Cahiliye Devri

Cahiliye Devri

İletigönderen zafer atun » Pzt Haz 15, 2020 9:43

Cahiliye, cahil insanların yaşadığı dönem manasına gelmez. Cahiliye, bir devrenin adıdır. Cahiliye olageldiği coğrafyada yaşayan insan topluluğu içerisinde aklı selim, bilgili, öngörülü, kültürlü insan enflasyonu yaşanması demektir.
Cahiliye devrinin uzun sürmesi olageldiği toplumda onarılamaz yaralar geri dönülemez gedikler açacaktır.

Türkiye, siyasal islamın iktidara gelmesiyle ve öncesinde yeşil kuşağa yol verilmesiyle çok hızlı bir şekilde cahiliye devrine geçiş yaptı. Geneli İmam Hatip Lise mezunu olan kadrolar bilime ve müspet ilimlere şiddetle karşı çıkmakta, bunlarca din ticari bir meta haline getirilerek olay tamamen maddiyata endekslenerek geri kalan herşey (âhlak, liyakat, bilgi, deneyim, öngörü) bertaraf edilmiş, toplum bugün geri dönülemez bir aşamaya doludizgin getirilmiştir.
80 döneminden günümüze gelene kadar 4 nesil kaybedilmiştir. 80 yılında doğanlar bugün kırk yaşında. O dönemde yol verilen yeşil kuşak projesi bugüne gelene kadar gerek devlet desteği gerekse yurtdışı destekler ile önüne geleni ezip geçmiş karşı çıkanları ise çarkın dişlileri arasında un ufak ederek öğütmüştür. Yeni oluşturulan toplumun insanlarının bilgisi yok ancak bir fikirleri mutlak mevcuttur.
Bugün toplum bir korku toplumuna dönüşmüş yönetim ise demokrasiden otokrasiye evrilmiştir.
İçinden geçtiğimiz günler ise ülkede yaşayan insanların sermayeye ve bankalara peşkeş çekilmesi borçlanmayan son nüvelerin de gırtlağına kadar borçlanması ve özgürlüklerini kaybetmeleri ile sonuçlanacak gibi görünüyor.
Batık ekonominin üstüne bir de başımıza Corona belası çıktı.
Dünyadaki tüm ülkelerde ekonomiler askıya alındı.
Bizde tek fark oldu, elin keferesi vatandaşına bu zor günleri daha kolay atlatması için maddi yardım yaparken bizden 10 lira devlete yardım istendi. İşyeri kapanan esnaf ödeme güçlüğü içine düştüğünden ve ödemelerini yapamazken konan tedbir ve yasakları sonuçta bir çırpıda kaldırdık. Çünkü insanlar devlete olan vergilerini de vermemeye başladı. Devletin kasası günbegün daha da boşaldı. Hoşnutsuzluk ve depresyon toplumun tüm katmanlarını etkilemeye başladı. Tam da bu anda biz virüsü yendik hadi her şey normale denilerek yeni bir safhaya geçildi.
Sahil kenarları dört gözle turist bekliyor! (nasıl geleceklerse) Kafeler Avm’ler sahillerdeki tesisler ve diğer işyerleri de sevinçle müşterilerini bekliyor. Sokaktaki insan ise madem herşey normalize oldu o zaman maskeye ne gerek var diyerek maskeyi şeklen aksesuar olarak taşımaya başladı.
Sağlanan bu serbesti ve düşürülen faizler ile, sanırım bu virüs belasını, üstüne bir de olumsuz ekonomiyi kolayca düzelteceğiz. Her şey çok güzel olacak!
Merkez bankasındaki döviz rezervleri erimişken, devlet 2017 yılından itibaren devlet iç borçlanma senetlerini dövize endeksleyerek dövizle borçlanmaya başlamış.
Bu borçlanma gsmh’nın %53’ne kadar gelmişken, lise diploması sahte olan ve bu yüzden mahkemelik olan bir kişi bir banka yönetim kuruluna liyakat yerine sadakat yüzünden getirilirken, her şey normalleşti zannederek tüm ihtiyatları rafa kaldırmak karıştır bulaştır şiarıyla sosyal mesafede neymiş diyerek eskiden daha beter yaşama çağıldayarak akmak bunlar bize özgü.
Çok kısa bir sürede hasta sayısının dokuz yüzlerden binbeşyüzlere çıkması bunların topluma yansımaları ekonomide sonbahar, coronada en geç temmuz sonunda semeresini vermeye başlayacak.
Ne diyelim hayaldi gerçek oldu…

Zafer ATUN
15 Haziran 2020
zaferatun.wordpress.com
Kullanıcı küçük betizi
zafer atun
Üye
Üye
 
İletiler: 147
Kayıt: Pzr Ara 09, 2012 15:26

Şu dizine dön: Sizin Makaleleriniz

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 2 konuk

x