutlu
Proje Koordinatörü
Yerel Kültür Politikaları
zumraykutlu@anadolukultur.org
T: 0212 231 7998
F: 0212 232 1866

Tamar Nalcı
Proje Asistanı
tamarnalci@anadolukultur.org
T: +90.212 246 7608
F: +90.212 232 1866

Kubilay Özmen
Program Koordinatörü
Kültür ve Sanatın Paylaşımı
kubilayozmen@anadolukultur.org
T: 0.212 246 7608
F: 0.212 232 1866

Ragıp Zık
Proje Koordinatörü
ragipzik@anadolukultur.org
T: 0.212 231 4738
F: 0.212 232 1866

Çiğdem Mater Utku
Danışman
cigdemmater@anadolukultur.org


Anadolu Kültür’den yolu geçenler…

Aytekin Yılmaz, Özlem Narin Yılmaz ve Zafer Kıraç, “Cezaevi Duvarlarını Aşmak” projesinde; Cevdet Canan ve İrfan Aktan “Hakkari, Şemdinli ve Yüksekova’da Sivil Alanlar Yaratmak” projesinde çalıştı. Akın Atauz ve Rana Zincir Celal danışman olarak destek verdi.

Burcu Yylmaz, Cengiz Çiftçi, Ceren Yartan, Mine Özeden, Murat Ergin, Sibil Çekmen, Seçil Doğuç ve Yasemin Parlak, Azime Şakar, Cihan Karahan, Mehmet Okur, Sultan Şafak, Suna Nazlı Diyarbakır Sanat Merkezi’nde; Kadir Karabulak ise Kars Sanat Merkezi’nde çalıştılar.

Anadolu Kültür’ün kuruluşundan bugüne emek veren herkese teşekkür ederiz.

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/tr/anadolu_kultur_ekibi.asp
Destekleyenler : Büyütmek için üzerine tıklayınız
Resim


Yerel Kültür Politikaları : Anadolu Kültür, Anadolu kentlerinin kültür ve sanat alanında yerelleşmelerine katkıda bulunmak amacıyla, 2004 yılının Kasım ayında “Yerel Kültür Politikaları” programını başlattı.

Bir çok kurumun ve kentin deneyimini bir araya getiren program, yerel yönetimlerin kentlerinde varolan kültür ve sanat programlarına daha iyi destek verebilmesini ve bağımsız sivil girişimlerin politika saptama sürecinde etkin rol alabilmesine destek olmayı hedefliyor. Anadolu Kültür, valilikler, belediyeler, özel idareler aracılığı ile yürütülen stratejik planlama ve kaynak kullanma süreçlerine, üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının ve sanatçıların katılımları için gerekli işbirliği ortamının hazırlanması için toplantılar gerçekleştiriyor.

2004 yılının Kasım ayında, Anadolu kentlerinden kültür-sanat kurumları, belediye ve valilik temsilcileri, Kültür ve Turizm Bakanlığı temsilcileri, İstanbul’daki bir çok farklı kültür ve sanat kuruluşları, sivil toplum örgütleri ve sanatçıların katılımı ile gerçekleştirilen toplantıda Yerel Kültür Politikaları programının ilk adımları atıldı. Program, kentlilerin kültür ve sanat alanındaki önceliklerini belirlemesinde, yerel yönetimlerle birlikte karar mekanizmalarında yer almaları, katılımcı yerel kültür politkalarının gelişmesinde kolaylaştırıcı rol üstlenmek üzere bir çok kentte çalışmalar başlattı.

Kars ve Kayseri kentlerinde başlayan ilk çalışmalar, Çanakkale, Mersin, Edirne ve Antakya kentlerini de içine alarak devam etti. Söz konusu kentlerde odak grup çalışmaları yapıldı, toplantılar düzenlenerek kentlerin öncelikleri sivil toplum ve yerel yönetimlerden katılımcılarla birlikte tartışıldı.

Program, 2004-2007 yılları arasında İstanbul Bilgi Universitesi ve İstanbul Kültür Sanat Vakfı ortaklığı ile Avrupa Kültür Vakfı desteği ile çalışmalarını yürüttü. Halen, Antakya, Çanakkale ve Kars kentlerinde yürütülen çalışmalar, Hollanda Dışişleri Bakanlığı Matra fonundan alınan destekle İstanbul Bilgi Üniversitesi, Boekman Vakfı ve Avrupa Kültür Vakfı ortaklığında “Yerel Kültür Politikaları için Stratejiler” başlığı altında devam ediyor.

