Vahdettin Haindir: Çünkü / Sinan MEYDAN

Tarihçi - Yazar

Vahdettin Haindir: Çünkü / Sinan MEYDAN

İletigönderen Oğuz Kağan » Pzt May 20, 2013 20:29

Vahdettin Haindir: Çünkü

Hainin Dibi: Vahdettin

1. Vahdettin Atatürk'ü "Kurtuluş Savaşı'nı başlatması için değil de, tam tersine başlamış olan yerel direnişleri sonlandırması, Mondros Ateşkes Antlaşması'na uygun olarak dağıtılmamış orduları dağıtması, silahları toplaması için" Anadolu'ya göndermiştir. (Bunu Vahdettin'den, 21 Nisan 1919 tarihli bir notayla İngilizler istemiştir,o da İngilizlerin bu isteğini yerine getirmiştir. Nitekim Atatürk İngiliz vizesiyle Anadolu'ya geçmiştir) Paris Barış Konfernası'nın devam ettiği günlerde diğer Osmanlı yöneticileri gibi Vahdettin de Mondros Ateşkes Antlaşması'na uygun davranmamız, özellikle İngiltere'yi kızdırmamamız gerektiğini düşünüyordu. Bu nedenle İngilizlerin isteğine uygun olarak biran önce Karadeniz'deki Türklerin Rumlara karşı direnişlerinin önlenmesi gerekiyordu. Vahdettin'in kurtuluştan anladığı İNGİLİZLERİN MERHAMETİNE SIĞINMAKTIR. Bu nedenle Samsun'a hareket etmeden önce Atatürk'e "Paşa Paşa devleti kurtarabilirsin!" derken aslında "İNGİLİZLERİN DEDİKLERİNİ YAPARSAN, MONDROS'U EKSİKSİZ UYGULARSAN, ONLARI MEMNUN EDERSEN devleti kurtarısın!" demek istemiştir. Bunu, sonraki gelişmeler doğrulamıştır. Ayrıca Vahdettin, daha sonra yazdığı "Beyannamesinde", "Atatürk'ü Samsun'a ben göndermedim, hükümetin kararına uydum." demiştir.

2. Vahdettin öyle bir İngilizcidir ki, İzmir'i İngilizlerin işgal edeceklerini sanarak Nisan 1919'da bir Heyeti Nasiha (Nasihat Heyeti) oluşturup Ege bölgesine göndermiş, bu heyetle halkı işgale hazırlamış, dahası İzmir'de direnişi örgütleyen Nurettin Paşa'yı görevden alıp İngilizci İzzet Paşa'yı İzmir'e atamıştır. Amacı İngilizler İzmir'e çıkınca herhangi bir direniş gerçekleşmemesidir. Böylece İngilizlere yaranacağını sanmıştır. Ancak İzmir'e Yunanlılar çıkmıştır bilindiği gibi. Dahası İzmir'in Yunanlılarca işgal edileceğini bir gün önceden öğrenmesine karşın İngilizlerin tepkisinden çekinerek işgale seyirci kalmış, hatta bir gün önceden İzmir'deki asker sivil yetkililere gönderdiği emirle "İşgale karşı direnilmemesini" istemiştir.

3. Rauf Orbay, Mütareke döneminde Vahdettin'in huzuruna çıkıp "milletin düşmana karşı direnişten yana olduğunu" söylemesi üzerine Vahdettin yarı kapalı gözlerini hafif aralayarak şöyle demiştir: "BİR MİLLET VAR KOYUN SÜRÜSÜ, ONA BİR ÇOBAN LAZIM O DA BENİM!"

4. Atatürk, Anadolu'ya geçip Vahdettin'in kendisine verdiği görevin (9. Ordu Müfettişliği: Orduları dağıtma, silahları toplama, asayişi sağlama) tam tersine Kurtuluş Savaşı'nı başlatır başlatmaz Vahdettin Atatürk'ü İstanbul'a geri çağırmış, Atatürk gelmeyince onu görevden almış (Bu yüzden Atatürk askerlikten istifa edip sine-i millete dönmüştür).

5. Vahdettin, Anadolu'daki asker, sivil yöneticilere Atatürk'ün tutuklanması talimatını verenlere ses çıkarmamıştır.

6. Vahdettin Kurtuluş Savaşı sırasında ülkenin bütün yönetimini fiili olarak İngilizlere bırakmıştır, İngilizlerin işini kolaylaştırmıştır, İngilizlerle yaptığı gizli görüşmelerde Atatürk'e hakaretler ederek Atatürk'ün ortadan kaldırılmasını istemiştir.

