Yıllarca Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da terör estiren Hizbullah'ın eylemlerinin en çok PKK'ya yaradığı ortaya çıktı.

iyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, Hizbullah adına 1992-1994 arasında 71 öldürme, 90 yaralama, çok sayıda bombalı saldırı, kaçırma ve sorgulama eylemlerini gerçekleştirdikleri gerekçesiyle yargılanan 34 sanık hakkındaki kararının gerekçesini tamamladı.

20 sanığa “ağırlaştırılmış müebbet hapis” cezası veren mahkeme, bugüne kadar Hizbullah ile ilgili yazılmış en kapsamlı gerekçeli kararı bir ayda tamamladı. Gerekçede yer alan bazı tespitler şöyle:

ALLAH’IN ASKERLERİ: Örgüt mensupları da kendilerini “Allah’ın askerleri” olarak tanımlamaktadır. Amacı, şeriatla yönetilen bir “Kürt İslam” devleti kurmaktır. Örgüt liderlerinin talimatlarında, İran modeli bir rejimi Türkiye’ye ancak Hizbullah’ın getirebileceği vurgulanmıştır.

PKK’YA YARADI: Hizbullah’ın, 2000’de İstanbul-Beykoz’da ölü ele geçirilen Hüseyin Velioğlu önderliğindeki İlim grubu, kendilerine engel olarak gördükleri PKK’ya karşı silahlı mücadele başlatmıştır. PKK’yı hedef alarak bölge insanını yanlarına çekmeyi ve tabanını genişletmeyi hesap etmiştir. Her ne kadar Hizbullah, PKK’nın eylemlerine karşı kurulmuş ve bir çok PKK sempatizanı veya militanını öldürmüşse de bu örgütün faaliyetleri en sonunda yine PKK’ya yaramıştır. Bu bölgedeki geleneksel ve devletle barışık dinî yapıyı zedeleyerek kendine taban bulmak isterken kendi tasfiye sürecinde yapmış olduğu bu faaliyet uzun dönemde tahrip olan bu ilişkiler nedeniyle PKK’nın ideolojik taban kazanmasına hizmet etmiştir.

ÖNCE PKK: Hizbullah’ın taktiği iki aşamalıdır. “İlk aşama, bölgede tek güç oluncaya kadar PKK’yı ortadan kaldırmaktır. İkinci aşamada sıra, devlete karşı silahlı halk hareketi başlatmaya gelir. Eylemi başlatmak ’askeri kanat’ın, sürdürmek ise bu kanat önderliğinde ’siyasi kanat’ın görevidir. Halk kalkışması başlayıncaya kadar, resmi kurumlara karşı herhangi bir eylem konulmamalı, devletin yanında olduğumuz izlenimi verilmelidir. Devletin birimlerine sızılmalı, çalışma, işleyiş ve biçimleri öğrenilmeli, buralarda ileride düzenlenecek eylem provaları yapılmalıdır. Allah egemenliğinin ve şeriatın yürürlükte olmadığı Türkiye’de ’dar-ül harp’ ilkeleri uygulanmalıdır. Söz gelimi devlete ait camilerde namaz kılınmaz, dini faaliyette bulunmak ise günahtır.”

ŞİFRELERİ: Üst düzey kişiler şifrelenmiştir. A şahsın yakalandığını belirtmek için şifre ’Bankaya 100 milyon yatırdım’ denilerek durum bildirilir ve ilişkili şahısların yerlerini değiştirmeleri sağlanır. Yine kaçırılacak bir şahıs için şifre belirlenir. Kaçırılacak B şahsının kaçırıldığını bildirmek için ’Gönderdiğiniz mobilyalar defolu çıktı’ denir. Bazı psikopat, yankesici ve hırsızlar da örgüte alınmıştır.

GÜNLÜK TUTMAK ŞART: Örgütte günlük tutmak zorunludur. Örgüt mensupları, iş değişikliği, evlenme, askere gitme, mal alıp satma, ikametini değiştirme ve üniversite gibi konularda örgütten izin almak zorundadır.

ŞÜKÜR NAMAZI: Eylemde, şahıs yaralanacaksa kaç bıçak vurulacağı, öldürülecekse kaç mermi ile ve neresine ateş edileceği talimatla bildirilir. Her eylemden sonra şükür namazı kılarak kendilerini bağlayıcı hale getirirler, eylemi Allah rızası için yaptıklarına inanırlar.

ŞAHISLAR ÖNCEDEN ŞİFRELENİR: Örgütün kaçıracağı şahıslar şifrelenir, beyaz eşya, koltuk veya çekyat içerisinde sorgunun yapılacağı yere götürülür. Örgütün göndereceği şifreli yazı ile sorgusu yapılan kişi öldürülüp gömülür ya da sokağa atılır. Sığınaklar, son derece gizli mekanlardır. İstihbarat faaliyetlerinde küçük çocukları kullanmaktadır.

EYLEM ŞEKİLLERİ: Hizbullah mensuplarının, silahlı saldırı, kundaklama, satırla vurma, zincir ve kezzap kullanma, kaçırma, darp, dövme, tehdit, sorgulama, yol kesip silahla tarama ve intihar eylemi gerçekleştirme gibi eylemleri var.

Kaynak: Radikal