Büyük Plan Tıkır Tıkır İşlerken

Büyük Plan Tıkır Tıkır İşlerken

İletigönderen Çetin Taş » Pzr Şub 27, 2011 1:23

Az önce ajanslara bir haber düştü. ABD Başkanı Obama’nın Almanya Başbakanı Merkel’le yaptığı telefon görüşmesinin ardından Beyaz Saray’dan bir açıklama yapılmış. “Kendi halkına şiddet kullanan bir liderin ayrılma vakti gelmiştir.” şeklinde özetlenebilecek bir açıklama. Git diyorlar yani Kaddafi’ye.

Benim aklıma tabi baba Bush geldi.
Yüzbinlerce askerle bütün dünyanın desteğini de alarak Saddam’ı dize getirmesine rağmen neden Saddam’ı devirmediğini düşündüm.
Ardından da oğul Bush’un 2. Körfez Savaşı geldi aklıma. Nasıl da çullanmıştı Irak’ın üstüne her türden yok edici silahlarıyla, bombalarıyla?! Güya kitlesel yok edici silahları vardı Irak’ın. Önce nükleer silahları bahane ettiler. Tabi nükleer silahların olmadığı dünya tarafından fark edildiğinde “Zaten Irak kendi vatandaşlarına karşı bile kimyasal silah kullanıyordu.”dediler. Saddam’ı devirdiler ve hatta öldürdüler. Bizler, bütün dünya bu tiyatroyu izledik. Neden baba Bush’un Kuveyt’i işgal eden Saddam’a çok daha haklı konumdayken dokunmadığını ve fakat oğul Bush’un tamamen uydurma olduğu aslında artık hepimizce bilinen nükleer silah bahanesiyle Irak’a çullanıp yüz binlerce masum Iraklı’yı öldürüp, Saddam’ı idam ettiğini doğru düzgün sormadık ne kendimize, ne birbirimize. Aklı başında bildiğimiz birkaç yazarın kendi köşelerinde ki birkaç yazısı dışında bu son derece apaçık ve bir o kadar da önemli gerçeği çok fazla sorgulamadık.

Büyük Ortadoğu Projesi ya da Genişletilmiş Ortadoğu Projesi adı altında son yollarda bizzat ABD tarafından dillendirilen ve hatta ilk kez bir NATO toplantısında bizim subaylarımızın da bulunduğu bir ortamda bölünmüş, sınırları değiştirilmiş Türkiye’yi de içeren karmakarışık bir Orta Doğu haritası göstererek önce subaylarımız nezdinde TSK’nin ve sonra da Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin tepkisinin ölçüldüğü olayla da bizlerin öğrendiği bir proje aslında tüm çevremizde ve ülkemizde olan bitenler.

Bizzat bizim başbakanımızın eşbaşkanı olduğunu söylediği projedir bu proje. Ve etrafımızda son birkaç haftadır yoğun bir şekilde baskıcı Arap yönetimlerine karşı yapılan isyanların da aslında bu projenin parçası olduğu ortadadır.

Düşünsenize…
Bir tarafta İslam dinini kendi toplumuna 11 Eylül’den sonra bilinçli olarak baş kötü gibi göstermiş ve bu saldırıları bahane göstererek (aynı 2. Irak Harekatı gibi bahanelerinin hiçbir geçerliliği kalmadığı gelinen noktada ortada, tabi amaç farklı) Afganistan’ı işgali etmiş bir Amerika. Her fırsatta İran’ı radikal İslamcı yönü dolayısıyla baş düşman ilan eden Amerika. El Kaide başta olmak üzere birçok terör örgütüne savaş ilan eden Amerika. Ama söz konusu Mısır’da ki, Libya’da ki, Yemen’de ki radikal İslamcı grupların liderlik ettiği bu ülkelerdeki hükümetlere karşı yaptıkları sözde halk hareketlerini destekleyen de Amerika. Son 8 senedir yaptıkları ve bu gidişle yapacakları ile de ciddi ciddi laik Türkiye Cumhuriyeti’nin yönetim sistemini Amerikancı İslamcı Cumhuriyet şeklinde adlandırabileceğimiz bir yönetim sistemine dönüştürmeye çalışan ve bunda da bayağı bir yol kat eden AKP Hükümeti’ne hepimizin bildiği gibi çok büyük destek veren Amerika(Siz bakmayın öyle ABD Büyükelçisi ile AKP hükümeti arasında ki son açıklama savaşlarına. “Onlarca gazeteci, yazar 3 seneyi aşkın zamandır adına Ergenekon denen davadan dolayı tutuklandılar. Halen daha sorgulanmaları sürüyor. O zaman Türkiye’de basın özgürlüğü vardı da Soner Yalçın tutuklanınca mı basın özgürlüğü ortadan kalktı Türkiye’de?” diye sormak gerekir o ABD Büyükelçisine. Bunlar AKP Hükümetinin kendi tabanı ve Türk Halkı karşısında seçime doğru kullanabilmesi için verilen argümanlar. Neyse, bu apayrı bir yazının konusu olabilir. Ben yine konumuza döneyim.).