Anadolu Kültür, 2008-2010 yılları arasında, Antakya, Çanakkale ve Kars kentlerinde katılımcı kültür politkalarının oluşturulması amacıyla kentli paydaşlarla birlikte atölye çalışmaları, toplantılar ve projeler gerçekleştirilecek.

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/tr/kultur_politikalari.asp?kategori=4
"Yerel Kültür Politikaları"na Bazı Örnekler : 
ANTAKYASÖYLEŞİLER

Avrupa Birliğinde Çokkültürlülük

Ali Yurttagül /Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu Türkiye Danışmanı

24 Kasım 2007

Kendisi de Antakyalı olan Ali Yurttagül ile gerçekleştirilen söyleşide Avrupa Birliği politikaları, çok kültürlülüğün farklı tanımları, Avrupa Birliği ve Türkiye ilişkileri, ırkçılık, Avrupa'da yaşayan Türkiyeli göçmenlerin koşulları, Antakya'daki çok kültürlü yaşam ve dış göç konuları tartışıldı.


Ebru: Kültürel Çeşitlilik Üzerine Yansımalar

Attila Durak, Akif Kurtuluş, Leyla Neyzi, Fethiye Çetin, Mehmet Ali Solak, Füsun Üstel

8 Aralık 2007

Atilla Durak'ın fotoğraflarından oluşan ve 10 Anadolu kentini gezen "Ebru" sergisi kapsamında gerçekleştirilen söyleşide katılımcılar, Türkiye'de kültürel çeşitlilik ve gündelik hayata yansımaları, devletin etnik ve kültürel kimliklere dair politikaları, çokkültürlülük ve birlikte yaşam bağlamında bir metafor olarak ebru kavramını tartıştılar.


Edebiyat, Kimlik ve Siyaset

Roni Margulies

29 Şubat 2008

Yazar ve aktivist Roni Margulies'in katıldığı ve edebiyat, kimlik, siyaset ilişkisinin tartışıldığı söyleşiye Yener Kitabevi ev sahipliği yaptı.


Sanatta Yeni ve Yeri

Memet Ali Alabora

28 Mart 2008

Garajistanbul'un kurucularından Mehmet Ali Alabora ile yapılan söyleşide disiplinlerarası sanat çalışmaları, sivil girişimler arasındaki işbirliği, kültürlerarası diyalogda sanatın rolü tartışıldı.


Avrupa'da Çokkültürlülük ve Entegrasyon

Joost Lagendijk

27 Haziran 2008

Ali Yurttagül ve Osman Kavala'nın Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk'e eşlik ettiği söyleşide Avrupa'ya entegrasyon, islamofobia, Türkiye'nin ve Antakya'nın çok kültürlülüğe yaklaşımları tartışıldı. Katılımcıların soru ve cevaplarla zenginleştirdiği söyleşiye Antakyalılar yoğun ilgi gösterdi.


ATÖLYELER

Çocuklar için Fotoğraf Atölyesi
Yaz Okulu
Kadınlar için Resim Atölyesi
Sözlü Tarih Atölyeleri
Performans Atölyeleri

İm (Kod): Tümünü seç
http://anadolukultur.org/antakya/Antakya_Bulten_Web.pdf


"Antakya 2007 Odak Raporu"nun Tamamı:
İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/cultpolreports/canakkale_odakgrupraporuI.pdf


ÇANAKKALEYEREL KÜLTÜR POLİTİKALARI İÇİN STRATEJİLER / Çanakkale 2007 - Odak Raporu'ndan:

[...]
1. Grup: Kentteki Dezavantajlı Gruplar Hakkında Yapılan Tartışmalar

• Kentteki her türlü farklılıkların çoğulculuk anlayışıyla kentin yaşama ve kültürüyle
kazandırılması temel hedeftir.

• Çanakkalelilik ve Çanakkaleli olmayan ayrımı dönem dönem hissedilmektedir.

• Etnik olarak çingeneler kimlikleri dolayısıyla geçmiş dönemden beri mağduriyet
yaşamaktadır. Fakat kendi kimliklerini reddetmektedirler.

