BİR YAHUDİ TEZGAHI: İBRAHİMİ DİNLER KAVRAMI
Fethullah Gülen ve ekibinin tertiplediği Mardindeki diyalog toplantısı yine İbrahimî dinler kavramı etrafında şekillendirildi. Papalık misyonunun bir parçası olarak devam edegelen dinlerarası diyalog toplantılarının tamamında bu kavrama sürekli vurgular yapılmaktadır.
Zannetmeyin ki bu İbrahimî dinler kavramını, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı üretti. Zannetmeyin ki etrafında papazların, hahamların ve onların dostu Müslüman kılıklı diyalogcuların fingirdedikleri bu kavramı Fethullah Gülen üretti.
İbrahimî dinler kavramının ilk ve asıl sahipleri Medinedeki Yahudi ve Hıristiyan gruplar...
İbrahimî dinler kavramının patenti kadim müşriklere ait.
Kuranı Kerim ayetleri, tefsir ve esbabı nüzül kaynakları, bu bağlamda yeterince ve Müslümanın imanın koruyacak derecede kesin deliller sunmaktadır.
Bu kavramı ilk ortaya atanlar, Medinedeki Yahudi ve Hıristiyan gruplar
Bu iki gruptan her biri kendilerinin İbrahimî din olduklarını iddia ediyorlardı; her biri, İbrahimin dinine kendilerinin daha layık olduklarını savunuyorlardı. Tartışma kızıştı. Nihayet Alemlere rahmet Hz. Muhammedin hakemliğine başvurdular.
Bunun üzerine Hz. Peygamber (as), Her iki grubun dini de, İbrahimin dininden uzaktır buyururlar. Beğenmedikleri bu nebevi gerçek karşısında Yahudi ve Hıristiyan gruplar Ne senin hükmüne razı olur, ne de dinini kabul ederiz dediler.
Bunun üzerine Onlar, Allahın şu dini (İslam)dan başkasını mı arıyorlar
Kim İslamdan başka bir din ararsa ondan asla kabul olunmaz ve o ahirette de hüsrana uğrayanlardandır (Âli İmran, 8385) ayeti kerimeleri nazil olur (Bkz. ElKurtubi, elCami, IV,82; Râzi, Mefâtih, VIII, 122; Vahidî, Esbab, ilgili ayet).
Bu bağlamda Âli İmran Suresinin 65., 67. ve 68. ayetleri de apaçık ve asla tarihsel olmayan, bilakis kıyamete dek evrensel olan manalar ifade etmektedir:
Ey ehli kitap! İbrahim hakkında niçin çekişip duruyorsunuz? Halbuki Tevrat da, İncil de kesinlikle ondan sonra indirildi. Siz hiç düşünmez misiniz? İbrahim, ne Yahudi, ne de Hıristiyan idi; bilakis o, Allahı bir tanıyan dosdoğru bir Müslüman idi, müşriklerden de değildi. İnsanların İbrahime en yakın olanı, Ona uyanlar, şu Peygamber (Muhammed) ve (Ona) gerçekten iman eden (şu müminler)dir. Allah müminlerin dostudur
Bizzat hakem olarak başvurdukları halde Allah Rasulünün, Yüce Allahın vahyi ile teyidli olarak İkiniz de İbrahimin dininden uzaksınız tescilini yaptıktan sonra, şimdi hangi cüretkârlar, kimlerin akıllarıyla, Allah ve Rasulüllahın önüne geçerek Bunlar İbrahimî dinin mensuplarıdır kararını ortaya koyabiliyor? Kimler, hangi cüretle ve niçin, Allah ve Rasulüllahın açık beyanına rağmen ve kendinden menkul bu batıl eksen etrafında insanlığı çekip çevirmeye çalışıyor?
Şimdi kim, niye, hangi akılla ve hangi cüretle, Allah ve Onun Rasûlü Muhammedinin İbrahimî din kavramına sokmadığı birtakım grupları, bu kavramın içine sokuşturarak papalık misyonunun tezgâhtarlığını yapmaktadır? Bu cüreti kendilerinde bulanlar, Papa VI. Pauldan gayrı kimden ilham almaktadırlar?
Hadi diyelim ki, papalar, kardinaller, papazlar, hahamlar kendi kadim büyüklerinin izinden giderek bu kavramı kendi misyonlarına ve misyonerliklerine uygun birer kalkan yapmaktadırlar; tamam da
İslam kimlikli ve Müslüman kılıklı yerli diyalogcularımız, kimlerden himmet alarak ve hangi akla hizmet ederek patenti kadim müşriklere ait olan bu İbrahimî dinler kavramını ortak tezgâhlarla piyasaya sunmaktadırlar?
Vatikan Konsili kardinalleri, Medinedeki kadim büyüklerinin ürettikleri bu İbrahimî dinler kavramını, 1960 sonrası özellikle Asya toplumlarına yönelik misyonerlik çalışmalarının temeli olarak belirlediler, Kateşizm kitaplarına da geçirdiler, hatta Batı sömürgeciliğine entegre ederek bu kavramı siyasallaştırdılar; o onların bilecekleri iş
Lakin Müslüman kılıklı kimi yerli diyalogcularımıza ne oluyor ki, Allah ve Rasûlünün çizdiği açık ve net olan yukarıdaki İslamın imanküfür sınırını aşarak patenti kadim müşriklere ait İbrahimî dinler kavramının taşeronluğunu yapmakta, Allah ve Rasûlü Muhammedinin böylesi bir halaka içine sokmadığı grupları bu kavramın içine sokuşturmaktadırlar?
Bazılarına ne oluyor ki İbrahimî dinler kavramına sarılı haldeki yukarıdaki Kuranı Kerim ayetlerini apaçık inkâr olan ve askerimizin bile Mehmetçik nâmını kendisinden alacak kadar muhabbetimizin en tepe noktada bulunduğu Peygamberimiz Hz. Muhammedi devredışı bırakmak olan itikadi bir yanlışı, dini ve milli bütünlüğümüzü tehdit etme pahasına temcit pilavı gibi aziz milletimizin önüne getirip getirip durmaktadırlar?
Herhangi ümmi bir Müslüman dahi, hiçbir şey karşılığında bunu yapmaya cüret etmez, edemez
Kendisine dünyaları verseler, bunu yapmaya cüret etmez.
Bu ne iş? Varsa bir bilen, bana da anlatsın
alintidir