ARI'ların 12. Uluslararası Güvenlik ve İşbirliği Konferansı

IRI'nın Arıları

ARI'ların 12. Uluslararası Güvenlik ve İşbirliği Konferansı

İletigönderen Ram » Pzr Eki 31, 2010 13:31

ARI'ların 12. Uluslararası Güvenlik ve İşbirliği Konferansı

ARI HAREKETİ 12. ULUSLARARASI GÜVENLİK VE İŞBİRLİĞİ KONFERANSI’NI 22-23 EKİM 2010 TARİHLERİNDE BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ’NDE GERÇEKLEŞTİRDİ. “GÜVENLİK TARTIŞMASI: TÜRKİYE İÇİN DEĞİŞİMLERVE YENİ SORUNSALLAR” KONFERANSI SONA ERDİ.

16. yılını kutlayan ARI Hareketi’nin Friedrich Naumann Vakfı ve Bahçeşehir Üniversitesi ile birlikte, NATO Sivil Diplomasi Birimi ve İsveç İstanbul Konsolosluğu’nun katkılarıyla 12.sini düzenlediği Uluslararası Güvenlik ve İşbirliği Konferansı sona erdi. Açılış konuşmalarını Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Taner Berksoy, Arı Hareketi Başkan Vekili Arda Batu, Friedrich Naumann Vakfı Türkiye Temsilcisi Jörg Dehnert’in yaptığı konferansta ana konuşmacı olarak TBMM Milletvekili, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Eski Bakanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Avrupa Birliği Uyum Komisyonu Başkanı Yaşar Yakış yer aldı.

Konferans, katılımcıların; Türkiye’nin yer aldığı bölgedeki güvenlik ortamını tartışmalarını sağlamasının yanı sıra, Türkiye’nin 21.yüzyıl’da güvenlik gündemi ile ilgili olarak genişleyen bağlantılarına ve acil ihtiyaçlarına da açıklık getirecek görüş alışverişlerine de ev sahipliği yaptı.

Moderatörlüğünü Bahçeşehir Üniversitesi İİBF Avrupa Birliği İlişkileri Bölüm Başkanı Dr. Şahin Aktar’ın yaptığı; Çankırı Milletvekili, Türkiye Büyük Millet Meclisi Dışişleri Komisyonu Üyesi, AK Parti Dış İlişkiler Koordinatör Başkan Yardımcısı Suat Kınıklıoğlu; Liberal Parti (FDP) Uluslararası Siyaset ve Avrupa İlişkileri Komisyon Başkanı, Alman Parlementosu Savunma Komisyonu Üyesi Joachim Spatz ve NATO Ülkeleri Departmanı, Kamu Diplomasisi Bölümü Antonella Cerasino’nun konuşmacı olduğu “Batı Güvenlik Kurumları Çerçevesinde Türkiye” başlıklı ilk panelde, Türkiye’nin NATO çerçevesindeki işbirliği durumu etraflıca analiz edildi. Transatlantik güvenlik gündemi içinde Türkiye’nin konumunu ilgilendiren belli sorular konuşmacılara yöneltildi. Türkiye’nin Avrupa-Atlantik partnerlerinin bakış açısı dikkate alınarak milli ve bölgesel güvenlik ile ilgili önem taşıyan konular tartışıldı.


Mavi Marmara Baskını ve İsrail-Türkiye Geriliminin Ardından İlk Defa İsrailli Üst Düzey Bir Devlet Görevlisi Türkiye’de!

Akşam Gazetesi yazarı Nagehan Alçı’nın moderatörlüğünü yaptığı “Yeni Sorunsallar ve Yeni Komşular” adlı ikinci panele ise konuşmacı ve tartışmacı olarak İsrail Dışişleri Eski Bakan Yardımcısı, İsrail Parlementosu Başkan Vekili Majalli Whbee, Tübingen Üniversitesi Siyasal Bilimler Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Thomas Diez, Rusya Federasyonu Kamu Dairesi Özgürlük Bilinci ve Etnik Gruplararası İlişkiler Komisyonu Üyesi Maxim Shevchenko katıldı. Ortadoğu ve Kafkaslardaki yaygın güvenlik sorunsalları üzerinde yoğunlaşan panelde, Türkiye’nin Batı dünyasının bir parçası olmayan eski komşularıyla yaşamış olduğu bölgesel güvenlik endişelerinin masaya yatırılmasının yanı sıra özellikle Rusya’yla ekonomi, güvenlik ve enerji konularındaki işbirliği etraflıca tartışıldı. Panelde Türkiye’nin Ortadoğu’daki yeni denklemde İsrail’e karşı değişen politikaları, değişimin arkasındaki dinamikler ve bu değişimin İsrail-Türkiye ilişkisi üstündeki politik etkileri açıklanarak analiz edildi. Paneldeki tartışmalar sadece jeopolitik yakınlığı değil aynı zamanda ortak kültürel değerleri, sosyal bağları ve tarihsel mirası baz alarak, “Bölge” tanımlamasına katkı sağladı.

Türkiye’nin lokasyonu ve güvenliğinin daha geniş bir bölgesel yapının içerisinde bulunup bulunmadığı hususu tartışıldı. Konferansın genelinde öncelikli güvenlik endişeleri birbiriyle bağlantılı olan ve kendi ulusal güvenlikleri birbirinden bağımsız düşünülemeyen komşuların arasındaki güvenlik dayanışmasının önemine dikkat çekildi.

