ATATÜRK ve TÜRK Alerjisinde Son Nokta!

Genel & Güncel Konular

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Başkomutan » Pzr Mar 31, 2013 7:36

Okullardan sonra Denizli Valiliğinde,Ziraat Bankası'ndan Türkiye Cumhuriyeti T.C ibaresi silindi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Ne mutlu Türküm diyene', 'Bir Türk dünyaya bedel', 'Türk öğün çalış güven'sözleri Mardin,Siirt,Batman'da kaldırıldı.
Sağlık Kurumlarındaki Türkiye Cumhuriyeti T.C ibaresini kaldırılacak

Yobazlar Atatürk’e saldırıyor “Mustafa Kemal devrilmelidir”

Hakan Albayrak’ın genel yayın yönetmenliğini yaptığı Eyüp Gökhan Özekin’in imtiyaz sahibi olduğu Sancaktar dergisinden haddini aşan kapak.

Yayın hayatına başladığı andan itibaren yobaz bir yayın yapan Sancaktar dergisi, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e saldırmaya devam ediyor. Derginin 1-7 Mart tarihli sayısının kapağında “Mustafa Kemal devrilmeli” başlıklı bir yazı kaleme alındı.

“Hürriyet ve adalet için ayağa kalkan Tunuslular, Mısırlılar, Libyalılar, Yemenliler, başlarındaki diktatörleri bir bir devirirken, biz 75 sene evvel ölmüş olan bir diktatörün önünde eğilmeye devam ediyoruz. Yeter!” sözleri ile Mustafa Kemal Atatürk’ü ve onun büyük mirasını hedef alan dergi, iç sayfalarında ise üslubunu daha da sertleştirdi.

Bir kamyonunun üzerinde Atatürk heykellerinin bulunduğu bir kolaj hazırlayan dergi, “Mustafa Kemal devrilmelidir” başlığını yeniden kullanarak ‘U’ dönüşü yasak olan bir yolda gidildiğini gösterdi. Baştan sona Atatürk’e çok ağır hakaretlerde bulunulan yazıda bugün Türkiye’de yaşanan sıkıntıların sebebinin de Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olduğu iddia ediliyor.

O GAZETECİLER DE SANCAKTAR’DA

Sancaktar’ın kadrosunda hayli ilginç isimler yer alıyor. Bunlardan ilki genel yayın yönetmenliği görevini üstlenen Hakan Albayrak. Albayrak, aynı zamanda Star gazetesinde de köşe yazarlığı yapıyor.

Son dönemde gazeteye katılan iki isim daha var. Bu iki isim için tüm Türkiye seferber olmuştu. Seferber olunmasının nedeni de bu gazetecilerin Suriye’de esir alındıkları iddiasıydı.

Adem Özköse ve Hamit Coşkun, bahar aylarında “Suriye’de kaybolan gazeteciler” nitelemesiyle gündemde bir hayli yer işgal etmişti. Yeni Hayat dergisi adına Suriye’de bulunan, aynı zamanda Milat gazetesi yazarı Özköse ve Coşkun’un kimler tarafından kaçırıldıkları hiçbir zaman tam olarak aydınlanmadı. Ancak “kayıp gazeteciler” Özköse ve Coşkun’un kaybolması kamuoyunun gündemine getirildikten sonra ortaya çeşitli iddialar atılmıştı. İkili, 10 Mayıs 2012′de serbest bırakılmış, Başbakanlığa ait özel bir uçakla Türkiye’ye getirilmişti.

BAŞBAKAN BİZZAT TAKİP ETTİ

Suriye’deki Türk gazeteciler Adem Özköse ve Hamit Coşkun`un serbest bırakılmasıyla ilgili süreç, Başbakanlık`ta oluşturulan özel birim tarafından yürütülmüştü.

Temaslarda bulunmak için gittiği Rize’de geceyi geçiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, oluşturulan özel birimin çalışmalarını bizzat takip ederek, gelişmelere ilişkin talimatlarını Rize’den vermişti.

O DERGİYİ BÖYLE TANITMIŞLARDI

Resim

Resim

egeninsesi.com, 4 Mart 2013


’Ne Mutlu Türküm Diyene’ tabelası kaldırıldı

“ Batman’da, yaklaşık 30 yıldır Cumhuriyet meydanında bulunan Atatürk büstünün altındaki, ’Ne mutlu Türküm diyene’ yazısı, 2 gün önce sökülerek yerine, ’Yurtta sulh cihanda sulh’ yazısı takıldı. Valilik, belediyeye sordu belediye ise ’Biz yapmadık sizin sorumluluğunuz’ cevabını verdi. „

BATMAN Cumhuriyet Meydanı’nda bulunan Atatürk Heykeli’nin kaidesindeki, ’Ne mutlu Türküm diyene’ yazısı, iki gün önce sökülerek yerine, ’Yurtta sulh cihanda sulh’ yazısı takıldı. Bu değişik Batman’ da hükümetle İmralı arasında yürütülen ’çözüm sürecinin ilk uygulaması’ olarak değerlendirildi.

Batman kent merkezinde yaklaşık 30 yıldır Atatürk Heykeli kaidesinde bulunan, Ulu Önder’in ’Ne Mutlu Türküm diyene’ vecizesi, 2 gün önce söküldü. Cumhuriyet Meydanı’nın sembollerinden olan heykelin kaidesindeki Atatürk’ün ’Ne Mutlu Türküm Diyene’ sözünün yerine ’Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ sözü yazıldı. Yeni yazıyı görenler bu değişikliği, Çözüm sürecinin Batman’daki yansıması olarak değerlendirdi.
Cumhuriyet Meydanındaki Atatürk Heykeli kaidesindeki vecizenin değiştirilmesiyle ilgili Batman Valisi Yılmaz Arslan, konu ile ilgili Batman Belediye Başkanlığı’ndan bilgi alınmasını istedi. Belediye Başkan Vekili Serhat Temel ise, anıttaki yazının sorumluluğunun Belediyede olmadığını, kendilerinin sorumluluğunun sokak ve cadde isimlerinin değiştirilmesinde olduğunu ifade etti.

Batman’ın en merkezi yeri Cumhuriyet Meydanı’nda bulunan Atatürk Heykeli’ndeki ’Ne Mutlu Türküm Diyene’ vecizesini hangi kuruluşun ya da kimin değiştirdiği net olarak öğrenilemedi.

haberiniz.com.tr, 26 Mart 2013


'Türk Bayrağı'nın adı değişsin

Katıldığı bir televizyon programında konuşan gazeteci Hilal Kaplan Türk bayrağının adının değiştirilmesi gerektiğini söyledi.

A Haber'de yayınlanan Her Yöne 80 dk programında Nevruz'da "Türk bayrağı neden yoktu" tartışması ele alındı.

Nevruz'un hiçbir zaman Milli Bayram olarak kutlanmadığını belirten Hilal Kaplan Diyarbakır'da Türk Bayrağı açılmaması tartışmalarına değinerek, "Herkesin cebinde zaten Türk Bayrağı var artık bu Türk Bayrağı'nın isminin değişmesi de gündeme gelmeli mesela Sayın Selahattin Demirtaş'ın dediği gibi "Devlet Bayrağı" olabilir" diyerek çok tartışılacak bir açıklamanın altına imza attı.

İm (Kod): Tümünü seç
http://www.aksam.com.tr/guncel/turk-bayraginin-adi-degissin/haber-181690


Ulusu Ortadan Kaldırmak İçin Ulusun Önderine Saldırıyorlar
Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler!

Eğer bir milletin kurtarıcıya gereksinimi yoksa artık millet olmuştur
Sakın kurtarıcı bekleme‚ yoksa sana karşı olan vazifemi yapamadım sayarım

Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır

Beni hatırlayınız
Kullanıcı küçük betizi
Başkomutan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 2297
Kayıt: Pzt Eki 12, 2009 23:24

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Sal Nis 09, 2013 10:26

Türk adını silme yolunda ABD-AKP işbirliği!

ABD ile AKP hükümetinin, “Türk” adını silmek için işbirliği yaptığı ortaya çıktı. AKP’nin Kürt açılımının en büyük destekçilerinden ve bazı kesimlere göre “mimarı” ABD’nin Dışişleri Bakanı John Kerry, daha önce kendisi, hem de selefi Hillary Clinton tarafından kullanılan “Türk halkı” ifadesini “Türkiye vatandaşları” ifadesi ile değiştirdi. Kerry, “Türkiye halkı” ifadesini İstanbul’da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüştükten sonra düzenlenen basın toplantısında, devam etmekte olan açılım sürecine değinirken kullandı. Kerry, Davutoğlu ile terörle mücadele konusunu görüştüklerini belirterek, “Türk hükümetinin şiddeti barışçı yollarla sona erdirme çalışmasını alkışlıyoruz, hayranlık duyuyoruz” dedi. Kerry, ABD’li yetkililerinin rutin olarak kullandıkları “Türk halkı” ifadesini basın toplantısında kullanmadı.

Söylem değişti

Oysa ABD Dışişleri Bakanı olduktan sonra geldiği Ankara’da, Anıtkabir’e yaptığı ziyaret sırasında Şeref Defteri’ne “Türk milleti” diye yazmıştı. Kerry, Anıtkabir defterine, “Bir asker, bir devlet adamı, bağımsızlığın ve eğitimin şampiyonu Mustafa Kemal Atatürk; Amerikan halkının temsilcisi olarak Türk milletine ve onun büyük liderine saygılarımı sunmaktan dolayı şeref ve gurur duydum” ifadesini kullanmıştı. Önceki Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da birçok kez “Türk halkı” ifadesini kullanmıştı.

YENİÇAĞ, 9 Nisan 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Başkomutan » Pzt Nis 29, 2013 19:17

Emniyet ‘Ne Mutlu Türküm Diyene’den rahatsız!