7. Vahdettin, Türkiye'nin yönetimini 15 yılığına İngilizlere bırakan bir anlaşma imzalatmıştır.

8. Vahdettin, Kurtuluş Savaşı yazışmalarını çaldırıp İngilizlere teslim etmiştir.

9. Vahdettin, İngilizlerin isteği doğrultusunda Atatürk'ü TBMM içinde yapılacak bir darbeyle devirmek için Kazım Karabekir, Rauf Orbay gibi Atatürk'ün yakın silah arkadaşlarıyla temas kurup, onları Atatürk'e karşı kışkırtmıştır. Bu kışkırtma kısmen sonuç vermiştir.

10. Vahdettin, Büyük Taarruz'dan bir hafta önce bile İngilizlerle görüşerek Anadolu'daki milli harekete karşı, Atatürk'e karşı İngilizlerin desteğini istemiş, İngilizleri milliyetçilere saldırtmaya çalışmıştır.

11. Vahdettin, İngiliz kuklası hain Damat Ferit'i beş defa sadrazam yapmıştır.

12. Vahdettin, Saltanat Şurası kurup, Türkiye'yi parçalayan SEVR ANTLAŞMASI'nı imzalatmayı kabul etmiş, (Bu şurada vahdettin dahil bütün Osmanlı yöneticileri Sevr'e "evet" demiş, bir tek Topçu Feriki Ali Rıza Paşa "hayır" demiştir.) kurduğu bir heyete, Anadolu'da Türklere sadece iç Anadolu'da birkaç ilde yaşama hakkı tanıyan Anadolu'yu Kürdistan, Ermenistan, İyonya bölgesi diye parçalara bölen, kapitülasyonları ağırlaştıran İDAM FERMANI Sevr Antlaşması'nı imzalatmıştır.

13. Vahdettin, Anadolu'da Haçlı emperyalizmine karşı mücadele eden Kuvayı Milliye'ye karşı Haçlı emperyalizmine destek olmak için paralı KUVAYI İNZİBATİYE (HALİFELİK ORDUSU)'nu kurup Anadolu'ya göndermiştir.

14. Vahdettin, hain Damat Ferit Hükümeti ile birlikte Atatürk'ü ve silah arkadaşlarını "dinsiz-zındık" ilan eden fetvanın yayınlanmasına ses çıkarmamıştır.

15. Vahdettin, Atatürk'ün idam fermanını ımzalamıştır.

16. Vahdettin, Atatürk'ün rütbelerini-nişanlarını söktürmüştür.

17. Vahdettin, Damat Ferit'le birlikte Anadolu halkını kışkırtıp Anadolu'da "İÇ SAVAŞ" başlatmıştır.(isyanlar vs.), Anzavur'u paşa yapıp milliyetçilere saldırtmıştır.

18. Vahdettin, Kurtuluş Savaşı'ndan sonra "Hicret ediyorum" diyerek HALİFELİK sıfatıya İngilizlere sığınarak kaçmıştır. Böylece Vahdettin İngilizlerin Halifeliği kullanmalarına olanak yaratmıştır.İngilizler Vahdettin'i kendi kontrolleri altında "kukla" bir halife haline getirip, sömürgeleri Hindistan'daki Müslümanların isyanını önlemeyi düşünmüşlerdir. Ancak Atatürk, kaçak Halife Vahdettin'in "halifelik" yetkilerini alıp Abdülmecit Efendi'ye verince sıradanlaşan Vahdettin'in artık İngilizler için hiçbir anlamı kalmamıştır. İngilizler Vahdetin'i yine de bazı İslam ülkelerinde gezdirip Müslümanların Vahdettin hakkındaki görüşlerini öğrenmek istemişler, ancak Müslümanların Vahdettin'i hiç önemsemedikleri, hatta tanımadıkları, tanıyanların da "nefret ettiğini" görmüşlerdir. Bunun üzerine artık Vahdettin'i kullanamayacaklarını anlayan İngilizler amiyane tabirle Vahdettin'e tekmeyi yapıştırmışlardır. Böylece Vahdettin'in sefalet yılları başlamıştır. İlahi dalet mi desek!

