Sadettin Tantan: Savaş hukuku uygulansın!

Tartışma Alanı

Sadettin Tantan: Savaş hukuku uygulansın!

İletigönderen Türk-Kan » Prş Mar 08, 2007 13:27

Savaş hukuku uygulansın!

Yurt Partisi lideri Sadettin Tantan, Türkiye'nin iç ve dış güvenliğinin artık kırmızı alarm verdiğini söyledi

YURT PARTİSİ GENEL BAŞKANI SADETTİN TANTAN: TÜRKİYE İÇ VE DIŞ TEHDİT ALTINDA

Savaş hukukuna geçilsin

'Küresel gücün yol açtığı asimetrik savaş tehlikesi ile klasik ceza hukuku ile mücadele edilemez'

Anadolu'ya düzenlediği kapsamlı bir gezinin ardından açıklamalarda bulunan Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, Türkiye geneline hakim olan karamsar havaya dikkat çekti.

Eski İçişleri Bakanı ve Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, Mersin ve Trabzon üzerinde sergilenen oyunlara ışık tuttu. Tantan, ABD'nin, Mersin ve Trabzon üzerinden büyük projeleri hayata geçirmeye çalıştığını söyledi.

Türkiye'de son zamanlarda garip gelişmeler yaşanırken, öte taraftan bölgesel tehditler giderek artıyor. Türkiye bir riskle karşı karşıya mı?

Türkiye bölgesinde büyük risklerle karşı karşıya. Türkiye, bugünkü iç ve dış güvenlik anlayışı ile kendi güvenliğini koruyamaz. Bunun için iç ve dış güvenliğin içini doldurmak gerekiyor. Bu açıdan da ABD'nin kendi halkını koruyabilmek için devreye soktuğu 'savaş hukukunun' Türkiye'de de acilen uygulamaya sokulması gerekiyor. Çünkü asimetrik savaş bütün ülkeleri tehdit ettiği gibi bizim ülkemizi de yıllardan beri tehdit etmekte.

İç savaş tehlikesi var
Özellikle son günlerde siyasi iktidarın PKK'yı siyasallaştırma çabaları ve Kuzey Irak'ta ABD güdümündeki aşiret reislerinin, Türkiye'ye yönelik tehditleri arttı. Türkiye içerisinde ise onlarla birlikte hareket eden PKK yandaşlarının söylemleri dikkat çekiyor. Önümüzdeki süreçte ülkenin hem iç savaş hem de komşularla bir savaşa sürüklenmekte olduğunu okumak mümkün. Buna göre de, Türkiye bir taraftan savaş hukukunu parlamentosundan geçirirken, bir başka taraftan da yeni ihtiyaçları olan güvenlik hukuku, kolluk hukuku, içişleri hukuku, istihbarat hukuku, gibi hukuki altyapıları parlamentodan geçirmeli ve kurumsal altyapılarını oluşturmalıdır.

Herkes harekete geçsin
Dolayısıyla, bu iktidardan birşey beklemeksizin ellerinde gücü olan sivil toplum örgütleri, üniversiteler, işadamları, medya, toplumun bilinçlenmesi için yoğun ve örgütlü bir çaba içerisine girmelidir. Çünkü insanlar adeta şuurlarını, benliklerini, kimliklerini kaybetmiş yapıya dönüştürülmektedir.

Halkı teslime zorluyorlar
Mersin ve Trabzon'un, son günlerde medyada öne çıkarılmasını nasıl yorumluyorsunuz?
Güdümlü medya hem Mersin'de hem de Trabzon'da halkın kafasını karıştırmak, halkı tedirginliğe sevk etmek ve halkın küresel güce teslim olmasını sağlamak için sürekli yayınlar yapıyor. Bu çok eski bir proje. Mersin, kurdurulmak istenen Kürdistan devletinin denize açılış ayağı yapılmak isteniyor. Zaten Mersin, Adana, İskenderun hem büyük şirketler açısından, hem Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattının güvenliğinin sağlanması açısında küresel gücün kontrolü altında olması isteniyor. Ayrıca, GAP, Kıbrıs üzerinden Hazar havzasının kontrolü küresel güç için önemli. Trabzon hattı da kurdurulmak istenen Büyük Ermenistan devletinin denize açılım hattının bir ayağı olarak önümüze getirilmek isteniyor. Kıbrıs, Adana, Mersin İskenderun hattı hem küresel gücün kendi doğal zenginliğinin korunması açısından, hem Türkiye'ye gelen petrolün güvenli taşınması açısından buna paralel olarak Hazar havzasının kontrolü açısından önemli. Trabzon hattı ise Kafkasya ve Hazar havzasında küresel gücün faaliyetlerinin güvenliği açısından önemli.


