Ne Olduğumuzu Değil, Ne Olacağımızı Düşünmeliyiz...

Ne Olduğumuzu Değil, Ne Olacağımızı Düşünmeliyiz...

İletigönderen faruk haksal » Prş Ağu 25, 2011 9:40

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde dokunulmazlık zırhına sarılı olarak bekleyen kaç dosya olduğunu biliyor musunuz?
- Evet, tam 677 dosya!..
677 dosya içeriğinde “şüpheli” konumunda olan milletvekilleri Meclis lokantasında yemeklerini yiyip, kahvelerini yudumlar, bu milletin sınırlarını korumak için göğüslerini PKK teröristlerine siper eden Türk Silahlı Kuvvetleri’nin subayları hapiste çile dolduruyor.
Ama PKK dağ başlarını tutmuş, vuruyor da vuruyor…
Diyarbakır’da teröre karşı yürütülen silahlı mücadelede önemli bir mevkide bulunan bir general daha geçtiğimiz günlerde zindana gönderildi.
Ama aynı günlerde Türk savaş uçakları PKK mevzileri bombalamaktadır.
Ancak PKK’nın mevzileri, sarp dağların arasına gizlenmiş olan derin mağaraların içinde konuşlanmış durumdadır.
Dışarıda bombalar vızıldamakta, mağaranın içine gizlenmiş olan PKK’lılar çaylarını yudumlamaktadırlar.
Türk savaş uçaklarının bombalarının yarattığı alanı Türk piyade birlikleri zapt etmedikçe askeri bir başarının kalıcı sonuçlar vermesi mümkün değildir.
Peki bu gerçek Türkiye’yi yönetme sorumluluğunu taşıyan kişilerce bilinmemekte midir?
Bilinmemesine imkân yoktur.
O zaman bunca masraf, bunca emek, bunca güç ne için sarf edilmektedir?
Türkiye’nin izlemekte olduğu siyasetin dümenini ellerinde bulunduran 677 suç dosyasının “şüpheli”si olan kişiler bu sorumluluğu üstlenebilecekler midir?
Sözünü ettiğimiz bu 677 suç dosyası gerçeğinin ikinci sırada önemli bir sonucu daha vardır.
Gerçekte buna sonuçtan çok, işlev demek daha doğru olur sanırız.
Bu noktada siyasi parti liderlerinin ellerinde tuttukları işlevsel bir yetkidir.
Bu yetki, milletvekili olacakları belirleme yetkisidir.
Meclis başkanının sumenin altında kendisine ait bir suç dosyası olan milletvekili, ilk seçimlerde bu listenin içinde yer alıp, seçilemezse ne olur?
Suç dosyası TBMM Meclis başkanının sumeninden yola çıkar, ilgili adli mercie varır ve seçilemeyen sabık milletvekiline bir zahmet savcılığa giderek yaptıklarının hesabını vermek düşer…
O zaman demektir ki, koltuğunu suyun başına yerleştirmiş olan parti başkanı, bütün ipleri elinde tutmaktadır ve keyfi istediği gibi insanların kaderleri ile karagöz oynatır gibi oynamaktadır.
Son milletvekili seçimleri sonunda suç dosyaları Meclis başkanlığından ilgili savcılığın yolunu tutan tam 97 kişi bulunmaktadır. Bu açıklama resmi makamlarca yapılmıştır.
Bir zamanların Maliye Bakanı Unakıtan da bu kişilerin arasındadır…
Demek ki bu kişinin, devletin malını “babalar gibi satması” da pek bir işe yaramamış ve Unakıtan bey/biraderimizin bileti kesilmiştir.
Sayın Unakıtan bu biletin rezervasyonunu hangi hareketi ile sağlamıştır bilinmez. Ama içinde bulunduğumuz süreçte rezervasyon, kesin bilete dönüşmüş ve kader ağlarını bu yönde örmüştür.
Bizce bu olaydan çıkartılacak önemli dersler vardır…
Her şeyden önce, “Hukuk herkese lazımdır” cümlesi bir kez daha doğrulanmıştır.
İkinci olarak insanlar, “ne oldum değil, ne olacağım,” sorunsalını bir kez daha düşünmelidirler…
Kaddafi neredeydi?.. Nereye geldi.
Saddam neredeydi?.. Nereye geldi.
Bizim Başbakanımız nerede?.. Ve nereye doğru gidiyor?
Düşünmek lazım, düşünmek…
Çok düşünmek!

farukhaksal@superonline.com
LÜTFEN TIKLAYINIZ:
http://www.soruyusormak.com
http://www.kitlecizgisi.com
http://www.dnm-ler.com
Faruk Haksal
Kullanıcı küçük betizi
faruk haksal
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 344
Kayıt: Pzt May 24, 2010 10:01

Şu dizine dön: Faruk HAKSAL

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x