• Bu kentte önemli oranda inanç farklılığı taşıyan Alevilerin kimlik ve sorunlarının
araştırılması ve bilinmesine bağlı olarak tanımlar yapılmalıdır.

• Kentte iki tür göç oluşmaktadır. (kendi köy ve ilçelerinden – iç , il dışından – dış göç)

• Göçle gelen insanlar kendi içinde gruplaşmaya yönelmektedir. Bu gruplaşmanın kimlik ve
kültürlerinin korunmasının tartışılması kaçınılmazdır.

• Kentte kadın, çocuk, genç, yaşlı, engelli gibi gruplar özellikle son yıllarda ciddi bir
örgütlenme içine girmişlerdir. Fakat sorunlarını çözecek öneri ve uygulamalar yeterli
değildir.

[...]
I. Gün: Katılımcılar, Sunumlar ve Tartışmalar

Akol Otel’de farklı kesimlerden Çanakkalelilerin katılımı ile gerçekleşen toplantı, Anadolu Kültür’den
Çiğdem Mater’in hoş geldiniz konuşması ile başladı. Mater’in Anadolu Kültür ve İstanbul Bilgi
Üniversitesinin ortaklaşa yürüttüğü şehir temelli kültür politikası toplantilarindan ilkinin sonuçlarını
kısaca hatırlatmasının ardından, Yrd. Doç. Dr. Ferhat Kentel, Mimar İsmail Erten ve Prof. Dr. Füsun
Üstel
, tarafından sunumlar gerçekleştirildi. Üstel’in sunumu kültür politikaları ve kültürel hakları,
Kentel’in sunumu gündelik yaşam ve gündelik yaşamın kültür politikalarına etkisi ve Erten’in sunumu ise
Çanakkale başlıkları altında gerçekleştirildi.

Toplantının ikinci gününde İstanbul Kültür Sanat Vakfı’ndan Bige Örer’in, İKSV hakkında yaptığı genel
sunumu atölye çalışmaları izledi. Atölye çalışmalarının ardından toplantı, Ü. Zümray Kutlu’nun Şubat
2008 itibari ile Antakya, Çanakkale ve Kars illerinde başlayacak olan Yerel Kültür Politikaları Projesi
kapsamında kentte gerçekleştirilecek çalışmaları özetlemesi ile sona erdi.

[...]

2.2 Çanakkale: Güçlü ve Zayıf Yönler (Mimar İsmail ERTEN)

(...)

Toplumsal Hareketler & Kimlikler: Osmanlı döneminde şehirde çok kültürlü bir ortamın olduğunu
vurgulayan Erten, bu dönemde Çingenelerin, Rumların, Yahudilerin ve bir çok farklı kültürün bir arada
uyum içerisinde yaşadıklarını belirtti. Ancak, Cumhuriyetin ilk yıllarında bu çok kültürlü ortamdan geriye
Müslüman Türkler ve Çingeneler kalmış
. Günümüzde ise yeni gelenler ve şehirde tarihi daha eski olan
yerliler arasında bir ayrım olduğu
nu belirten Erten, Çanakkale’de doğup büyüyenler ve diğer kentlerden
gelerek burada çalışan ve/veya okuyan insanları şehirdeki faklı gruplar olarak niteledi.

[...]
Gündelik Hayat Sosyolojisi ve Kültürel Politikalar - Ferhat KENTEL (Bilgi Üniversitesi)

(...)

Kentel, sunumunda kimliklerin de bir strateji olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Kimin belli
bir kimlik tanımın içinde, kimin dışında kalacağını da belirleyen ve tanımlayan bir strateji olarak kimlik
stratejisini tartışan Kentel, tek bir kimlikten ziyade baskın olmayan çokkimlikli bireyin vurgulanmasının
önemini belirtti.

Tamamını İndir:
İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/cultpolreports/canakkale_odakgrupraporuI.pdf


2010 Basın Bülteni:
İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/canakkale/Canakkale2010_Bulten.pdf


İSTANBULİstanbul Buluşması

Antakya, Çanakkale ve Karslı kültür yetkilileri, akademisyenler ve sivil toplum örgütlerinden temsilciler İstanbul`da buluştu...