'Türkiye bir yandan ekonomik olarak çökertilirken, diğer yandan zihinsel yıkımla karşı karşıya bırakılıyor'

Halk mevcut iktidardan hesap sorsun

* Siz Yurt Partisi Genel Başkanı olarak sorunları çözebileceğinize inanıyor musunuz?

Türkiye'nin sorunları çok büyük gibi gözükse de, çözülebilecek sorunlardır.
Siyasilerin, PKK'yı büyük bir tehdit gibi göstermesi halkı korku toplumu yaparken, suçları arttırıyor. Oysa devlet PKK'nın gücünü ortadan kaldırabilir. Bütün malvarlıklarına el koyabilir, her türlü altyapısını bozabilir. Vatandaş niye bunlar yapılmıyor diye düşünsün. Eğer böyle yapılırsa, hiçbir siyasi o koltuklarda oturamaz. Vatandaş bir takım konuları anlamak zorunda. Türkiye'nin yabancılara bağımlı olan siyasetçileri ve bürokratlardan kurtulması lazım. Ancak halk iktidara geldiği zaman yani Yurt Partisi iktidara geldiği zaman bütün bunlar bir anda ortadan kalkar. Türkiye'nin en büyük sorunu olan güvenlik sorunu biter. Adalet, hukuk zeminine oturur.

YP'ye katılın
Halkın kafasına bir takım bigiler yerleştirilmiş. 'Efendim Yurt Partisi küçük bir partidir. Onların etrafında hiç kimse yok. Saadettin Tantan yalnız bir adam gibi. 'Yurt Partisi'nin çok nitelikli kadroları var. Tabi ki bu yeterli değil. İnsanlar sevdiği güvendiği il ve ilçelerdeki insanları zorlasınlar Yurt Partisi kadroları içine girmesi konusunda onları yönlendirsinler. Halkımız kendi geleceğini sahiplenmelidir. Eğer milletimiz birisi gelsin bizi kurtarsın, bu tehditleri sonlandırsın anlayışına kapılırsa bu doğru olmaz. Çünkü artık kaybedecek zamanımız yok.

Gerçekler görülsün
Seçimlere giderken halkımız gerçekleri görsün. Türkiye'de dört buçuk yıldır iktidarda olan parti stratejik anlamda Türk ekonomisine istihdam yaratacak, yüksek teknolojinin imkanlarını geliştirecek hangi altyapıyı yaptı. Tam tersine var olan kuruluşları sattı ve borcun faizini ödedi. Halk bir etrafına baksın. Bu kadar insan hiçbir sanayi kurulu kurmadan nasıl dolar milyoneri oldu. Halkın nasıl soyulduğunu görmesi lazım.

Adalara hemen el koymalıyız
Türkiye Batı sınırlarının güvenliği için acilen adalara el koymak zorunda Doğu güvenliği açısından da bir an önce Irak ve Kafkasya'ya yönelmeliyiz

