“BİLESİNİZ…YAKARIM...ROMA’YI DA YAKARIM”… Dr. Noyan UMRUK

“BİLESİNİZ…YAKARIM...ROMA’YI DA YAKARIM”… Dr. Noyan UMRUK

İletigönderen Noyan Umruk » Cum Eki 23, 2015 16:05

“BİLESİNİZ…YAKARIM...ROMA’YI DA YAKARIM”…

Dr. Noyan UMRUK

Neron beşinci ve son Roma İmparatoru… M.S. 54-68 seneleri arasındaki 14 senelik! imparatorluğu boyunca Neron Claudius Caesar olarak anılıyor.
Babası M.S.40 senesinde ölünce annesi Aggrippina, amcası ve aynı zamanda imparator olan Claudius ile evlendi. Claudius’un meşrû vârisi oğlu Britlanicus’tu. Ancak Aggrippina İmparatoru ikna ederek, tahtın vârisinin kendi oğlu Neron olmasını sağladı; Britlanicus taraftarlarını işbaşından uzaklaştırdı. Claudius, Aggrippina tarafından zehirlenerek öldürüldü. 17 yaşındaki Neron hükümdar oldu. Annesi ve Neron’un yakınlarından olan Burrus ve filozof Senaka, uzun süre imparatorluğun en etkili kişileri oldular.

Neron’un ilk beş hükümdarlık senesi, imparatorluğun altın yılları oldu. Yardımcılarının tavsiyeleri doğrultusunda, vaatlerini tuttu, vergileri azalttı, halk yararına mali reformlara girişti, iç barışı ve sınır emniyetini tesis etti. Ancak bu beş yılın ardından zevk ve sefahate daldı. Sefahat âlemlerinde 2.200.000 sestier (Roma parası) sarfetti. Annesi, danışmanları Burrus ve filozof Seneka bu duruma müdahale edince, onları öldürttü. Öldürttüklerinin arasında karısı, senatörler ve de çok sayıda önemli kişi de vardı.

Neron, M.S 64 yılında hayatının en büyük saplantısı olan Roma’yı keyfine göre yeniden inşa etmek, “Yeni Romayı kurmak için”! başlattığı Büyük Roma Yangınını sarayından zevkle seyrederken Roma’nın tamamına yakını kül oldu. Suçu, Hıristiyan ve Yahudilerin üzerine atarak binlerce kişiyi katletti. Bundan sonra halkın önünde şarkı söylemeye, çalgı çalmaya başlayan Neron, nüfuzunu iyice kaybetti. Senato, halk ve ordu, kendisini kundakçılık, katillik ve uygunsuz davranışlarda bulunma ile suçlayarak, başkaldırdı. Kendisine bağlı olanlar Roma’yı kan gölü hâline getirerek ayaklanmayı bastırdılar.

67 senesinde, şarkıcılık, müzik, şiir ve binicilik! alanlarındaki kabiliyetlerini ispatlamak üzere Yunanistan’a gitti. Bu davranışı, diğer davranışlarıyla birlikte, onun ruh hastası olduğu şüphelerini iyice kuvvetlendirdi. Bu sırada Britanya, Filistin, Mısır, Afrika’daki sömürge ve koloniler başkaldırınca Roma’ya geri döndü. Ancak, bu sırada ortaya çıkan Galya ve İspanya ayaklanmalarına engel olamadı. Ülkesinde senato ve halk tarafından vatan haini ilan edildi.
Tarihçi Suetonius'a göre, Neron yakın arkadaşlarıyla beraber Roma varoşlarındaki Via Salaria'ya kaçtı;[ muhafızlar onu tutuklamaya geldiklerinde o çoktan sekreteri Epaphroditos'un yardımıyla kendisini hançerlemişti…
“ Roma yeniden yanıyor”…
2000 yıl sonra ardılı “Yenisini” kurmak için, sırtındaki koccaman günah kamburunu gözlerden kaçırmak için “Kendi Roma’sını” yakıyor…
Nasıl mı yakıyor?
Yeni Osmanlı ham hayalleriyle ülkesini Ortadoğu bataklığının yapışkan İŞİD, PKK çamurları içinde yakıyor…
Yağma ekonomisiyle dereleri kuruturken, ülkenin ormanlarını, zeytinliklerini yakıyor…
Arş-ı alaya varmış yolsuzlukları, hukuksuzlukları, 17-25 Aralık kepazeliği ortalığa dökülmesin diye yakıyor…
Terörle, kıyımlarla oy artışı sağlandığına sevinerek yakıyor…
Toplama kampı haline getirdiği ülkeyi şimdi de mülteci kampına, Avrupa’nın tampon bölgesine çevirerek yakıyor…(Alman Yeşiller Partisi milletvekili Mehmet Kılıç, Merkel telefonda söylemek istemediği bir takım şeyleri yüz yüze konuşmak ve uyarılar yapmak üzere Türkiye’ye geldiğini ileri sürüyor. 17- 25 Aralık, MİT tırları, yabancı bankalardaki paralar gibi konular 3milyar Euro karşılığında 2milyon mülteci daha kabul edilmezse sıcak gündeme düşebilecek…)
İşte böyle; benden sonrası tufan diyerek kendi “Roma’sını” cayır cayır yakıyor… Çünkü yangın “mevcudiyetinin esbabı mucibesi…”
Bu amansız yangını hangi itfaiye, nasıl söndürür?
Üç vakte kadar yine sandık başındayız… Yangına körükle giden kundakçının “Olmadı baştan dayatması”…
Kamuoyu araştırmalarına göre 7 Hazirandan bu yana ne garp cephesinde, ne de şark cephesinde yeni bir şey yok… % 40’a kilitlenmiş “Roma Halkının” yaratacağı bir sürpriz dışında, Saraya, ne kuzu kuzu gitmenin vebalini yüklenecek, ne de kazma kürekle gidecek kimse ortalıkta görünmediğine göre umutlar başka bir bahara mı kaldı dersiniz?
Hadi biraz da bir kulis yorumu yapalım… Seçim sonrası 17-25 Aralık oylamalarında görünüp kaybolan 50-60 “namuslu” zatın Çankaya’nın pek de nazlı “Gül’ü” ve belki de DP, DYP, ANAP dinozorları ile birlikte bir “merkez sağ” gibi bir oluşuma falan gitmesi… Kıpırdanmalar başladı… Ne diyelim… Tanrı bize de mebzul miktarda Gannuşi’ler nasip etsin…
Bir yorum daha yapılıyor: İyi saatte olsunların, “yaşadığı hayal kırıklıklarından” duyduğu bıkkınlıkla, “Arap Baharlarını” öngördüğü şekilde yaşayamayan bazı ülkelere benzer şekilde ipi çekivermesi…
Aslında, “en hayırlı” itfaiye olarak, sandığın başında, halkın omuz omuza bir zincir oluşturarak elden ele geçireceği kovalarla yangını söndürmesi… 1kasımdan sonra “ooooy, oooy, ooy…” diye inlememek için “Genişletilmiş Cumhuriyet Bayramı” tatiline rağmen oy kullanıp, bu amansız yangını söndürülmesine katkıda bulunmak lazım…

*Yazıyı okurken dilerseniz Kenan Dogulu'nun enfes şarkısını da dinleyebilirsiniz...-Yaparım Bılırsın - YouTube
http://www.youtube.com/watch?v=ovSgEw4Ylw4
Kullanıcı küçük betizi
Noyan Umruk
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1041
Kayıt: Pzr Mar 08, 2009 13:39

Şu dizine dön: Dr. Noyan UMRUK

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x