İstanbul Bilgi Üniversitesi (BİLGİ), Anadolu Kültür (AK), Avrupa Kültür Vakfı (ECF) ve Boekman Vakfı ortaklığında yürütülen “Yerel Kültür Politikaları İçin Stratejiler” projesi Şubat 2008 itibari ile başladı. 2008-2010 yılları arasında, Antakya, Çanakkale ve Kars kentlerinde katılımcı yerel kültür politikalarının oluşturulması amacıyla, eğitimler, toplantılar ve projelerin gerçekleştirileceği üç yıllık çalışmanın geniş katılımlı ilk buluşması ise 24-26 Ekim 2008 tarihlerinde santralistanbul’da gerçekleştirildi.

Çanakkale, Antakya ve Kars kentlerinden kültür yetkilileri, akademisyenler ve sivil toplum örgütlerinden temsilcilerin yanı sıra, İstanbul ve Hollanda’nın önde gelen kültür kurumlarından katılımcılarında hazır buunduğu toplantı, kapsamlı bir deneyim paylaşımına olanak yaratmayı ve proje kapsamındaki kentler için bir gelecek projeksiyonu oluşturmayı hedefledi.

Avrupa Kültür Vakfı Direktörü Gottfried Wagner, Hollanda İstanbul Başkonsoluğu Kültür Ateşesi Daniel Stork’un da konuşmalarıyla katkıda bulunduğu toplantının ev sahipliğini İstanbul Bilgi Üniversitesi Kültür Yönetimi Bölümü – Kültür Politikaları ve Yönetimi Birimi yaptı. Toplantı, 24-26 Ekim 2008’de Santralistanbul’da, E4-305 salonunda gerçekleştirildi.

2008'deki Toplantı
Resim

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/tr/etkinlikler_d.asp?kategori=4&kat_id=9&id=342


KARS17-18 Ocak 2009 Atölye Çalışması:
İm (Kod): Tümünü seç
http://anadolukultur.org/KarsIrapor.pdf


14-15 Mart 2009 Atölye Çalışması:
İm (Kod): Tümünü seç
http://anadolukultur.org/KarsIIrapor.pdf
Etkinlik Dolaşımı Programı ve Örnekler : 
Anadolu Kültür, Anadolu şehirlerinde kültür sanat hayatının canlanmasına katkıda bulunmak amacıyla, kültürlerarası, kurumlararası ve disiplinlerarası işbirlikleriyle birçok Anadolu kentinde kültür ve sanat etkinlikleri düzenliyor.

Sinema, fotoğraf, resim, tiyatro, müzik gibi farklı sanat dallarında gerçekleştirilen atölye çalışmaları, seminerler ve ortak etkinliklerle, farklı şehirlerde yaşayan sanatçıların karşılıklı etkileşimine, birikimlerini birbirleriyle paylaşmalarına olanak sağlayan Anadolu Kültür, Etkinlik Dolaşımı Programı ile Anadolu`nun farklı illerinde kültürün üretimi ve paylaşımını destekleyen çalışmaları hayata geçiriyor.

Anadolu Kültür`ün etkinlik dolaşım programı zaman zaman yurtdışından sergileri, konserleri, tiyatroları Anadolu`ya getiriyor, zaman zaman İstanbul`daki etkinlikleri Anadolu kentlerine taşıyor, zaman zaman da Anadolu kentlerinde üretilen kültür ve sanat ürünlerini diğer Anadolu kentleriyle buluşturuyor.

Ortak paylaşımın, birbirine değmenin, birbirini anlamanın en önemli çözüm yolu olduğuna inanan Anadolu Kültür etkinlik dolaşım programıyla birbirlerini tanıma fırsatı bulamamış kentlerin/kentlilerin bu olanakla birbirleriyle tanışmalarının çok önemli olduğuna inanıyor.

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/tr/etkinlik_dolasimi_programi.asp?kategori=5


Diyarbakır ÖyküleriWENDA / KAYIP

Otuz yıldır süren bir savaş…

Savaşın içinde puslu bir şehir…

Puslu şehirde kayıp insan suretleri…


Yazan ve Yönetenler

Abdullah YAŞA, Ali Kemal ÇINAR, M.Sait KORKUT

Oyuncular

Saadettin ÇELİK, MEHMET KAYA, Yavuz AKKUZU, Özlem Başak ABBASOĞLU, Nurten DEMİRBAŞ, Zennur ÜMÜTLÜ

Türü: Kurmaca

Yapım Yılı: 2010

Kamera: Ali Kemal ÇINAR

Ses: Abdurrahman BAYDEMİR

Işık: Rézan EZİZİ

Kurgu: Akç, Xalid ŞERVANZADE

Resim


Diyarbakır Öyküleri:

DURAK: Aslı ile Kerem henüz yeni tanışmışlar, yeni yeni birbirlerini anlamaya
başlamışlardır ki, Kerem bir faili meçhul cinayete kurban gider. Aslı Kerem’e ne olduğunu
bilmeden onu hep karşılaştıkları Durak’ta umutla bekler.