* 'İnsanların kendi geleceklerini düşünme zamanı geldi' sözünüzden hareket edersek yapılması gereken nedir?
Ekonomik olarak Türkiye'de sadece Akdeniz havzasında değil, baktığınız zaman Karadeniz havzasında da, Orta Anadolu havzasında da sorunlar birbirine benziyor. Planlı bir şekilde Türkiye'de, havza ve bölge boyutunda insanlar çökertilirken, zihinsel anlamda da çökertildiğini ve adeta teslimiyete itildiğini de görebiliyoruz. Teslimiyete itilmiş insanlara bir takım şeyleri kabule zorlamak için, hem siyasiler tarafından, hemde bazı aydınlar ve yazarlar tarafından propaganda yapılıyor.
Küresel gücün arzu ve istekleri doğrultusunda, Irak'ta kurdurulmakta olan devletin Türkiye tarafından kabul edildiğinin açıklanması, ona hamilik yapılması ve PKK'nın siyasallaştırılması gibi dayatmalar halka kadar inmiş. Milletin, 'Kabul edin bunları. Bundan kaçamazsınız' diye bezginliğe ve teslimiyete itildiğini de bu bölgedeki temaslarımızda görmüş olduk.
Yapılması gereken, ülkenin ve halkın menfaatini gözetmeyen buna karşın küresel güçten yana insiyatif kullanan bu siyasi iktidarın gitmesi lazım. İnsanların köylerinde, ilçelerinde siyasi önderlik yaparak ortaya çıkması lazım. Çok değerli insanlar var. Bu insanlar siyasete soyunmuyor. Kendi ekonomik güçlerine bir zarar gelmesinden korkuyor. Çünkü, iktidarın bu konuda da gizli bir baskısının olduğunu hissettim. Benim önerim, Türkiye bir risk altında. Bu şekilde yaşamaya devam edemez. Bugün bu insanlar risk almayacaksa ne zaman alacak?

* Türkiye'de bir risk var diyorsunuz. Bu konuyu açar mısınız?
Türkiye'yi bir sömürge ülkesi gibi kulanmak isteyen ABD'ye karşı, AB'ye teslim olmayacak, kendi iradesi ve bilgisi ile ülkesini yönetecek bir siyasi iradeye ihtiyaç var. Klasik yöntemlerle Türkiye yönetilemez. Çünkü küresel güç, bizim ülkemizdeki ekonomiyi kendisi yönetmek istediği için istediği yasaları çıkarttırıyor. Doğal olarak Türkiye'de sermaye giderek yabancılaşıyor. Türkiye hem zihinsel anlamda çökertilirken, hem de üretimdeki zihinleri de kaybediyor. Bütün bu kayıpları durdurabilmek için operasyonel düşünceli ve düşüncesini de aktif olarak eyleme sokabilecek nitelikli insanlardan oluşan siyasi bir kadroya ihtiyaç var. Bunu yapabilecek tek parti de Yurt Partisi olarak gözüküyor.

Karabağ'da da olmalıyız
* Bu durumda sizin parti olarak açılımınz nedir?
Yurt Partisi acilen savaş hukununu neden istiyor? Türkiye'nin güvenliği için acilen yapılması gereken asimetrik savaşın iç ve dış tehditlerine karşı, yeni politikalar belirlemek zorundayız. Türkiye birinci derecede acilen Batı güvenliği açısından süratle adalara el koymak zorunda. Doğu güvenliği açısından Irak, Kafkasya önemli.Türkiye geçmişinden kaynaklanan hakları sebebiyle bu bölgeleri kontrol altında tutmak zorunda. Mesela, Batum ve Nahçıvan Türkiye'nin garantörlüğünde iki bölge. Karabağ''a da baktığınız zaman Türkiye'nin oraya da müdahale etme hakkı söz konusu.
O zaman Yurt Partisi'nin Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi'ne baktığınızda, bir kere Batı güvenliği açısından adaların Türkiye'nin kontrolünde olması gerekiyor. Türkiye'nin, Doğu'da da Irak, Batum, Nahçıvan ve Karabağ'da olmak zarureti var

