ÜÇ VAKTE KADAR…

Dr. Noyan UMRUK

İnsanlar yeni yıla umut ve beklentilerle beslenen bir yaşam sevinciyle girerler değil mi? Peki biz nasıl girdik? Anımsamak dahi istemediğimiz, toplumun üzerine karabasan gibi çökmüş bir yıldan devreden ayıpların, günahların, utanmazlıkların katmerlenmesiyle…

Ülke, Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk iddiaları ile sarsılırken yargı ve emniyet hem aralarında hem de kendi içlerinde birbirlerine giriyorlar… Kuvvetler ayrılığı ilkesi, yasa, mevzuat falan hak getire… Danıştay soruşturma sürecini engelleyen yönetmeliğin yürütmesini YHSK gibi yorumlayarak durduruyor ama bu iptal kararının soruşturmanın selameti açısından bir kıymet-i harbiye taşıyıp taşımayacağı şüpheli… Tam bir karambol…

Yılın ilk günleri, karambolde karşılıklı ataklar!

-Futbolcu vekilimizin istifası ile renklenen yaprak dökümü devam ediyor. 7nci milletvekili de istifa etti.
-İlkı operasyon’un vatanseverlerinin(!) tahliyeleri için bir üst mahkeme nezdinde yapılan “tutukluluk haline itiraz” ret edildi.
-Eski Adalet Bakanının “Yargıtay İmamına” ilişkin ihbarı YARSAV’ın baş vurusu ile Ankara Cumhuriyet Savcılığı nezdine soruşturmaya dönüştürüldü.
-600’ü aşkın emniyet personelinin hallaç pamuğu gibi atılmasına, tesbih çekerek adamlarına lahmacun ısmarlayan başkomiser ve ekibinin dağıtılması ile devam edildi.
-Anayasa Komisyonu Başkanlığı da yapan bir vekilimiz 42 ilde 2000 civarında emniyet ve basın mensubu, yargıç, savcı, iş adamına yönelik bir “parelel yapı” planının öngördüğü “cadı avı” nın engellendiğini kuzu kuzu eski bir Türk filmine öykünerek (Vurun Kahpeye) tvitlerle açıklayıverdi.
- İkimiz bir fidanın güller açan dallarıyız teranesi ile10 yıldır hayli dolambaçlı yollarda beraber yürüyenlerin dikenlerinin ne denli acımasız olduğunu bizler zaten biliyorduk … Dikenler kendilerine batınca “Orduya kumpas”, “yeniden yargılama”, Anayasa mahkemesi üyeleriyle yemekte buluşan Genelkurmayın suç duyurusu, meclis araştırma komisyonu, siyasi davalarla sınırlı “kısmi af” vb. konular şimdi akıllarına gelenler utanmazlıkları ile baş başadırlar. Ama ya yaşamını yitirenlerin ve yaşamlarının en güzel yılları çalınanlar ve ailelerinin onulmaz acıları ne olacak ?
-Öte yandan uluslararası ilişkilerde yaşanan iflas, bakın nasıl bir karambole yol açıyor. Hatay’da insani yardım malzemesi taşıdığı beyan edilen bir TIR’da muhtelif patlayıcı maddeler, mühimmat, çelik yelek falan bulunduğu ve bu TIR’ı bir MİT mensubu ile “bu kamyonun bizimle alakası yok” diyen İHH temsilcisinin eskortladığı söyleniyor. Jandarma, adli kolluk görevini yasalara, savcının talimatına uygun olarak yerine getirmek istemesine rağmen ilk aşamada MİT Mensubu, müteakiben Valinin müdahalesi ile arama yapılamıyor, savcı duruma el koyamıyor. Yine kurumlar arası çatışma ve yargıya müdahaleyi içeren bir kriz… Derken, çiçeği burnunda İçişleri Bakanından inandırıcı(!) bir açıklama geliyor: ”Herkes işine baksın… Türkmenlere yardım götürüyorduk”…

Ya ekonomik gidişat…

FED’in Amerikan ekonomisinde iyileşmeler görülürse tahvil alımlarını –yapılan 10 milyar kısıntıdan -sonra 20 milyar dolar daha kısacağı, giderek tahvil alım programında radikal değişikliklere gidebileceğini açıklaması, cari açıklarını kısa vadeli sermaye hareketleri ile kapatan BİİTS( Brezilya, Hindistan, Endonezya, Türkiye ve Güney Afrika) ülkeleri zaten etkilemişti. Söz konusu ülkeler içinde “en kırılgan ülke” olarak gösterilen Türkiye’nin içine düştüğü yolsuzluk girdabı ve sosyopolitik sarsıntılar ise bu vahim durumun üzerine tüy dikti… Nitekim, yılın ilk günlerinde yeni rekorlar kırıyoruz: Dolar 2.19, avro 3 lira, bono faizleri çift hanelerde. Babacan ekonomik büyümenin önümüzdeki dönemde eksilere doğru yelken açabileceğinden dem vuruyor. Bu işsizlik ve yoksulluğun daha da tırmanması demek.

Öte yandan İdare Mahkemesi ana muhalefetin başvurusu üzerine, Sayıştay Değerlendirme Kurulunun Sayıştay raporlarının TBMM’e sunulmasının gerekmediğine ilişkin kararını iptal ediverdi. Bu durumda “O raporlar oraya gelecek…” mi? Gelse bile atı alan Üsküdar’ı, pardon bütçeyi geçmedi mi?
Garabet, garabet üstüne…

Peki, Türkiye artık taşıyamayacağı bu karambol ve garabete ne zaman son verecek?
Sanırım üç vakte kadar…

AYDINLIK G.;05.01.2014