Töremizde Kilim Demek İlim Demektir… / Cemile Aksak Karaca

Töremizde Kilim Demek İlim Demektir… / Cemile Aksak Karaca

İletigönderen Erkan Güçiz » Pzt Oca 12, 2015 5:44

ACILAR, SEVDALAR, DOKUNUR TEZGÂHLARDA…

İlk ilmik atıldığından bu yana kim bilir kaç zaman geçti. Kim bilir kaç kilime hayallerini dokudu kadınlar, acılarını, sevdalarını, sevinçlerini, kavgalarını, özlemlerini…

Bu sebeptendir ki kadın tekelinde günübirlik bir uğraş olmuştur kilim dokumak ve sonunda bir gelenek; kültürel birikimlerin yansıması ve motiflere işlenmesi.

Birçoğumuz kilimlere otantik bir unsur veya turistik bir meta olarak bakıyoruz; oysa kilim kuşaktan kuşağa aktarılmış aktarıldıkça da zenginleşmiş bir kültür mirasıdır.

Belki bizler halı ile kilimi aynı gözle görürüz, halı her yörede dokunabildiği gibi kilim Yörük kültürüyle bütünleşmiştir. Zamanla konargöçer Yörüklerle anılmaya başlanmıştır; sanırım benim de kilimlere ilgim Yörük olmamdan gelir. Anadolu’nun her yerinde, Akdeniz bölgesinde, Toros eteklerinde, Çukurova’da yaşayan Yörükler bu bölgeleri dokuma merkezi haline getirmişlerdir. Tekeli, Döşemealtı, Akkoyunlu, Karakoyunlu, Varsak, Avşar boyları da kilimde bir ekoldür. Her Yörük boyunun dokumaları kendilerine has özellik taşır, renk kompozisyon, motif zenginlikleri farklıdır. Varsak, Avşar, Tekeli, Hayta, Kaşıkaralı, Sarıkeçili, Karakoyunlu, ve Saçıkara Yörüklerine ait obalarda dokumacılık önemli bir yer tutar.

Zamanında her doğan kıza bir kilim dokurdu anaları, neneleri ama şimdilerde bu gelenekte yok olmaya yüz tuttu; sandıkta varsa eğer kilim anadan kıza çeyiz olarak aktarılmakta, maalesef kültürel miraslarımızda yavaş yavaş azalmaya başladı. Buna sebep fabrikasyon üretimdir, ruhsuz dokumalardır hangi işe emek harcarsanız o sizin ruhunuzu alır. Fabrikasyon üretimi ucuz ve kolay olmasından tercih eder olduk, oysaki her kilimin kendine özgü bir alfabesi, dili kompozisyonu ve gizemi vardır, onu dokuyan kadının duyguları düşünceleri ilmek ilmek kilime dokunur.

“Sevdiğine sözü olan bir kilim dokur, kilimin dilinden ancak anlayan okur”, türkülere ilham kaynağı olmuştur. Yine yüksek lisans, doktora tezlerine konu olan kilimlerin gizemli bir dili olduğuna inanılır. “Aşkı dokudum kilime, ayıptır, günahtır diye kilit vurdular dilime”, anlıyor musun diye sormuş türküde.

Kilim sözlük anlamında, döşeme divan gibi yerlere serilen genellikle desenli, havsız kalın kıl ya da yün dokuma olarak geçse de aslında kilim kültürümüzün en önemli parçalarından birisidir, sahip çıkıp korumalıyız.

Kilim dokumak meşakkatli bir iştir önce yününü elde edeceksin öyle her yünden olmaz, kaliteli yün; sulak, soğuk ve yüksek yerlerde beslenen, sağlıklı koyunların yününün belli bir boya gelmiş olup kırpılmasıyla elde edilir. Geldik boyama aşamasına her şey doğadan olacak, doğal boyamada ceviz kabuğu ve yaprağı, çay, soğan, yabani erik, siyah meşe palamudu, saman, turşu ve peynir suyu, yakılmış bitki külleri, pas, boyama yaprağı, yumurta boyası (kök boya) gibi malzemeler kullanılır; katalizör olarak şap ve tuz kullanılır. Yün boyanır ve daha sonra “kirmen” adı verilen ilkel alet ile ip haline getirilir daha kolay yöntem de vardır, ama o zaman yünün kalitesi düşüyormuş. Sıra geldi dokumaya; tezgâh, ıstar, ip, çözgü, tarak olmalı. Bir de dokuyacak kadının ruhu önemli, zira her desen farklı bir anlam taşır. Eğer kadın “elibelinde” motifi işlemişse anne olmak istiyordur, doğurganlık sembolüdür; saçbağı veya küpe motifi işlemişse evlenmek isteğini dile getirmektedir. “Suyolu” suyun insan hayatı için önemi, “yıldız” mutluluk, bereket sembolü, “ibrik” abdest ibadet, “yılan” koruyucu, “hayat ağacı” sonsuzluğun, ölümsüzlüğün sembolü olmuştur ve daha o kadar çok motif var ki yaşamı anlatan.

Böyle zengin kültür başka hangi millette vardır, bu incelik, hassasiyet…

Kilim deseni gibi anlamlı ve zengin olsun hepimizin yaşamı.
Kullanıcı küçük betizi
Erkan Güçiz
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 421
Kayıt: Çrş Eyl 29, 2010 5:18

Şu dizine dön: Erkan GÜÇİZ

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x