T.C. yazısının resmi kurum isimlerinin önünden kaldırılmasına tepkiler sürerken, bir skandal da İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde yaşandı. Emniyet’in Vatan Caddesi’ndeki merkez binasının üzerinde yazan dev “Ne mutlu Türküm diyene” tabelası indirildi.

Yıllardır binada asılı bulunan tabelanın bina dış cephe tadilatı sırasında indirildiği belirtilirken tekrar yerine takılmaması dikkat çekti. Tabelanın indirilmesini açılım sürecinde verilen tavizlere bağlayan vatandaşlar tepkilerini şöyle dile getirdi: “Artık kendi ülkemizde Türküz demeye çekinir hale geldik.

Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu yıllarda ifade ettiği “Ne mutlu Türküm diyene” sözü nasıl oluyor da indirilebiliyor? Bunlar teröristlere verilmiş tavizler. Başbakan, ‘Pazarlık yapmadık. İmralı’ya hiçbir şey vermedim’ diyor ama aslında Türklüğümüzü, benliğimizi verdi.”

Sözcü, 29 Nisan 2013


Karşıyaka Adliyesi'nde önce T.C. gitti, ardından
Atatürk büstleri


Mahkemeden hem 'T.C' ibaresini hem de Atatürk'ün büstlerini kaldırdılar. Karşıyaka Adliyesi'nde yaşanan olaya Cumhuriyetçi Avukatlar'ın pazartesi günü adliye önünde tepk göstermesi bekleniyor

Karşıyaka Adliyesi’nde mahkeme salonlardaki büstlerin kaldırıldığı, kalem odalarındaki Atatürk resimlerinin de depoya kaldırıldığı öğrenildi. Aydınlık Gazetesi'nin haberine göre giriş tabelasından ‘T.C.’ çıkarıldı. Duruma tepki gösteren Cumhuriyetçi Avukatlar yarın adliye önünde toplanacak.

İzmir Karşıyaka Adliyesi’nde yaklaşık 4 ay önce başlayan tadilatta mahkeme salonlarında “Adalet, mülkün temelidir” yazısının altında yer alan Atatürk büstleri kaldırıldı. Kalemlerde yer alan Atatürk tabloları çalışmaların ardından yerine asılmadı. Adliyenin girişinde Atatürk’ün büstünün ve özlü sözlerinin yer aldığı Atatürk köşesinin yerine ise bank konuldu. Yerlerinden çıkarılan Atatürk büstleri ise depoya kaldırıldı.

BÖLÜCÜ ANAYASA YÜRÜRLÜKTE

Adliye Sarayı'nın girişindeki 'T.C Karşıyaka Adliyesi' tabelasından 'T.C' ifadesi çıkartıldı. İzmir Barosu'na bağlı Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu yarın (pazartesi) saat 12:00'de adliye önünde eylem yaparak, Atatürk büstlerinin ve T.C'li tabelanın yerlerine geri takılmasını isteyecek. Avukatlar basın açıklamasından önce Cumhuriyet Başsavcısıyla görüşerek uygulamanın gerekçesiyle ilgili bilgi alacaklar...

Ege Postası, 29 Nisan 2013

Polis "Ne mutlu Türküm Diyene" yazan şüphelinin peşinde

Batman Cumhuriyet Meydanı'nda bir süre önce Atatürk Anıtı'ndan kaldırılan 'Ne mutlu Türküm diyene' yazısı, kimliği belirsiz bir kişi tarafından sprey boya ile tekrar yazıldı.

Polis, yazıyı yazan şüphelinin peşinde...

haberinyeri.net, 29 Nisan 2013
Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler!

Eğer bir milletin kurtarıcıya gereksinimi yoksa artık millet olmuştur
Sakın kurtarıcı bekleme‚ yoksa sana karşı olan vazifemi yapamadım sayarım

Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır

Beni hatırlayınız
Kullanıcı küçük betizi
Başkomutan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 2297
Kayıt: Pzt Eki 12, 2009 23:24

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Sal Haz 18, 2013 14:10

Atatürk'ten rahatsız oldu!

“2 ayyaş”tan sonra bu mu!

Başbakan Erdoğan’ın AKP Kazlıçeşme mitinginde “Evlerinize Atatürksüz Türk bayrağı asın” çıkışı, hem muhalefetin hem de vatandaşların büyük tepkisini çekti: ’2 ayyaş’ dediği yetmedi, bayrağı da tahrik unsuruna çeviriyor!

“Ulu önder Atatürk’ü hasım olarak görüyor”

Başbakan Erdoğan’ın evlerinize “Atatürk’süz Türk bayrağı asın” çıkışı, vatandaşların ve muhalefet partilerinin büyük tepkisini çekti.

Haber: Fatih Erboz
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, önceki gün Kazlıçeşme mitinginde yaptığı konuşmada, mitinge gelenlerden bayraklarını kenara kaldırmamalarını ve evlerine asmalarını istedi. Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: “Bayrakları balkonlarınıza asmanızı istiyorum. Bu bir bayrak kampanyasıdır. Bunlarla birilerine cevabı çok iyi şekilde vereceksiniz. İstanbul’un her yerinde bunu göreceğim.” Erdoğan, “Tabii bayrakların nizami olması lazım” diyerek bazı evlerde asılan ve üzerinde hem ay yıldız hem de Atatürk bayraklarını kast etmediğinin altını çizdi. Erdoğan’ın evlere “Atatürk’süz Türk bayrağı asın” çağrısı, “iki ayyaş”ın ardından yeni bir tartışma başlattı. Muhalefet partileri çağrıyı “Atatürk fotoğraflı Türk bayraklarına” tepki olarak değerlendirdi. CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, Başbakan Erdoğan’ın çağrısına tepkisini, “Başbakan esasen Atatürk’e olan hıncını, düşmanlığını sadece ulu önder Atatürk’e ve İnönü’ye ‘iki sarhoş’ diyerek göstermekle kalmıyor evlere asılacak bayraklarda da büyük önder Atatürk’ün olmasını istemiyor” sözleriyle gösterdi.

Utanç verici

Gök, Başbakan Erdoğan’ın “Atatürk’ü ‘hasım’ olarak gördüğünü söyledi. Erdoğan’ın İngilizlerle işbirliği yapan Vahdettin’e hayran olduğunu ifade eden Gök sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu açıkça Başbakanı olduğu devletin kurucusuna hasım olmaktır. ABD’de devletin kurucusuna karşı düşman olmak mümkün müdür, keza İngiltere’de İngiliz devletinin kurucusuna karşı düşman olmak mümkün müdür? Aynı Başbakan Vahdettin için, Yavuz Sultan Selim için övgüler düzüyor. Devletin kurucusu olan büyük önder için mefhumu muhalif yorumla istememekte. Utanç duyulacak bir açıklama.”

Türk bayrağı tahrikmiş

MHP Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz da Başbakan Erdoğan’ın sadece Atatürklü değil, Türk bayrağından da geçmişten bu yana rahatsız olduğunu söyledi. Erdoğan’ın Türk bayrağını tahrik nedeni saydığını anımsatan Korkmaz sözlerini şöyle tamamladı: “Bayrağı tahrik nedeni saydı. Türk bayrağı ile sembolize edilen Türk milliyetçiliğini ayaklar altına aldı. Bu memleketin mukaddesatını emperyalistlerin kucağına attı. Türk bayrağından rahatsız. Koltuğunun sallandığını görünce yeniden Türk milliyetçiliği söylemlerine soyunmaya başladı. Türk vatanının, Türk milletinin birliğini dillendirmeye başladı. Bunların hepsi istismar malzemesi. Başbakan’ı bu konuda da samimi bulmuyorum.” Bu arada vatandaşlar da, Erdoğan’ın bu çıkışına büyük tepki gösterdi.

YENİÇAĞ, 17 Haziran 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Pzt Tem 01, 2013 13:09

10. Yıl Marşı asabını bozuyor!

Marşın kendi üzerindeki etkisini böyle anlatan Arınç, Başbakan’ın çocuk sayısına da şerh koydu.

Bülent Arınç’ın “10. Yıl Marşı” alerjisi sürüyor!

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bursa’da katıldığı sünnet düğününde mehter takımını görünce, 10’uncu Yıl Marşı ile başlayan programları eleştirdi. Arınç, “Bir tören 10’uncu Yıl Marşı ile başladı. Asabım bozuldu” dedi. Davetli olduğu bir dizi programa katılmak için Bursa’ya giden Arınç, önce iş adamı Faik Çelik’in torunu Faik Efe Çelik’in Sheraton Otel’de düzenlenen sünnet düğününe, ardından da Bursa’daki danışmanı Mahmut Turunç’un oğulları Furkan ve Yusuf Turunç’un sünnet törenlerine katıldı. Sünnet törenine mehter takımı ile gelen Furkan ve Yusuf’u tebrik eden Başbakan Yardımcısı Arınç, dualarla başlayan örnek bir sünnet töreni düzenlendiğini belirtti.

Törende gittiği nikahlardan bahseden Arınç, şunları söyledi: “Evlilikte amaç kadın ve erkeğin birbirinde huzur bulmasıdır. Helallere, haramlara uygun yaşamasıdır. Toplumun temelini güçlü kılmak ve elbette güzel nesiller yetiştirmektir. Bizim niyetimiz Başbakan gibi sayıları söylemek ve her gün artırmak değil. Allah gönlünden geçiyorsa en hayırlısını nasip etsin. Rabbim miktarını da zamanını da zeminini de daha iyi bilir.”

