Kahpe Senaryo! / Figen ÖZEN

Kahpe Senaryo! / Figen ÖZEN

İletigönderen Oğuz Kağan » Cum Şub 07, 2014 11:56

Kahpe Senaryo!

Tırkan-Türkan-Tirkanlı, Türkler anlamına gelmektedir. Osmanlı Tahrir Defteri’nde Tırkan (Türkmenler) boyu için “Ekrad ve Yörük taifesi” denmektedir.

Sadece Karacadağ eteklerinde 58 Tirkanlı Türkmen köyü bulunmaktadır. Sadece Diyarbakır değil, Urfa’da Türkmen diyarıdır.

İşin acı tarafı ise, o bölgede yaşayan Türkmenler Kürtçe, “Biz TÜRKÜZ” diye haykırmaktadır. Elbette, bu konuyu, o bölgede asimile edilen Türkmenlerin durumunu tartışmak gerekmektedir.

Ama bu yazının konusu, Güneydoğu’da yaşayan Türkmenlerin karşı, karşıya kaldığı ve Devlet’in utanması gereken bir durumdur. Hani derler ya, yer yarılsa da içine girsem! Bu tanım bile iktidarın “Açılım politikası” aymazlığının yanında çaresiz kalmaktadır.

Nusret Kaya Karacadağ Türkmen Derneği’nin başkanıdır. Yörük taifesinden Tirkanlı boyunun öz kültürünü yaşatmak için olağan üstü bir çaba sarf etmektedir. Sayfasında paylaştığı durum güncellemesi, sizi bilmem ama benim yüreğime, zehirli hançer misali saplandı.

Karacadağ Türkmen Derneği Başkanı Nusret Kaya
"Başkan, merak etme Kürdistan kurulacak! Siz kurulacak Kürdistan’da Azınlık Türkmenler olarak çalışmanıza devam edeceksiniz. Kimse size karışmaz. Hatta şu andakinden daha rahat çalışacaksınız." BDPKKCK mensupları bana bunu söyledi.”


Bu söylem, bu şımarık ve densizce davranış, görmezden gelinecek ve sessizce kabullenilecek bir durum değildir. Türkmen boyları, Türk milletinin şah damarı açıkça tehdit edilmektedir.

Bunun yanı sıra Misak-ı Milli sınırları içinde bir devletin kurulacağı iddia edilmektedir. "Silahlı Kuvvetlerin vazifesi, Türk yurdunu ve anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti'ni korumak ve kollamaktır" Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu’nda yapılan değişiklikle, ordu Türk yurdunu koruyamaz duruma getirilmiştir.

Artık "Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; yurtdışından gelecek tehdit ve tehlikelere karşı Türk vatanını savunmak, caydırıcılık sağlayacak şekilde askeri gücün muhafazasını ve güçlendirilmesini sağlamak, Türkiye Büyük Millet Meclisi kararıyla yurtdışında verilen görevleri yapmak ve uluslararası barışın sağlanmasına yardımcı olmaktır"

Asker kışlasına hapsedilmiş, aslan kükreyişleri yerini çakal ulumalarına bırakmıştır. Mehmet’in görevi “Büyük Abi”nin, arsız iştahı uğruna, ölmek ve öldürmektir.

Vatan ana kanlı gözyaşı dökecek, Türkmenler kendi öz yurdunda “azınlık” olacaktır. Türk yurdu bölünecek, bağımsızlık uğruna dökülen al kanlarla çizilen Türk’ün son yurdunda, şeytanın süvarileri, emperyalizmin döllediği atlarını dört nala süreceklerdir.

Ve Türk milleti susacak ve bu kahpe senaryoya boyun eğecektir, öyle mi?

***
Bölücü başı Öcalan, İmralı’yı “Oval ofis”i gibi kullanmaktadır. İktidarın sayesinde 40.000 kişinin katili artık kendini “karar mercii” ilan etmiştir. Türkiye, Öcalan’a yetmemektedir. Barzani ve PYD arasında köprü vazifesi görmekte, özel ulaklarının taşıdığı mektuplarla onlara kararını dikte ettirmektedir. Neredeyse üç renkli bez parçasını, İmralı’da göndere çekecektir.

Ama bölücü başına bu da yetmeyecektir. Uluslar arası arenada kendisini bir güç zannetmekte ve Ermenilere mektup yazmaktadır. Üstelik bu mektubun aracılığını da Adalet Bakanlığı yapmaktadır.

Öcalan’ın Ermenilere yazdığı mektup iki sayfalık mektup, Adalet bakanlığı tarafından İmralı heyetine teslim edilmiştir.

“Özellikle kapitalist modernite ve onun tapınağı ulus devletlerin saçtığı zehir nedeniyle bu toprakların adeta halklar ve kültürler mezarlığına döndü. “Bizler sadece Kürt halkının değil bu kadim coğrafyanın, başta Ermeni halkı olmak üzere bütün halklarının ve inançlarının özgürlüğü için mücadele ediyoruz. Zorlu koşullarıma rağmen sürdürmeye çalıştığım barış arayışının hiçbir halkın zararına ve aleyhine olmayacağı, olamayacağı 30 kusur yıllık mücadelemizin her anında saklıdır.”

Öcalan, yazdığı mektupta Ermeni halkına yönelik 1915 yılında soykırım uygulandığını ileri sürerek, bunu “zalimce” bulduğunu ifade etmiş, Ermenilerin büyük emek ve mücadele sonucu kendilerini ayakta tutmayı başardıklarını belirtip bunun, “mucizevi” olduğunu, yazmıştır. Ermenilere mücadelelerini, çatışmayı hedefleyen uluslararası sermaye güçlerinin ve lobilerinin sinsi amaçlarından uzak durarak sürdürmelerini, “naçizane önerim” diye de bir öneride bulunmuştur.

Ve ALLAH’ın bir kulu çıkıp da bu yaratığa; “Sen adi bir mahkumsun. Haddini bil, otur, oturduğun yerde” diyememiştir.

Diyememiştir, çünkü sadece Türk milletinin egemenliği değil, siyasi erkin egemenliği dahi bu mezhep-i gayri sahih yaratığa çoktan teslim edilmiştir. Üstelik bölücü başının postacılığını da Adalet Bakanlığı yapmaktadır.

PKK; sınır dışına çıkacak dediler.

PKK şehirlere yerleşti.

Kendi kolluk gücünü kurdu.

Yol kesti, haraç aldı. Türk askeri geçerken üç renkli pis paçavralarını, Mehmet’in gözüne soka, soka, “Başkan Apo” diye bağırdılar.

BDP/PKK/KCK, Güneydoğu’da Devlet’i yok sayarak, Türk’ün vatanına el koydu. Ne vali, ne kaymakam ne jandarma, asker…

Peki, bunlar olurken Devlet nerede? İktidar ve muhalefet partileri nerede?

Tümü sandık müsameresinin peşinde…

Son söz Mustafa Kemal Paşa’nın, karar ise büyük Türk milletinindir.

“Baylar, sırası gelmişken, saygıdeğer ulusuma şunu öğütlerim ki: Bağrında yetiştirerek, başının üstüne dek çıkaracağı adamların kanındaki, duyuncundaki (vicdanındaki) öz mayayı çok iyi incelemeye dikkat etmekten, hiçbir zaman geri kalmasın”. Nutuk-Sayfa -295

Figen ÖZEN, 5 Şubat 2014

Resim
http://www.milliiradebildirisi.org
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Şu dizine dön: Figen ÖZEN

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x