TRAFİKTE NEDEN KAZA YAPIYORUZ?

TRAFİKTE NEDEN KAZA YAPIYORUZ?

İletigönderen mehmetgarip » Pzt Oca 14, 2013 1:59

Trafikte hız yapmak tehlikelidir. Hızımız aniden önümüze bir şey çıktığında duramayacak şekilde ise elbette ya gidip çarparsınız ya sağa sola kaçar savrulursunuz. Beklide burada önemle üzerinde durmamız gereken şudur. Hızla giden bir arabayı nasıl durduracağımız üzerine eğitimimizin olmamasıdır. Bize ehliyetlerimiz verilirken aldığımız eğitimde şu kadar km hızın üzerine çıkmayın.

Ehliyet alırken araba kullanırız belirli bir hızın üzerine çıkmadan bazen bu trafikte bir aracın seyretmesi gereken hızın altında bir hızda direksiyon eğitimi alırız. Direksiyon sınavında ise belirli bir yol vardır orada yavaş yavaş gider gelir ehliyetimizi alırız. Diyelim ki bir aracı sollarken yada bir şekilde hız yaptı ani bir terslik olduğu an ne yapması gerektiğini bileniniz var mı? Bence yok çünkü bu aracın nasıl hareket edeceğini nasıl ve ne kadar surete ulaşacağını öğrendin, fakat bunu her şekilde her zaman nasıl durduracağın konusunda bir bilgin yok. Bilgin olmadığı için panikleyip yapılması gerekenleri atlıyor kaçınılmaz son. Peki gerçek bir çarpışma tertip edilip orada ne yapması gereken öğretilse kaza anında soğuk kanlılıkla o aracı durdurmayı başarması muhtemel değimli?

Peki kazaların tamamını hıza bağlarız da bu gerçektende böyle mi? Bende bir arabam oluncaya kadar öyle zannederdim. Bir araç ile trafiğe çıkınca başkaca kaza sebeplerini öğrenmiş oldum. Direksiyon ile oynayıp ben çok iyi kullanırım diye yolun sağına soluna geçenler, olmadık yerlerde el freni çekenler, virajlara ben şu kadar hızla girerimi iddia edenler tez konusu olmaktalar.
Bir gün eski model bir araç üç şeritli bir yolda en sol şeritten ilerliyor ve sağa sinyal yakıyor arkasından yetişen bizler bu araç önümüze atlayacak mı sorusunu sorarken o yolda yavaşlayamazsın arkandan kum gibi araç gelmekte sağından geçiyoruz. Eğer bir belediye otobüsü durakta duruyor ve siz onu yarıya kadar geçtiğiniz an hareket ettiyse durun burnu ile sizi sıkıştıracaktır önünüze kırmaktan kaçınmazlar. Birde işgal ettiği şeridin hızını bilmeyenler var. İkinci şeritte bilmem kaç km hızla gitmeniz gerekiyor düştünüz önünüzde giden aracın peşine sizi geçerlerken içlerinden bari öbür şeride geç dediklerini duyar gibi oluyorsunuz.
Kavşağa yaklaştınız kırmızı ışık yandı herkes rast gele durmuş. Sola dönecek olan araç direk gidecek gibi sizin önünüzde durmakta ama direk gidecek olan araç en sola çıkmış ilerliyorsunuz sola dönmesi gereken aracın önünü kesiyor kavşakta duruyorsunuz. Yada sol kavşağa dönmesi gerekecek şekilde kavşağa giren araç kavşak sonrası tek şeride düşmeye başlayan yolda sizin şeritte sizi sıkıştırmaya başlıyor. İki şeritli bir yolda gidiyorsunuz önünüzde giden araç yokuş çıkarken kesiliyor sizin hızınızın altında nerede ise durma noktasına geliyorsunuz bir müsait yerde geçmeyi denersin bu sefer yol vermez.
Peki şeridi görmeyenlere ne demeli? Geriden gelirsiniz önünüzde gider takur tukur bir araç şeridinden gitse problem yok, geçmeye geçemezsiniz yolu ortalamış gidiyor. Hızınız o yolda gitmeniz gereken kadardır ama önünüzde giden duracak kadar hızda gitmektedir durdun durdun duramadın arkasından varıp vurdun.
Birde arabada bulunan ışıkları kullanmayanlar elektrikten mi tasarruf ediyor? Akşam olmuştur artık herkes ışıklarını yakmış gitmeye başlamıştır hâlâ ışıklarını yakmamakta inat edip trafikte görülmeyi sağlamaktan uzak durmaktadır. Sinyaller mi? Sinyal vermek bu kadar zor mu acaba onlar için? Kimi hiç sinyal vermez kimi ise önünde belli bir hızla giderken ani bir hareket sinyali verdiği ile o yapacağını yaptığı bir olur.
Peki ışıklandırmalar ne durumda? Kimi ışıklandırmalar o kadar kördür ki bazen geriden görmek marifet ister. Ağaç dalları arasında görünmeyenler. Işıklandırmada anlamadığım otomobil sürüyorsan ışığı görmek için gök yüzüne bakar gibi bakman gerekiyor.

Trafiğe araba kullanarak çıktığım günlerde o kadar çok terslikler fark ediyordum ki sanki bu gün ben onları görmez oldum. Ehliyet alırken öğrendiğim trafik kurallarına uymayanları görünce deli oluyor direksiyon başında fıttırma noktasına geliyordum. Şimdi ise hislerim törpülenip ortalama bir Türk şoförü olma noktasına mı gidiyorum.
Gazeteci Yazar Mehmet GARİP
Kullanıcı küçük betizi
mehmetgarip
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 60
Kayıt: Sal Kas 06, 2012 22:01

Şu dizine dön: Sizin Makaleleriniz

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x