„Türkiye Cumhuriyeti İlelebet Payidar Kalacaktır“„Atasözleriyle Durumumuz“

„Türkiye Cumhuriyeti İlelebet Payidar Kalacaktır“„Atasözleriyle Durumumuz“

İletigönderen Feza Tiryaki » Pzt Mar 28, 2011 17:03

„Türkiye Cumhuriyeti İlelebet Payidar Kalacaktır“

„Atasözleriyle Durumumuz“

“D” harfiyle başlayan tam 49 atasözüyle yazdım bu yazıyı, içindeki diğer atasözleri ve deyimleri ayrı tutarsak...Niye böyle yazdığıma gelince:
Durumumuzu atalarımızın sözleriyle yazdım ki, atalarımız işe el koysun, bize yol göstersin...Türkçemizde, alfabemizdeki "D" harfinden dünya kadar ata sözümüz varmış meğer...Burada „D“ harfini öylesine seçtim. Her harf aynı sonucu verecektir...Yazının en önemli sözü de başlığındaki sözdür. „Türk Milleti’nin Atası Mustafa Kemal Atatürk’ün“ unutulmaz sözüdür. Bu söze inanalım! Korkmayalım!




„Dağ başı dumansız olmaz.“

Ülkemizin düşmanları, içten ve dıştan bizi yıkmak, Cumhuriyetimizi zayıflatmak isteyenler her zaman olacaktır!
Bu cumhuriyet yıkıcılarının foyası çoktan ortaya çıktı. Ellerinde büyük deliller varmış, darbe planı varmış da bunlar yakalamış pozlarındalar. Polisler sabaha karşı baskındalar!..Basılmamış kitapların peşindeler...A...Bir bakıyoruz hepsinin içi boş...Meğer:

“Dağ, doğura doğura bir fare doğurmuş.” Bunlar bilmiyorlar mı:

“Değirmen taşsız öğütmez.“

Başbakan demedi mi, ben bu davanın savcısıyım! Sonra hep aynı kişileri, aynı savcıları, bütün şikayetlere rağmen aynı davada ısrarla kullanmak neyin nesidir?..

“Davacın kadı olursa, yardımcın Allah olsun.”

Bu aslında bir dava falan değil diyor hukukçularımız. Bu bir düzmece. Cumhuriyeti dönüştürmek isteyenler yurtsever sesleri susturmak ve askeri esir almak için bu davayı yarattılar. Bu dava, “Başbakanın 5 Kasım ABD gezisinde” Amerikan başkanının emriyle başlatıldı.

“Daha neler? Yok deve!”

Bu bir haçlı seferidir. Türkleri Anadolu’dan kovma amacıyla yapılan, sömürgecilerin en az iki yüz yıllık bir tarihsel hedefidir! Hani bilirsiniz:

“Dağdaki gelir, bağdakini kovar.”

O ülkenin de çivisi çıkar o zaman…”Ayakla, baş, karışır!”

İşte ülkemizde olan: Türkiye’yi içten fethetmek, içten yıkmak isteyenler, bu iş için işbirlikçi kadrolar yetiştirdiler ve özel yetiştirilen bu kişiler, alındı, başımıza kondular…Sonunda istenilen oldu, bunlar, yabancılarla anlaşıp, yasaları değiştirip onlara vatanımızı sattılar, satıyorlar. Bunlar:

“Dağdan gelip bağdakini kovdu.”

Vatanı milleti için endişe eden, vatanını milletini sevenler devre dışı bırakıldı. Sesi çıkanlar Silivri’ye dolduruldu. Onlar düzmece mahkemelerde düzmece hakime sordular:

„Dert benim derdim, tasa senin mi?“ Sonra onlara hatırlattılar. Siz bir tutam ot için mi vatanı sattınız?

“Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur.” diye boşuna dememiş atalarımız...

Şimdi, bu seçimde, bunları sandığa gömmeliyiz ama, işimiz zor:

„Deveye kalk evine git demişler, bir çam, bir çardak devirmiş.“

Yahu sizin yaptığınız bir iyi iş görmeyecek miyiz? Neden her yaptığınız ülkemizin aleyhine?

„Deveye sormuşlar, “Boynun neden eğri?” “Doğru yerim var mı ki?” demiş.“

Şimdi güçbirliği çağrılarına uyma zamanı. Ya tutarsa diye değil, bilerek güçbirliği etmeli diyor siyaset bilen kişilerimiz…

„Dibi görünmeyen sudan geçme,“ diyorlar…

Bir derdimiz de, kime güveneceğimizi şaşırmış bir durumda olmamız.„ Herkesin bir kusuru var, bir eğrisi var,“ dersek ne yapacağız?

„Doğruluk minarede kalmış, onun da içi eğri.„Ama yine de doğru kişileri, doğru yolu bulmaktan yılmayacağız...

„Doğru yol usandırır ama selâmettir.”

Unutmayın:

“Doğruluk hak kapısıdır.” Bu din iman tüccarlarının ise dini imanı para!
Size engel olanlara, sizi caydırmaya çalışanlara kanmayın:

“Doğru söyleyici seni mi ko’muşlar?” diye kafanızı karıştırsalar da…

„Doğru söze akan sular durur.“

Bunların afrasına tafrasına da aldanmayın. Karşınızdakileri iyi tanıyın! Herkes diyor ki: „Bunlar gitmemek üzere geldiler!“ Sorun bakın bunlar:

„Doğduğuna inanır öleceğine inanmaz!“

35 kez ben BOP eşbaşkanıyım dedi iktidarın başı. Sandık ki:
„Diliyle düştü tuzağa.“

Oysa bunu bilerek yapmış, alışsınlar diye. Bunu kaç kez söyledik, bu sözlerini habire yayınlamayın, bu zihniyete yardımcı oluyorsunuz...İnanın bunları söylemekten:

„Dilimde tüy bitti.“

Dün, „Vardiya Bizde” adıyla kurdukları direniş hareketiyle komutan eşlerimiz, İzmir’de güçbirliği yürüyüşü yaptılar.

