Çinli'nin Uygur'a Bakışı

Çinli'nin Uygur'a Bakışı

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Pzr Tem 26, 2009 23:32

AYRILIKÇI ‘DOĞU TÜRKİSTAN’ TERÖRİST NİTELİĞİNİ GİZLEYEMEZ



Patlamalar, öldürmeler, yangın çıkarmalar, beyin yıkamalar (zehirleme de denilebilir) ve AL KAİDE tipi videolarla ‘Doğu Türkistanlılar’ terörist niteliklerini gizlememektedirler.

Dünya Uygur Kongresi, Avrupa Doğu Türkistan Birliği ve Doğu Türkistan Bilgi Merkezi gibi ‘Doğu Türkistan’daki üç hareket de terörizme sıkı sıkıya bağlı olduklarını kanıtladılar.

Doğu Türkistan Kongresi genel sekreteri Dolkun İsa, aynı zamanda Doğu Türkistan’a Özgürlük Örgütü bașkan yardımcısı olup Birleșmiș Milletler’in terörist listesinde yeralmaktadır.

2005 yılında, Uygur Özerk Bölgesi’nin ellinci yıldönümünde, BBC aracılığıyla bir video klip yayımlandı; üç kiși Doğu Türkistan’ın silah zoruyla bağımsızlık hareketini bașlattıklarını ilan ediyorlardı.

Bașları külahlı bu üç kiși Çin hükumetine karșı yapılabilecek ne varsa yapacaklarını otomatik tüfeklerle göstermekte idiler.

Ancak bu silahlı örgütün (CITO) kurucusu Abdulcelil Kalakaș ve M. Isa sözkonusu terörist listesinin yayımlanması üzerine bu örgütü terkettiler.

Dolkun İsa Doğu Türkistan Kongresi’ne katıldı, Abdulcelil Kalakaș da Kongre’ye katılmadan önce Dünya Genç Uygur Kongresi bașkan yardımcısı oldu.

Doğu Türkistan güçleri, terörizm, așırıcılık ve bölücülük niyetleri ile sadece Çin için değil, fakat aynı zamanda Pasifik Asya ve hatta dünya geneli için büyük bir tehlike olușturmaktadılar.

1990’lardan buyana terörist etkinlikler, saldırı ve bombalamalar uluslararası bir nitelik kazanmıștır.

1997 yılında, ‘Doğu Türkistan’ teröristleri Ankara’daki Çin Büyükelçiliğine ateș açıp, İstanbul’daki Çin Konsolosluğuna saldırı düzenlediler.

5 Mart 1998’de İstanbul Konsolosluğuna bomba attılar.

Mart 2000’de Kirgızistan Uygur Gençlik Birliği bașkanı Nimet Boșakof Doğu Türkistan Özgürlük Örgütü ile ișbirliği yapmadığı için bu grubun üyelerince evinin önünde vuruldu.

2000’de 100 bin dolar karșılığı adam kaçırıldı.

Șu oldu, bu oldu. ..../...

2002’de Doğu Türkistan İslam Partisi Birleșmiș Milletler Güvenlik Konsey’ince șefleri Abdul Hak’ın El Kaide ile ilișkisinin saptanması üzerine terörist örgütler listesine alındı.

‘Doğu Türkistan’ teröristleri, etkinliklerini Çin dıșında yürütmekte olan Doğu Türkistan İslam Partisi’nin yerini alan Dünya Uygur Konferansı paravanı ile șiddet yanlısı tutumlarını gizlemeye çalıșmaktadırlar.

Ne var ki, bu tür örgütlenmeler dünya genelinde yandaș bulmadığı gibi, Orta Asya Devletleri tarafından da desteklenmemektedirler.

Kırgız Dıș İșleri Bakanı Kadirbek Sarbev’e göre de, Doğu Türkistan terörist güçlerine karșı her türlü mücadele verilecek ve önünde-sonunda bașarı kazanılacaktır.



Habip Hamza Erdem



Arkadaslar ilisikteki metni çevirecek birini ariyorlardi. Ben de özet olarak çevirdim. Yararli oldu mu bilemem?