19. Vahdettin'in kaçarken hazineyi soymamasının nedenleri ise şunlardır: Birincisi zaten yurtdışında kendisine fazlasıyla yetecek kadar birikmiş parası ve maaşları vardır. İkincisi, İstanbul 1922 Ekim'inin başında Ankara Hükümeti temsilcisi Refet Paşa tarafından İngilizlerden teslim alınmış, İstanbul kurtarılmış ve Ankara Hükümeti'nin kontrolüne geçmiştir. Topkapı Sarayı'nın, Yıldız Sarayı'nın, Dolmabahçe Sarayı'nın önünde ve hazine de artık Atatürk'ün askerleri nöbet tutmaktadır. Yani Vahdettin istese de hazineyi, sarayı soyacak durumda değildir. Üçüncüsü de Vahdettin, İngilizlere sığınırken yaptığı pazarlık gereği, "Ben size HALİFELİK sıtafımla sığınacağım, sizin kotrolünüzde bir halife olacağım" diye sığınmıştır. Bunun karşılığında İngilizlerin kendisini krallar gibi yaşatacağını, paraya pula ihtiyacı olmayacağını düşünmüştür. Ayrıca 1924'te ABD Başkanı'na yazdığı mektuptan anladığımıza göre Vahdettin "geçici olarak ülkeyi terk ettiğini" düşünmüş, bir gün İngilizlerin ve ABD'nin desteğiyle Atatürk'ü aşağı indirip yeniden Türkiye'de Halife olacağı hayaline kapılmıştır. Bu nedenle bir gün geri döneceğine göre malı mülkü yanında götürmeyi düşünmemiştir. Ayrıca hazineyi soymaması veya soyamaması "hırsız" olmadığını gösterir, biz de zaten Vahdettin'e "hırsızdır" demiyoruz, "haindir" diyoruz. Her hainin aynı zamanda "hırsız" olacağı şeklinde bir kural da yoktur! Vahdettin'in yurt dışında sefalet içinde ölmesinin nedeni de "parasızlık" değil, lüks yaşama orada da devam etmek istemesi ve özellikle bazı akrabalarının (Örneğin meşhur Zeki) ölçüsüz harcamalarıdır. Hazıra dağ dayanmaz, gün gelmiş beş parasız kalmıştır!

20. Vahdettin Türkiye dışında "firari" olduğu zamanlarda sürekli Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk düşmanlarıyla temas kurarak Atatürk'e ve Türkiye'ye yönelik haince planlar içinde olmuştur.

21. Vahdettin 1924'te ABD Başkanı'na yazdığı mektupta Atatürk'e ve Atatürk'ün peşine takılan Türk milletine ağır hakaretler etmiştir, ABD Başkanı'ndan, Türkiye'de yeniden tahta geçmesi için kendisine yardım etmesini istemiştir. Halifeliğin kaldırılmasının emperyalist ülkeler için hiç de iyi olmayacağını belirterek kendisinin yeniden halife olmasına yardım edilmesini istemiştir. Yani hainliğine yurt dışında da devam etmiştir.

Özetle VAHDETTİN HAİNİN DİBİDİR.

Vahdettin'in bu ihanetleri nedeniyle TBMM daha 1920 yılında yaptığı bir gizli oturumda Vahdettin'e "HAİN" damgasını yapıştırmıştır. Vahdettin'e çok sonraları Kemalistler "hain" dememiş, daha 1920'de TBMM "HAİN" demiştir. Zabıt Cerdeleri incelenecek olursa bu gerçek görülecektir. Atatürk de 1920'de TBMM'de gizli oturumlarındaki konuşmalarında "HAİN VAHDETTİN" ifadesini kullanmış, 1927'de kaleme aldığı NUTUK'ta ise Vahdettin'e hem "HAİN" hem de "SOYSUZLAŞMIŞ YARATIK" demiştir.

Vahdettin'e hiç kimse "hain" demese bile tarih "hain" demiştir. Hainden kahraman olmaz, olsa olsa "çakma kahraman" olur.

ABD'nin BOP'una uygun olarak tarihi yeniden yazanların hainleri kahraman, kahramanları hain yapmasına şaşırmamak gerekir. AKP bu duruma çanak tutmaktadır. Nitekim AKP döneminde İskilipli Atıf gibi, Şeyh Sait gibi, Seyit Rıza gibi başka hainler de "kahraman" ilan edilmiştir. Anlayacağınız AKP sayesinde çok sayıda "çakma kahramanımız" oldu!