Kulağını çınlattım

Tören sırasında Bursa Uludağ Mehter Takımı’nın gösterilerini izleyen Bülent Arınç, “Geçtiğimiz günlerde mehter takımının kulağını çınlattım. Bir tören 10’uncu Yıl Marşı ile başladı. Asabım bozuldu. ‘Mehter varken niye onunla başlamıyoruz’ dedim. Kulağınızı çınlattım. Mehter varsa önce mehterle başlanır” diye konuştu. Buradaki törenden önce bir otelde düzenlenen Faik Çelik’in torunu Faik Efe Çelik’in sünnet törenine de katılan Arınç, özel bir hastanede tedavi gören Bursa İl Sağlık Müdürü Özcan Akan’ı da ziyaret etti.

YENİÇAĞ, 30 Haziran 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Pzr Tem 28, 2013 10:30

Atatürk'ün emaneti değiştiriliyor

Şimdi de Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan Türk Tarih Kurumu'nun logosuna el attılar.

Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1931 yılında kurulan Türk Tarih Kurumu’nun kartallı logosu değiştiriliyor.

TTK Başkanı Prof. Dr. Mehmet Metin Hülagü, “Kartal motifli logo Türkleri tam anlamıyla yansıtmıyordu. Kartal özellikle Bizans’ı temsil eder, 83’üncü yaşa yeni logoyla girmeye hazırlanıyoruz” dedi. Kurumun eski başkanı MHP Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ise “Değişiklik mahkemeden döner. Ay-yıldızı da Göktürklerden geliyor diye kaldıracaklar mı?” yanıtını verdi.

Türk Tarih Kurumu (TTK) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Metin Hülagü’nün, “TTK’nın kartal motifli logosu Türklerden ziyade Bizans’ı yansıtıyor ve bu nedenle değişmesi gerekiyor” açıklamasına, kurumun eski başkanı, MHP Milletvekili Yusuf Halaçoğlu’ndan yanıt geldi. Halaçoğlu, “Değiştirirlerse yanlış yaparlar. Kartal logosu Selçuklu dönemini temsil eder. O zaman, ay yıldızı da Göktürkler’den geliyor diye kaldıracaklar mı?” dedi.

TÜRKLERİ TEMSİL ETMİYOR

Başkan Hülagü, dün Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada, 1931’de kurulan TTK’nın 83’üncü yaşına yeni logosuyla girmeye hazırlandığını belirterek, özetle şunları söyledi:

“Kartal motifli logo Türkleri tam anlamıyla yansıtmıyordu. Kartal Türklerde yalnızca Selçuklu döneminde kullanıldı. Bunun dışında kartal özellikle Bizans’ı temsil eder. Ayrıca Almanya, ABD gibi pek çok ülkenin de simgesi, ama Türklerin değil. Türkiye’nin çağdaş yüzüne daha yakışacak ve Türkleri daha iyi ifade edecek bir logo arayışına girdik.”

MAHKEMEDEN DÖNER

TTK’nin kurulduğu 1931’den beri bütün dosyaların üzerinde bu amblemin kullanıldığını belirten Halaçoğlu, Hülagü’nün açıklamalarına, şu yanıtı verdi: “Atatürk, Türk Tarih Kurumu’nu kurduğunda, ‘Türklerin tarihi sadece Osmanlı ve Selçuklular’dan ibaret değildir. Tarih boyunca ne zaman bir Türk devleti yıkılsa yeni bir Türk devleti kurulmuştur’ vurgusu yapmıştır. Bu Türk devletlerinin sembolleri de günümüze kadar hep devam etmiştir. TTK’nın bugünkü logosu Atatürk zamanında konan ve Selçuklular’ı temsil eden çift başlı kartaldır.

Eğer logoyu değiştirirlerse yanlış olur, sıkıntı meydana gelir. Değiştirebileceklerini sanmıyorum. Değişiklik yaparlarsa da yanlışlık mahkemeden geri döner. Mesela ay yıldız da Göktürkler’den geliyor. Göktürk paralarının üzerinde olan bir sembol. O zaman onu da mı kaldırmamız lazım?” (Zeynep ŞAFAK / Hürriyet)

YURT, 28 Temmuz 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Sal Ağu 20, 2013 15:04

Fetullahçı yayınevi İstiklal Marşı, Öğrenci Andı ve Atatürk'ü ders kitaplarından kaldırdı!

Eğitim İş Genel Başkanı Veli Demir, 2013-2014 eğitim öğretim yılında okutulacak ders kitapları ile öğretmen kılavuz kitaplarının bir kısmının okullara teslim edildiğini, ancak bu kitapların hazırlanmasında bazı yayınevleri tarafından yönetmeliğe uyulmadığı, İstiklal Marşı, Öğrenci Andı ve Atatürk posterine bilinçli olarak yer verilmediğini iddia etti.

Demir yaptığı yazılı açıklamada, ders kitaplarının hazırlanması ile ilgili olarak MEB Ders Kitapları ve Eğitim Araçları Yönetmeliği’nin 8. maddesinin ç bendi 8 numaralı kısmında “ilköğretimin 1, 2 ve 3 üncü sınıflarına ait kitaplarda, yaprağın ön yüzünde Türk Bayrağı ile birlikte İstiklal Marşı'nın ilk iki kıtası; yaprağın arka yüzünde Öğrenci Andı; üçüncü yaprağın ön yüzünde Atatürk resmi ve resmin alt kısmında Mustafa Kemal Atatürk yazısı bulunur.” ibaresi yer aldığını belirtti.

İSTİKLAL MARŞI, ÖĞRENCİ ANDI VE ATATÜRK POSTERİ YOK

Teslim alınan kitaplardan, Zambak Yayınları’nca basımı yapılan ilkokul 1. Sınıf Türkçe Öğretmen Kılavuz Kitabı’nda İstiklal Marşı, Öğrenci Andı ve Atatürk posteri bulunmadığını ifade eden Demir, “Daha önce Milli Eğitim Teşkilatını düzenleyen mevzuattan Atatürk’ü tamamen silen, ulusal bayramların kutlanmasına yasak getiren, ders kitaplarından Atatürk İlke ve İnkılâpları’na uygunluk koşulunu kaldıran MEB’in, Atatürk karşıtlığı kontrolden çıkmış bulunuyor. AKP’nin geçmiş dönem politikalarının devamı olan bu uygulama, siyasi iktidarın Türk ulusuna Atatürk’ü unutturarak, ulusal kimliği yok etme amacının bir parçasıdır” dedi.

Söz konusu Zambak Yayınları Cemaat'e yakınlığıyla bilinen bir yayınevi.

Demir açıklamanın sonunda şunları söyledi:

“Yandaş basımevleri tarafından yönetmeliğe aykırı bir şekilde, Atatürk ve ulusal değerler yok sayılarak basılan ve okullara gönderilen bu kitaplar acilen Milli Eğitim Bakanlığı tarafından geri çekilmeli ve adı geçen basımevi hakkında gereken yasal işlemler yapılmalıdır. On binlerce yurtsever öğretmenin ve eğitim çalışanlarının güç verdiği, her geçen gün katlanarak büyüyen Eğitim-İş, Atatürk'ün manevi şahsiyetiyle ilgili olarak gösterdiği özel hassasiyetle, üzerine düşen sorumlulukların gereğini, sarsılmaz bir kararlılıkla yerine getirmeye devam edecektir.”

YURT, 20 Ağustos 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Cmt Ağu 24, 2013 14:32

T.C. hazımsızlığına pes dedirten cevap:
"Tabela dar geldi T.C.'yi kaldırdık"


CHP’li Oran, kamu kurumlarında sessiz sedasız başlayan ama yoğun tepki üzerine durdurulan “T.C.’yi silme operasyonu”nu sordu. İçişleri Bakanı yanıtladı: Tabelanın bulunduğu alan dar, o yüzden sığmadı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran’ın, Denizli, Balıkesir ve Bursa valiliklerindeki tabelalardan “T.C.” ibarelerinin kısa sürelerle arka arkaya kaldırılmasının ardından konuyu TBMM’ye taşıdı. Oran’ın sorularına İçişleri Bakanı Muammer Güler ilgi çekici bir yanıt verdi. İçişleri Bakanı Güler’in verdiği yanıtta Balıkesir ve Bursa valiliklerinde “konunun istismar edilmemesi için” T.C. ibaresinin yeniden konulduğunu belirtmesi dikkat çekti.

Güler, Bursa Valiliği olarak kullanılan Çarşamba semtindeki ana hizmet binasının ön ve arka cephesinde T.C. Bursa Valiliği ibaresinin bulunduğunu, ancak Bursa Valiliği Heykel binasında sadece Valilik yazısının bulunduğunu bildirdi. 2008 yılından sonra yapılan restorasyon çalışmalarından bu yana binada sadece “valilik” yazısının bulunduğunu kaydeden Güler, “yanlış anlaşılmalara son vermek ve konunun istismar edilmemesi amacıyla T.C. Bursa Valiliği olarak yeniden düzenlenmiştir” dedi.

İstismar ediliyormuş

Balıkesir’de ise hükümet konağında 2012 yılında büyük bir onarım çalışmasının yapıldığını bu kapsamda yıpranmış tabelaların da yenilendiğini bildiren Bakan Güler, “Tabelaların bulunduğu alanın dar olması nedeniyle yazının uzaktan daha belirgin ve okunabilir olması için tabela valilik olarak düzenlenmiş, fakat konunun istismar edilmemesi amacıyla tabelalar yeniden T.C. Balıkesir Valiliği şeklinde değiştirilmiştir” dedi.

