TİB’mi Dedin Sen? / Zahide UÇAR

TİB’mi Dedin Sen? / Zahide UÇAR

İletigönderen Balasagun » Çrş Oca 28, 2015 18:41

TİB’mi Dedin Sen?

Resim
2006 yılından itibaren bütün muhalefeti Ergenekoncu diye suçladılar. Arkaları kaşınsa, Ergenekon yapıyor dediler. Her ihaneti Ergenekon dalgaları kumpasıyla sakladılar. Ne zaman milletin bir ederi satılacak olsa; hop, Ergenekon veya türevi bir dalga… Türk Silahlı kuvvetlerine ait kamyonu bile, Balyoz ve uyduruk davalara bağlayarak emniyete çektiler.

Yalanlar ortaya çıktıkça bu kumpas davalar sorgulanmaya başladı. Bu arada kumpas da amacına ulaşmış, Türk Ordusunun eli-ayağı bağlanmıştı. Rüşvet ve yolsuzluğun patladığı dönem, kumpasların da hükümetin sırtına abanmaya başladığı bir döneme denk gelmiştir. Hükümete F-CİA üzerinden bu yükü sırtlarından atma fırsatı doğmuştur. Büyük yolsuzluk kokusunu bastırmak için de, “her derde deva” paralelci darbe icat edildi. 2006 yılından 2014 yılına kadar, her işi Ergenekon ve türevi kumpas davalar üzerinden götürdüler. Şimdi de her iş, paralelci darbe üzerinden götürülüyor.

Bütün kavramlar gibi, darbe kavramı da ayağa düşmüştür. Ağzı olan darbe diyerek tükürükler saçıyor.

Bir deriden kırk post çıkaran şeytani akıl, hırsızlıktan mağduriyet çıkarma planını piyasaya sürdü.


F-CİA hakkında 2006 yılından bu yana yazıyorum. Kelime-i Şahadet’ten peygamberimizin adını çıkardıklarını ilk yazan insanım ama, hırsızlık ve rüşveti darbe kılıfına saracak kadar da aklımızı yemedik.

İki suç ortağının kavgası darbe değil, olsa olsa kemik kavgasıdır.

TİB hikayesine gelince;


TİB bütün istihbaratı tek elde toplamak için kuruldu. Askerin elinden dinlemeler alındı. Şimdi anlıyoruz ki, ihanet takımında görev alacak olanlar, istihbaratı da tek elde toplamak istemiştir. O el ve kulağın da kendi kulaklarına bağlantılı olmasını sağladılar.

TİB 2006 yılında kurulduğunda, Gülen bağlantılı personel özel olarak seçilerek kadro kuruldu. Türk Telekom’a daha önce aldıkları ve tecrübe edinen uzman yardımcısı gençleri TİB’e aldılar. İçlerinde birkaç kişi hariç (onu da engelleyemedik dediler), hepsi Fetullah bağlantılı idi. O zaman Vedat Yenerer bu konuyu yazdı. Ergenekon kumpasından da içeri alındı. Sorgusunda “Fetullah Hocaefendi aleyhinde niye konuşuyorsun” diye sordular.

Ömer Faruk Eminağaoğlu TİB’e girdi. Usulsüz dinlemeler tespit etti. Eminağaoğlu şimdi nerede? Düz Savcı olarak Çankırı’da görev yapıyor.

Suçlamalar karşısında TİB Başkanı şöyle söylemişti;

“-Başbakanı da usulsüz dinlediler. Ona niye bir şey demiyorsunuz?”

Savunmaya bakar mısınız? Suçu suçla savunuyor. O dönem Erdoğan TİB’i canla-başla savunuyordu.


TİB Türk Telekom Santrallerine direk giriyor, istediği kişiyi dinleyebiliyordu. Vatandaş sabit telefon aldığı an Türk Telekom abone bilgilerini TİB’e vermek zorundadır.

