Öncü İşgal Kuvvetleri / Zahide UÇAR

Öncü İşgal Kuvvetleri / Zahide UÇAR

İletigönderen Oğuz Kağan » Cmt Tem 31, 2010 8:32

Öncü İşgal Kuvvetleri

ABD’nin Irak’ı işgal etmesini kim kolaylaştırdı? Talabani ve Barzani. Peki, Türkiye’nin ABD ve küresel işverenler tarafından işgal edilmesine kim el verdi? AKP!!.

Bazı körler, NATO eğitiminden geçmiş bazı Paşalar ve muhalefet maalesef bu gerçeği çok geç anladı. Anladığında ise atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmişti.

2007 yılında Yeniçağ TV’de Kemal Kerinçsiz’in yaptığı bir programa telefon ile bağlandığımda; “AKP bir parti değildir” demiştim. Bugün geldiğimiz noktada AKP’nin bir parti değil, öncü işgal gücü gibi faaliyetler yürüten bir yapı olduğu “bütün karartmaya rağmen” ortaya çıkmıştır.

Erdoğan Türkiye’nin Barzani’sidir. Barzani de, Erdoğan da BOP projesinde ABD tarafından görevlendirilmiştir. Talabani-Barzani ikilisi Irak’ı bölme görevini yürüterek Irak’ın kaynaklarını ABD ve İngiliz şirketlerine peşkeş çekmiştir. Peşkeş çekerken de Barzani inanılmaz boyutlarda zenginleşmiştir. Tıpkı Türkiye’nin kaynaklarını özelleştirme adı altında uluslararası sermayeye yağmalatanların zenginleştiği gibi... Irak’ı yağmalamak için savaşmak zorunda kalan küresel çete, Türkiye’yi AKP sayesinde savaşmadan yağmalamış, üstelik savaşmadan Türk Ordusu’nu tutuklayabilmiştir. Irak’ta ilk iş olarak halkın gözü-kulağı olan aydınları katleden ABD, Türk Halkını aydınlatan aydınları BOP Eş Başkanı’na liste vererek esir etmiştir. Yani, Irak’ta yüzlerce asker, binlerce top-tüfek-bomba ile yaptığını, Türkiye’de sadece BOP Eş Başkanı vasıtası ile başarmıştır. AB-D 1OO yıllık hedefine savaşmadan AKP ile ulaşmayı hedefliyor. Bu hedeflerden biri de Türk topraklarında bir Yahudi Kürdistan’ı kurmak… “İkiz Yasalar” denilen İHANET YASALARI bu hedefe ulaşmak için AKP’ye çıkarttırıldı.

Bosna örneği görüldükten sonra bazı aymazlar ve muhalefet belki uyanmıştır. Bu ikiz ihanet yasaları ne yazık ki Atatürkçü geçinen Ahmet Necdet Sezer tarafından onaylanmıştır(!).. Kutlu Doğum haftası etkinliğinde bir kız çocuğunun görev almasını eleştirerek halkın hassasiyetlerini AKP’ye destek yönünde tepkiye çeviren Audili Paşa, bu ikiz ihanet yasaları hakkında bir kelime dahi etmemiştir!!.


2007 yılında bu tehlikeye dikkat çekmek için “İç Savaş Tehlikesi” başlığı ile bir yazı yazmıştım.
http://www.internetajans.com/default.asp?t=wa&wid=18&aid=1456

AB-D önce yaygın basını Recep Efendi eli ile teslim aldı. İnternet sayfalarında yazılanlar sadece belli kesime ulaşıyor. Ne yazık ki basın “BAS”ma görevini yerine getirip Türk Halkı’nın zihinlerini işgal etmiştir. Yandaş basın aslında işgal kuvvetleri basınıdır.

Ahlaksızca soru çalarak başkalarının hakkını yiyip polis olan güruh ise, milli olup devletin bağımsızlığı ve bütünlüğünü savunan asker ve aydına, hatta kendi arkadaşlarına pusu kurmakta, yani AB-D adına görev yapmaktadır. Bir polis yaşadığı ülke bayrağını niye indirir? Niye Türk Bayrağını “TAHRİK UNSURU” diyerek indirtir? Türk Bayrağı olan araca niye ceza yazar? İşgal kuvvetleri adına görev yapıyorsa, bağımsızlığın temsili olan bayrak tabii ki onu rahatsız eder. Durum bu kadar açıkken, niye lafı eveleyip geveliyorsunuz?

Haaa, bir de sivil kuruluşlar adı altında çalışan “sivil ihanet kuruluşları” var? Yani işgal kuvvetlerinin sivil ajan kuruluşları… Küresel sermayenin bayisi olan sözde işadamlarının kuruluşlarını da unutmayalım. Hani bir hatun “en çok vergiyi biz veriyoruz, söz söyleme hakkımız var” diyordu ya? İşsizlik fonunda biriken garibanın hakkı olan parayı bile kendileri için istediklerini unuttuğumuzu sandılar herhalde? Hiçbirinin çocuğunun kritik bir yerde askerlik yaptığını duyamadığımız işverenler… Ticaretten çok para satmaktan para kazanan Galata Tefecileri… Türkiye’nin yıllardır iliğini-kemiğini sömüren, sömürürken de küresel sermayenin izin vermediği hiçbir işe el atmayan, attırmayan tefeciler… Onların söz söylemeye hakkı varmış(!).. Bak sen hele… Bak sen galata tefecilerine… Küresel efendilerinin tombalacılarına bak sen!!.