„Dost zindan kapısında bellidir," derler. „Dost bir yeşil yaprak“tır. Dost isek, dostluğumuzu belli edelim…Bundan sonraki güçbirliği yürüyüş ve toplantılarına eksiksiz katılmalıyız…Tek yürek olmalıyız…

Gün birlik günüdür!

Zorbalığa, işbirlikçiliğe dur deme günüdür! İş iyice zıvanadan çıktı: Basılmamış kitabın peşine düştüler, peşine! „İmamın Ordusu“kitabı. Bunun sayfasını bile elinde bulundurmak suçmuş.

Vatana millete, birliğe bütünlüğe küfür serbest, imama lâf atmak yasak!

„Domuz hort hortunu büyüğünden öğrenir.“ diye boşuna dememiş atalarımız…

Amerika hızını alamamış, alıcı kuş gibi dönüp duruyor, etrafımızı bombalıyor! Öyle bir duruma geldik ki:

“Dolu bardak su almaz.”

Bu durumdan hemen kurtulmamız gerekiyor! Son şansımız 12 Haziran!
Size gösterilen mutluluk tablolarına inanmayın. Borç içindeyiz, ekonomimiz esir alınmış, halkımız kredi kartı borçlusu, geleceğimiz ipotekli...

„Dost ağlatır, düşman güldürür.“
„Dost yüzünden, düşman gözünden bellidir.“

Tuttuğunuz siyasi partiler üzerinde etkili olun, yanlışlarını engelleyin...
„Dostun attığı gül, umulmaz yara açar.“

Bunun için herkes ne yapabiliyorsa onu yapmalı...Karınca misali çalışmalı...

„Dua ile peynir gemisi yürümez.“

Milletimize umut vermeli...Karamsar tabloları kaldırıp gözümüzden, umut aşılamalı...

„Duvarı nem, insanı gam yıkar.“

Seçim anketleri kafa karıştırıyor. Herşeyleri gibi bu anketler de yalan...Daha zamanımız var. „Gün doğmadan neler doğar...“

„Dün bir, bugün iki, dur bakalım.“

Devleti Okyanus ötesi talimatlarla yönetir oldular:

„Düdük elin, yel Allahın, istediğin kadar öttür.“

Libya’daki durumdan bile fayda devşirmeye kalktılar:

„Düşte görsem hayra yormam.“ dediklerimiz bir bir gerçekleşiyor: İş adamları ve sanayicilerimizin kuruluşu(TÜSİAD) AKP’nin ve PKK’nın sözcüsü olmuş, görmediniz mi?

„Dünyada rahat yaşamak isteyen her şeyi hoş görmeli!“ diyor bu işbirlikçi sazanlar...
Ama unuttukları şu:

“Dünya bir kararda durmaz.!
“Dünya bu, kim kazana, kim yiye.”
“Dünyanın üstü varsa altı da var.”
“Dünyanın ucu uzun…”
“Dünya bir gemi, akıl yelkeni, fikir dümeni, kullan kendini(aklını), göreyim seni.”

Sanıyorlar ki, “dünya bunlara kalacak?”
“Dünyaya direk kalacak değilsin ya?”"Dünya ölümlü, gün akşamlı..."

“Dünyanın kavgası para üstüne.”

İnsanlıkmış, vatanmış, milletmiş…Hiçbiri bir şey ifade etmiyor bu paragözler için, bu sömürgeciler için…Bu sömürgeci eli kanlıların işbirlikçileri için…

Atatürk’ün yolundan sapmasaydık:

„Düşmana fırsat vermezdik.“Bunları başımıza getirtmezdik...

„Düşmanın eline kılınç verilmez.“ Devletin başına getirilmez.

Amerikan, İngiliz, Fransız, İtalyan, Siyonist…ve bizdeki haçlı irtica…Bunlar, Haçlı ordusunun yanında saf tuttular...Oysa atalarımız bunu binlerce yıl önce demiş:

„Düşmana sahip çıkan düşman sayılır.“
Atalarımız yine demiş ki:

„Düşmanı hariçte arama!“
„Dünya tükenir, düşman tükenmez.“

Bir de şunu anlamış atalarımız, milletimizi uyarmışlar:
„Dünyanın en müşkül işi söz anlamaza söz anlatmaktır!“demişler...

„Dünya yıkılmış o da altında kalmış.“ diye de bunların sonunu bize göstermişler…Haçlılarla birlik olan bu zihniyet, birlik olduklarıyla birlikte yok edilecektir!

Önemli olan,“ Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmamak...“

Dünya durdukça Türk Milleti’nin var olacağını, Türkiye Cumhuriyetinin ayakta kalacağını hiç mi hiç unutmamak!

Büyük önderimiz, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk diyor ki:

„Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.“

Feza Tiryaki, 28 Mart 2011
Kullanıcı küçük betizi
Feza Tiryaki
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 987
Kayıt: Sal Kas 09, 2010 14:12

Şu dizine dön: Feza TİRYAKİ

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x