MERAKLISINA NOT:Biraz daha ayrıntı için işte VAHDETTİN'İN İHANET DOSYASI Ayrıca bu yazıdaki bütün iddiaların kaynaklarına/belgelerine benim CUMHURİYET TARİHİ YALANLARI, 1. CİLT adlı kitabımdan ulaşabilirsiniz.


Sinan MEYDAN / 20 Mayıs 2013, sinanmeydan.com.tr
En son Oğuz Kağan tarafından Cum May 24, 2013 12:40 tarihinde düzenlendi, toplamda 2 kez düzenlendi.
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Vahdettin Haindir: Çünkü / Sinan MEYDAN

İletigönderen Oğuz Kağan » Sal May 21, 2013 11:48

Vahdettin'in İhaneti İçin Nutuk Okuyun!

Tarihçi Sinan Meydan, AKP’li Şahin’in “Vatan haini değil” dediği Vahdettin için Atatürk’ün, Nutuk’ta “soysuzlaşmış yaratık” ifadesini kullandığını hatırlatarak, “Yarın Nutuk’u da mı toplattıracaklar” dedi.

Son Osmanlı Padişahı Vahdettin’in vatan haini olduğu konusunda yanlış bilgiler içerdiğini söyleyen AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’e tarihçi ve siyasilerden sert tepki geldi. Tarihçi Sinan Meydan, Mustafa Kemal’in Nutuk’ta Vahdettin için “soysuzlaşmış yaratık” ifadesini kullandığını hatırlatarak, “Mehmet Ali Şahin yarın Nutuk’u da mı toplattıracak?” dedi. CHP İstanbul Milletvekili Fatma Nur Serter ise “Elem verici buluyorum. Açıkça Cumhuriyet değerleriyle savaşın ilanı. Türk eğitim sistemini hangi noktaya sürükleyeceklerinin işaretleri bunlar” diye konuştu.

Yanlış bilgi veriliyor

Mehmet Ali Şahin, partisinin Karabük Merkez İlçe Başkanlığı Danışma Meclisi’nde yaptığı konuşmada, yıllardır Osmanlı’nın son padişahı Vahdettin’in vatan haini gösterildiğini, bu görüşe katılmadığını ifade etti. Şahin, tarih kitaplarının her şeyi olduğu gibi yansıtması gerektiğini vurgulayarak, Erzurum Kongresi konusunda da eksik bilgi içerdiklerini savundu. Şahin, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya da bir çağrıda bulunarak “Son padişah Vahdettin’le ilgili hala aynı hüküm devam ediyorsa tarih kitaplarını değiştirin” dedi.

AKP’li Şahin’in bu çıkışına tarihçi ve siyasiler büyük tepki gösterdi. Tarihçi Sinan Meydan, Mustafa Kemal’in Nutuk’ta Vahdettin için “soysuzlaşmış yaratık” ifadesini kullandığını hatırlatarak, “Şahin yarın Nutuk’u da mı toplattıracak” dedi.

Gaflet ve ihanet

Meydan, bu konu üzerinde uzun bir süre çalıştığını ve “Cumhuriyet Tarihi Yalanları 1” adlı kitabında da yazdığını kaydederek şunları söyledi: “Hem Türkiye arşivindeki hem de İngiltere arşivindeki belgeler Mehmet Ali Şahin gibi demiyor. Çok açık bir şekilde önce bir gaflet, arkasından da bir ihanetin olduğunu görüyoruz. İkisi bir aradadır. Son kalemde de Vahdettin’in İngiliz zırhlısına binip yurt dışına gittiğini görüyoruz. Orada da rahat durmuyor. Bazı Yunan generalleri ile birlikte Atatürk’ü indirip yerine yeniden padişah olma hayalleri gördüğünü biliyoruz. Bir de ABD Başkanı John Calvin Coolidge yazdığı bir mektup var. Türk milletine çok ağır hakaretler ettiğini ve aptal yerine koyduğunu görüyoruz. İngiliz arşivlerinde bir kamyon dolusu belge var Vahdettin ile ilgili. Bu belgelerde Kurtuluş Savaşı devam ederken İngilizlerle yaptığı gizli görüşmelerin bütün detaylarıyla yer aldığı ortadadır.”