Devletin temsilcisi

Valiliklerin ürettiği bahanelere ve bu yanıta tepki gösteren Umut Oran ise şu açıklamayı yaptı: “Yurttaşlarımız ve sayın Valilerimiz hiç merak etmesinler; CHP iktidarında Türkiye Cumhuriyeti ve T.C. ibaresi bütün belgelere, tabelalara rahatça sığacak, bundan kimse kuşku duymasın. 90 yıldır tabelalara sığan T.C. yazısı niçin AKP döneminde sığmaz oldu birden bire. Önergede yazdığım gibi Cumhurbaşkanı’nın dışında makam arabasında bayrak taşıyan sadece büyükelçilerimiz ve valilerimizdir. İki meslek grubunun da gelip geçen hükümetleri değil Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni temsil ettiklerini bir kez daha kendilerine hatırlatmak isterim. Onlarca yıldır sabit duran valiliklerin yerini vatandaş çok iyi biliyor. Tabelayı uzaktan algılayıp okuyabiliyor. Sayın Valilerimiz merak etmesin. Bu yanıttan şunu da anlıyoruz ki, yurttaşımız tepki göstermese, bizler takip etmesek, valiliklere göre ‘istismar’ konusu haline gelmese, oldu bittiyle istediklerini yapacaklar. Bu kabul edilemez, konunun her zaman takipçisiyiz.”

YENİÇAĞ, 24 Ağustos 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Pzt Ağu 26, 2013 13:22

Ata'nın evindeki Anı Defteri kaldırıldı!

Erdoğan'ın, içindeki bir yazıya sinirlenerek sayfasını yırtığı anı defteri artık yok.

Atatürk’ün Selanik’teki evinde bulunan "Anı defteri" kaldırıldı. Başbakan Erdoğan, defterde gördüğü bir yazıya sinirlenip sayfayı yırtmıştı.

Üç yıllık restorasyon çalışması sonrası yeniden ziyarete açılan Selanik’teki Atatürk evinde bulunan 'Anı defteri' kaldırıldı. Ziyaretçilerin görüşlerini yazdığı "Anı Defteri" 7 yıl önce Başbakan Erdoğan’ın ziyareti sırasında görüp sinirlendiği bir yazı nedeniyle tartışmalara neden olmuştu.

Resim

2006 yılında Selanik’e giden Başbakan Erdoğan, anı defterinde bir vatandaşın yazısını görüp sinirlenmiş ve o sayfayı yırtmıştı. Fethi Dördüncü adlı vatandaş deftere, "Tayyip Erdoğan hükümeti, Bakanlar ve AKP milletvekilleri, Atatürk ilke, devrim ve Cumhuriyet idaresini ortadan kaldırıp Hilafet devleti kurma çabasındadır" diye yazmıştı. Dördüncü, bu yazı nedeniyle 3 bin lira para cezasına çarptırılmış, Erdoğan’a da 10 bin lira tazminata mahkum olmuştu.

VURAL AÇIKLADI

Selanik’teki Atatürk evinden defterin kaldırıldığını MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural açıkladı. Vural şöyle dedi:

"Evin içini boşaltmışlar. Eskiye dair hiç bir şey yok. Binanın zemin katına 'Atatürk ve çocuk' odası demişler ancak çocukluğuna dair bir tek eşya yok. Ziyaretçiler 'Atatürk'ün evine mi yoksa TOKİ’nin örnek konutuna mı geldik ?' diye soruyorlar. Anı defteri de kaldırılmış. Balmumundan bir heykel var, oturtmuşlar Atatürk'ü film izliyor. Bu ne saygısızlıktır?"

ÜÇ YIL SÜRDÜ

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Atatürk'ün, 1881 yılında Selanik'te doğduğu evi restore ederek, yeniden düzenledi. 2010’da başlayan çalışmalar üç yıl sürdü. Binanın zemin katında "Atatürk ve Çocuk Odası", birinci katta "Selanik Odası", ikinci katta "İstanbul Odası" ve üçüncü katta da "Ankara odası" olarak isimlendirilen odalar yer alıyor.

Binada Atatürk'ü koltuğa oturmuş şekilde canlandıran silikondan yapılmış bir heykel de bulunuyor. Üst katlarda, evin eski teşhir düzenini gösteren maketler de sergileniyor.

İnternetajans.com, 26 Ağustos 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Çrş Eyl 04, 2013 13:03

Bayrakla bir derdin mi var!

İzmir Bergama’daki 30 Ağustos törenlerinde ilçeye yeni atanan Cumhuriyet Savcısı Hasan Yüksel’in bayrak geçişi sırasında ayağa kalkmaması, yargı mensuplarının da tartışmaya taraf olmasıyla büyüdü. Savcıya ilk tepkiyi Bergama Şehit ve Gazi Aileleri Derneği Başkanı Namık Kemal Eroğlu olay anında vermiş, protokole yaklaşan bir kadın da, savcıya bayrakla ilgili bir problemi olup olmadığını sormuştu. Tartışmaya katılan isimlerden bir bölümü savcı Yüksel’in linç edilmek istendiğini öne sürerken, bir bölümü de savcının ayağa kalmamasının yanlış olduğunu ifade etti. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Türk Bayrağı’nın geçişi sırasında alanda bulunan vatandaşlar ve protokol üyeleri bayrağı ayakta selamlarken Bergama Cumhuriyet Savcısı Yüksel oturduğu yerden kalkmadı. İşte o tartışmalardan bazıları:

“Kalkmak zorunda”

* Avukat İlter Aksoylu: “Fotoğraflara baktığımızda, bayraklar geçerken maalesef savcı bey oturuyor. Bayraklar geçerken kanun gereği herkes ayağa kalkmak zorunda. Savcı büyük bir gaf yapmış.”
* Savcı Serkan Büyükçıkrıkcı: “Sağındaki solundaki herkes kalmışsa sayın savcımız da kalkacak.”
* Avukat Hüsnü Yıldırımer: “Ayağa kalkmayan Engin Alan’a ne oldu?”
* HSYK Tetkik hâkimi Bahattin Aras: “Bir protokol kuralından ötürü bir meslektaşımızın medyanın ve siyasetçilerin lincine maruz kalması üzücü.”
* Hakim İsmail Uğur: “Bayrağa saygısızlık etme gibi bir düşünce taşımasına olanak bulunmayan bir meslektaşımız nezdinde tüm yargı camiasının yıpratılmaya çalışıldığını düşünüyorum.”

“Kasıtlı yapmaz”

* Savcı Sedat Ünal: “Olay tamamen savcı beyin tören geçişini bilmemesinden kaynaklanıyor. Bu mesleğe gönül veren hiçbir meslektaş böyle bir durumu kasıtlı yapmaz, yapamaz. Bunu herkesin kabul etmesi gerekir.”
* Hakim Tolgahan Özmen: “Hata sayılabilecek bir davranıştan ötürü meslektaşımızın linç kampanyasına kurban edilmesi kabul edilemez.

MHP Meclis’e taşıdı

Öte yandan MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in yanıtlaması istemiyle TBMM’ye soru önergesi verdi. Vural, Bergama’daki törenlerde Savcı Yüksel’in ayağa kalkmaması üzerine, “Savcı, sizin ‘bayrağa değil sancağa ayağa kalkılır’ sözlerinizden mi cesaret aldı” sorusunu yöneltti. Vural, “Kanunları uygulamakla yetkili olan Cumhuriyet Savcılığı makamını temsil eden bir kişinin bu tutumu hakkında bir işlem başlatıldı mı” diye sordu.

YENİÇAĞ, 4 Eylül 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Pzt Eyl 16, 2013 11:42

BDP ile DTK "Andımız"a savaş ilan etti

Bugün başlayan yeni öğretim yılında eğitim boykotunu desteklediklerini açıklayan BDP ile Demokratik Toplum Kongresi (DTK), okullarda okunan “Andımız” a adeta savaş ilan etti. BDP’den yapılan açıklamada, “Irkçı ve faşist Andımız’ın kaldırılması temel hedefimiz” derken, DTK’dan, “Ana dilde eğitimden asla vazgeçmeyiz” açıklaması geldi. BDP Gençlik Meclisi tarafından yapılan açıklamada, şöyle denildi.

“Bunca yıllık mücadelemizden sonra ana dilde eğitim hakkımızı tartışma konusu yaptırmayacağız. Bu saatten sonra ‘anadilde eğitim olmaz’ sözlerinin bir hükmü kalmamıştır. Anadilde eğitim ısrarımızı daha da yükselteceğiz. Gençlik olarak başlattığımız sömürgeciliği yaşama ve yaşatma hamlesi çerçevesinde asimilasyon politikasına karşı geliştirdiğimiz eylemlerimizi gündemleştirip, bu uygulamaları yıkacağız. Sömürgeci uygulamalar sürdükçe yeni ve özgür bir yaşamın inşası mümkün olamaz. Bu uygulamalardaki ısrar, çatışmasızlık sürecini sonuçsuz bırakır. Oyalamadan vazgeçildiği, çözüm seçeneklerinin devreye konulduğu bir hızlı bir şekilde geçilmelidir. Ana dilde eğitim, kültürünü özgürce yaşayabilme ve kendini yönetebilme hakları önündeki engeller kaldırılmalıdır. Varlığımızı Türk varlığına armağan etmeyeceğiz.”

“Biz Türk değiliz ki”

DTK açıklamasında da, “AKP ve devlet Kürtlerin kimliğini kabul etsin. Anadilde eğitimden asla vazgeçmeyeceğiz. Kürt halkının anadili Kürtçe’dir. Onun için kendi anadilinde eğitim görmelidir. Öğrenciler okulda her gün ’Andımız’da geçen ’Ne mutlu Türküm diyene’ diyerek, eğitime başlıyor. Andımız’da, mutlu olmak için Türk olman gerekiyor. Ancak biz Türk değiliz ve ‘Türküm’demeyeceğiz. ‘Varlığımız Türk varlığına armağan olsun’ demeyeceğiz” ifadelerine yer verildi.

YENİÇAĞ, 16 Eylül 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Cmt Eyl 21, 2013 10:33

Rize Atatürk Evi'nde skandal!

Müzeye dönüştürülen eve asılan fotoğrafta Atatürk’e suikast girişiminden idam edilen Ziya Hurşit’in adının 9 yıl boyunca sehven yer aldığı öne sürüldü.

