Peki, Niçin Böyledir?..

Peki, Niçin Böyledir?..

İletigönderen faruk haksal » Çrş Oca 26, 2011 11:59

Haber spikeri ekranda duyarsız ve monoton bir ses tonu ile açıklıyor:
- Yapılan bir araştırmaya göre, Marmara Denizi’nin bir çöl haline geldiği saptandı… Artık hemen hemen hiçbir canlı bu sularda yaşayamıyor…
Marmara Denizi, bir vakitler sahip olduğu balık çeşitliliği [ve bolluğu] ile tüm ülkeyi besleyebilecek bir hazine idi…
Marmara Denizi’nde artık uskumru yok, lüfer na/mevcut… Hatta istavrite bile rastlanmıyor.
Marmara Denizi artık bir çöl!..
Peki neden böyle?..
Suç bende mi, yoksa sizde mi?..
Peki ya ozon tabakasının delinmesi?..
Bu sorun, tüm dünya insanlarının sağlığını ciddi biçimde tehdit eden bir hale nasıl getirildi?..
Kim getirdi?
Sorun insanda mıdır?
Yoksa nitelikleri herkesçe çok iyi bilinen “insan yapısı”nın kontrol altına alınmamış olmasında mıdır?
İnsan bencil bir varlıktır.
Ancak bizce önemli olan, bu köklü nitelik karşısındaki kolektif tavırdır…
İnsanın bencilliğinden doğabilecek zararlardan toplum [yani öteki insanlar] iki yolla korunabilir.
Birinci yol, eğitim sisteminin dayandığı temel ilkeler içinde bencilliği törpüleyecek öğelerin yer almasının sağlanmasıdır. Özveri, iyi insan olma, sorumlu davranma, öteki insanlarla [toplumla] uzlaşı içinde yaşama ve kamu çıkarı [tüm öteki insanların çıkarı]’nı bireysel çıkarın önünde tutma…
Evet… Bütün bu değerler toplumun saygı duyduğu birer erdem haline getirilerek “Milli” eğitimin temelini ve esasını oluşturmalıdır.
İkinci yol ise, sürdürülen ekonomik [ve onun uzantısı olan] siyasal sistemin toplumsal çıkarı öne alan ilkelere dayandırılmasıdır.
Liberalizmin “bırakınız yapsınlar” serbestîsi, uzaktan bakıldığında bireysel özgürlüklerin korunduğu bir sistem olarak algılanabilir.
Ancak bu noktadaki “serbesti,” bir insanın ekonomik faaliyetinin topluma [yani öteki insanlara] dilediği gibi zarar verme imkânından başka bir şey değildir.
Hayır, bu bir özgürlük olamaz!..
Tam tersine, bir kişinin, öteki insanların özgürlüklerine tecavüz etmesi, onlara istediği gibi zarar vermesi biçiminde ortaya konan bir barbarlıktır…
Üç beş kişi cebini dolduracak diye, Marmara Denizi yok edilemez…
Çünkü Marmara Denizi toplumun malıdır. Ondan kar sağlayan üç-beş kişinin değil, herkesindir…
Üç – beş – onbeş uluslararası holding kasalarını dolduracak diye tüm dünyanın ortak hazinesi olan ozon tabakasının delinmesine izin verilemez…
Ancak dünya siyasetini yönlendirme gücünü ellerinde tutan liberal-kapitalist [yani emperyalist] ülkelerin aralarında düzenledikleri forumlarına, toplantılarına bir göz atınız.
Hangi toplantının gündeminde ozon tabakasının delinmesine karşı alınacak önlemler yer almaktadır?
Uluslararası toplantıların gündemini oluşturan konular, emperyalist devletlerin yayılmacı politikalarının stratejilerinin tartışıldığı “patron kulüpleri” konumundadır…
Enerji kaynaklarının paylaşılması, silahlanmanın dengelenmesi, etnik ve dinci ayaklanmaları oluşturma ve kışkırtma gibi konular bu toplantıların önde gelen değişmez gündem maddeleridir…
Peki, niçin böyledir?
İşte kafamızın içini aydınlığa boğacak, düşünmeden kabullendiğimiz birçok öğeyi yerinden oynatabilecek nitelikte, önemli bir sorudur bu…
Siyasi düşüncemizi, toplumsal değerlerimizi ve bir insan olarak kaç okka çektiğimizi ortaya çıkartabilecek değerde önemli ve değerli bir soru…

http://www.soruyusormak.com
http://www.kitlecizgisi.com
http://www.dnm-ler.com
Faruk Haksal
Kullanıcı küçük betizi
faruk haksal
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 344
Kayıt: Pzt May 24, 2010 10:01

Şu dizine dön: Faruk HAKSAL

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x