Mavi Marmara'dan kara Marmara'ya / Muharrem BAYRAKTAR

Mavi Marmara'dan kara Marmara'ya / Muharrem BAYRAKTAR

İletigönderen Oğuz Kağan » Çrş Eki 04, 2017 13:12

Mavi Marmara'dan kara Marmara'ya

Mavi Marmara davasında meydana gelen son gelişmeler insana küçük dilini yutturacak cinsten. Mavi Marmara olayında meydana gelen ölüm olaylarına İsrail’in tazminat ödemesinden sonra, diğer yüzlerce kişinin uğradığı yaralanma, psikolojik ve maddi kayıpların bedelini Türkiye ödeyecek.

İsrail hükümeti, Mavi Marmara olayında ölen 10 kişi için 20 milyon dolar tazminat ödemeyi kabul ediyor. Türkiye ile İsrail arasında varılan mutabakat gereği, olayda mağdur olan diğer kişilerin (yaralanan, maddi ve manevi kayba uğrayan) 36 kişinin açtığı 16 milyon liralık davanın muhatabı İsrail değil Türkiye.

Bu davaları kazanırlarsa parayı Türkiye Cumhuriyeti ödeyecek.

Karar gazetesinin haberine göre bu hukuki durum şöyle ortaya çıktı:

Denizli'de yaşayan Zeki Kaya, Gazze'ye insani yardım götürmek için bindiği Mavi Marmara gemisinde, İsrail askerleri tarafından silah kabzasıyla darp ediliyor. Gemide 3 gün gözaltında tutuluyor. Bilgisayarı ve üzerindeki paralara el konuluyor. Kaya, İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından muayene ediliyor ve basit tıbbi müdahale giderilemeyecek majör depresyon raporu alıyor. Kaya, yaşadığı mağduriyetler için anlaşma gereği Türkiye Hazinesi'nden 10.000 TL maddi, 250.000 TL manevi olmak üzere 260.000 TL tazminat talebinde bulunuyor.

Dilekçesinde Türkiye'nin taraf olmasını açıklayan Kaya, 1 Eylül 2016'da Türkiye ile İsrail Arasında Tazminata İlişkin Usul Anlaşması'nın yürürlüğe girdiğini belirterek şöyle diyor: "Bu uluslararası anlaşma ile Türkiye hükümeti, Mavi Marmara olayına ilişkin devam eden tüm hukuki süreçleri ve davaları sonlandırarak ortadan kaldırma ve saldırının failleri hakkında yeni davalar açılmasını engelleme taahhüdünde bulunmuş ve tüm sorumluluğu da üzerine almıştır. Bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinin akabinde devam eden tazminat davalarına Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü'nden gönderilen yazılarla davaların Türkiye devleti adına Maliye Hazinesi'ne yöneltilmesi gerektiği, İsrail'in sorumsuz olduğu bildirilmiştir. Bu sebeple davada, davalı olarak İsrail devleti yanında Türkiye Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı da gösterilmişti.”

Yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti, mağdurlara gönderdiği yazıda diyor ki, “Bu konuda muhatap bundan sonra Türkiye hazinesi ve Maliye Bakanlığı’dır.”

İsrail katliam yapsın, zararı Türkiye ödesin!

E ne de olsa İsrail’e ihtiyacımız var.

Rabia işareti yaparak sokağa dökülürken niye döküldüğünü bilmeyenler, Halep için sokağa döküldüklerinde ne olup bittiğinden haberdar olmayanlar, Mavi Marmara için sokağa döküldüklerinde de niye döküldüklerini bilmiyorlardı.

Bilselerdi dün Rabia diyerek aramızı bozduğumuz Mısır’la ilişkilerimiz düzelsin diye ne taklalar attığımızı, Halep için sokağa döküldükten uğranılan hezimet sonrası İdlib’e sığınan “son muhalifleri” koruma altına almak için Rusya’ya ne şirinlikler yaptığımızı da görürlerdi.

Bilselerdi Mavi Marmara diye “sonucu belli” bir pusuya düşürülen Müslümanların, bugün uğranılan mağduriyeti “milletin kendi cebinden ödemek zorunda” kalınmasının ne anlama geldiğini de idrak ederlerdi.

İdrak olmayınca bela üstüne bela geliyor.

Muharrem BAYRAKTAR, 4 Ekim 2017
mbayraktar@yenimesaj.com.tr
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk

x