Atatürk’ün Rize’yi ziyareti sırasında kaldığı ve daha sonra müze haline getirilen eve, 2004 yılında TBMM’nin 1. Dönem Rize milletvekillerinin resimleri asıldı. Müzeye, Atatürk’e İzmir’de suikast girişiminde bulunan ve idam edilen “Lazistan mebusu” Ziya Hurşit’in adının bulunduğu bir resim de yer aldı. Gelen tepkiler üzerine konuyu araştıran Rize Kültür ve Turizm Müdürlüğü, 2004 yılından bu yana duvarda asılı fotoğrafın Ziya Hurşit değil, Osmanlı döneminde Lazistan milletvekilliği yapan Dr. Abidin Bey olduğunu ortaya çıkardı. Fotoğrafın altına yanlışlıkla Ziya Hurşit isminin yazıldığı öne sürüldü. 9 yıllık hatanın fark edilmesi üzerine fotoğraf yeniden düzenlenerek Atatürk evine asılacak. MHP Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu, AKP döneminde Atatürk’e karşı sistematik hataların yapıldığını belirterek, “İktidardakilerin Atatürk ve cumhuriyeti ile bir alıp veremedikleri var” dedi.

Milli değerler hedefte

Yusuf Halaçoğlu, AKP’nin cumhuriyet tarihi üzerine oyun oynadığını ve milli değerlere karşı adeta bayrak açtığını söyledi. Milli değerler ve toplumun idealize ettiği kişi ve konuları AKP’nin itibarsızlaştırmak için özel çaba sarf ettiğini anlatan Halaçoğlu, şunları söyledi:

“Milli değerler ve toplumun benimsemiş olduğu, kendisine ideal olarak aldığı konularda değersizleştirici bir takım demeçler veriyorlar. Bu durup durukken yapılmaz. ‘Ne Mutlu Türk’üm Diyene’ sözünü, Andı kaldıran, Türküm demenin bölücülük olarak nitelendirildiği, İstiklal Marşı’nın değişmesi konusundaki fikirleri de göz önüne alırsanız, iktidar içerisinde olan ve ona yandaş olan kişilerin cumhuriyet ile bir alıp veremediği ortaya çıkar. Bu gibi olaylar oluyor. 52 kilise ibadete de açıldı. Hiçbir Hıristiyan vatandaşımız yokken açtılar. 4 ilimize de metropolit atadılar. Adeta Türk damgasının vurulduğu bir çok konu ortadan kaldırılmaya çalışılıyor.”

Projeleri böyle

CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter de AKP’nin Atatürk’e karşı özensiz davrandığını söyledi. AKP’nin Atatürk’ü gençlerin gönlünden ve zihninden silmeye çalıştığını kaydeden Serter şöyle devam etti:

“AKP açık açık Atatürk’e karşı bir proje yürütüyor. Eğitim de bunun en uç noktası yaşandı. Eğitimden Atatürk Milliyetçiliğine bağlı gençlik yetiştirmek hedefini yasadan söküp almış olan bir iktidar partisinin Atatürk’e bakış açısının ne olduğunu bile artık tartışmak yersizdir. Atatürk’e doğrudan olumsuz konuşmalar yapamadıkları için hedef olarak CHP’yi ve İsmet İnönü’yü almayı tercih ediyorlar. İktidara gelmeden önce kurguladılar ve projelendirdiler.

Erdoğan’ın o günkü söylemlerinden anlamak mümkün. Şimdi de bunu hayata geçirmek için uğraşıyorlar. Atatürk’ü gençlerin gönlünden ve zihninden silmeye çalışıyorlar. Atatürk’ü değersizleştirecek proje içinde. Bunun sonucu resim meselesi Atatürk’e saygı eksikliğinin sonucu.”

YENİÇAĞ, 21 Eylül 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Sal Eki 01, 2013 11:13

'Paket'ten Türk düşmanlığı çıktı

Başbakan’ın açıkladığı “demokratikleşme paketi” PKK’nın birçok talebini karşılarken Türklüğü de açıkça hedefe oturttu. Andımız kalktı, dil birliği bozuldu.

Başbakan Tayyip Erdoğan, günlerdir merakla beklenen “demokratikleşme paketi” ni nihayet açıkladı. Erdoğan, konuşmasında “Karşımıza çıkan dirençlere rağmen demokratikleşmeden vazgeçmedik, vazçgeçmeyeceğiz. Türkiye’de değişimin önündeki en büyük engel 27 Mayıs’ın o karanlık gölgesidir” dedi. Yaklaşık 1 saatlik açıklamasının 40 dakikalık bölümünde paketi öven Erdoğan, kalan bölümde de hiçbir anayasal değişiklik öngörmeyen, bir kısmı yasal, bir kısmı da idari düzenlemeler ve genelgelerle hayata geçebilecek maddeleri açıkladı. İşte paketin içeriği:

Seçim sistemi
Yüzde 10 barajıyla devam edebiliriz. Barajı yüzde 5’e çekip, 5’li gruplandırmayla ’Daraltılmış Bölge Seçim Sistemi’ni uygulayabiliriz. Üçüncü seçenek olarak da ülke barajını tamamen kaldırarak, ’Dar Bölge Seçim Sistemi’ni getirebiliriz.
(AKP’nin işine yarayacak)

Siyasi partilere devlet yardımı
Siyasi Partiler Kanunu’nu değiştiriyor, devlet yardımı için yüzde 7 olan mevcut oranı yüzde 3’e çekiyoruz.
(BDP’nin işine yarayacak)

Siyasi parti teşkilatları
İlçede teşkilatlanma için beldelerde teşkilat kurma zorunluluğunu kaldırıyoruz. Siyasi partilerin teşkilatlanmalarına da kolaylık getiriyoruz. 20. Maddeyi değiştirip, ilçede teşkilatlanmak için beldede teşkilat kurma şartını kaldırıyoruz.
(BDP’nin işine yarıyor)

Eşbaşkanlık
Tüzüklerde yer almak ve 2 kişiden fazla olmamak kaydıyla partilere eş genel başkanı sistemini getiriyoruz.
(BDP’nin eşbaşkanlık sistemi yasallaşıyor)

Siyasi partilere üyelik
Bir başka yasal düzenlemeyle, siyasi partilere üyelikte engelleri kaldırıyoruz. 11. Madde’deki değişiklikle, üye olmayı daraltan bazı engelleri ortadan kaldırıyoruz.
(BDP’ye yarıyor)

Farklı lehçelerde propaganda
Siyasi partiler kanununda yapacağımız değişiklikle, farklı dil ve lehçelerde propaganda imkanı getiriyoruz. Türkçe’nin yanında farklı dillerin kullanabilmesini mümkün hale getiriyoruz. Ön seçimlerde de getiriyoruz. Kısıtlayıcı hükmü kaldırıyor, ön seçimlerde de farklı dille propaganda imkanını sağlıyoruz.
(PKK’ya yarıyor)

Nefret suçuna ceza
Yeni süreçte nefret ayrımcılık yaşam tarzına müdahale gibi suçlarla daha etkin biçimde mücadele etmeye başlıyoruz. Belirli suçların cezalarını daha da artıyoruz. Belirli suçlar, kişinin dili, ırkı, rengi, cinsiyeti engelliliği siyasi düşüncesi dini veya mezhebi nedeniyle işlenirse cezası daha da ağırlaşacak. Kişinin belli haklarını kullanmasını engelleyenleri ceza kapsamına alıyoruz. Bu sebeple işlenen suçun cezasını bir yıldan üç yıla kadar artırıyoruz.
(Cemaatlere yarıyor)

Ayrımcılıkla mücadele
Türkiye’de hiç kimse dilinden ırkından milletinden renginden inancından, gereğini yerine getirmekten dolayı ayrımcılığa maruz kalmayacak. Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu kuruyoruz. Yaşam tarzına saygıyı TCK ile güvence altına alıyoruz.
(PKK’ya ve tarikatlara yarıyor)

Kürtçe harflere özgürlük
TCK’da belirli harflerin kullanılmasından dolayı var olan cezai müeyyideyi kaldırıyoruz. Bir nevi klavyelere özgürlük getiriyoruz. Yani Q,X ve W harfleri klavyelerde kullanılabilecek.
(PKK’ya yarıyor)

Toplantı ve yürüyüş
Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin sürelerini uzatıyoruz. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde hükümet komiseri uygulamasına son veriyoruz. Yükümlülükler düzenleme kurulları tarafından yerine getirilecek. Açık yerlerde güneşin batışından bir saat sonraya kadar süren toplantılar, güneş batmadan dağılınacak şekilde, kapalı yerlerde saat 24.00’e kadar yapacak. Hükümet komiseri uygulamasına son veriyoruz. Artık düzenleme kurulları tarafından yerine getirilecek. Kurul, toplantının amacı dışına çıktığını gördüğü durumda dağılma kararı alacak ve durumu kolluk amirine bildirecek. Gösteri ve yürüyüş kanuna aykırı hale gelirse, gösterinin sona erdiğini ifade edecek. Düzenleme kurulu bunu yerine getirmezse, o mahallin en büyük mülki amiri kararı verecek.
(İktidarın ve cemaatlerin işine yarıyor)

Eğitim
Yapacağımız yasal değişikliklerle, özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitimin önünü açıyoruz. Özel kurs imkanını getirmiştik. Daha sonra ise üniversitelerde açılmasını sağlamıştık. Okullarda seçmeli ders olarak öğretilmesinin önünü açmıştık. Şimdi de özel okullarda mümkün hale getiriyoruz. 2923 sayılı kanun ile düzenlenmiştir, bu kanuna yapacağımız ek ile farklı dil ve lehçelerde özel eğitim kurumu açılabilecek. Dil ve lehçeler Bakanlar Kurulu’nda tespit edilecek. Bu okullarda belli dersler Türkçe okutulacaktır.
(PKK’nın işine yarıyor)

