TERÖRİST MAHSUN KORKMAZ'IN HEYKELİ ÜZERİNE
TÜRK MİLLETİNE ÇEKİLEN ALGI OPERASYONU



PKK'lı terörist Mahsun Korkmaz'ın heykelinin dikilmesi,Türk milletinin milli refleksini ölçmek,emperyalizmin operasyon yıllarından geçen Türk topraklarında,yapılan "algı operasyonu" ve milli dokumuzu tahrip etmekte küresel efendilerin katettikleri yolu ölçmek için öne çıkan yönlerden yalnızca bir tanesiydi.

Peki Batı emperyalizminin kullandığı diğer psikolojik savaş yöntemleri ve algı operasyonları nelerdi?Bunlardan bazılarını sıralayalım.

- "Ana dilde eğitim" üzerinden ayrı bir dil ve millet yaratma çabası ve Türk Ulusuna bunun "masum-demokratik bir talep" olduğu yönünde başlatılan kampanyalar.

- Akil insanlar gibi,geçmişte oluşturulan Heyeti Nasiha türü akademisyen ve sanatçı üzerinden bölücülüğü Türk Milletine kabul ettirme yönünde başlatılan çalışmalar.

- PKK'nın legal kanadı olan BDP-HDP tipi "yasal" bölücü örgütlerin medyada parlatılması.BDP-HDP içerisinde öne çıkmış,sempatik görünmeye çalışan figürleri kullanmak.(Örneğin "sanatçı-yönetmen yönüyle tanınan S.Süreyya Önder)

- Terörist Ele Başı söyleminin "İmralı" ya da "PKK Lİderi" gibi söylemlerle yer değiştirmesi.

- Kimi "heyet"lerin sürekli "İmralı" ile görüşmesi,önemli bir olayın hemen ardından PKK'nın sözde "kanat"larının açıklamasına medyada çok geniş yer verilemesi.

- PKK'nın yol kapatma olayının abartılarak medyada geniş yer alması ve bunun üzerinden bölücü terör örgütünün medya üzerinden gövde gösterisi yapması.

- Türk Silahlı Kuvvetleri'ne bağlı kurumların pasifize edilmesi ve sonrasında "Ordu görevini yapmıyor","TSK güçsüzleşti" denilip Türk Silahlı Kuvvetleri'ne olan güvenin sarsılmaya çalışılması.

Adım adım ve çok yavaş bir şekilde zihinlere işlenen medya üzerinden gerçekleştirilen bu propaganda ile;bölücü terör örgütü adeta bir "politik parti","herhangi bir siyasi figür";"popüler kültürün bir parçası" haline getirilmeye çalışılmıştır.Son olarak da Türk milletinin sabrı açıktan sınanmış ve ilerileyen dönemde olası bir milliyetçi tepkinin düzeyi ölçülmeye çalışılmıştır.

Sosyal medya üzerinde Türk milletinin olaya yönelik tepkisi emperyalizm ve topraklarımızdaki uzantıları tarafından "test" edilmiş,durum Diyarbakır Valiliği üzerinden "kurtarılmıştır".

Türk milletinin özellikle de gençliğin bu saldırıya karşı yanıt vermesi ve örgütlenme çabasına girmesi tabi ki önemli bir olgu.Ancak buna rağmen Türkiye'deki egemenlerin böyle bir girişimde bulunmaya cesaret etmesi ise ayrıca hesaba katılması gereken bir olgu.

Mithat AKAR