MAZGANA: 13 yaşındaki Agit annesiyle birlikte kapıcılık yapar. Gerillaya yardım nedeniyle
beş yıldır hapiste olan babasının tahliye günü yaklaşmıştır ama cezaevine düzenlenen bir
saldırı
da babası ölür. Babasının ölüm haberi Agit’i perişan eder, dine döndürür. Annesi ise
politik bir eylemci haline dönüşür: kocasını yaşatmasının yolu mücadeleden geçmektedir.

SIKIŞMA: 25 yaşındaki Dilaver korucuların baskısına dayanamayarak ailesi ile birlikte
Diyarbakır’a göç eder ama kent yaşamına alışmaları kolay olmayacaktır. Dilaver bir markette
iş bulur, hayatları düzene girmeye başlar ki, Dilaver çalıştığı markette rütbeli bir askerle
kavga eder, aile için yeniden yollara düşme zamanı gelmiştir
...


Ebru: Kültürel Çeşitlilik Üzerine Yansımalar SergisiEbru, Türkiyedeki kültürel çeşitliliği görünür ve anlaşılır kılacak yeni bir dil arayışı.

Attila Durak`ın merak, tutku ve yoğun emekle dolu yedi yıllık yolculuğundan doğan bu çalışmanın temel referans noktası, suda hayatı yansıtarak önümüze bin bir olanak çıkaran bir sanat türü olan ebru. Bir metafor olarak `ebru`, 21. yüzyıl başlarında kültürel politikanın yeni ve eski ikilemleri üzerinde düşünmek için sıkça kullanılan `mozaik` gibi metaforlardan çok daha anlamlı bir alternatif olabilir. Ebru, bu fotoğraf ve hikâyelerde kendini gösteren kalıcı canlılık ve direngenliğe, akışkanlığa ve yürekli içtenliğe zihinlerimizi ve gönüllerimizi açmak için bir davet.

Anadolu Kültür, Açık Toplum Enstitüsü, İsveç Konsolosluğu, Chrest Vakfı ve Halk Bankasının verdiği destekle Ebru sergisinin Anadolu turnesini gerçekleştirdi.

19 Haziran - 9 Temmuz 2007 tarihleri araasında 1001 Direk Sarnıcı ve ardından 27 Ekim - 4 Kasım 2007 tarihleri arasında TÜYAP Kitap Fuarında açılan sergilerden sonra sanatçısının yaptığı bir seçki Anadoluda 9 kenti dolaştı.

Anadolu turnesinin ilk durağı Diyarbakırda sergi Diyarbakır Sanat Merkezi'nde 29 Eylül - 21 Ekim 2007 tarihleri arasında izleyici ile buluştu. Açılışın ardından aynı zamanda Metis Yayınlarından çıkan aynı isimli kitabın yazarlarından Attila Durak, Ayşe Gül Altınay, Nebahat Akkoç, Şeyhmus Diken ve Fethiye Çetinin katılımıyla ilk Ebruli Sohbetler söyleşisi de gerçekleştirildi.

Daha sonra sergi 9 Kasım 2007'de Kars Sanat Merkezine taşındı. KSM'de gerçekleştirilen Ebruli Sohbetlere Attila Durak, Ayşe Gül Altınay, Nebahat Akkoç, Takuhi Tovmasyan ve Akif Kurtuluş katıldı.

7 Aralık 2007'de Hatay Kültür Merkezi'nde açılan serginin ardından gerçekleştirilen sohbete Attila Durak, Çiğdem Mater, Takuhi Tovmasyan, Leyla Neyzi, Fethiye Çetin, Mehmet Ali Solak, Füsun Üstel ve Akif Kurtuluş katıldı.

Antakya'nın ardından sergi 22 Şubat 2008de Samsun Atatürk Kültür Merkezine taşındı. Yine aynı mekanda gerçekleştirilen Ebruli Sohbetlere bu kez Attila Durak, Ayşe Gül Altınay, Nebahat Akkoç ve Takuhi Tovmasyan katıldı.

