Derin devlet muhabbetinin bir bilinmeyeni!

Din-İzlem (Teo-Strateji) Uzmanı

Derin devlet muhabbetinin bir bilinmeyeni!

İletigönderen Ram » Cum Ara 25, 2009 4:10

Derin devlet muhabbetinin bir bilinmeyeni!

Derin devlet muhabbeti makul ve meşru olmanın dışına çıkmış, kendi varlığını başkasıyla izah etme alışkanlığına tutulmuş, yetersizliğini ve çirkefliğini örtmek için etiketlere sığınmış dini-politik cemaatlerin tarihi hastalığıdır. Elbette ki her devletin stratejik aklı vardır. Bunu geliştiren ve uygulayan kurumlar da bellidir.

Kendisini liberal ve muhafazakâr olarak tanımlayan çevreler sürekli olarak derin devletten bahsediyorlar. Ne kadar menfur olay varsa muhalif gördükleri kişilerin sırtına yüklüyorlar. Bu ülkede milliyetçi ve sol gelenek her yönüyle analiz edildi. 1980 Darbesi ardından bunların tümü toplandı, hücrelere tıkıldı. Bazıları idam edildi... Toplandılar, çarpıldılar ve darmadağın edildiler. Ancak 1980 öncesinde kıyamdan bahsedenlere, devleti ve toplumun önemli bir kesimini küfürle damgalayanlara hiç kimse dokunmadı. Hatta bunlar reklam edildiler, özel yöntemlerle korundular ve beslendiler. Azmanlaştılar ve uzmanlaştılar.

Dün, cumhuriyeti küfürle itham eden ve ağza alınmaz lafları söyleyen seyyar vaizler şimdi önemli kurumlarda danışman... Daha dün, Humeyni’ye duyduğu muhabbetin gereği olarak taşın üzerinde namaz kılanlar şimdi güvenlikten sorumlu... Dün, otobüslerde ve camilerin önünde gazete satanlar şimdi dünya siyasetini etkileyen uluslararası mahfillerde ‘küresel oyuncu’ rolündeler. Bilderberg toplantılarına katılanları zinhar dinsiz görenler şimdi böylesi yerlerin ne kadar önemli, buralara katılanların ise ne kadar erdemli olduğunu anlatıyorlar. Hoşgörü adına ADL örgütüyle birlikte çalışmanın dünya barışına katkı sağlamak olduğunu savunuyorlar. Devletin kurumlarıyla ilgili belge yayınlıyor ve belge düzenliyorlar...

Tüm bu veriler ‘derin devlet muhabbetinin’ kıvamında yapılmadığını gösteriyor. Çünkü bu muhabbetin kutsal ayağı eksik. OPUS DEI (Tanrı’nın İşleri) örgütünü andıran, aynen bunun gibi eğitim, iletişim, ekonomik ve bürokratik zemini kontrol eden, uluslararası gücün ortağı saydığı bir kutsal ayağı, derin devlet muhabbetine eklemek gerekir. Devletin şeffaf ve demokrat, toplumun özgür olması için bu kutsal ayağın deşifre edilmesine ihtiyaç vardır. Öyle değil mi? Gelecekle ilgili bütün olayları ‘kutsal ayağın’ gazetelerinden öğreniyoruz. Üstelik bunlar Reşadiye’deki menfur olayı TSK’nın ve bazı güçlerin yaptığını söyleyerek, söndürülmesi zor fitnenin ateşini yakıyorlar... Ağır suç isnadına maruz kalan askerler intihar ediyorlar. Toplumsal vicdan sızlıyor, hemen kutsal ayağın mensupları bunun üstünü örtecek oyun tezgâhlıyor. Güya ne dediğini bilmeyen bir zata suikast düzenlenmiş. Suikastçı yakalanmış. Adres tespiti için üzerinde çalıştığı kâğıdı yutmaya çalışmış. Ve bu şahıs askermiş! Bu ülkede böyle bir numarayı kaç kişi yutar bilemem. Bu da yetmiyor kapatılan DTP’nin lideri A. Türk, sine-i milletten Öcalan’ın direktifiyle vazgeçildiğini söylüyor. Bu bir rivayet değil, adam açıkça söylüyor. Buna rağmen açılım, hâlâ devletin projesi öyle mi? Bütün bunlar, kutsal ayağının izlerini gösteriyor.

Söz konusu olay ve fiillerin zamiri, kutsal ayağa dönüktür. Gerçekten de bir derin devlet var. Bu devlet önce paraleldi, şimdi dikeyleşti ve dikleşti. En rahatsız olduğu ve tepki duyduğu konu ulusal ve uluslararası güç mahfillerinde boy gösteren ‘kutsal ayağın mensuplarına’ laf atmaktır. En büyük suç, onları eleştirmektir. Belirtilen suçun hükmü henüz yazılmamış anayasanın değiştirilmesi mümkün olmayan maddeleri içinde yer almaktadır. Aman ha, dikkat!

Nadim MACİT - 25 Aralık 2009 / YENİÇAĞ
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Şu dizine dön: Nadim MACİT

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x