İsim değişikliği
Köy isimlerinin değiştirilmesindeki yasal engeli kaldırıyoruz. Dayatma içeren ifadeleri kaldırıyoruz. Köy isimlerinin değiştirilmesi İçişleri Bakanlığımızca olacak. İl ve ilçe isimlerinin değiştirilmesi için yasal düzenleme gerekiyor, bu tip talepler de burada değerlendirecektir.
(PKK’nın işine yarıyor)

Hacı Bektaş Veli Üniversitesi
Nevşehir Üniversitesi’nin ismini, Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak değiştiriyoruz.
(Alevilere havuç)

Kişisel verilerin gizliliği
Getireceğimiz bir başka yenilik, kişisel verilerin korunması hakkında. Yasal güvence getiriyoruz. 12 Eylül 2010’daki anayasa değişikliğiyle güvence getirmiştik. Şimdi uygulama için taslağı hazır olan kanunu Meclisimize gönderiyoruz. Kişilerin özel bilgileri ilgisiz kişiler tarafından kullanılamayacak.
(AKP’ye yarıyor. Yolsuzluk kasetlerine karşı önlem)

Yardım toplamadaki kısıtlamalar kalkıyor
Yardım toplamadaki kısıtlamaları kaldırıyoruz. Yardım toplama konusu sınırlama altına alınmıştı. Kurban derisi, fitre ve zekat konusunda THK’ya yetki verilmişti. Aslında anayasaya aykırı bir durum oluşturulmuştu. Şimdi yasal olarak da bu yanlış uygulamaya son veriyoruz. Vatandaşımız yardımını istediği yere verebilecek. Şu ana kadar açıkladığımız reformlar yasal düzenleme gerektiriyor. Fakat paketimiz bundan ibaret değil. ikinci kısımda idari düzenleme gerektiren reformlar bulunuyor.
(Tarikatlara yarıyor)

Türban serbest
Kılık kıyafet yönetmeliğini değiştirerek kamu kurumlarında baş örtüü yasağını kaldırıyoruz. Ayrımcılık içeriyordu. Kadın çalışanların giyimleri üzerindeki ayrımcı ihlalleri kaldırıyoruz. Resmi elbise giymek zorunda olan TSK mensuplarını, yargıda hakim ve savcıları bunun dışında tutuyoruz.
(AKP’nin seçim yatırımı)

Andımız kalkıyor
İlkokullardaki öğrenci andı uygulamasını kaldırıyoruz. Geçen yıl orta okullarda bu uygulamayı kaldırmıştık.
(PKK’nın işine yarıyor)

Manastır iadesi
Mor Gabriel Manastırı’nın arazisi iade ediliyor. Böylece bir haksızlığı gideriyor Süryani vatandaşlarımıza önemli bir haklarını teslim ediyoruz. Şu anda 250’den fazla iade yaptık.
(Azınlık açılımı)

Roman açılımı
Roman Dil ve Kültür Enstitüsü kuruyoruz. Karşılaştıkları sorunlarla araştırmalar yapmak amacıyla bir ilimiz üniversitesi bünyesinde enstitü kuracağız. Adımlar atıyoruz, bu amaçla 2009 yılında Türkiye’de ilk kez gerçekleştirdiğimiz roman çalıştayı sonrası çalışmaları hızlandırıyoruz. Özellikle barınma noktasında çok önemli bir adım attık, TOKİ eliyle Roman konutları yaptık. Bu inşaatlar devam ediyor. Projeler hazırlanıyor.
(Romanlardan oy beklentisi)

YENİÇAĞ, 1 Ekim 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Prş Eki 03, 2013 14:20

Kinin Dışa Vurumu!

Başbakan Erdoğan’ın Siyasi Başdanışmanı Yalçın Akdoğan, ’Demokratikleşme Paketi’nde Andımız’ın kaldırılacağı açıklamasına gelen tepkiler üzerine; “Faşist anlayış olarak uygulanmış. Muhafazakar kesimler rahatsız olabiliyor” itirafında bulundu.

NTV’de Andımız’ın farklı kesimleri rahatsız ettiği için kaldırıldığını öne süren Yalçın Akdoğan, “Tek tip buyurgan kısmen faşist bir anlayış olarak uygulanmış. O metnin içeriğinde çok farklı tabirler var. Muhafazakar kesimler de rahatsız olabiliyor. Metin farklı toplum kesimlerini rahatsız ediyor” dedi. Akdoğan; “Alevi kesimi ciddi travmalar yaşadı. Büyük zulümler yaşadı. Atılması gereken çok adım var, çalışıyoruz. Çok farklı şeyler söyleyen gruplar var. Zihniyet değişimi gerekli. Kısa vadede bir beklenti oluşturmayı da çok doğru bulmuyorum” diye konuştu. Çözüm sürecinin planlandığı gibi ilerlediğini ifade eden Akdoğan, “Hiç kimse çözüm sürecini bozma riskine giremez. Buna cesaret edemez” dedi.

YENİÇAĞ, 3 Ekim 2013



Andımız isyanı Türkiye'ye yayılıyor

Demokratikleşme paketiyle “Türk”ü etnik bir kökene indirgeme, alfabesini, dil birliğini bozma ve milli şuurdan uzaklaştırma hedefini açıkça ortaya koyan iktidara yurt çapında tepki oluştu.

Bayrağını kapıp meydanlara koşan vatandaşlar, yüksek sesle okuduğu Andımız’a sahip çıktı.

Hükümetin açıkladığı sözde Demokratikleşme Paketi’nde yer alan “Andımız’ın okullardan kaldırılması” maddesi tepki toplamaya devam ediyor. Sivas Ülkü Ocakları üyesi 200 kişi kent meydanında bir araya gelerek okullardan Andımız’ın kaldırılmasına tepki gösterdi. Erdoğan’ı eleştiren Sivas Ülkü Ocakları Başkanı Turan Gazi Yalçındağ, “Bölücü terör örgütünün dayatması olduğu her yönüyle aşikar olan bu adım, milletimize yapılmış büyük bir hakarettir. Türk milletinin malı ve canıyla bedelini ödeyerek aldığı bu toprakların hakimiyet tapusu, AKP tarafından altın tepsi içerisinde Türk düşmanlarına sunulmaktadır.” dedi. Aralarında kadınların da bulunduğu grup basın açıklaması sonrasında hep bir ağızdan Andımız’ı okudu.

Tokat ve Mersin

Tokat’ta toplanan yaklaşık 250 kişi de büyük bir Türk bayrağı açarak, “Biz 36 etnik unsura ayrılmak istenen 80 milyon değil, 350 milyonluk büyük Türk milletiyiz” pankartı taşıdı. Sık sık, “Türkiye Türk’tür Türk kalacak” sloganı atan grup adına açıklamayı Tokat Ülkü Ocakları ikinci başkanı Tuğrul Erbay yaptı. Erbay, “Varlığını Türkün varlığına armağan eden Türk milliyetçileri, bugüne kadar olduğu gibi bundan böyle de andımızı daha gür bir sesle okumaya devam edecektir” dedi. Grup açıklamanın ardından birlikte Andımızı okuyarak dağıldı.

Ülkü Ocakları Mersin İl Başkanı Mehmet Dutar ise, Andımız’ın kaldırılmasının bölücü terör örgütü dayatması olduğunun her yönüyle aşikar olduğunu ve bu adımın, millete yapılmış büyük bir hakaret olduğunu söyledi.

Türkiye Kamu-Sen Mersin İl Temsilcisi Hüseyin ATEŞ de “Bu paket, Türklüğün ve Türk milletinin geleceğine döşenen mayınlarla doludur” ifdesini kullandı.

Eski Meclis binası önünde protesto

Türkiye Kamu-Sen, Demokratikleşme Paketi’yle okullarda Andımız’ın okunmasına son verilmesini, 1. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) önünde protesto etti.
Ulus’ta bulunan 1. Meclis önünde toplanan Kamu-Sen üyeleri, Andımız’ın yazılı olduğu pankartı açtı. Üyeler, “Kimliğimize sahip çıkalım, Ne mutlu Türküm diyene, Açılım dediniz bölücüye verdiniz, Vatan sana canım feda” şeklinde slogan attı. Meclis önünde güvenlik önlemi alan çevik kuvvet ekipleri, Meclis’in bahçesine kimseyi almadı.

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, burada yaptığı konuşmada, terör örgütünün taleplerinin hayata geçirmeyi amaçlayan şüpheli bir paketle karşı karşıya olduklarını savundu. Milletin ve devletin geleceği üzerinde kirli bir oyun oynandığını ileri süren Koncuk, “Bu oyunun son sahnesi ise Demokratikleşme Paketi adı altında, Türk milletine dayatılan baldıran zehiri olmuştur. Bu paketle, 30 yıl boyunca ülkemizi bir kan gölüne çeviren eli kanlı bebek katillerinin ana dilde eğitim talebi, özel okullarda hayat bulmakta, bölücülerin çok dilli toplum hayali, hükümet eliyle gerçekleştirilmektedir.” dedi.

Paketle açıklanan ve alfabeye giren harflere de değinen Koncuk, bu uygulamayla çok dilli, çok milletli, çok başlı, bölünmüş bir Türkiye’nin ortaya çıktığını ileri sürdü. Bu yolun ayrışmaya sebep olacağını savunan İsmail Koncuk, “Bu paketle, Türk coğrafyasında yaşayan tüm vatandaşlarımızı bir arada tutan ve ortak bir amaç etrafında kenetlenmemizi sağlayan üst kimliğimiz Türklük yok edilmek istenmekte, bu doğrultuda her sabah okullarda okutulan, Andımız kaldırılmakta, ’Ne mutlu Türküm diyene’diyenler susturulmaktadır.” ifadelerini kullandı. Grup, açıklamanın ardından ellerinde Türk bayraklarıyla hep bir ağızdan Andımız’ı okudu.

