Ne Olacak Hâlimiz Çıksın Fâlimiz!

Ne Olacak Hâlimiz Çıksın Fâlimiz!

İletigönderen Feza Tiryaki » Pzr Oca 30, 2011 1:16

Ne Olacak Hâlimiz Çıksın Fâlimiz!

Bu iktidar, 2002 yılında pat diye başa geçti. Kimse ne olduğunu olacağını anlayamadı bile önceleri. Ağır hasta olan, son döneminde yürümek de bile zorluk çeken Ecevit’in kurduğu hükümet önce bıkkınlık, bezginlik yarattı halkta. Sonra yaratılan ekonomik krizle düşünme yeteneği alt üst edilen aptallaşan halkımızın şaşkın bakışları altında bu iktidar, Deniz Baykal’ın da yasaların çiğnenmesine gözyummasıyla o dönemde masallardan farksız bir şekilde gökten zembille inerek başa geçti.
Nasıl kişilikler iş başındaymış ki, bu devleti kendi elleriyle değişsin, dönüşsün, satılsın savılsın diye teslim edenler, bu teslimiyetin zeminini hazırlayanlar o günden bugüne ortada yoklar.
Hani nerede Mesut Yılmaz?
Onun öncesi Tansu Çiller?
Yedi yıl Cumhurbaşkanlığı yapan Necdet Sezer?


Bir günden bir gün ortaya çıktılar mı ülkemizde bu kadar Ali Cengiz oyunları oynanırken, ülkemiz ekonomik yönden çökertilirken, doğası, yeraltı- yerüstü kaynakları küresel canavarlara teslim edilirken…
Daha önceki Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel televizyonlara çıkıyor, önemli durumlarda görüşlerini bildiriyor… Bu üç şahıs yerin altında bir deliğe girdiler sanki…
Anayasa Mahkemesi yapısal olarak değiştirilmek istenirken, Yargıtay değiştirilirken, Hakim ve Savcılar Kurulu üyelerinin seçim yasaları değiştirilirken, yargı kurumundan Ecevit’in engin öngörüsüyle(?) seçilen Necdet Sezer bir söz söyledi mi?
Deniyor ki ama ne çok ihanet yasasını önledi, ne çok yasayı geri çevirdi.
Artık öyle bir durumdayız ki, görevi vatanın milletin çıkarlarını korumak, savunmak olan ve bu görevi yapan bir Cumhurbaşkanı görevini doğru yaptı diye övülüyor!
Peki ya yapmadıkları?
Görevi biter bitmez büründüğü sessizlik…Ortadan kayboluş…
Bir zamanlar esip kükreyen, bu milletin kaderini elinde tutan Mesut yılmaz nerede, ne yapıyor haberi olan var mı?
Türkiye’yi AB ile imzaladığı Gümrük Birliği anlaşmasıyla, AB ülkelerinin mal cenneti yapan, önlerine yem gibi atan, fabrikalarımızın sıra sıra kapanmasına sebep olan, esnafı bitiren, Türk malını piyasada çökerten bu ABD’de yetişip başımıza konan kadın şimdi nerede?
Ülkemiz bu el değiştirmeyle öyle az buz değil tamamen dönüştürüldü, ters yüz edildi aradan geçen bu sekiz yıl içersinde…
Önceleri hep kötü yönetilen, yolsuzlukla, yoksullukla canından bezdirilen halkımız bu dinci kadroya acaba bunlar başka mı çıkacak? Allah’tan korkar da ülkeyi iyi yönetirler mi dediler. Bunların dinci yönlerine, ülkemizin İran’a döndürülme tehlikesine bile pek aldıran olmadı o sıralar hatırlarsınız.
Tarihin çöplüğüne gitti bu siyasetçiler diye açık gizli hepimiz bayram ettik. Bu ülkeyi kötü yönetenlerin meclise bile girememesine…Hatalarını ödemelerine.
Ama bu bayramımız çok kısa sürdü.
Takke düşütü kel göründü daha bir kaç ay içersinde…
Bizi dönüştürecek, bizi ellere teslim edecek, bizi bitirecek yasalar peşpeşe çıkmaya, dış güçlerle bizim aleyhimize gizli- açık anlaşmalar, işbirlikleri yapılmaya başlanmıştı bile hemen.

Bu arada seçim hileleriyle diyelim, halkın aldatılmasıyla diyelim veya halkın kafasının karıştırılmasıyla diyelim veya veya vatan millet düşmanlarının bilinçli oylarıyla üç kez seçim kazandı bu kadro.
Ve şu an içinde bulunduğumuz duruma düştük.
Demin doktorlar feryat ettiler.
31Ocak’ta yürürlüğe girecek bu performans sistemi felakettir dediler.Bu doktorluğun, bu üniversitenin sonudur dediler!
Daha geçen gün Tuncelililer Ankaradaydı, sularımız elimizde alınamaz diye başka bir feryat içindeydiler. HES adı altında yapılacak santrallarla, sularımızın ve bu suların çevresinin 49 yıllığına kiralanarak halkımızın elinden derelerinin alınmasına, çevrenin susuz bırakılıp doğal dengesinin bozulmasına başta Karadeniz bölgemiz olmak üzere her yerden karşı çıkılıyor.
Yine dünkü gazetelerde vardı:

