Yeni Zelanda’da çıkan Waikato Times gazetesinden bir haber
Hâkim sürüncemede olan davayı reddetti
6 Eylül 2012
Savcılar, dün Hamilton ilinde bir hâkimin üç dava hakkında takipsizlik kararı alması üzerine iddianame hazırlama sistemlerini yeniden gözden geçirmeye karar verdiler.
Üç avukat, bir ilerleme kaydetmeden uzun zamandır sürüncemede olduğundan davanın ertelenmesinin “hukukun çiğnenmesi” olacağını savunarak bu kararı çıkarttılar.
Bu karar, savcının hastalık bahanesi ile o günkü celsede hazır bulunmamasıyla gelişti.
Dava devam etmiş olsaydı, üç dava da Aralık ayına ertelenecekti.
Avukatlar, yeni duruşma gününü belirleyecek gerekli belgeleri Mayıs ayından beri savcılıktan beklediklerini, belgelerin son duruşmadan altı gün önce ellerine geçtiğini ve 2011 Aralık ayından beri, dokuz aydır, davanın sürüncemede olduğunu savundu.
Hâkim Riddell, mahkeme sürecinin ne yazık ki, “akıntıya kürek çektiğini”, davanın Aralık ayına ertelenmesiyle “hukukun çiğnenmiş” olacağını ve bu yüzden de rahatlıkla takipsizlik kararı verdiğini söyledi.
Gelin şimdi bizim davaya bakalım.
Ergenekon, Haziran 2007’de Oktay Yıldırım’ın tutuklanması ile başladı. Şu anda 5 yılı aştı dava süreci, henüz bir milimetre ilerlemiş değil. Savcıları, mahkeme heyetini keyfî olarak azledip, değiştirip devam ediyoruz. Görünüşe göre de Ergenekon, gelecek nesillere bırakacağımız “en büyük eser” lerimizden biri olacak.
“Hukuk” sözcüğünün Türkiye’deki anlamı ne acaba?