Aslında Attila İlhan Usta’nın öte dünyaya göçe hazırlandığı beş ay evvelinden belliydi. Mayıs-Haziran 2005’de art arda öte dünyaya göçmüş olan arkadaşlarını anan yazılar yazmıştı. Bunlardan sonuncusunda Asım Bezirci’ye öte dünyadaki işleri soruyordu. O yazının yayınlanmasından iki ay sonra telefonla görüştük:
- "Hayrola Usta, bu dünyadan iyice sıkıldınız galiba."
"Arkadaş, nereden çıkardın bunu?"
"Göçenleri anmak neyse de, öte yandaki hatırlarını soruyordunuz."
"Arkadaş, ne yalan söyleyeyim, bir sen anladın.”
"Biraz sabretseniz! Hani ‘Yugoslavya’daki özyönetim işini yüz yüze görüşelim' demiştiniz ya..."
"Doğru yahu; görüşecektik. Aradan üç yıl geçti."
"Hem o yayınevine önerdiğim 'Pis İşler' ile ilgili kitapların yayınını da görüşecektik."
"Sorma Arkadaş, şu yayıncının (adını andıydı ama ben yazmıyorum) bu tür kitaplar yayınlamaya niyeti yok. Her neyse, söyle bakalım; ‘Örümcek’ nasıl gidiyor? Bizim yayıncıyı bir türlü ikna edememiştik yayınlaması için."
"Usta, sağlık olsun! Örümcek ağında neler olmuyor ki!"
"İstanbul’a gelince ara!"
BELGE’NİN “FİKİR OROSPULARI”
Örümcekti, Ortağın Çocuklarıydı derken İstanbul’a gidemedim. Attila İlhan Usta’nın öteki dünyaya göçünden az önce aradım. Belgin, Attila İlhan Usta’nın televizyon çekimine gittiğini söyleyince "İş mi yani!" demekten kendimi alamamıştım. Birkaç saat sonra Belgin aradı ve "Attila Bey geldi. Durumu iyi, görüşür müsünüz?" diye sordu. Görüştük:
- "Arkadaş, nasılsın?"
"Ben iyiyim Usta. Siz de çok iyisiniz herhalde, bakıyorum, televizyonlardasınız."
"Yok, yok, yorulmadım. TV zaten yakında. Arkadaş, ‘Fikir Orospusu' yazını okudum. Nereden aklına geldi?"
"Bilgi Üniversitesi’nde Ermeni Soykırım Konferansı yapıyorlar ya. Helsinki Yurttaşlar Cemiyeti kurucusu Murat Belge’de katılıyormuş!"
"Ne ilgisi var?"
"Usta, olmaz olur mu? Burhan Belge değil miydi, her iktidara gelene yanaşmasını ‘Ben bir fikir orospusuyum' diye açıklayan?"
"Doğru ya yahu! Niyazi Berkes’in hatıralarında vardı."
"İşte o kitap var ya Usta; o kitap İletişim Yayınları’ndan çıkmıştı."
"Doğru."
"İletişim’in Genel Koordinatörü de Burhan Belge’nin oğlu Murat Belge idi."
Bir an susmuştuk. Attila İlhan Usta birden bir kahkaha ile suskunluğumuzu kırdı:
- "Pes vallahi! 58 Gün’ü ne yapıyorsun?"
"Yeniden yayına hazırlıyorum."
"Azerbaycan kitabın Baku’ye gitti mi?"
"Baku’deki milliyetçiler orada yayınlamaktan caydılar. Ben de burada basmak üzere Azeri çevirmen arayıp duruyorum. Azerice basıp Baku’ye göndereceğim."
"Zor iş! Azeri örümcekleriyle buranınkiler birliktedir. Haydi bakalım hayırlısı… İstanbul’a gel de, Belge’nin öncülük ettiği ‘fikir' işlerini enine boyuna bir konuşalım!"
"Olur, konuşalım Usta."
Bir hafta sonra İstanbul’da buluşmaya karar verdik.
SON GÖRÜŞME
Her zamanki gibi, buluşamadık. Vakit fukaralığı işte! Kaçıncı sözleşmemizdi, anımsamıyorum. Kısmet değilmiş bu dünyada buluşmamız.
Belgin ‘Attila İlhan Belgeseli' deyince bu konuşmaları andık.
Bir de, 11 Ekim 2005’te Attila İlhan’ın ruhtan ayrılmış bedenini toprağa verme törenini izlerken, cenaze alayının ön sırasındakileri izlerken birdenbire yazdığım dizeleri andık:
Kaçınılmaz!
bedenim canından sıyrılacak bir gün
ruhum da ölür mü bilmem
sessizce ayrılmak isterim bedenimden
bir filin ölüme yattığı gibi
size gelince arkadaşlarım
zor olacak göreviniz
tören mören istemez ancak
fırsat bu deyip sırtarmasın
canımı hiçe sayarak savaştığım alçaklar
ardımdan yazmasınlar!
ruhunu üç kuruşa satmış dönekler
yasaklayın basımını kitaplarımın
hayatımı zehir eden o yayıncılar
şimdiden hesabı yapıyor bakın
(M. Yıldırım, Yürekler Kör, UDY, 2008’den)
bedenim canından sıyrılacak bir gün
ruhum da ölür mü bilmem
sessizce ayrılmak isterim bedenimden
bir filin ölüme yattığı gibi
size gelince arkadaşlarım
zor olacak göreviniz
tören mören istemez ancak
fırsat bu deyip sırtarmasın
canımı hiçe sayarak savaştığım alçaklar
ardımdan yazmasınlar!
ruhunu üç kuruşa satmış dönekler
yasaklayın basımını kitaplarımın
hayatımı zehir eden o yayıncılar
şimdiden hesabı yapıyor bakın
(M. Yıldırım, Yürekler Kör, UDY, 2008’den)
"Ruhunu üç kuruşa satmış dönekler" dizesindeki ‘dönekler' sözcüğü yerine Attila İlhan Usta ile yukarıda sözünü ettiğimiz Burhan Belge’nin “fikir orospuları" sözünü de koyabilirsiniz.
Yayıncılara gelince, beklenen oldu. Kimi başka kitapların denetim puluyla Attila İlhan kitapları bastılar. Kimileri de hazır o öteki dünyaya çoktan göçmüşken “Yöneten Attila İlhan” diyen ilanlarla yeni yeni kitaplar basıp sattılar. Öte dünyadan yayın yönetilemeyeceğini nice zaman sonra anlamış olmalılar ki, ‘yöneten’ yerine ‘kuran’ diye ilan ettiler.
Bu arada Attila İlhan’ın yıllar önce yazdığı “O Sarışın Kurt” adlı film senaryosu, ‘roman’ sıfatı eklenerek piyasaya sunuldu.
Usta öte dünyada ne yapıyor bilemem, ama bu dünyada düzen şimdilik aynı!
19.6.2006 / 24.3.2007 (Mustafa Yıldırım, Savaşmadan Yenilmek, UDY 2007’den)
News
Site map
SitemapIndex
RSS Feed