'Derin devlet' kavramı beceriksiz iktidarların sığındığı bir liman
* Son günlerin tartışma konularından biri de derin devlet meselesi...
Türkiye'de bir derin devlet olsa yaşanan birçok olay gerçekleşmezdi. Türkiye'de meydana gelen olaylar iyi incelendiğinde bundan kim istifade ediyor? Türkiye değil? Türkiye'yi kullanan bir takım güçler yararlanıyor. Geçmişten bugüne kadar olan olaylar incelendiğinde, bu olayların gelişimine katkı sağlayan güçler varsa, bunlar Türkiye'de vatandaşın kafasında oluşan derin devlet olgusu olsa hiçbiri olmaz. O zaman şunu iyi okumak lazım. Acaba böyle bir devlet var ve bu yabancıların mı elinde? Ve Türkiye'nin aleyhine bu olaylar gelişiyor?..İkincisi, ben İçişleri Bakanlığı dahil olmak üzere çeşitli görevlerde bulundum; devletime hizmet ettim. Ve ben bunca yıllık görev hayatımda ikinci bir devlet görmedim, ondan emir almadım. Derin devlet sözleri hükümetlerin kendi beceriksizliklerini gizlemek, halkı kandırmak için sığındıkları bir liman...Başka izahı olamaz.

Mersin'de girilemeyen bölgeler var
* Geçtiğimiz günlerde Mersin ve Adana bölgesindeydiniz. Gözlemleriniz neler?
Özellikle Adana ve Mersin bölgesinde insanlar, seçime doğru giderken büyük umutsuzluk içerisinde. O bölgedeki PKK'nın hem ekonomik anlamda, hem siyasi ve idari anlamda egemen olmasını hissetirmesi, insanları tedirgin ediyor. PKK ve yandaşlarının baskıları hissedilmeye başlamış, buna karşı siyasi iktidarın bir irade sergilememesi, insanları güven bunalımına sevk etmiş. Belli bölgelerde girilemeyen bölgelerin olduğu ifade ediliyor. Bu bölgelerde çok farklı oyunlar oynandığı yolunda bir kanaat var. Yani ülkenin geleceği ile ilgili umutsuzluk var. Büyük bir zihinsel çöküşün olduğunu gördük. Fakat bu arada da zihinsel çöküşle birlikte insanların kendi gelecekleri ile ilgili, düşünme zamanlarının geldiğini, ülke için birşeyler yapmanın gerekliliğini düşünün insanlar da artıyor. Bir çöküş yaşandığı gözüküyor ama bir yandan da ne yapılabilir diye düşünün insanlar arayış içinde, bir örgütlenme arayışında.


Kaynak

Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen |Kuralsız| » Prş Mar 08, 2007 15:20

Bence ayrı bir parti kurmadan da görevini icra edebilirdi...

Bu şartlarda biraz zor gibi görünüyor ama hayırlısı...


İm (Kod): Tümünü seç
“Küresel gücün yol açtığı asimetrik savaş tehlikesi ile klasik ceza hukuku ile mücadele edilemez”


Bu sözüne de katılmamak elde deil :evil:



tşk. Türk-Kan
''Hayattaki yegane üstünlüğüm Türk doğmaktır! Muhterem milletime şunu tavsiye ederim ki; sinesinde yetiştirerek başının üstüne kadar çıkaracağı adamların kanındaki, vicdanındaki cevher-i asli'yi çok iyi tahlil etmek dikkatinden bir an feragat etmesin."
Başbuğ Mustafa Kemal Atatürk

Ruhun Şad, Mekanın Cennet Olsun Türklüğün Yüce Başbuğu ATATÜRK
Kullanıcı küçük betizi
|Kuralsız|
Üye
Üye
 
İletiler: 2244
Kayıt: Pzr Şub 25, 2007 13:25
Konum: Gecenin Kıyısından Karanlığın Tam Ortasından |K@yse®ciyes|

İletigönderen Hasta » Prş Mar 08, 2007 19:57

Tantan,sözlerine dikkat edilmesi gereken bir politikacı...
Kullanıcı küçük betizi
Hasta
Satılmıştır
 