Sevr’i o imzalattı

Meydan açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Vahdettin, 15 yıllığına Türkiye’nin yönetimini İngiltere’ye bırakan anlaşma imzalamıştır. Bunun gibi başka gizli anlaşmaları da var. ‘Mustafa Kemal’i ve Yunanlıları Anadolu’dan defedin. Anadolu’yu 15 sene siz idare edin’ diyor. Bununla ilgili çok net belgeler var elimizde. Türkiyeyi parçalayan Serv Antlaşması’nı kendisi imzalatıyor. Saltanat Şurası düzenliyor, bu Şura’ya kendisi de katılıyor. Orada Serv Antlaşması’nın imzalanmasına karar verildiğinde itiraz da etmemiştir. Kendisi Serv’i imzalayacak heyeti oluşturup göndermiştir.

Halifeliği pazarladı

En önemlisi de Kurtuluş Savaşı’ndan sonra bu ülkeyi terk etmiş ve İngiltere’ye sığınarak kaçmıştır. Ben bunu şöyle yazdım, bunun belgeleri de var. Kaçarken Halifelik sıfatını kullanarak kaçmıştır. Bu çok riskli. Vahdettin ’Ben halifeyim’ diyerek İngilizlere sığındı. İngilizlerin Vahdettin’e kucak açmasının sebebi de bu. İngiltere, Vahdettin’in halifelik sıfatını kullanmak istiyor. Çünkü, Hindistan’daki Müslümanlar ayaklanmış durumda. İngiltere’nin kendi kontrolünde bir halifeye ihtiyacı var. Onun için Vahdettin’i buradan apar topar götürüyorlar. İngiltere Vahdettin’in halifelik zırhından yararlanmak istiyor. Ve bir anlamda halifeliği İngiltere’ye pazarlamış oldu.”

Planları suya düştü

Tarihçi Sinan Meydan şöyle devam etti: “Mustafa Kemal, devreye girip Vahdettin’in halifelik zırhını hemen sırtından alıp, Abdülmecit Efendi’ye giydirmiştir. Mustafa Kemal ve TBMM, halifeliği ondan alıp, Abdülmecit Efendi’yi halife seçince ve Vahdettin sıradan bir birey haline gelince plan suya düşüyor. Böylece İngiltere’nin de oyunu bozuluyor.”

Kahramanlar hain hainler ise kahraman gösteriliyor...

Vahdettin’in, Avrupa’da Türkiye’ye düşmanlık besleyen Yunan generalleri ile gizli kapaklı işler çevirdiğini belirten tarihçi Sinan Meydan, şöyle dedi: “Vahdettin’in, Şeyh Sait isyanında da doğrudan parmağı var. Geçtiğimiz yıllarda buna ilişkin belge de yayınlandı. Elimizde bu kadar belge, bilgi varken kalkıp da orada Mehmet Ali Şahin, orada Erzurum Kongresi’nden falan bahsediyor. Arkasından ’kitapları düzeltin’ diyor. Neyi düzeltiyorsun? Siz bu kanaate nereden vardınız? Özellikle son on yıllık AKP iktidarında Büyük Orta Doğu Projesi’ne (BOP) uygun tarih kurgulanıyor. BOP’a uygun yeni bir tarih kurgulanırken Lozan Antlaşması’na saldırılıyor, Serv Antlaşması yüceltiliyor. Atatürk’e saldırılıyor, Vahdettin yüceltiliyor. Kahramanlar hain, hainler ise kahraman gösteriliyor. Gerçekler yanlış, yanlışlar gerçek hale getiriliyor. Meydan, devamla şunları söyledi: ” Şimdi bu tarihin kurgulanacağını 1996 yılında Samuel Huntington’ın ’Medeniyetler Çataşması’ kitabından anlıyoruz. ’Medeniyetler Çatışması’nda Huntington, ’Bu Mustafa Kemal Atatürk’ten bir an önce kurtulun’ diyor. İşin özü budur. Atatürk’ten kurtulmak için bin dereden su getiriliyor ve sürekli yalanlar üretiliyor. Bu Vahdettin’in hain olmadığı iddiası aslında çok eski yalandır. Taa Mevlanazade Rıfat’a kadar dayanır. 1930’lu yıllara kadar uzanır. Fakat artık iyice ayyuka çıkarılmıştır. BOP’a uygun bir Türkiye kurgularken Serv Antlaşması’nı övmeler, Vahdettin’i yüceltmeler, Atatürk’ü karalamalar. Önümüzdeki süreçte bunlarla hep karşılaşacağız. Mehmet Ali Şahin’in, ’Vahdettin hain değilmiş, bunu ders kitaplarından çıkartın’ demesi çok şaşırtıcı değil.