Panellerde politikaya yönelik yoğun tartışmalara ek olarak akademisyenler çalışma gruplarında teorik alanlardaki araştırmalarını sundular. Bu konferans siyasetçiler, düşünce kuruluşu temsilcileri, akademisyenler, dış politikanın belirleyici aktörleriyle birlikte hem uygulamacıların hem de akademisyenlerin konuları etraflıca tartıştığı bir platforma dönüştü.

Yaşar Üniversitesi’nden Yaşar Kaliber, Kadir Has Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Emre İşeri, Polonya Maria Curie-Sklodowska University’den Yrd. Doç. Dr. Justyna Misiagiewicz ve Bahçeşehir Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Selcen Öner’in oluşturduğu İlk çalışma grubu, “Türkiye’nin Güvenlik Söylevleri ve Politikaları Üzerine Kavramsal Tartışma” başlığı altındaki tartışmalar sonucunda Westfalya düzeni sonrasında, Türkiye’nin dış ve güvenlik politikalarındaki yeni aktivizm üzerine “Güvenlik” ve “Sorunsallar” konseptleri üzerine alternatif modelleri ortaya koydu ve tartıştı.

Yeditepe Üniversitesi’nden Doç. Dr. Deniz Tansi, Lefke European University’den Prof. Dr. Herbert Regenbogin, Kafkas Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Haydar Efe, Kırgızistan Manas Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Yaşar Sarı’nın oluşturduğu ikinci çalışma grubu ise “Türkiye’nin Kendisine Özgü Ülkesel Analizi ve Bölgesel Politika Analizi” konusu üzerinde politik tavsiyeler ürettiler. Aynı zamanda bölgesel politikalara ve Türkiye’nin komşu ülkeler ve diğer bölgesel aktörlerle (İran, ABD, Kafkasya, Orta Asya Ülkeleri) güvenlik ilişkilerine yönelik bir analiz geliştirdi.

Alexandru Ioan Cuza University’den Dr. Elena Cristina Ciurariu, Barcelona Dışişleri Merkezi’nden Dr. Francis Ghilès, Moskova Avrupa Atlantik Güvenlik Merkezi’nden Dr. Yulia Kudryashova ve Siena University’den Dr. Stefano Braghiroli’den oluşan üçüncü çalışma grubu ise “Avrupa’nın Güvenlik Dinamikleri Açısından Türkiye” konusunda tartıştı ve politika önerileri geliştirdi. Entegre Avrupa’da Türkiye’nin yerine bir alternatif olup olamayacağını, ayrıca Türkiye’nin AB üyelik başvurusunun güvenlik açısından Avrupa ülkelerinde bir tehdit mi yoksa bir fırsat mı olduğuna ilişkin tartışmalar yaşandı.

Son olarak, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. İsmet Akça ve Yrd. Doç. Dr. Evren Balta Paker, Gediz Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Çiğdem Üstün, Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Özgehan Şenyuva, Bahçeşehir Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Selin Özoğuz ve Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Soner Karagül ve Dr. Ceyhun Çiçekçi’nin oluştuduğu dördüncü çalışma grubu ise, “Türkiye’nin İç Güvenlik Sorunları” başlığında çalıştı. Aynı zamanda tartışma grubunda “Muhafazakarlaşma meselesi Türkiye’ye laik demokrasi alanında herhangi bir tehdit teşkil ediyor mu?” konularına cevap arandı. Devletin laik ve demokratik yapısına bir tehdit olup olmadığı, varsa bunun somut çıktıları üzerine tartışıldı. Ayrıca bu tartışma çerçevesinin Cumhuriyet’in liberal demokrat savunucularına herhangi bir kültürel ve politik bir sınırmala teşkil ediyor mu konusu da masaya yatırıldı.

Bir bütün olarak konferans, Türkiye’nin yeni güvenlik paradigmasındaki sorunları ve çözüm önerilerini değişik kesimlerin temsilcileri ile tartışılması olan amacını gerçekleştirmiş oldu. Ayrıca konferans Türkiye’nin değişen dış politikası ve güvenlik politikalarına yapıcı olmak kaydıyla eleştirel bir bakış açısı getirmeye çalıştı. İç ve dış dinamiklerin yarattığı dalgalanmalar sonucu değişim sürecini yönetmeye çalışan Türkiye’nin tarihsel, coğrafi ve doğal parçası olduğu Avrupa, Transatlantik dünya, Orta Doğu, Orta Asya, Doğu Avrupa, Balkanlar ve Kafkasya gibi bölgelerdeki rolü üzerine gerçekleştirdiğimiz 12. Güvenlik ve İşbirliği Konferansı’na katkı sağlayan tüm kişi ve kurumlara bir kez daha teşekkür ederiz.

ARI Hareketi, 12 yıldır çalıştığı güvenlik alanında, sürdürülebilirlik ilkesi gereği ulusal ve uluslararası güvenlik konularının sadece devlet değil, sivil toplum kuruluşlarınca da tartışılması ve toplumsal hayatta güvenliğin gündemde kalması için çalışmalarına devam edecektir.

Gelecek yıllarda Uluslarararası Güvenlik ve İşbiriği Konferanslarına devam edeceğimizi kamuoyuna duyurur, Türkiye’nin dünyada karar verici ve itibarlı bir ülke olması için sivil diplomasinin önemine olan inancımızı bir kez daha belirtmek ister, değişim programları, uluslararası konferanslar, Anadolu Forumları, yuvarlak masa toplantıları gibi etkinliklerimizle sivil diplomasi alanındaki çalışmalarımızı büyük bir kararlılık ve azimle sürdüreceğimizi belirtmek isteriz.

Saygılarımızla bilginize sunarız

Ural Aküzüm
Başkan

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.ari.org.tr/index.php?option=com_content&task=view&id=392&Itemid=30
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Şu dizine dön: ARI

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x