18 Mart 2008'de sergi bu sefer Mersin'de bir alışveriş merkezinde açıldı. MarinaVista Sanat Merkezi'nde açılışın ardından gerçkeleştirilen sohbete Attila Durak, Ayşe Gül Altınay, Fethiye Çetin, Takuhi Tovmasyan ve Özlem Yalçınkaya katıldı.

Bursa sergisi 11 Nisan 2008'de 400 kişinin katılımıyla Nilüfer Belediyesi Konak Kültür Merkezi'nde açıldı. Uğur Mumcu Merkezi'nde düzenlenen sohbete Attila Durak, Semih Sökmen, Nebahat Akkoç, Takuhi Tovmasyan, Musa Dağdeviren ve Özlem Yalçınkaya katıldı.

Van Gençlik Hizmetleri Merkezi'nde 15 Mayıs 2008'de yapılan açılışa 250 kişi katıldı. Açılıştan bir hafta sonra Van Sanayi ve Ticaret Odası Konferans Salonunda gerçekleştirilen sohbete Attila Durak, Ayşe Gül Altınay, Nebahat Akkoç, Ayşe Öncü, Takuhi Tovmasyan ve Özlem Yalçınkaya katıldı.

Van'ın ardından sergi 14 Haziran 2008'de İzmir Resim ve Heykel Müzesi'nde izleyici ile buluştu. Açılışın ardından Konak Belediyesi Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen sohbete Attila Durak, Ayşe Gül Altınay, Takuhi Tovmasyan, Özlem Yalçınkaya ve Fethiye Çetin katıldı.

Ebru Anadolu turnesinin son şehri başkent Ankara idi. 17 Mart 2009'da Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde yapılan açılıştan dört gün sonra aynı mekanda gerçekleştirilen Ebruli Sohbetlere Attila Durak, Ayşe Gül Altınay, Fethiye Çetin, Nebahat Akkoç, Akif Kurtuluş, Handan Çağlayan, Mithat Sancar, Semih Sökmen, Hidayet Şefkatli Tuksal ve Ayşe Erzan katıldı.

Ankara sergisi ile Anadolu turunu tamamlayan Ebru: Kültürel Çeşitlilik Üzerine Yansımalar sergisi önümüzdeki günlerde Fransa yollarına düşecek.

Detaylı bilgi için: http://www.ebruproject.com

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/tr/etkinlikler_d.asp?kategori=5&kat_id=3&id=249


İngiltereden Genç FilmlerBritish Council`ın, Anadolu Kültür ve Kültürlerarası İletişim Derneği ile ortaklaşa gerçekleştirdiği `İngiltere`den Genç Filmler` adlı festival kapsamında, 9-26 Aralık 2006 tarihleri arasında Anadolu`nun on şehrinde, çağdaş İngiliz sinemasından örnekler sinemaseverlerle buluştu...

Diyarbakır, Eskişehir, Samsun, Van, Kahramanmaraş, Gaziantep, Mersin, İzmir, Kayseri ve Malatya`yı kapsayan `İngiltere`den Genç Filmler` festivalinde, film gösterimlerinin yanı sıra her şehirde bir söyleşi seansı düzenlendi.

Van ve Gaziantep`teki söyleşilere Ölmüş Bir Koyunu Değerlendirmenin 37 Yolu (37 Uses For A Dead Sheep) filminin yönetmeni Ben Hopkins de katıldı. Tüm gösterimler Türkçe altyazılı ve ücretsiz olarak gerçekleştirildi.

Festivalde Güneşli Bir Günde (On A Clear Day), Guantanamo Yolu (The Road To Guantanamo), Ölmüş Bir Koyunu Değerlendirmenin 37 Yolu (37 Uses For A Dead Sheep), Glastonbury (Glastonbury) ve Bağdatlı Liberace (The Liberace of Baghdat) adlı filmler gösterildi. Oldukça çarpıcı ve birbirinden farklı örnekler arasından özenle seçilmiş olan bu filmlerden bazıları İngiliz toplumunu, kültürünü ve siyasetini konu alırken, bazıları İngiliz yapımcıların gözüyle dünyaya daha geniş bir perspektiften bakıyor.