İstanbul’u ikinci Vatikan yapmak isteyenlere el veren AKP… Rum Pontus’u kurmak isteyenleri desteklercesine Sümela’yı ibadete açan AKP… Herhalde Şehit edilen Sadık Ahmet’in kemikleri sızlıyordur. Ufukötesi Gazetesi’nin son yemeğinde şöyle diyordu şehit Sadık Ahmet’in eşi Işık Ahmet:” Sanmayın ki biz oralarda sizi unuttuk.” Evet Sayın Ahmet, ne yazık ki biz kendimizi unuttuk. Kendini unutmayan bir halk bir işgale nasıl bu kadar kör olabilir?

Bir işgal polisi Çetin Paşa’nın koruması askerlere demir çubukla saldırmış. Bir milletin ordusuna kim düşman olur? Düşman askerleri ve işgalci kuvvetler tabii ki. Hala olanları anlamıyorsanız yazıklar olsun! Orduyu tutuklu hale getiren kim? ABD’nin MEMURU, Eş Başkanı, Ergenekon’un Savcısı Zat. Yasemin Çongar Başbakan’dan ve İstihbarattan destek alıyoruz demedi mi? Bu tezgahı, CİA yargısını Başbuğ “hukuka saygılıyız” diyerek dolaylı da olsa meşrulaştırmadı mı?

Gene 2007 yılında Büyükanıt’ın bir şehit cenazesinde ağlaması üzerine “Ülkeyi Yönetenler(!!) Neyin Sorumlusudur??” başlıklı bir yazı yazmıştım.
http://www.internetajans.com/default.asp?t=wa&wid=18&aid=1084

AKP İstanbul’un tanıtımını bile Türksüz Bizans üzerinden tanıtmaya kalkmıştı. Devleti Dersim’de katil, Türk Halkı’nı azınlıkları gönderen faşistler olarak dünyaya şikayet etmişti. Her başları sıkıştığında ABD’nin beslemeleri gibi soluğu ABD konsolosluğunda alıp milleti ve orduyu onlara şikayet etmişlerdi.

Yerel seçimlerde Ordu’nun bazı mensuplarının DTP yerine AKP’nin kazanması için çalıştığını duyunca gülmüş ve; “AKP DTP’den farklı değildir. Üstelik daha yıkıcı olabilirler, çünkü ellerinde iktidar gücü var.” demiştim. Bu saflık, bunları siyasi bir parti sanma yanılgısı Ordu’yu tutuklu hale getirmekle sonuçlandı. 102 subayına tutuklanma emri çıkarılan Genelkurmay Başkanı da yerinde oturuyor, Erdoğan’dan medet umuyor. Kurttan medet uman kuzu gibi…

Sayın Başbuğ, Türkiye savaşa girse kaç paşa, subay, general esir alınırdı? Şimdikinden daha mı fazla? Yazık, yazık ki ne yazık!!.


Silivri esir kampında ki davada Ergün Poyraz’ın avukatı Hüseyin Bozan(kendisi de aynı davanın tutuksuz sanığı) ikiye bir mahkemesinin hakimlerinden;
“Mahkemenizden Ergenekon Davası için Başbakanlık örtülü ödeneğinden Başbakan para ayırmış mıdır? Ayırdı ise miktarı nedir? Kayıtlara geçsin istiyoruz.” Diye talepte bulundu.

Herhalde Başbuğ bu konulara da kafa yormuyordur.

2007 genel seçimi öncesi Barzani ne demişti. Erdoğan’ı seveni biz de severiz, sevmeyeni biz de sevmeyiz. Elinde Mehmet’imin kanı olan Barzani niye bu kadar Erdoğan’ı seviyor acaba? Aynı projede, BOP’de birlikte çalıştıkları, çalışırken de “Baron”laştıkları için mi?

Irak’ı ABD’ye peşkeş çeken Barzani, bütün zenginliklerimizi küresel sermayeye talan ettiren, ettirirken de zenginleşen Erdoğan… Ve o Erdoğan’dan medet uman Başbuğ… Hala anlamadınız mı? Anlamadı iseniz anlatayım:

AKP, işgalci basın, seçilmiş polis, seçilmiş sermayesi ile öncü işgal gücüdür! Ve Lozan’ın intikamı 7 düvel tarafından AKP ELİ ile alınmaktadır!!. Nokta!!!..

Not:

Kılıçdaroğlu Dörtyol ve İnegöl’deki çatışmayı fakirliğe bağlamış. Teşhis buysa millet yandı. Sayın Kılıçdaroğlu, millet 8 yıldır iteleniyor, horlanıyor. Evlatlarını şehit edenler el üstünde tutuluyor. 57. Alay’ın yok olurken yere düşmesin diye ağaca takdığı bayrağımız çiğneniyor, ayaklar altına alınıyor. Türk adı Anadolu topraklarından silinmek isteniyor. Size bu çatışmayı fizik kuralına göre anlatayım:
Bir kap sürekli dolar, çıkışı olmazsa en sonunda o kap patlar. Ya da etki ne kadar şiddetli ise, tepki de o şiddette olur. Elektrik yüklemesinde ise topraklama yoksa çarpılırsın.

Halk artık doldu, yüklenme çok şiddetli ve çıktı alamıyor. Hükümet edenler bilinçli bir şekilde bu basıncı artırıyor. Bu basınç sonucunda toplumsal patlama kaçınılmazdır. Duygusal, romantik yaklaşımları bırakın da, konulara bilimsel-teknik akılla bakın veya bakan adam gibi danışmanlar bulun.

Hay-huyla geçirecek zamanımız yok! Bilmem anlatabiliyor muyum?


Z_eucar@yahoo.com.tr
Zahide UÇAR, 29 Temmuz 2010
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Şu dizine dön: Zahide UÇAR

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x