Ve ABD neden bunu denemeli
Dış İlişkiler Konseyi (CFR) yayın organı Foreign Affairs’de Michael Weiss imzalı ve 28 Ağustos 2013 tarihli yazıdan alıntılar aşağıda.
Gereken yorumu okurların yapacağından eminim.
Salı günü ABD Dışişleri Bakanı Suriye’deki kimyasal saldırının tartışma götürmez “inkâr edilemeyecek” bir gerçek olduğunu söyledi. Bu, “ahlâksızlık”dır diyerek doğrudan Beşar El-Esad rejimini suçladı. Bu açıkça bir savaş çağrısı idi. Şimdi tek kalan soru bu savaş ne şekilde olacak ve ne kadar sürecek.
…
Üst düzey ABD yetkililerine atfen NBC, Esad’ı öldürmek veya rejimi devirmek için değil, komuta merkezlerini, topçu bataryalarını ve hava alanlarını hedef alan sortilerin planlandığı rivayetinden bahsetti. Bir mesaj göndermeden öteye rejimin askerî alt yapısını onarılamayacak şekilde tahrip edecek bu seçenek tabii ki daha akıllı. Bundan daha azı stratejik olarak faydasız ve pahalı füzelerin ziyan edilmesi olur.
…
İyi haber, bombalanacak çok sayıda pistin kalmadığı. Suriye Hava Kuvvetleri’nin faydalanabileceği 27 hava üssünden yalnız 6 tanesi kullanılabilir durumda. Diğerleri ya isyancıların elinde yahut ta oraların kontrolü için çatışmalar devam etmekte.
…
ABD, ya donanmadan atılan Cruise füzeleri veya uluslararası veya müttefik topraklarından Suriye hava kuvvetlerini hedef alan füzelerle yapacak bu işi. İsrail, Ürdün, Suudi Arabistan, Türkiye, ve hatta İtalyan toprakları bu amaçla kullanılabilir. Bu ülkelerin hepsi zaten izin verir buna.
…
Türkiye, ipsiz sapız mücahitlerin sınırı yürüyerek geçmesine izin vererek bir dert edindiğinin şimdi farkına varmış görünüyor. Ankara’daki söylentilere göre Türk istihbaratı, sonunda, Suriye’nin kuzeyinde El-Nusra’ya giden silâh sevkiyatını kısıtlamaya başladı. (Her ne kadar Türk hükümeti aşırı davranışlılara göz yumduğunu inkâr etse de onların gücünden çekindiğinden dolayı bir önlem almaktan kaçınıyor.)
ABD, El-Nusra’nın önünün kesildiği söylentilerini hakikate dönüştürmek için elinden geleni yapmalı. Türkiye bir müdahale için kıvranıyor. ABD, müdahaleyi, Türkiye’nin güney sınırını daha sıkı kontrol altında tutması şartına bağlayabilir.
…
Obama’nın Suriye’ye girmek için bir koalisyon aramasına hiç gerek olmadı; uzun zamandır Oval Ofisin kapısında bekleyen, hazır, önceden monte edilmiş olanı var. İsrail, Ürdün, Kuveyt, Katar, Suudi Arabistan, Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri, hepsi, Suriye’yi ulusal güvenliklerini ciddi şekilde tehdit eder görüyorlar.
…
ABD, önümüzdeki günlerde ve haftalarda canlı yayında izlenen yalnız Şam’daki patlamaları değil Suriye’nin kuzey ve güney sınırlarındaki olayları da görmeli.
Kaynak:
http://www.foreignaffairs.com/articles/139874/michael-weiss/how-to-oust-assad?sp_mid=42419619&sp_rid=ZXJrYW4uZ3VjaXpAc3ltcGF0aWNvLmNhS0