Ben bir Türk’üm. İşin elbette insani yönü de önemli ama ben özellikle uluslar arası konularda ilk önce “Türkiye’nin çıkarı nedir? Olan bitenin Türkiye’ye yansımaları nedir?”, bunlara bakarım. Bu olaylar sırasında hükümetimizin yaptığı açıklamaların Amerika’nın yaptıkları ile paralel olması beni şaşırtmıyor. Sizleri bilmem. Ama anlı şanlı yazarlarımızın, televizyon programcılarımızın neden bu gösterileri, bu isyan hareketlerini bu kadar acele bir şekilde ve yine tamamen Amerika’nın yorumladığı şekilde yorumladıklarını halkımızın düşünmesini isterim. Ayrıca tüm bu diktatörlerin zamanında yine ABD yönetimleri tarafından bulundukları ülkelerin başlarına getirildiklerini acaba halkımızın ne kadarı biliyor? Şu an isyan hareketlerine öncülük eden grupların tüm bu ülkelerde radikal İslamcı gruplar olduklarını acaba halkımızın ne kadarı biliyor?

Ülkemiz söz konusu olduğu zaman, ülkemizin çıkarları söz konusu olduğu zaman ve hele hele ülkemiz ile diğer devletlerin aralarındaki ilişkiler söz konusu olduğu zaman zarar ve ziyan hesabını yapmalıyız. Ben laik demokratik hukuk devletine inanan, Atatürk ilke ve devrimlerini sonuna kadar benimseyen bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak Mübarek’i kendisinden sonra gelecek olan muhtemel bir Müslüman Kardeşler Örgütü’nün mensubu bir Başbakana tercih ederim. Ya da deli dolu Kaddafi’yi, radikal İslamcı Libyalı aşiretlerden birinin liderinin gelmesine tercih ederim.

Çünkü Türkiye Cumhuriyeti kendi sistemi ile tüm bölgedeki ülkelere model olmalıdır, çevresindeki ülkelerin mevcut durumlarından daha geriye gitmeleri hem Türkiye Cumhuriyeti’nin (ne yazık ki) Atatürkçü sistemden uzaklaştığını gösterir ve hem de bu ülkelerdeki halk iradesinin (eskisinden daha da kötü bir şekilde) yönetime yansımayacağını.

Netice olarak eğer şu BOP ya da GOP adı verilen projenin haritalarını ortaya çıkarırsanız, mevcut durumu çok hem de çok daha iyi anlama ve görme imkanınız olacaktır sevgili okurlar. Bu isyanların öyle gösterildikleri gibi halk hareketleri olmadığını, bizzat ABD’nin hem de uzun zamandır yürüttüğü bir projenin parçaları olduğunu anlayacaksınız.

Zaman akıp gidiyor ve akan zaman geri gelmez. Bunun farkında olmak önemlidir. Planın tıkır tıkır işlediğinin farkında olmak önemlidir. O planda sınırları bölünmüş ülkeler arasında Türkiye’mizin de olduğunun farkına varmak önemlidir.

(Yukarıdaki yazım Objektif Bakış sitesine yayınlanmıştır.
Bu siteyi, cemaat, site sahibinden satın almış arkadaşlar, artık Habernot.com'da yazıyorum, bilginize.)
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

Şu dizine dön: Sizin Makaleleriniz

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x