AKP okulları hedef aldı

Eğitim İş Genel Başkanı Veli Demir, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Demokratikleşme Paketi’nin “gerici ve ırkçı ittifakın yeni bir ürünü” olduğunu savunarak, “AKP, bu sefer de ilkokullarda okutulan Andımız’ı hedefine almıştır” dedi.

Eğitim İş Genel Başkanı Veli Demir yaptığı açıklamada, laik demokratik Cumhuriyetin yapısını değiştirmeye yönelik bölücü, gerici ve ırkçı ittifakın yeni bir ürünü olan sözde demokratikleşme paketinin Başbakan tarafından açıklandığını belirterek, “AKP halkın demokratik direnme hakkını ortadan kaldırmayı hedeflemektedir. Bu paketten emperyalizm ile içerideki etnik ve dinsel temelli taşeronlarının ittifakı çıkmıştır” ifadelerine yer verdi.

Bayram öncesi tarih olacak

Demokratikleşme Paketi’yle kaldırılması kararlaştırılan Andımız, Kurban Bayramı’ndan önce tarih oluyor. Milli Eğitim Bakanlığı, uygulamayı sonlandırmak için yönetmeliği değiştirmek üzere kolları sıvadı. Okullarda 80 yıldır okutulan ’Andımız’, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı Demokratikleşme Paketi kapsamında tarihe karışıyor.

Milli Eğitim Bakanlığı, halen ilköğretim okullarında devam eden uygulamanın kaldırılmasına ilişkin yönetmelik üzerinde çalışma başlattı. İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yapılacak değişiklik, Kurban Bayramı’ndan önce Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girecek ve “Türküm, doğruyum” diye başlayan Andımız’ın ilköğretim okullarında okutulması sona erecek. Andımız’ın ortaokullarda okutulmasına ise geçen yıl son verilmişti.

Türk mührünü kimse silemez

Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı Hanefi Bostan, “Vatanımızdan Türk mührünü kimse silemez” dedi. Sözde Demokratikleşme Paketi’ni değerlendiren Bostan, “Demokrasi ve özgürlükle uzaktan yakından ilgisi olmayan, 76 milyon vatandaşımızın ortak ihtiyaçlarını karşılamak yerine terör örgütünün taleplerini hayata geçirmeyi amaçlayan şüpheli bir paketle karşı karşıyayız. Türküm’le başlayan, doğruyumla devam eden bir andın kaldırılması, ancak Türk olmayan ve doğru olmayan insanları memnun etmek için atılmış bir adım olacaktır.

Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde çocuklarımızın ”Türküm“ demesi, ”doğruyum“ demesi, ”çalışkanım“ demesi kimleri, neden rahatsız etmektedir? Bundan ancak, Milli şuurdan uzak, Türklerle tarihi bir hesaplaşma peşinde koşanlar rahatsız olur. Üstte mavi gök çökmedikçe, altta yağız yer delinmedikçe Türk’ün ilini ve töresini kimse bozamayacak, yeryüzünde bir tek Türk kalsa dahi, bu vatandan Türk mührünü kimse silemeyecektir” dedi.

YENİÇAĞ, 3 Ekim 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Ata ve Türk Alerjisinde Son Nokta!

İletigönderen Oğuz Kağan » Cum Eki 04, 2013 16:02

Avcı, Türk'lüğü hedef aldı

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, “Andımız; bir hafta, 10 gün içinde okullarda son bulur” dedi. Sözde demokratikleşme paketiyle okullarda Andımız’ın kaldırılmasına ilişkin açıklamalarda bulunan Avcı, şunları söyledi: “Farklı etnik kökenli vatandaşlarımızın andımızla ilgili talepleri vardı. ’Totaliter rejimlerin işine benziyor ya da militarist formatta yapılıyor’diyenler oldu. Kısacası uzun zamandır toplumun farklı kesimlerince gerek içerik, gerekse uygulama olarak hayli eleştiri alan, militarist çağırışımları yüksek olan bu uygulamayı kaldırarak çocuklarımızı rahatlatacağımızı ümit ediyorum. Sürecin psikolojik katkısı da zamanlamada tabii etkili olmuştur. Yeni durum için yönetmelik hazır. Resmi gazetede yayınlanmasıyla ki bu da bir hafta, 10 gün içinde olur, andımızın okunması tüm okullarda sonlanacak. Bazı okulların andımızı okuması konusunda ısrarı yanlış. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda hangi etkinliğin yapılacağı net. Okullar kendilerince yeni ritüeller uygulamayazlar, yapamazlar.” Nabi Avcı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Demokrasi Paketi’nde açıkladığı farklı dil ve lehçelerdeki eğitimle ilgili hazırlıklara başladıklarını da belirterek, bu uygulamaya ancak gelecek yıl geçileceğini açıkladı. Bakan Avcı, “Üniversite gibi merkezi sınavlar, tıpkı İngilizce, Almanca, Fransızca eğitim veren ya da azınlık okullarındaki gibi belli başlı dersler Türkçe, diğerleri anadilde yapılacak. Avcı, geçen yıl seçmeli ders olarak Kürtçe’yi talep eden 28 bin kişinin olduğunu söyledi.

YENİÇAĞ, 4 Ekim 2013



AKP'li eski vekil: Türklüğümün hiçbir faydasını görmedim

Çorum AKP eski milletvekili Ahmet Aydoğmuş, kişisel sosyal paylaşım sitesinde bir takipçisi ile okullarda andımızın kaldırılması konusunu yazışırken, "Bu güne kadar Türklüğümün hiç bir faydasını görmedim" diye yazdi.

AKP Çorum eski milletvekili Ahmet Aydoğmuş, kişisel sosyal paylaşım sitesi facebook üzerinden bir takipçisi ile açıklanan Demokratikleşme Paketi içerisinde yer alan andımızın kaldırılması konusunu tartıştı. Takipçisinin "Neyi vardı andımızın da kaldırdılar. Varlığım Türk varlığına armağan olsun.." sözlerine eski vekil Aydoğmuş, "Ben vekiliken soyumu araştırdım. Osmanlı arşivlerine kadar çıkarttırdım. Elimde Osmanlıca metinler de var. Annem de babam da Türkmen. Sen Türk müsün, yoksa kendini Türk zannedenlerden misin, hiç araştırdın mı bilmiyorum. Fakat ben seni ırkından dolayı değil, bildiğim kadarı ile iyi bir Müslüman olduğun için, Allah rızası için sevdim. Bu güne kadar Türklüğümün hiç bir faydasını görmedim. Yine de bugüne kadar varlığını benim varlığıma armağan edenlere teşekkür ederim. Ayrıca andımızı evden çıkmadan okuyabilirsin sıkıntı yok. Gerçi ben hayır dua etmeni temenni ederim" diye cevap verdi.

Ahmet Aydoğmuş, 2010 yılında AKP Çorum Merkez İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen ’Danışma Meclis Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, "AKP iktidarına karşı çıkanların kanını tahlile yollamak gerekir. Bu kanı bozuklar gizli sözleşmeler yaparak, ihanet etmişlerdir" diyerek tepki toplamış ve partisi tarafından da iki ay geçici olarak ihraç edilmişti.

http://i.imgur.com/hEWOLln.jpg

Hürriyet, 4 Ekim 2013



Millet haykırıyor: NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE

Türk milleti, “Türk’üm, doğruyum, çalışkanım...” diye başlayan ve Türk Devleti’nin kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ne mutlu Türk’üm diyene” özdeyişiyle biten “Andımız”a sahip çıktı...

AKP iktidarının “sözde demokratikleşme paketi”nden çıkan Türk düşmanlığına karşı toplumun bütün kesimlerinden tepki yağmaya devam ediyor. Türk bayraklarıyla alanlara koşan halk, hep bir ağızdan “Adınımız”ı söyleyerek, bu kararı alanları protesto ederken siyasiler, “Andımız”ın kaldırılmasını, iktidarın, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve “kurucu irade” yle hesaplaşması olarak değerlendirdi. Eğitimciler, akademisyenler ve hukukçular, şehit aileleri, emekli askerler ve çeşitli sivil toplum kuruluşları, AKP’nin planlı bir şekilde ulus bilincini yok etmeye çalıştığını vurgulayarak “Bu karar, ihanet süreci paralelinde alınan bir karardır. Hükümet, Türklüğü ayaklar altına alan bütün uygulamaları tek tek yasalaştırıyor” dedi. İşte o tepkiler:

Hükümet, kuruluş felsefesini hazmedemedi

Sadettin Tantan (Yurt Partisi Genel Başkanı):
“AKP’nin iktidara geldiklerinden bu güne kadar yaptıkları, eylem ve söylemleri ile Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesinin içini boşaltmak oldu. Düşüncesi zaten belli ama gelecekte Türk halkı yargılarken daha net ortaya çıkacaktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucu iradesi Türk milleti kavramını ortaya koymuştur. Bu kavramı hiçbir güç değiştirme şansına sahip değildir. ‘Ne mutlu Türküm diyene’ sözü ne kadar güzel ve mutlu bir şeydir. Dünyanın neresine giderseniz gidin, Türk olduğunuzu söylediğinizde asırlardan beri gelen kimliğiniz olduğundan dolayı itibar görürsünüz. İktidarın uygulamalarında kimliksizlik ve kirlilik hakim olduğu için bu uygulamalar onlar açısından doğal algılanabilir.”

Bunların Yunanlılardan hiç bir farkı yoktur...

