İslami basın bunu da yaz


BİR

Cemil İpekçi, "Kadın olsam türban takardım" dedi... Hemen gidip röportaj yaptılar.

Cemil İpekçi, "Türban yasağı kalkana kadar defile yapmayacağım" dedi... Hemen alkışladılar...

Ama muhteremler, aynı Cemil İpekçi, "Ben muhafazakâr bir eşcinselim" diye açıklama yapınca susup kaldılar... Acaba neden bu konuda kalem oynatılmıyor? "Eşcinsellik ve muhafazakârlık" gibi elektriği bol bir konuda susmak profesyonelliğe sığar mı?


İKİ

Devri Osmanlı’da yapılan tarihi eserler konusunda duyarlılık beklentisi içinde olduğumuz kalemler, Sultanahmet’teki bir otel büyütme işinde yapılan tarih katliamına neden laf etmiyorlar? Sebep olanlar "Bizden" olunca, tarihin katledilmesine seyirci mi kalınacak?


ÜÇ

TRT Genel Müdürü’nün Tarkan’a ödediği para ile ödediğimiz vergiler arasında en küçük bir irtibat bile kurulmaması ve bu duruma en küçük bir itiraz cümlesinin bile kurulmamasının nedeni, müdürün "Bizim" Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül tarafından atanması mıdır? Sezer’in atadığı bir müdür böyle yapsaydı, neler yazılabilirdi?


DÖRT

"Çalışan kadın aldatır / Çünkü kadının 9 nefsi vardır" şeklinde vaaz veren "Hoca"ya karşı tek bir satır bile oynatılmaması, "Yoksa bunlar da o hoca gibi mi düşünüyorlar" algısına bile yol açıyor. Sırf bu algının ortadan kalkması için en azından "Hoca ayıp etti" türünden iki satırcık yazı karalanamaz mıydı?


BEŞ

Gül Ailesi ile Erdoğan Ailesi’ni buluşturan "zirve yemeği" konusunda da bir yorum ya da haber göremedik. Hayrünnisa Hanım ile Emine Hanım arasında var olduğu söylenen ve barış yemeğiyle giderildiği düşünülen küslük hali, neden bu gazetelerimizin ilgisini çekmez?


ALTI

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün gazetecilerin sorularına yanıt verdiği "Zirveden Bakış" programı, ilk yüze bile girememiş. Sezer’in yaptığı herhangi bir programın ilk yüze bile girememesi durumunda yazılacaklardan sadece yüzde birini yazsanız bile yeterdi... Neden yazmadınız? Neden yazmıyorsunuz?


Ahmet Hakan, 06.01.2008

Türk-Kan, bu adam da bir kere 1,2,3,4,5,6...... diye saymasa şaşarım. Sabetay Sevi'nin bilmem kaçıncı kuşaktan torunu İpekçi'den beklenen sorunun cevabını Fetullah vermiş zaten: "Bazı Kur'an ayetleri çok sert, özellikle Hristiyanlar ve Yahudiler ile ilgili olanları. Bunları kendi dönemlerine göre yorumlamak gerekir." anlamına gelen cümleler kurmuştu...

amen

Ya mirim, fetos o zaman ile bu zaman arasinda ne degismis, bir de onu yazaymis Hiristiyan ve yahudiler imana geldi de bizim mi haberimiz olmadi

Irak'ta öldürülen 1 milyon müslüman icinde yazdigi bir kac satir var mi bu Kardinal'in?

Eleştirmek var "eleştirmek" var. Elbette isteyen istediği gibi yazıyor yazılı medyada. Buna engel konulamaz. Herkes işine geldiği müddetçe kafasını kumdan çıkarıyor. Devekuşu değil miydi bazı durumlarda kafasını kuma sokan?.. Eee daha ne...

---

Ahmet Hakan da bir türlü saymayı öğrenemedi. (?)