TİB kadrosu tamamı ile Erdoğan tarafından onaylanarak kuruldu. O zaman işbirliğinden çok mutlulardı. Çünkü Milli Görüşün yetişmiş kadroları yoktu. Onlar daha çok Diyanet içinde kadrolaşmıştı. Bir de Erbakan’ın 1978-79 yıllarında;

“Bir eğitim kampı kuracağınıza, bir bakkal açın” sözüne istinaden ticaretle uğraşıyorlardı. O bakkallar şimdi holding oldu. Erbakan gücü elde tutmak için paraya işaret ediyordu. Talebeleri bu mesajı iyi almış olmalı ki, paradan başka hiçbir değerlerinin olmadığını ispatladılar.


AKP ve F-CİA arasındaki ortaklık ülke değerleri için bozulmaz, bozulamaz. Bunu kafanıza koyun birkere!!. Her ikisinin de üst akılları küresel çetedir. Biri CİA’nın mazlum ülkelere soktuğu CİA hizmet hareketidir. Diğer aynı güçlerin BOP eş başkanlığını yapan bir liderdir… AKP Müslüman coğrafyayı tarumar etmek için ileri karakol vazifesi gören Truva Atı bir partidir. Öyle ki, parti programlarını bile CFR (Yahudi kuruluşu) göndermişti. (Kaynak: Arslan Bulut)

Demek ki aralarındaki kavga çıkar kavgasıdır. Büyük rant gelirlerinden, ihalelerden komisyon aldığı söylenen şahıs, F-CİA’nın kara parasından da % istemiş olabilir mi?

TİB Erdoğan tarafından bilerek-isteyerek, Türkiye’de kendine karşı SORUN OLABİLECEK İNSANLARI KONTROL EDEBİLMEK İÇİN kurulmuştur. Polisler için alınan dinleme araçlarının nerede, kimlerde olduğunu bilen var mıdır?

Hırsı aklının önüne geçen şahıs, ülkeyi “şantaj demokrasisi” ile yönetirken iyiydi. Ava giderken avlananca mı kötü oldu? Ettim-buldum dünyası işte. Demek ki cinayet mahallinde sadece katil gezmiyormuş. Azmettiren de geziyormuş.


Ergenekon kumpas davası görülürken bir esir savunmasında;

“Örtülü ödenekten Ergenekon tertibi için harcama yapılmış mıdır? Yapıldıysa miktarı nedir? Kayda geçilsin” demiştir.

Şimdi TİB kaldırılsın deniyor. Bu kadar kötü niyetle kurulan bir yapı bence de kaldırılsın ama, yerine ne konacak? Önemli olan budur.

Bütün şer fiilleri “davul tozuyla minare gölgesi” satarak kapatan zamanın provokatörüdür de… Davul tozuyla minare gölgesi üzerinde günlerce yorum yapan, tezgaha koşan yedek kuponlara ne demeli?

Şimdi de TİB’e sahip çıkıyorlar? Sormak lazım;

TİB’in bu ülkeye kaç kuruşluk faydası oldu da sahip çıkıyorsunuz?

BOP EŞ BAŞKANI’NIN KULLANIP ATTIĞI, POSASI ÇIKMIŞ İKİNCİ EL ÜRÜNLERE NE KADAR MERAKLISINIZ?

Ufkunuz yok, görüşünüz yok.

Bırakın TİB’i de, yerine neyi nasıl koyacaklar, biraz da o konuya odaklanın.

Piç doğmuş kuruluşlara ebeveyn olmak size mi düştü?

Sizlere F-CİA’nın geleneksel hale gelmiş meşhur Abant toplantılarını hatırlatırım. F-CİA’ya sahip çıkmak, fiillerini, ihanetlerini de kabul etmek manasına gelir. Abant Toplantılarından sonra kaleme alınan hain bildirilerini de sahipleniyorsunuz demek ki…

Bu durumda ne demeliyiz?

Hepiniz oradaydınız be!!...


Zahide UÇAR, 28 Ocak 2015
http://www.zahideucar.com
zahide@zahideucar.com
“Efendiler, aziz milletime şunu tavsiye ederim ki, bağrında yetiştirerek başının üstüne kadar çıkaracağı adamların kanındaki, vicdanındaki aslî cevheri çok iyi tahlil etmek dikkatinden bir an feragat etmesin”
Kullanıcı küçük betizi
Balasagun
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 3523
Kayıt: Cum Eki 17, 2008 13:18

Şu dizine dön: Zahide UÇAR

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x