Bakan... | Yılmaz Özdil

Bakan... | Yılmaz Özdil

İletigönderen Türk-Kan » Cum Ağu 31, 2007 10:05

Bakan...


BAKANLAR, bakan olduklarını televizyondan öğrendi. Bakan olamayanlar da, bakan olamadıklarını televizyondan öğrendi.

Onun için onlar "bakan" zaten... Bakıyorlar ki, görsünler, bakan olmuşlar mı, bakan olmamışlar mı?

*

İnanmazsan gel, bakalım.

*

Mumcu’nun yerine bakan olan Atilla Koç ne demişti?

"Bakan olduğumu televizyondan öğrendim..."

Bu sefer ne öğrendi televizyondan?

Bakanlıktan alındığını...

*

NTV’yle geldi.

CNN’le gitti.

*

Yeni Türk Ceza Yasası’nı hazırlayan Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Başbakan’ın çıkıp "o yasayı erteledik" dediğini nereden öğrenmişti?

Yasasını anlatmak için çıktığı canlı yayında, ekrana verilen alt yazıdan...

Bu sefer ne öğrendi ekrandaki alt yazıdan?

Başbakan Yardımcısı olduğunu...

*

"Başmüzakereci" olduğunu televizyondan duyan Ali Babacan, "duyunca, onur duydum" demişti...

Bu defa niye onur duydu?

Dışişleri Bakanı olduğunu duydu televizyondan...

*

Bakın, Dışişleri dedim, aklıma geldi...

Denktaş’ın kafası bozulmuş, Annan Planı’nı görüşmek için İsviçre’ye gitmeyeceğini açıklamıştı... Ne demişti Dışişleri Bakanı Abdullah Gül?

"Televizyondan öğrendim..."

*

Kıbrıs’ta Rumlara liman verdiğimiz ortaya çıktığında Genelkurmay Başkanı ne demişti?

"Televizyondan öğrendim!"

Cumhurbaşkanı?

"Televizyondan..."

*

Aslına bakarsanız, elinde uzaktan kumanda aleti varsa, askeri istihbarata, MİT’e falan ihtiyacın yok...

Çünkü ne demişti Orgeneral Büyükanıt, Yüksek Askeri Şûra’dan önce Genelkurmay Başkanı olarak atandığında?

"Eşim bile televizyondan benden önce öğrendi..."

*

ABD, burnumuzun dibindeki Irak’a füzelerini salladığında, Başbakan gayet rahat şekilde, "televizyondan öğrendim" dememiş miydi?

*

Gece yarısı muhtırasını?

"Televizyondan..."

*

Terörle Mücadele Koordinatörü Edip Başer, ayıptır söylemesi, zart diye görevden alındığını nasıl öğrenmişti?

Televizyondan...

*

Hükümetin Merkez Bankası Başkanlığı’na atadığı Erdem Başçı, tebrikleri kabul ederken, Çankaya’dan şak diye veto yediğini nereden öğrenmişti?

Televizyondan...

*

Başbakan, dar gelirli ailelerin perişan olduğunu nereden görüp yardım elini uzatmıştı?

Metin Şentürk’ün Sabah’ın Körü programını izlerken, televizyondan...

*

Az geriye gidersek...

Fazilet Partisi kapatıldı.

O sırada Fazilet Partisi saflarında olan Tayyip Erdoğan, partisinin memlekete zararlı bulunup kapatıldığını nasıl öğrenmişti? O sırada ziyaret ettiği eski futbolcu Sedat’ın Gaziosmanpaşa’daki evinde, televizyondan...

*

Uzatmayayım...

"Bilgi toplumu" budur!

*

Peki, var mıdır bizden başka böyle bir ülke?

Olsaydı, televizyondan öğrenirdik herhalde...


Yılmaz Özdil, 31.08.07
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen Panzehir » Cum Ağu 31, 2007 14:02

Yazıyı çok güzel bağlamış Yılmaz Özdil. :) Televizyona boşuna sihirli kutu denilmiyor. Ama bizdeki televizyonların kerameti başka, sihiri de tabi..

Teşekkürler abla yazı için.

Gün gelir devran döner
Adımıza türküler söylenir bu şehirde!..
...
Kullanıcı küçük betizi
Panzehir
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
 
İletiler: 3483
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 20:02


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x