--------------------------------------------------------------------------------
Date: Fri, 24 Jul 2009 16:12:25 +0300
Subject: [AYDINLIK GELECEK Hareketi] Çin'in bakış açısından...
From: sedrek@gmail.com
To: birincigorev@yahoogroups.com; aydinlik-gelecek-hareketi@googlegroups.com; ATAM_IZINDEYIZ@yahoogroups.com; cihan-turk-olsun@googlegroups.com; korellinin_mandolini@yahoogroups.com



Fransızca bilen bu yazıyı özetler mi?


Çin'in bakış açısından...



Les séparatistes du "Turkestan oriental" ne peuvent pas cacher leur caractère terroriste


Explosions, assassinats, incendies volontaires, empoisonnements visant des civils, ainsi que clips vidéo à la manière d'Al-Qaïda, les séparatistes du "Turkestan oriental" ne cachent pas leur caractère terroriste. Les trois mouvements du "Turkestan oriental", le Congrès mondial ouïgour (CMO), l'Union du Turkestan oriental en Europe (UTOE) et le Centre d'informations du Turkestan oriental (CITO), ont prouvé qu'ils ont des liens étroits avec le terrorisme.
Dolqun Isa, le secrétaire général du CMO et président de l'UTOE, est également le vice-président de l'Organisation de libération du Turkestan oriental (OLTO), classée par les Nations Unies sur leur liste des groupes terroristes.
En 2005, avant le 50e anniversaire de la Région autonome ouïgoure du Xinjiang (nord-ouest chinois), le CITO a diffusé, via la BBC, un clip vidéo, dans lequel trois hommes ont menacé de déclencher une lutte armée pour l'"indépendance du Turkestan oriental".
Tenant des fusils automatiques, trois hommes encagoulés ont déclaré, dans cette vidéo, vouloir "faire tout ce qui est possible pour lancer une campagne armée contre le gouvernement chinois".
Abudujelili Kalakash, le fondateur du CITO, et M. Isa ont abandonné le groupe après que ce dernier eut été mis sur la liste des organisations terroristes.
M. Isa a adhéré au CMO, tandis que M. Kalakash est devenu le vice-président du Congrès mondial de la jeunesse ouïgoure (CMJO), avant de rejoindre le CMO.
Les forces du "Turkestan oriental", sous l'influence du terrorisme, de l'extrémisme et du séparatisme, posent en fait une grave menace non seulement à la Chine, mais aussi à la région Asie-Pacifique, voire au monde entier.
Depuis les années 1990, leurs activités terroristes, attentats à la bombe, assassinats, incendies criminels et empoisonnements, deviennent sans frontière.
En mars 1997, les terroristes du "Turkestan oriental" ont ouvert le feu sur l'ambassade de Chine à Ankara et ont pris d'assaut le consulat général chinois à Istanbul, en Turquie.
Le 5 mars 1998, ils ont lancé une attaque à la bombe contre le consulat général chinois à Istanbul.
En mars 2000, Nighmet Bosakof, le président de l'Alliance de la jeunesse ouïgure au Kirghizstan qui refusait de collaborer avec l'Organisation de libération du Turkestan oriental (OLTO), a été abattu devant sa résidence par des membres de ce groupe.
En mai 2000, des membres de l'Organisation de libération ouïgoure ont enlevé un homme d'affaires du Xinjiang, en demandant une rançon de 100.000 dollars américains. Les ravisseurs ont tué le neveu de l'otage et incendié le marché de marchandises chinoises à Bichkek, capitale du Kirghizstan.
Le 25 mai 2000, les terroristes ont attaqué un groupe de travail du gouvernement du Xinjiang envoyé au Kirgizstan pour régler la crise des otages. Une personne y a été tuée et deux autres blessées.
En septembre 2000, les responsables de la prise d'otage ont tué à Alma-Ata, au Kazakhstan, deux policiers qui les traquaient.
Les forces du "Turkestan oriental" jouent désormais un rôle important dans le terrorisme international.
A la suite des attentats terroristes du 11 septembre 2001 aux Etats-Unis, leurs bases en Afghanistan ont été détruites par les forces américaines, et 22 de leurs principaux membres ont été capturés et emprisonnés.
En 2002, le Parti islamique du Turkestan oriental (PITO) a été classé par le Conseil de sécurité de l'ONU sur sa liste des organisations terroristes, étant donné le lien entre son chef de file, Abdul Haq, et le réseau Al-Qaïda.
Dans l'immédiat, le Département américain du Trésor a gelé les avoirs de M. Haq et interdit toutes transactions avec lui. "Nous sommes avec le monde pour condamner ce terroriste barbare et l'isoler du système financier international", indiquait le Département américain du Trésor dans un communiqué.
Les terroristes du "Turkestan oriental" cachent leur nature violente sous la couverture du CMO, qui a remplacé le PITO en tant que coordinateur en chef des activités du "Turkestan oriental" à l'extérieur de la Chine.
Toutefois, leurs activités illicites ont été constatées par la communauté internationale et nombre de pays, notamment ceux en Asie centrale, durcissent leurs positions à leur égard.
En 1995, le Kazakhstan a interdit deux groupes similaires, à l'instar de l'Ouzbékistan et d'autres pays de la sous-région, et extradé des terroristes du "Turkestan oriental" à la Chine.
En juin 2001, la Chine, le Kazakhstan, le Kirghizstan, l'Ouzbékistan, la Russie et le Tadjikistan ont affiché leur détermination à combattre ensemble le terrorisme, le séparatisme et l'extrémisme, ainsi que les forces du "Turkestan oriental".
A la suite des émeutes du 5 juillet dernier à Urumqi, capitale du Xinjiang, l'Organisation de coopération de Shanghai (OCS) a affirmé dans une déclaration que tous ses membres renforceront leur coopération dans la lutte contre le terrorisme, le séparatisme, l'extrémisme, et le crime organisé pour maintenir la paix et la stabilité.
La lutte contre les forces du "Turkestan oriental" est la "première priorité de l'OCS depuis sa création", a indiqué le ministre kirghiz des Affaires étrangères, Kadyrbek Sarbaev, qui s'est déclaré confiant d'en sortir vainqueur.
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1526
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Re: Çinli'nin Uygur'a Bakışı

