Bataklık sürgünü

Turgut Özakman'ın abide eseri Diriliş'ten:

"57. Alay 180 yükseltili tepeyi, 27. Alay da Kırmızı Sırt'ın büyük bölümünü geri aldı. Ama sol kanattan haber gelmiyordu.

Buraya yollanan 77. Arap Alayı'nın, 27. Alayın sol taburuyla birlikte düşmanı denize doğru sıkıştırıyor olması gerekiyordu...

Gün ağarıyordu. Telefon bağlanmadan, 77. Alay'ın 1. Tabur Komutanı Binbaşı Hacı Mehmet Emin Bey geldi. Gözleri kıpkırmızıydı.

"Efendim" dedi, "Utanç içindeyim. Ne yazık ki, alayımız çil yavrusu gibi dağılarak savaş alanından kaçmıştır..."

"Ne diyorsunuz?"

"Alay komutanını bulamadım. Sizin buraya geldiğinizi duyunca bilgi sunmak için koşup geldim."

(...)

Gece neden bilgi gelmediği, Anzakların niçin denize sürülemediği anlaşılmıştı..."

* * *

Tek bu mu?

Türk tarihinin hemen her sayfası benzer ihanetlerle dolu...

* * *

Ortak ticaret yaptıkları Göktürklere ait bilgileri Çinlilerle paylaştılar...

Göktürklere karşı Sasani ordusunda yer aldılar...

Türklerle müttefik olarak girdikleri Talas savaşında mevzilerini terk ettiler...

Haçlılara, savaşmadan teslim oldular; Türklere karşı Haçlı ordusunun her türlü malzeme, nakliye, iaşe ihtiyacını karşıladılar...

Akdeniz'deki Türk köylerini yağmalayan Norman donanmasına katıldılar...

Osmanlı Avrupa'da ilerlerken, Suriye ve Mısır'da çıkardıkları isyanlarla kuyusunu kazdılar...

Osmanlı-İspanya savaşında, İspanya safında savaştılar...

Kürt aşiretleriyle birlik olup, Osmanlı'nın doğudaki birçok bölgesini yağmaladılar...

Kanal seferinde, Medine müdafaasında, Megiddo savaşında, İngiliz ajanlar tarafından örgütlenen ordularıyla, Osmanlı ordularını sırtından vurdular...

Tafas'ta Türk tugayını bir tek asker bırakmamacasına katlettiler...

Kıbrıs'ta Türk soykırımı yapan EOKA'yı desteklediler...

Birinci Dünya Savaşı'nda, Mısır'da, Seydibesir Kuveysna Osmanlı Useray-ı Harbiye Kampı'nda, Filistin'de esir düşen askerlerimize yaptıklarını, krizol katılmış havuzlara sokup nasıl haşladıklarını, 15 bin askeri nasıl kör ettiklerini; o akıl almaz işkenceleri de ekleyin bunlara...

* * *

Nihat Genç, "Allah Allah deyip sipere yatmışsınız ama düşmanı hâlâ görmüyorsunuz" diye şahane bir yazı yazdı dün.

Topraklarının bir bölümü işgal altında olan bu vatanın çocuklarını, bir bataklığa sürüyorsunuz...

Aslında...

Düşmana ihtiyaçları da yok galiba!

---

Teyakkuzda kalın

Sevinmek için erken...

AKP, zeytinlikler konusunda, hiç öyle birilerinin durumdan kendine paye çıkarmaya çalıştığı gibi "muhalefetin direnişi karşısında geri adım" filan atmadı. 2019'da sandığa gidecek seçmenlerin yüzde 50+1'inin oyunu almak zorunda olduğunun farkında olan -diğerlerinden farklı olarak siyasetin matematiğini iyi bildiğinden- Cumhurbaşkanı'nın talimatı doğrultusunda, yangına körükle gitmek yerine mevzuyu soğumaya bıraktı. Hepsi bu.

Bu sebepten dolayı da temkini elden bırakmamalı; teyakkuzda olmalı.

* * *

Keza, AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş'ın önceki gün yaptığı açıklamalardan, iktidarın meseleyi ele alış biçimde zerre değişiklik olmadığı, tepkilerden ders almadığı anlaşıldı. Öyle ki yine yanlış düğmeden başladılar iliklemeye.

Komisyona geri gönderilmiş-miş!

Nereye?

Sanayi Komisyonu'na!

Kesinlikle, tartışmasız biçimde Tarım Komisyonu'nda görüşülmesi gereken maddeyi, Sanayi Komisyonu'na göndermek bile niyetin, zeytinlerin akıbeti açısından hayra yorulamayacağının işareti.

Ve fakat niyet okumak suretiyle atıp tutmak yakışmaz bize. Gelin kendi söyledikleri üzerinden dikkat çekelim, misal, "konunun bütün taraflarıyla görüşme" vaadine...

Ne diyor Elitaş?

"Gıda, Tarım ve Hayvancılık, Bilim Sanayi ve Teknoloji, Çevre ve Şehircilik, Orman ve Su İşleri bakanlıklarının konuyla ilgili görüşleri alındıktan sonra taraflarla da bu konular değerlendirilmiş olacak"

Bu mu yani; konunun "bütün tarafları" zaten maddeyi getiren, geçirmek isteyen AKP'nin elindeki bakanlıklardan ibaret mi?

Ya çiftçi/üretici?

Ya birlikler? Kooperatifler? Meslek örgütleri?

Ya üniversiteler; toprağın, havanın, suyun, ağacın, yaprağın sesi olacak bilim adamları?

Belli ki, yine hiçbirinin itirazı dikkate alınmayacak.

Başta dediğim gibi; teyakkuzda kalmalı; mevzubahis vatan toprağı!

++++++++

27 bin yeni okul açıp da giderek daha fazla cahilleşen tek ülkeyiz galiba!

Selcan TAŞÇI HAMŞİOĞLU, 10 Haziran 2017
selcantasci@gmail.com