ÜMİT ZİLELİ TÜRKÖNE

ÜMİT ZİLELİ TÜRKÖNE

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Pzr Ağu 02, 2015 16:09

ÜMİT ZİLELİ TÜRKÖNE
Mümtazer Türköne’nin Oda Tv’de Ümit Zileli imzasıyla yayımlanan ‘Apo Derhal Serbest Bırakılmalı’ yazısı birkaç yönden eleștirilebilir.
Ama önce, ‘eleștiri’den ne anlașılması gerektiğine değinmeliyim.
68 Kușağı tarihçilerinden Elisabeth Roudinesco ile Marcel Gauchet’nin tartıșmalarını okurken, ‘Eleștiri’ ve o arada ‘özeleștiri’ üzerine düșünüyordum. Bașkaları ne der, o denli önemli değil ama, ben iyi bir ‘eleștirmen’ olduğumu düșünürüm.
Ne ki bu ‘kötü bir huy’ olmanın ötesinde, Roudinesco’nun Jacques Derrida’dan aktardığı gibi ; bir ‘sürekli muhalefet’ değil, ‘dogmalara karșı mücadelenin’ de bir yolu.
Yani, hiç de Murat Belge’nin ‘müzmin muhalif’ konumu değil sözkonusu olan.
Kendini așmanın bir yolu.
Her geçen gün ‘yeni bir șey’ öğrenmenin yöntemi.
Çünkü bir ‘düșünce’ ne denli güçlü ise o denli ‘katılașma’ ve ‘dogma’lașmaya eğilimli oluyor. O nedenle, dogmatizme düșmekten kurtarabilmenin biricik yolu, sözkonusu ‘düșünce’nin ‘sürekli olarak içeriden’ eleștirilmesinden geçiyor.
İyi bir ‘Marksist’, iyi bir ‘Atatürkçü’, iyi bir ‘Müslüman’ ya da iyi bir ‘bilmem neci’ olmanın yolu, o ‘düșünce’nin içeriden eleștirilmesiyle olanaklı.
Bu konuyu derinliğiyle incelemek üzere bir köșeye not edip, Ümit Zileli’nin yazısına gelinebilir.
Ümit Zileli, kimsenin aklına gelmeyen bir konuyu gündeme tașıyarak, bir ‘gazeteci’ olarak ‘gündem belirleme’ye çalıșıyor olabilir.
Sıradan bir ‘gazeteci’ olsa, Mümtazer Türköne denilip geçilebilirdi.
Oysa Ümit Zileli iyi bir ‘Atatürkçü’ olarak biliniyordu.
Üstelik ‘Vatan Partisi’ gibi, sistem dıșı olduğunu ileri süren, bir ‘misyon’ partisinin de ‘milletvekili adayı’ idi.
Aydınlık’ta değil değil de Oda tv’de yazmıș olması çok șey değiștirmez.
Bașkasını bilemem ama ben Ümit Zileli’yi bir ‘Vatan Partisi’ üyesi olarak değerlendiririm.
Ve ardından, üç temel bileșenden ‘halkçı’ mı, ‘milliyetçi’ mi yoksa ‘devrimci’ mi olduğu konusunda bir değerlendirme yapmaya çalıșırım.
Bence, Ümit Zileli ‘vak’ası’, ‘kuram’ mı ‘eylem’ mi sorusunun sürekli olarak ‘pratik, pratik’ denilerek geçiștirilmesi sonucununda olmuștur.
İște size Ümit Zileli’nin pratiği..
‘Kuram’ın ‘K’sından bi haber..
Herșeyden önce, Apo’nun serbest bırakılması, ‘toplumsal adalet’ șöyle dursun ‘Burjuva hukuku’na bile aykırı değil midir?
Sonra ‘Kürtler için halkoylaması’ önerisi, Mustafa Kemal’in kurduğu ‘Devlet-Ulus’ felsefesiyle nasıl bağdaștırılabilmektedir?
‘Kuram’a dönüldüğünde, denilebilir ki, ‘Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkı’ tanımı, Atatürk’ün ‘yüce’ bir ‘öngörüsü’ idi. Tamamen kuramsaldı ve hiçbir koșulda ‘pratik’ değildi.
Eğer ‘pratik’ olsa idi, yüz yıl sonra, Ümit Zileli gibi bir Atatürkçü, ‘Kürtler için halkoylaması’nın ‘demokratik bir hak’ olduğunu ileri süremezdi.
Șu ‘Devlet’ kuramının da, artık bir yerlerinden ‘ele alınması’ gerektiği artık kendisini iyice dayatmıș bulunmaktadır.
‘Tanrı Devlete zeval vermesin’ diyerek geçiștirilmesine bir son verilmelidir.
Demek ki, eğer varsa ve olduğu kadar ‘düșüncelerimiz’i ve onun ‘temel’lerini ortaya koymanın zamanıdır.
Ümit Zileli de ‘düșüncesini’ ortaya koymuștur diyelim.
Ne var ki, Ümit Zileli’nin önerisi, üzerinde düșünülmemiș, ya da sıradan bir Mümtazer Türköne saçmalığının yinelenmesinden öteye gidememiștir.
Bu da senin ‘düșünce’ndir denilip geçilmesini istemem.
Çünkü eleștirmek, daha doğrusu eleștiri yapabilmek, sıradan bir kıraathane münazarasının ötesinde, ‘belli’ bir düșünme yeteneğinin kazanılmasıyla olanaklı.
Ve az da olsa, ‘bilgi’ gerektirmekte.
Bilgisiz eleștiri olmaz.
Kaldı ki, eleștirinin düzeyi, o konudaki bilgimizin düzeyini de vermektedir.
O zaman, Ümit Zileli Türköne de, eğer isterse, bu ‘eleștiriye’ bir yanıt vererek, kendi bilgi düzeyi hakkında bizleri biraz daha aydınlatabilir.
Habip Hamza Erdem
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1532
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Şu dizine dön: Habip Hamza ERDEM

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x