İletigönderen pusatgokkilic » Pzt Tem 27, 2009 17:19

Çinlinin Uygur'a bakışı elbette böyle olacaktır. İşgal ettikleri kadim Türk yurdunu işgale devam edebilmek için kendilerince haklı sebepler bulmaya / yaratmaya çalışacaklardır. Baskı ve asimilasyona direnenleri de ayrılıkçı, terörist ilan edeceklerdir. Ancak bölgeye verdikleri "Şin-cang" (Xin Jian) yani Türkçesi ile “Yeni Toprak” adı bile Çin'in bölgede işgalci bir emperyalist güç olduğunun ve bölgenin asıl sahipleri olan Uygurları asimile ederek "yeni topraklar"ı Çinlileştirmek istediğinin apaçık kanıtıdır.

Kısa bir Doğu Türkistan kronolojisi buradaki mücadelenin Çin dışından kaynaklanan, Çin'i bölmeye dönük terörist(!) faaliyetler değil; Emperyalist Çin tarafından işgal edilmiş bir vatan coğrafyasında "İnsanlara hürriyet, milletlere istiklâl" ilkesince temel insan haklarına sahip olarak yaşamak isteyen Uygurların haklı mücadelesi olduğunu ortaya koyacaktır.

Doğu Türkistan coğrafyası sırasıyla;
Hun (M.Ö. 220-M.S. 386),
Tabgaç (386–534)
Göktürk (550–840) hâkimiyetinde kalmıştır.
840’ta Kara-balasagun’da istilacılar tarafından öldürülen Uygur kağanının yeğeni Mengli’yi kağan seçerek 856’da Doğu Türkistan toprakları içinde 3. Uygur Devleti’ni kurmuşlardır. Uygur Devleti, Karahanlı Devleti ile X. yüzyılın sonlarına doğru birleşinceye kadar hüküm sürmüştür. Doğu Türkistan daha sonra Kara Hoca Uygur Hanlığı (846–1218) ve Türk-Moğol İmparatorlu hâkimiyeti altında kalmıştır (1218–1759).
1750’de Çin işgali başlamış ve 1862 tarihine kadar sürmüştür. Bu süre içinde Doğu Türkistan’da 42 isyan hareketi olmuştur
1863’te Mehmed Yakup Bey, Kaşgar merkez olmak üzere devlet kurmayı başarmıştır. Bu devlet Abdülaziz’den istedikleri yardımı almışlardır. Mehmed Yakup Bey, en büyük desteği ise II. Abdulhamid tarafından görmüştür.
Desteğe rağmen kurulan devlet uzun ömürlü olamamıştır. Yakup Bey’in 1877 yılında vefat etmesi üzerine Çin hemen Doğu Türkistan’a saldırmıştır. 18 Mayıs 1878’de Doğu Türkistan’ın tamamını işgal etmiştir. 18 Kasım 1884’te Çin imparatorunun emriyle 19. eyalet olarak Şin-cang (Xin Jian “Yeni Toprak”) adıyla doğrudan İmparatorluğa bağlanmıştır.1931 yılında Kumul kentinde bağımsızlık mücadelesi neticesinde bölgedeki Çinlilere karşı zafer kazanılmış ve 12 Kasım 1933’te Kaşgar’da Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti kurulmuştur.Hoca Hacı Niyaz cumhurbaşkanı ilan edilmiştir.