Filmler Diyarbakır Sanat Merkezi, İzmir-Konak Belediyesi Güzelyalı Kültür Merkezi, Eskişehir Anadolu Üniversitesi Yunus Emre kampusü Sinema Anadolu, Gaziantep Üniversitesi Kütüphane Cep Sineması, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Prof.Dr. Osman Tekinel Konferans Salonu, Mersin Üniversitesi Çiftlikköy Kampüsü Merkez Konferans Salonu, Malatya İnönü Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi Sinema Salonu ve Kayseri Erciyes Üniversitesi Sabancı Kültür Sitesi Sinema Salonu`nda izlendi.

Her salonda filmler başlamadan önce, British Council tarafından İngiltere`nin en yeni ve yaratıcı video kliplerinden oluşan Antenna UK`den [*]  seçmeler de gösterildi. İngiliz yönetmenlerle yapılan ropörtajları da içeren Antenna UK, dünyanın pek çok ülkesinde British Council ofisleri kanalıyla dinlenmektedir.

Festival kapsamında, sinemaseverlerin özellikle ilgisini çeken başka bir sürpriz de Mart 2006`da adayların 3 aylık bir süre içinde hazırlanarak 3 dakikalık dijital eserleriyle katıldıkları `DV333 Kısa Film Yarışması`nda 61 katılımcı arasından seçilerek ödül ve mansiyona layık görülen 10 yarışmacının kısa filmlerinin gösterimiydi.

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/tr/etkinlikler_d.asp?kategori=5&kat_id=6&id=251


 [*] GM: bkz. TkMM / www.antenna-tr.org/


İnsan Hakları Belgeselleri GösterimleriAnadolu Kültür ve Documentarist ortaklığıyla hazırlanan ve İstanbul İsveç Başkonsolosluğu tarafından desteklenen, İnsan Hakları Belgeselleri Kasım ayında yola çıkıyor.

Etkinliğin ilk ayağı 6-7 Kasım 2010 tarihlerinde Çanakkale Erkan Yavuz Deneysel Sanat Atölyesi’nde Çanakkale Belediyesi, Çanakkale 2010 ve http://www.canakkaleicinde.com’un destekleriyle gerçekleşecek. İki Tutam Saç filminin gösteriminin ardından, 6 Kasım saat 16.30’da, Bilgi Üniversitesi’nden Bülent Bilmez’le “Tarihle Yüzleşme” konulu bir söyleşi yapılacak. Türkiye ve dünya gündeminin önemli sorunlarını yaratıcı bir üslupla anlatan belgeseller Çanakkale’nin ardından, Aralık ayı içerisinde Eskişehir, Kocaeli, İzmir ve Bursa kentlerini dolaşacak.

Resim

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.anadolukultur.org/tr/etkinlikler_d.asp?kategori=5&kat_id=23&id=359


Kuzey İrlanda’dan FilmlerBritish Council, Anadolu Kültür işbirliğiyle 12-13 Mart 2010 tarihlerinde Batman’da ve 13-14 Mart tarihlerinde Diyarbakır’da “Ayrı Sesler- Kuzey İrlanda’dan Filmler” adlı bir etkinlik düzenleniyor.

Etkinlik kapsamında, Diyarbakır’da Diyarbakır Sanat Merkezi’nde, Batman’da ise Yılmaz Güney Sinema Salonu’nda, “Cennette Beş Dakika”, “Kanlı Pazar” ve “Özgürlük Rüzgarı” filmlerinin gösterimi yapılacak. Batman’da bu filmlere ek olarak “Açlık” filmi de etkinliğin ikinci günü gösterilecek.

Ayrıca, her iki şehirde de, “Kanlı Pazar” filminin ortak yapımcısı ve “Cennette Beş Dakika” filminin yardımcı yapımcısı Don Mullan, Londra Üniversitesi’nden Prof. John Hill ve Diyarbakır Sanat Merkezi- Avrupa Sineması’ndan Kemal Yıldızhan’ın katılacağı bir söyleşi gerçekleştirilecek.

swf File format : swf
?document_id=52371933&access_key=key-toxptgjy4rm6dq2vps5&page=1&viewMode=list


Daha çoğuna adı geçen genel bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
Kullanıcı küçük betizi
Güncel Meydan
Üye
Üye
 
İletiler: 584
Kayıt: Pzr Eki 12, 2008 23:12

Şu dizine dön: Türkiye Ağı

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x