Evren ve Işıl kardeşime… “Gelecek” yetiştiren tüm dostlarımıza…

Merhaba ÖYKÜ;

Seni ilk gördüğümde o kadar tatlıydın ki…

Bu yazıyı okuduğunda ya da şöyle söyleyeyim; bu satırları idrak etmeye başladığında yaşın kaç olacak bilmiyorum. Bunun en uygun zamanını anne ve baban zaten belirleyecektir.

Bugün sen, tam da şu an da elindeki renkli kalemlerle duvarları boyamakla, ortalığı dağıtıp annene saç baş yoldurmakla ve yeni çıkmış iki dişinle etrafa gülücükler dağıtmakla meşgulsün. Seni sevenlerin gözünde ve gönlünde ki değerinden bihabersin…

Büyüdüğünde ve bir gün kocaman bir kız olduğunda, Dünya nasıl bir yer, Türkiye nasıl bir ülke olacak bilmiyorum ama tahmin edebiliyorum… Belki de bu mektubu sana bu yüzden yazıyorum. Ailenin senin üzerine nasıl titrediğini bilen birisi olarak bunu kendime görev sayıyorum.

Seni en iyi okullarda okutmak isteyen, en iyi eğitimi almanı arzulayan bir ailen var. Her imkanı seferber edecekler ve bu emellerine ulaşacaklar Allah’ın izniyle…

Toplumda söz sahibi olup haksızlığa karşı sesini yükseltecek bir birey olman hepimizin dileği. Üreten, düşünen, okuyan ve hedefleri olan birisi olacağından ise kesinlikle şüphem yok. Bazı arkadaşların gibi silik, fikirleri olmayan, her söyleneni akıl süzgecinden geçirmeden doğru kabul eden birisi olmayacaksın. Aldığın terbiye ve alışkanlıklar ömür boyu sana yol gösterecek.

Dinini, dilini ve mensubu olduğun milleti her daim en üstte tutacak, bu saydıklarımı aşağılamaya çalışanlara karşı var gücünle mücadele edeceksin. Dinin en üstün din, dilin köklü geçmişiyle en güzel dil, milletin tarihinde utanç taşımayan belki de tek ve en güçlü millet bunu kesinlikle unutmayacaksın.

Tarih kitaplarıyla büyüyüp, gerçekleri ve geçmişi anlamlandıracaksın, yorum gücüne güç katacaksın… Günümüzde yaşanan kutuplaşmalar seni asla ve asla etkilemeyecek. Senin “Dinini” “Atatürkçülüğünü” ve “Milliyetçiliğini” hiçbir parti sınırlandıramayacak çünkü senin bu değerlerin her şeyin üstünde bir yer bulacak kendisine… Okuyacak, okudukça kendi fikirlerini olgunlaştıracaksın. Duyduğun değil, özümsediğin bilgilerle hayatının her safhasında ayrıcalıklı bir yere sahip olacaksın…

“Sağ’a”, “Sol’a” sapmadan dimdik yürüyeceksin, kendi duruşunu sergileyecek böylesi ayrımlara hayatında yer vermeyeceksin. Günlük çekişmelere, kişisel menfaatlere, ufak çıkar hesaplarına tenezzül dahi etmeyeceksin.

Gözlerinde ki o ışıltı tüm ülkeyi kaplayacak, bizlerin yapamadığını, gücümüzün yetmediğini sen gerçekleştireceksin… “Yani bir şeyleri değiştirebilmeyi…” Önce kendinden başlayarak, çevrendekileri ve en sonunda da Türkiye’yi… Tıpkı su damlası misali genişleyerek etkileyeceksin tüm insanları… Zor mu peki? Seni yetiştiren insanları tanıyorum ve onların yetiştirdiği Öykü bu soruma “zor değil” diye cevap verecektir eminim. Kendinde o güveni her zaman hissedecek, hiçbir zaman karamsarlığa düşmeyeceksin.

“Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır” demiş seninde çok seveceğine inandığım o büyük lider. İşte O’nun hayatını okuyarak ümitsizliğe düştüğünde onun ışığına sarılarak kurtulacaksın içinde bulunduğun karanlıktan…

Tarihini tanı, ecdadını bil, geçmişini unutma hiçbir zaman… Ailenden aldığın terbiye, köklerinden gelen sağlam kültür seni basiretsiz, kişiliksiz kişilerin her zaman önünde ilerletecektir emin ol. Damarlarında ki ‘asil kan’ sana her zaman güven verecektir.

Hani dedim ya Dinini, Atatürkçülüğünü ve Milliyetçiliğini bir boyunduruk içerisine almalarına müsaade etme… Böylesi tabu saydığımız kavramlar, tartışılmaz dediğimiz bu öğeler menfaatçi insanların elinde öylesine oyuncak edildi ki günümüzde… Siyasi çekişmelerin en aranılan öğeleri konumuna getirildi bu kutsallarımız. Sen kendi hayatını en doğru şekilde yaşarsan zaten o ilerlediğin yolun sonunda bu üç şeyi bulacaksın. Biz sahip çıkamadık kendi hayatımızda, hiç olmazsa sen kendi değerlerine sahip çık.

Ve ne bulursan oku, ayrım yapma tek taraflı bakma olaylara her zaman eleştirel ol. Hiçbir bilgiyi doğru kabul etme, kendi mantığınla, deneyimlerinle zaten doğru olanı bulacaksın ve yazmaya çalış öğrendiklerini başkalarına aktarmadıktan sonra hiçbir anlamı yok öğrendiklerinin bunu unutma…

Evet, mektubu okuyan genç bayan ve şu an ki minik tatlı bebek. Umutsuzluğa düştüğüm her anımda çocukların gözlerinde ki ışıltı güvenimi tazeliyor. Bu mektubu okuduktan sonra da gözlerinde ki ışıltının bir kat daha arttığını görebiliyorum ve bu an senin için yeni bir başlangıç olsun ne dersin? Biz sana güveniyoruz sen de kendine güven…

Gözlerinden öpüyorum. Her şey gönlünce olsun…


Ömer YILDIZ ( Yazıları Facebook’tan takip etmek için : http://www.facebook.com/mryldz46 )
Mail adresi: mr_yldz@hotmail.com