Rus-Çin rekabetinden dolayı isyana destek veren Rusya daha sonra kendi egemenliğindeki Türklere (Batı Türkistan) kötü örnek olacağı korkusuyla isyan sonrasında Çin’e destek vererek kurulan devletin yıkılmasına yardımcı olmuştur.
Mücadele devam etmiş, 1944 yılında Gulca’da Çinlilere karşı yine galip gelinmiştir. Ayaklanmaya destekleyen Rusya, Gulca’da 1944 yılı Ekim ayında Şarkî Türkistan Cumhuriyeti’nin kurulmasına yardımcı olmuştur. Gulca, Tarbagatay ve İli şehirlerini içine alan bu cumhuriyet bölgedeki Çin kuvvetlerini yenmiştir. Ancak Rusya bu hızlı gelişmelerden korkup bu Cumhuriyetin yöneticilerini Çinliler ile anlaşmaya zorlamışlardır. 1946 yılında iki hükümet arasında 11 maddelik bir metin imzalanıp birleşik hükümet kurulmuştur. Böylece bu devlet de Rusya’nın olumsuz tutumu neticesinde ortadan kalkmıştır.
Bu arada Mao Çin’e hâkim olmayı başarmıştır. 1949 Eylül’ünde Doğu Türkistan’daki Çin birliklerinin komünist Çin hükümetine bağlılıklarını bildirmelerine üzerine Çin hiçbir askeri güç kullanmadan Doğu Türkistan’ı işgal etmiştir.
O günden bu yana da Çin bölgedeki zulüm ve asimilasyon politikasını aralıksız sürdürmekte, Uygurlar da buna direnmektedir. Konu karabudundan bir Türk'ün bakışıyla kısaca böyledir.

Kaynaklar:
-Saray Mehmet , Doğu Türkistan Tarihi (Başlangıçtan 1878’e kadar), Bayrak Matbaacılık, İstanbul-1997
-Kurban İklil, Doğu Türkistan İçin Savaş, TTK Yayınları. Ankara-1995
-Özkan Nevzat, Türk Dünyası Nüfus Sosyal Yapı Dil Edebiyat, Geçit Yayınları
Kayseri-1997
-Hayit Baymirza, “Doğu Türkistan’ın Türk Dünyası’ndaki Önemi”, Türk Dünyası Tarih
Dergisi, S.145
-Gül Osman Kubilay, Doğu Türkistan’dan Türkiye’ye Hazin Bir Göç Hikâyesi
-Gömeç Saadettin, Uygur Türkleri Tarihi ve Kültürü, Atatürk Kültür Merkezi Yayınları,
Ankara-1997
Kullanıcı küçük betizi
pusatgokkilic
Üye
Üye
 
İletiler: 8
Kayıt: Çrş Mar 26, 2008 18:58

Re: Çinli'nin Uygur'a Bakışı

İletigönderen İlteriş » Pzt Tem 27, 2009 18:02

Cin'in bakis acisini biliyoruz.
Ama sunun da bilinmesi gerek!
Biz Cin'in degil Turk'un bakis acisindan bakariz, insanligin bakis acisindan bakariz. Hicbir siyasi otorite kendisine bir milletin kokunu kurutma ve onu tarih sahnesinden silme hakkini kendinde bulamaz. Cin ile bizim bir alip veremedigimiz yoktur, oradaki kardeslerimize INSANCA ve HAKCA davranmasi ve zaten Anayasal olarak sahip olduklari Otonomiye saygi gostermesi yeterlidir!
FAKAT CIN NE YAPMAKTADIR?
UYGURLARIN YASAMA HAKKINA BILE SAYGI GOSTERMEMEKTEDIR!