Zekeriya Beyaz (İlahiyatçı Profesör):
“Andımızın kaldırılması şeklindeki ifade aslında konunun azametinin, fecehatinin üstünü örtmektir. ‘Türkiye’de Türk çocuklarının Türk olarak yetiştirilmesini ortadan kaldırıyoruz’ diye karar alınmıştır. Yunanlılar İzmir’i işgal ettikleri dönem içerisinde levhasında Türk olan dükkanları ya kapattırdı ya levhayı kaldırttırdı. Türklüğü yasakladılar resmen İstiklal Savaşı öncesinde. Ben, Başbakan ve hükümete soruyorum; ’Mevcut hükümetin Andımız’ı kaldırdık’ derken ’Türklüğü Türkiye’de yasaklıyoruz’demeleri ile Yunanlıların o icraatları arasında çok ciddi benzerlik vardır. ‘Bu benzerliğin altyapısı nedir? Kim kime benziyor, bu nasıl oluyur?’Bunu öğrenmek istiyorum ben.”

Ulusal ülkü bilinci

Hikmet Uluğbay (Eski Milli Eğitim Bakanı): “Andımız, yıllarca Türkiye’deki birlik ve beraberliğin, ulus bilincinin oluşmasında katkıları bulunmuştur. Ulusal ant okul çağından itibaren bir arada olabilme, temel ülkü etrafında birleşebilme anlayışını verir.”

Sıra İstiklal Marşı’nda

Turhan Tayan (Eski Milli Eğitim Bakanı): “AKP iktidarı ile Türkiye’nin kurucu iradesinden, Cumhuriyetten rövanş alınmaktadır. Ant niye kaldırılıyor? ” İsteyen Andı içsin niye engel oluyorsunuz? Ant içmek istemeyenlere tabi mi olacağız? Bu süreç Cumhuriyeti yıkma sürecidir. Sıra İstiklal Marşına gelecektir.”

Tarihi hesaplaşma

İsmail Koncuk (Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı): “Türk milletiyle problemi olan bir takım çevrelerin ‘Andımız kaldırılsın’ diye bir gayreti vardı. Bunlar ya tarihten gelen bir hesaplaşma içerisinde olanlar, ya soy özürlü ya da beyin özürlü insanlardı. Andımız’ın kaldırılması, ihanet süreci paralelinde alınan bir karardır. Burada Türklük vurgusundan ve duygusundan bir rahatsızlık var.”

Pazarlık sonucu kaldırıldı

Hamit Köse (Şehit Aileleri Federasyonu Başkanı): “Andımız’ın kaldırılması, ihanet şebekesinin planıdır. Kandil’le, İmralı’yla BDP ile yapılan pazarlıkların sonucu Andımız kaldırıldı. Andımız’ın okunmasından hangi Türk rahatsız olabilir ki! Türk düşmanları rahatsız olduğu için yapılan bir uygulamadır.”

Türklükle sorunları var

Fahrettin Yokuş (Türk Büro-Sen Başkanı): “Bu ülkeyi yönetenlerin Türk çocuklarının ‘Ne mutlu Türküm diyene’ demesinden rahatsız oldukları ortaya çıktı. Daha önemlisi bu bir başlangıçtır. Meclis’teki andı da mı kaldıracaklar, daha ileri gidip askerin yaptığı yemini de mi ortadan kaldıracaklar. Çünkü Türklükle Cumhuriyet’le sorunu olan bir hükümetle yüz yüzeyiz. Andımızdan sonra asker yeminini de kaldıracaklarından hiç şüphemiz yok. İstiklal marşına da kulp takacaklarından şüphemiz yok. Türk sözünün geçtiği her şeyi kaldırırlar.”

Bu bir rezalettir

Şencan Bayramoğlu (İstanbul Şehit Aileleri Dayanışma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı): “Andımızın kaldırılmasını bir rezalet olarak değerlendiriyoruz. Yavaş yavaş, adım adım, halk uyutularak Atatürk’ün ve Cumhuriyet değerlerinin silindiğini görüyoruz.”

Türk’e saldırıyorlar

Nejat Eslen (Emekli Tuğgeneral): “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin karakterini değiştirmeye çalışıyorlar. Türkiye Cumhuriyeti’nin özünde Türk milleti var. Bu bazılarını rahatsız ediyor. Türkiye’de demokratikleşme arttıkça çatlak sesler artıyor. Cumhuriyeti ve Türk kelimesini sevmeyen kişiler sözde demokratikleşme havasında çatlak sesler çıkarıyorlar. Bunların içinde etnik bölücüler, kriptolar, bizim adımızı taşıyıp da bizden olmayanlar var. Bu kesim Türk kelimesine saldırarak mutlu olmaya çalışıyor.”

Asla kaldıramazlar

Emekli Korgeneral Erdoğan Karakuş (Türkiye Emekli Subaylar Derneği Başkanı): “Andımızı asla kaldıramazlar. Bunu herkes görecek. Biz gençlerimizi çalışkan olmaya, küçüklerimizi korumaya, büyüklerimizi saymaya, yurdumuzu milletimizi özümüzden yani kendimizden çok sevmeye bu ilkeler doğrultusunda eğitiyoruz. Ülkemizin içinde bulunduğu durumda her şeyi yanlış anlayanlar var.”

Devleti sorguluyorlar

Doğan Şafak (CHP Niğde Milletvekili): “Cumhuriyet adına kuruluş felsefesi adına öğreti var andımızda. Hükümet cumhuriyetle, devletle, Türklükle artık sorgulamaya başlıyor. Türkiye’yi nereye yönlendirmek istiyor, bunun yerine ne koyuyorlar?”

Şiddetle reddediyoruz

Nuri Ünal (Türk Diyanet Vakıf- Sen Genel Başkanı): “Andımız’ın kaldırılması, milli duygularımızı köreltmeye yönelik, çocuklarımızın dimağlarından ‘Ne mutlu Türküm’ diyene sözünün silinmesine yönelik yapılan girişimdir. Bunu şiddetle reddediyoruz.”

Ne zararı var?

İskender Öksüz (Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi): “AKP iktidarında millet kavramı yok. Kavimler olarak görüyorlar. 10. yüzyılda da bizde millet vardı. Millet kavramından sadece ırk sonucunu çıkarıyorlar. ‘Türk’üm, doğruyum, çalışkanım’ demenin ne zararı var? Biz Türküm demekten çekinir hale geliyoruz. Esas problem siyasal İslamcıların millet kavramını anlayamaması. Türk kelimesinin geçtiği herhangi bir söyleme karşılar. Türk diyemiyorsak o zaman bu sınırları kim çizdi?

Türk milletine müdahale

Hüseyin Özbek (İstanbul Barosu Genel Sekreteri): “Andımız, Türk Milletine mensubiyeti, geleceğe yönelik umudu, millet olarak birlikte yaşama azmini ve idealini, Cumhuriyet’in kuruluş değerlerine bağlılığı, milli devleti, ulus devlete, üniter devlete bağlılığı, Atatürk ilkelerine bağlılığı ifade eden bir Ant. Her sabah Türk çocukları, yetişen yeni kuşaklar, bu değerlere bağlılığını ifade ediyor. Andımız, Türk milletinin müşterek, bir arada ve birlikte yaşama iradesine karşı olan bir iradenin müdahalesi olarak kaldırılmak istenmektedir.”

Kelimeden rahatsızlık duyuyorlar

Yusuf Halaçoğlu (MHP Grup Başkanvekili): ABD varlığına mı armağan olsun Varlığımızı Amerikan varlığına mı armağan edecektiniz? Andımızdaki ‘Türk’üm’ kelimesinden rahatsızlık duyuyorlar. Bu yüzden kaldırıyorlar.

İsyan çığ gibi büyüyor

Okullardan Andımız’ın kaldırılmasına tepkiler çığ gibi büyüyor. Protestolar, dün de yurt genelinde devam ederken, Türk bayraklarıyla alanlara koşan halk, hep bir ağızdan “Adınımız” ı söyleyerek, AKP iktidarına sert tepki gösterdi. Türkiye Kamu-Sen İstanbul Temsilciliği üyesi yaklaşık 50 kişi, İstanbul Valiliği önünde “Andımız” ı okuyarak protesto gösterisinde bulundu. Samsun’da, Türk Eğitim-Sen üyeleri, Ellerinde “Ne mutlu Türküm diyene” ve “Türküm, doğruyum, çalışkanım” yazılı pankartlar taşıyarak yürüyüş yaptı. Zonguldak’ta Türkiye Kamu-Sen İl Temsilciliği’nce Madenci Anıtı’nda basın açıklaması yapıldı. Grup, Türk bayrağı açıp, “Varlığım Türk varlığına armağan olsun” ve “Açtığın paketi, gösterdiğin hedefi, durmadan çiğneyeceğime and içerim” yazılı dövizler taşındı”

İlk soruşturma Gaziantep’te

Gaziantep’te bir lisede Andımız’ı okuyan onlarca öğrencinin, disiplin kuruluna verileceği öğrenildi. Gaziantep’ten yayın yapan Gaziantep Haberler’e göre Türkiye Gençlik Birliği (TGB) Gaziantep Liseli Başkanı Soner Koska ve arkadaşları İstanbul Gaziantepliler Anadolu Lisesi’nde Atatürk büstünün önünde saygı duruşunda bulunduktan sonra hep birlikte “Andımız” ı okudu. Bu arada okulun disiplin kurulunda görev yapan öğretmenlerin,öğrencilerin yanına gelerek, “Andımız’ı okuduğunuz için disiplin kuruluna verileceksiniz” dedikleri duyuldu. Bu gelişme üzerine TGB Gaziantep İl Yöneticisi Mehmet Şahin, bugün andın okunduğu İstanbul Gaziantepliler Anadolu Lisesi’ne avukatlarla birlikte gideceklerini açıkladı.

YENİÇAĞ, 4 Ekim 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

ÖncekiSonraki

Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 7 konuk

x