İletiler: 1
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 14:52

İletigönderen DAVUD » Prş Mar 08, 2007 20:12

Simetrimizin kaydırıldığı asimetrik dünyada,asimetrik davranmayana yaşam şansı yok.Senin düşmanının tankı yok diye sen savaşa tanksız girmemelisin...
Düşmanının istihbaratı güçlüdür,organizedir,senin iliğini kemiğini ezberlemiştir,herşeyin onun avuçlarının içindedir ve o senin nerenden saldıracağını çok iyi bilir.Burada da asimetrik bir durum söz konusu çünkü o,seninle aynı seviyede değil,senden 1 adım önde.Senin 2 adım atıp onun önüne geçebilmen için,düşünmeyi,planlamayı,organize olmayı öğrenmen gerekir ki,buna da ''asimetrik''bir şekilde engel olunmakta.
Asimetrik savaşa,hayır! diyerek çenemizi yoracağımıza,asimetrik savaşın inceliklerini kavrayıp,''çağa ayak uydursaydık'',başkaları,bozulan simetrilerini düzeltme derdine düşecekti.Ama gelin görün ki.....
Ülkende,terör sorunu var,sen sözde ''simetriyi dengede tutmak''amacıyla,terör karşıtlarına ''karşı''terör yandaşlarını pohpohlarsan simetrini kaydırırlar!
Sen,halkını tam bilinçlendirmeden,eğitmeden,yol yordam göstermeden,bişeyler yapmaya kalkışırsan,halkını ''başkaları''bilinçlendirir...Kendilerine göre!

Dış kontrollü medya,dış kontröllü yönetimler mevcut olduğu sürece(ki bunları engellemek imkansız)asimetrik savaşta her zaman 1 adım geride seyrederiz.Ufkumuzu genişletmeli,bişeylere geç de olsa başlamalı,bişeyleri değiştirmeliyiz.Yoksa,asimetrik savaşla savaş,sadece protestolarda kalır :)
Resim

S.S NAZIO
Kullanıcı küçük betizi
DAVUD
Üye
Üye
 
İletiler: 32
Kayıt: Çrş Mar 07, 2007 18:38

İletigönderen Panzehir » Cum Mar 09, 2007 19:23

Şimdi, R.T Erdogan, Sadettin için;

" Tantana yapmasın da otursun oturduğu yerde... :evil: " diyordur..

Hatta;

" Bana tantana yapma lan / ulan..." da diyor olabilir. Kimbilir... :)

Türk-Kan, teşekkürler.

Gün gelir devran döner
Adımıza türküler söylenir bu şehirde!..
...
Kullanıcı küçük betizi
Panzehir
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
 
İletiler: 3483
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 20:02

İletigönderen Türk-Kan » Çrş Kas 21, 2007 16:34

Özellikle son günlerde siyasi iktidarın PKK’yı siyasallaştırma çabaları ve Kuzey Irak’ta ABD güdümündeki aşiret reislerinin, Türkiye’ye yönelik tehditleri arttı. Türkiye içerisinde ise onlarla birlikte hareket eden PKK yandaşlarının söylemleri dikkat çekiyor. Önümüzdeki süreçte ülkenin hem iç savaş hem de komşularla bir savaşa sürüklenmekte olduğunu okumak mümkün. Buna göre de, Türkiye bir taraftan savaş hukukunu parlamentosundan geçirirken, bir başka taraftan da yeni ihtiyaçları olan güvenlik hukuku, kolluk hukuku, içişleri hukuku, istihbarat hukuku, gibi hukuki altyapıları parlamentodan geçirmeli ve kurumsal altyapılarını oluşturmalıdır.


Siyasilerin, PKK’yı büyük bir tehdit gibi göstermesi halkı korku toplumu yaparken, suçları arttırıyor. Oysa devlet PKK’nın gücünü ortadan kaldırabilir. Bütün malvarlıklarına el koyabilir, her türlü altyapısını bozabilir. Vatandaş niye bunlar yapılmıyor diye düşünsün. Eğer böyle yapılırsa, hiçbir siyasi o koltuklarda oturamaz. Vatandaş bir takım konuları anlamak zorunda. Türkiye’nin yabancılara bağımlı olan siyasetçileri ve bürokratlardan kurtulması lazım.