Cumhuriyet değerleriyle savaşın ilanı

CHP İstanbul Milletvekili Fatma Nur Serter, AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’in ders kitaplarından “Vahdettin’in vatan haini” olduğuna ilişkin bölümlerin çıkarılması çağrısına sert tepki gösterdi. Serter, “Tarih kitaplarımızdan da neyin dışlanıp çıkarılacağını önümüzdeki günler bize gösterecektir. Elem verici buluyorum. Açıkça Cumhuriyet değerleriyle savaşın ilanı” dedi.

Yeniçağ’a konuşan Fatma Nur Serter, ders kitaplarının AKP’nin görüşleri doğrultusunda yazılmasının büyük bir hata olduğunu söyledi. AKP’nin cumhuriyetin değerlerine savaş ilan ettiğini ifade eden Serter şunları söyledi: “Tek başına Vahdettin değil. Pek çok dönüşümün Cumhuriyet’in değerleriyle savaş halinde olan iktidar partisinden bu ve benzeri pek çok yeni açıklamayı da duyacağız. Tarih kitaplarının yeniden yazılım konusunda Avrupa’da başlatılan ve Türkiye’ye de bir ucu gelen projede her hangi bir zaferi kazanmanın sevincini bile kutlamayı bir başka gruba karşı ayrılıkçılık olarak gören bir zihniyet egemendir. Tarih kitaplarımızdan da neyin dışlanıp çıkarılacağını önümüzdeki günler bize gösterecektir. Elem verici buluyorum. Açıkça Cumhuriyet değerleriyle savaşın ilanı. Türk eğitim sistemini hangi noktaya sürükleyeceklerinin işaretleri bunlar.”

Bu zihniyet amacına asla ulaşamayacak

Osmanlı’nın son padişahı Vahdettin’in yıllardır vatan haini gösterildiğini ifade ederek bu görüşe katılmadığını belirten AKP’li Mehmet Ali Şahin’e bir tepki de CHP Muğla milletvekili Ömer Suha Aldan’dan geldi. “Bu tür zihniyet anlayışları karşı devrim süreçlerinde ortaya çıkıyor” diyen Aldan, şunları söyledi: “AKP’nin yapmak istediği de buna benzer bir sürecin parçası olarak değerlendirilebilir. Bu tür uygulamalar daha önce de başka iktidarlar tarafından denendi, yapılmak istendi. Hiç bir sonuca ulaşılamadı. Bir sonuç alınamıyor çünkü en güzel cevabı millet veriyor. Bir şeyler yapılmak isteniyor ama millet gecikmeden cevabını veriyor. Bu uygulamaya da, bu yapılmak istenene de Türk milleti cevabını elbette verecektir. Bu zihniyet amacına asla ulaşamayacak. AKP iktidarı dönemine bakıldığında yapmak istedikleri bu noktada şaşırtıcı olmuyor. Yapılmak istenenin ne olduğunu bizler anlıyoruz, millet de anlıyor. Buna cevap gecikmeyecektir.

YENİÇAĞ, 20 Mayıs 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Vahdettin Haindir: Çünkü / Sinan MEYDAN

İletigönderen Oğuz Kağan » Cum May 24, 2013 12:42

Güncellenmiştir.
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Vahdettin Haindir: Çünkü / Sinan MEYDAN

İletigönderen Mustafa Candan ÇAKIR » Cum May 24, 2013 19:57

Son Modamız da Vahdettin'e iade-i İtibar Atağı...
Kime...?
Mukan soyundan Vahdettın'e...

Goktürk imparatorluğu çökerken ikinci başkent Talas'ın sokaklarında sarayın koridorlarında çarpıştı Aşina hanedanı ve 1150 civarı saray mensubu vuruşarak öldü.
Son Osmanoğulları da Topkapı sarayında İstanbul sokaklarında bunu yapmış olsaydı elbette Vahdettin de hayırla yad edilirdi.

https://www.facebook.com/photo.php?fbid ... =1&theater
"Madem ki Türküz, O halde Türk gibi Yürür, Türk gibi Düşünür, Türk gibi duyarız ve Türk gibi Yazarız.."
Kullanıcı küçük betizi
Mustafa Candan ÇAKIR
Üye
Üye
 
İletiler: 24
Kayıt: Sal May 21, 2013 20:06


Şu dizine dön: Sinan MEYDAN

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x