Ümit Özdağ aşağıdaki soruyu soruyor ve sonra şöyle cevaplıyor:

„AKP Haziran 2011 seçimlerini kazanırsa Türk milletine ne olacak?“


“Yukarıdaki sorunun cevabı çok kısa ve açıktır. 12 Haziran 2011 genel seçimlerini AKP’nin kazanması durumunda ve Yeni Türkiye’nin anayasasını yapması durumunda federal bir devlete dönüştürülecek Türkiye Cumhuriyetinde Türk milletinin hukuki ve siyasi varlığına son verilecektir. Kendi kendinize yok bu kadar da olmaz! Ümit Özdağ aşırı hassasiyet gösteriyor diyebilirsiniz. Ancak bu tespitimi AKP’li yetkililerin açıklamalarına dayandırıyorum. „

Ümit Özdağ söylüyor bunu MHP’ye yeni katılan değerli bir siyaset bilimcimiz, bilim adamımız...Bu sözleri öyle ezbere de söylemiyor, bir bilim insanının yoluyla, araştırıp sonuç çıkararak söylüyor. İktidar ileri gelenlerinin sözlerinden çıkarıp söylüyor, bunların olacağını söylenen sözlerden çıkarıyor ve bizleri uyarıyor. Şu sözün ne anlam taşıdığını biz mi anlamıyoruz veya anlıyoruz da boş ver mi diyoruz. Ümit Özdağ açık ve kesin olarak söylüyor işte:

„Türk Milletinin hukuki ve siyasi varlığına son verilecektir!“

Zaten artık kimse birşey saklamıyor. Hedefleri yeni anayasa. Bağıra bağıra söylüyorlar bunu. Kanlı terör örgütü dört gözle seçimi bekliyor. Seçime kadar bekleyeceğiz dediler , bekliyorlar ki ortalık sessiz…Yeni anayasa Türk Milletini ortadan kaldıracak anayasa!
Atatürk’ün kurduğu cumhuriyeti sona erdirmek isteyenlerin yapmak istediği anayasa!
Söylenen söylendi hele bu son yıllarda herkes eteklerindeki taşı döktü ! Bir tek adını koymadılar yapacakları işin.
Ümir Özdağ bu kadar açık ve kesin söylüyor da olacakları, yine bir bilim adamımız olan yeni CHP’li Süheyl Batum bilmiyor mu bunları?
Soruyorlar ona geçen gün:
İmralı’ya ev hapsi olur mu?
“Şu aşamada herhalde mümkün değil. Türkiye’de iki tarafın kayıpları da çok taze.”
Milletin bel bağladığı, altı oklu Atatürk’ün partisi diye gözüne baktığı partinin yeni genel başkan yardımcılarından biri Süheyl Batum. Ve yukarıdaki sözü söylüyor. “İki tarafın kayıpları çok taze.”
İki taraf?
Sakın Süheyl Hoca’nın kastettiği taraf Türk Devleti, Türk Ordusu olmasın?
Diğeri de devletine silah çeken, isyan eden, başkaldıran eli silahlı terör örgütü…

Muhalefet partimizin biri bu halde ne yazık ki…Daha hızını alamıyor devam ediyor:
“Öcalan’ın eve çıkması insanlarda huzursuzluk yaratır. Hâlâ idam edilsin diyenler var. Aslında Türkiye bunları çözebilecek bir ülke olduğunu göstermiştir. Apo yakalandığında partiler ‘Kürt realitesini tanımalıyız’ diyordu. 2001’de Kürtçe konuşma yasağı, sonra OHAL kaldırıldı. Daha ortada AKP yoktu.”
Oh oh maşallah diyelim ve soralım yeni CHP’li Başkan Yardımcısına:
Siz bu sözlerinizle AKP’yi aklamadınız mı şimdi? Daha o zamanlar AKP yokmuş ve Kürt realitesi tanınmışmış…Şu aşamada terörist başının(Süheyl Hoca çok samimi bir ifadeyle Apo diyor) salıverilmesi mümkün değilmiş…Şu aşamada ama dikkat edin şu aşamada deniyor!
Bu dedikleri ne demektir kelimelerin arkasına sığınmadan millete anlatsa da nedir ne değildir anlasak?
Bu küresel oyunda, bu ABD, AB, İsrail ve iktidar eliyle dönüştürülecek, anayasası değiştirilecek, devletin yapısı başka bir yapıya döndürülecek oyunda siz neredesiniz? Haburlu teröristlerin avukatı ile kolkola İmralılı ufuklara mı götüreceksiniz memleketi?
Sonra seçim sandığında bize soracaklar: Kimi seçeceksiniz? Seçtiğinize oyunuzu verin. Hadi, sandık başına!
Biz de herhalde gidip falcılara el açağız:

Neyse hâlim, çıksın fâlim!…

Feza Tiryaki, 30 Ocak, 2011
Kullanıcı küçük betizi
Feza Tiryaki
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 986
Kayıt: Sal Kas 09, 2010 14:12

Şu dizine dön: Feza TİRYAKİ

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x