Haberi Mart 2007'de eklemisim :roll:
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: TANTAN

İletigönderen tr55ugur » Pzr May 02, 2010 12:21

Panzehir yazdı:Şimdi, R.T Erdogan, Sadettin için;

" Tantana yapmasın da otursun oturduğu yerde... :evil: " diyordur..

Hatta;

" Bana tantana yapma lan / ulan..." da diyor olabilir. Kimbilir... :)

Türk-Kan, teşekkürler.


Arkadaşım, TANTAN İstanbul batakhanelerini temizlerken, tayip kaşımpaşa'da kısa donla top oynuyordu...
Bu bir yana, sn. Tantan eleştirirken ne yapılması gerektiğinide söylüyor. Bu yüzden cevap veremiyorlar...
Kullanıcı küçük betizi
tr55ugur
Üye
Üye
 
İletiler: 1
Kayıt: Pzr May 02, 2010 12:15

Re: Sadettin Tantan: Savaş hukuku uygulansın!

İletigönderen Oğuz Kağan » Pzr May 02, 2010 23:35

BM’nin kuralları bize hak veriyor

BM’nin uluslararası savaş hukuku belgesinde, meşru müdafaa ile ilgili açık maddeler var. İşte o maddeler:

BM Şartı 2/4: Tüm üyeler, herhangi bir başka devletin toprak bütünlüğüne ya da siyasal bağımsızlığına karşı kuvvet kullanılmasına başvurmaktan kaçınır. (Madde ayrıca, devletlerin terörist gruplar oluşturmalarını, bunları kışkırtmalarını ve yardımı yasaklıyor)

BM Şartı 51: Bu antlaşmanın hiçbir hükmü, BM üyelerinden birinin silahlı bir saldırıya hedef olması halinde, Güvenlik Konseyi gerekli önlemleri alıncaya dek, bu üyenin doğal olan bireysel ya da ortak meşru savunma hakkına halel getirmez.

Uluslararası hukuka uygun

BM’nin uluslararası savaş hukuku belgesinde, meşru müdefa ile ilgili açık maddeler bulunuyor. İşte konuyla ilgili o maddeler: BM Şartı -2/4: Tüm üyeler, uluslararası ilişkilerinde gerek herhangi bir başka devletin toprak bütünlüğüne ya da siyasal bağımsızlığa karşı kuvvet kullanılmasına başvurmaktan kaçınırlar. Madde ayrıca, devletlerin başka devletlerde terörist eylemlerde bulunacak gruplar oluşturmalarını, bunları kışkırtmalarını ve bunlara yardımlarını yasaklamaktadır. Böyle eylemlerde bulunan devletler de güç kullanmış kabul edilmektedir. BM Şartı -51: Bu Antlaşmanın hiçbir hükmü, Birleşmiş Milletler üyelerinden birinin silahlı bir saldırıya hedef olması halinde, Güvenlik Konseyi uluslararası barış ve güvenliğin korunması için gerekli önlemleri alıncaya dek, bu üyenin doğal olan bireysel ya da ortak meşru savunma hakkına halel getirmez.


YENİÇAĞ, 1 Mayıs 2010
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Sadettin Tantan: Savaş hukuku uygulansın!

İletigönderen maydonos » Pzt May 03, 2010 4:03

Tarih 2007 ve halen uyuyan bir toplumuz.Cok dogru tesbit; olayin vahimiyetini farketmeye baslayanlar var. ama tsk da halen tik yok. Sonrada hainlikle suclaniyor insanlar beyefendiler artik yeter. Sirf mutareke basini degil normal vatandasta tsk nin bu durumunu normal gormuyor. Biraz gozunuzu acin. Tantan iki yil once soylemis; etraftaki les kargalarinin lesi nasil destiklerini seyretmeyin.
Resim


Ne MuTLu TüRkÜm DiYeNe
Kullanıcı küçük betizi
maydonos
Üye
Üye
 
İletiler: 1651
Kayıt: Çrş Haz 04, 2008 1:53


Şu dizine dön: Devlet ve Siyaset

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x