Bu durumda hickimse kusura bakmasin, OLAYLARA SOYKIRIM UYGULAYANIN DEGIL, SOYKIRIMA UGRAYAN KORUNMASIZ INSANLAR ACISINDAN BAKARIM! CUNKU INSANIM!

"Terorist" ifadesi, Uygurlari "daha mesru" oldurebilmek icin Soykirimci Cin'in sarildigi bir kavramdir! Bu ifadenin, orada soykirima ugrayan soydaslarimiz icin kullanilmasini kabullenemem!

Kaldi ki, dunyada esi benzeri gorulmemis bir zulme maruz kalan bu insanlar her turlu silahli mucadeleleri de kanimca mesrudur! Siz, insanlari sistematik olarak kursuna dizecek, kitlesel olarak oldureceksiniz! Erkeklerini kole, kadinlarini cariye yapmak isteyeceksiniz! ve bu insanlar, sadece yumruklari ve yurekleri ile silahli milyonluk ordularinizin karsisinda katledilmeyi bekleyecekler oyle mi?

Yok oyle yagma! insan hayati bu kadar ucuz degildir! Tarihin gormedigi turde bir NAZIZMI vatandaslariniza uygulayarak "Sosyalist" filan olamazsiniz! Bu yolla, suradaki buradaki, dunyadaki, komunizme, sosyalizme veya devletcilige inanan insanlari da ideoloji kullanarak tarafiniza cekemezsini! Cunku Adam oldurenin, katil oldugu, bunu topluca yapanin cani ve soykirimci oldugu genelgecer bir dogrudur ve bu niteliklerin sosyalizmle filan ilgisi yoktur! Kaldi ki Cin'de uygulanan sey tam anlamiyla DEVLET KAPITALIZMI'dir, sosyalizm veya hakca paylasimla bir alakasi yoktur. Modern Kolelik rejimidir, ustelik koleleri, Amerikan trostlerinin ucuz isci kaynagidir. Bu yolla emperyalist ABD'ye de hizmet etmektedir Cin. Biz Turkler her zaman ezilenden yana olduk, hele bunlar bir de soydaslarimiz ise, olaylarin Sozde Buyuk devletler tarafindan carpitilmis seklini hazir haplar gibi yutamayiz, boyle bir luksumuz yoktur.

Saygilarimla.
En son İlteriş tarafından Pzt Tem 27, 2009 18:13 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kez düzenlendi.
"Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam istiklâle sahip olmakla gerçekleştirilebilir"

Mustafa Kemal Ataturk
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş
Üye
Üye
 
İletiler: 1197
Kayıt: Cmt Eki 20, 2007 23:05

Re: Çinli'nin Uygur'a Bakışı

İletigönderen 10101 » Pzt Tem 27, 2009 18:12

Çok teşekkürler. Her iki yazı da oldukça bilgilendirici ve birbirini tamamlayıcı nitelikte.

Osmanlı Devleti buradaki halka destek vererek devlet kurmalarına yardım etmiş. Tabi sonra kendi kendisi parçalanma durumundayken ve kendi derdine düşmüşken Uygur bölgesinde faal olamamış.
Rusya, Çin ile rekabeti neticesinde Uygurlar'ı desteklemiş fakat kendi hakimiyeti altındaki Türkler'den çekinerek temkinli davranmış. Bu oldukça manidar bir bilgi...
Günümüzde durum nedir?

Uygur Türkleri, Çin'in düşmanları tarafından destekleniyor ama bu destek şiddet eylemleri yaparak Çin'e zarar vermeleri yönünde. Bu noktada Uygur Türkleri şiddete başvurarak nereye varabilir belirsiz... Batılı küreselcilere alet olmaktan öte ne işe yarar bütün bunlar?

Türkiye ise, kendisi parçalanma tehdidi ve türlü sorunlarla karşı karşıya iken ve pek de bağımsız değilken Uygurlar konusunda hiçbir strateji ortaya koyamıyor.

Yattığımız yerden, "Allah belasını versin bu katil Çinliler'in" diye küfür edip, Çin'li turistleri dövmek gibi yaklaşımlar pek de sonuç getirmiyor.
Kullanıcı küçük betizi
10101
Üye
Üye
 
İletiler: 78
Kayıt: Pzr Mar 15, 2009 12:39


Şu dizine dön: Habip Hamza ERDEM

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x