Büyük Yalan: "Hizmet" Karşılıksızdır
Müslümanlıkta da, Fethullah Gülen'in inancında da yalan günah.
Son zamanlarda bakıyoruz da, Gülen cemaatinin şebeke çekirdeğini perdeleyip, hayırsever bir camia hüviyetine büründürmek için her bir cenahtan yazı yağmakta. Cumhuriyet'ten Hikmet Çetinkaya bile Gülen cemaati ile ısınma turlarına çıkmaya başladı.
Bu yolda hafızası balık topluma söylenen yalanların bini bir para. En önemli yalan ise aşağıdaki cümlede gizli:
"Hizmet karşılıksız yapılır. O kadar ki hizmet ederken memnuniyet bile duyarsanız, bu yanlıştır. Herşeyi Allah rızası için yapılır"
Boş laflar antolojisine girecek bir cümle bu.
Malum bu şebeke, çevresine topladığı insanları koştuğu işlere "hizmet" adını veriyor.
Fakat propagandasını yaptıklarının aksine hizmetlerinin hiçbiri karşılıksız değil.
12 Eylül öncesinde Komunizmle Mücadele Dernekleri kurup, ABD'nin yeşil kuşak politikasının temsilciliğini yapıp, Kenan Evren'e destek vermek...
Ücretli...
2000'li yıllarda ABD'nin bu sefer Ilımlı İslam politikasının temsilciliğini yapıp, sürekli darbe "Ergenekon"'un taşıyıcılığını üstlenmek...
Ücretli...
ABD'nin el vermesi ile dünyanın dört bir yanında okul açıp, bu okullarda yetiştirdiği ülkenin elitlerini ülkelerin yönetim mekanizmalarını yerleştirmek...
Ücretli...
ABD'nin el vermesi ile dünyanın dört bir yanında açtığı okullardaki öğretmen kadrolarını, "öğretmenler casusluk yapıyor" iddialarına maruz kalacak şekilde hizmete sunmak...
Ücretli...
İşadamlarını örgütleyip, milyonlarca TL toplayıp, bu paraları nasıl harcadığını "sen, ben , bizim oğlan" dışında kimsenin bilmemesini sağlayacak mekanizmaları kurmak...
Ücretli...
Hayırseverliği anladık da, nedense Türkiye'de tüp bebek işine ilk el atanlardan olmak...
(Cemaatin Altın Nesil projesi ile Pentagon'un Altın Nesil Projesi arasındaki benzerlikleri görmek için Bkz. ABD'nin Yeni Manhattan Projesi ve Gülen Cemaati)
Ücretli...
28 Şubat darbesine destek vermek...
Ücretli...
ABD ve İsrail'e en kritik zamanlarda (Bkz. Mavi Marmara) destek vermek...
Ücretli...
Bu kadar "Hizmet" sonunda , "bir dikili agacı bile yok" deyip, ormanlık arazi de, binlerce ağaç arasında yıllarca ABD'de ekmek elden su gölde yaşamak...
Ücretli...
Fethullah Gülen adına onlarca üniversitede tez/araştırma yazdırıp, şebekeyi hareket olarak meşrulaştırıp, akademik zemine oturtmak...
Ücretli...
Kısacası, Fethullah Gülen ve çevresindeki şebeke bu güne kadar kime hizmet ettiyse, ücreti mukabilinde yaptı.
Çevrelerine topladıkları genç insanların emeğini karşılıksız kullanmış, Müslümanlığı hizmet ettiklerini zannedenleri ABD'nin politikalarına alet etmiş olabilirler.
Ama bu cemaatin merkezindeki şebeke her zaman hizmetinin karşılığını aldı.
Aldı ki, Asya Finans adı altında bankalar...
Zaman adı altında gazeteler
Samanyolu adı altında TV'ler kurabildiler.
Aldı ki, bugün milyarlarca dolarlık bir kaynağı Gülen ve çevresindeki şebeke yönetiyor.
Aldı ki; binlerce insana devlette ve özel sektörde kadro sağlayabiliyorlar..
Aldı ki; bugün hükümetlerle bakanlık pazarlığı yapabiliyor...
Aldı ki; bugün Başbakanlara, "paylaşmayı bileceksin, hep bana demeyeceksin" mealinde tehdit mektupları yapabiliyor.
"Hizmet" tanımı doğru
Yalan olan; hizmetin kime yapıldığı konusu.
Her dönem en doğru yere hizmet etmeyi bilen "Hocaefendi" ve şebekesinin yalanlarına karnımız tok.
Siz bu yalanları oturduğu her yeni sofradan tıksırana kadar kalkmayanlara saklayın.
Açık İstihbarat, 11 Nisan 2012