1. yüz (Toplam 1 yüz)

Herkese var da, asgari ücretliye yok mu? / Nedim TÜRKMEN

İletiGönderilme zamanı: Cum Şub 17, 2017 11:07
gönderen Oğuz Kağan
Herkese var da, asgari ücretliye yok mu?

Ülkemizde Mart ayı, vergi ayı olarak bilinmektedir. Oysa ki; Şubat ayı da yaklaşık 750 bin basit usulde vergilendirme kapsamında bulunan mükellefler için, beyanname ayıdır. Eskiden adı götürü usul olarak bilinen ve çoğunlukla; taksici, minibüsçü, dolmuşçu gibi taşımacılık yapanlar ve küçük esnaf bu kapsamdadır. Basit usulde vergilendirilen mükellefler 1 Şubat 2017 -25 Şubat 2017 tarihleri arasında; 2016 yılı gelirleri ile ilgili beyanname vermek ve çıkan vergilerini Şubat ve Haziran aylarında 2 taksitle ödemek zorundadırlar.

Basit usulde vergilendirme kapsamında bulunan mükelleflere, gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden farklı bir takım kolaylıklar sağlanmıştır. Basit usulde vergilendirmenin sağladığı kolaylıklar şunlardır;

– Defter tutulmaz.

– Vergi tevkifatı yapılmaz ve muhtasar beyanname verilmez.

– Basit usulde vergilendirilen mükelleflerin teslim ve hizmetleri Katma Değer Vergisi'nden istisnadır.

– Ticari kazancın tespitinde amortismana tabi iktisadi kıymet alışları ve satışları dikkate alınmaz.

– Alınan ve verilen belgelerin kayıtları mükelleflerin bağlı oldukları meslek odalarındaki bürolarda tutulmaktadır. Ancak, isteyen mükellefler kayıtlarını hiçbir yerden izin almadan kendileri tutabilecekleri gibi, meslek mensuplarına da tutturabilirler.

– Engellilik indiriminden faydalanabilirler.

KOLAYLIK ÇOK, VERGİ YOK!

Yukarıda saydığımız kolaylıklar dışında; 29 Ocak 2016 tarih ve 6663 sayılı Kanun ile ticari kazancı basit usulde vergilendirilen yaklaşık 750 bin mükellefe, 2016 yılı gelirlerine uygulanmak üzere 8.000 TL yıllık kazanç indirimi getirilmiştir. Bu kazanç indirimi, bu yıl ilk kez uygulanacaktır.

Bu kazanç istisnası getirilmeden önce, acaba Devlet basit usulde vergilendirilen mükelleflerden ne kadar vergi alıyordu? Yanıtı aşağıdaki tabloda görülmektedir.

Resim

2.500 TL'LİK VERGİ ÖDENMEYECEK

Tablo bize; ticari kazancı basit usulde vergilendirilen mükelleflerin kişi başına ortalama 2.000-TL ile 2.500-TL arasında yıllık vergi ödediğini göstermektedir.

Bu yıl ilk kez uygulanacak olan, 8.000-TL kazanç istisnası ile birlikte; ticari kazancı basit usulde vergilendirilen kişilerin yılda ortalama 2.000-TL ile 2.500-TL arasında ödedikleri vergileri de artık ödemeyeceklerini söylemek, matematiksel bir gerçek olacaktır.

Aşağıdaki örnek yardımı ile konu daha net anlaşılacaktır.

Resim

Örnek; Mükellef (A), 2016 yılında 25.000-TL kar elde etmiş olup, yıl içinde 7.000-TL Sosyal Güvenlik Primi (Bağ-Kur Primi) ödemiştir. Ayrıca, mükellefin kazancına 29 Ocak 2016 tarihli ve 6663 sayılı Kanun ile getirilen 2016 yılı için 8.000-TL kazanç indirimi uygulanmıştır.

Mükellefin beyanı aşağıdaki gibi olacaktır;

GELİR VERGİSİ YARI YARIYA AZALDI

8.000-TL'lik kazanç indirimi ile beraber; 25.000-TL kar elde eden ve ticari kazancı basit usulde vergilendirilen bir mükellef, 1.500-TL vergi ödemektedir. Yukarıdaki örnekte; 8.000-TL'lik kazanç istisnası olmasaydı, mükellef (A) 2.970-TL vergi ödeyecekti. Yani bu kazanç istisnası ödenecek olan gelir vergisini, yarı yarıya azaltmaktadır.

Devlet, 750 bin küçük esnafı yıllık 350 milyon lira vergi gelirinden fedakarlık yaparak, mutlu edecektir.

Devletin vatandaşı mutlu etmesine bir sözümüz yok, ancak asgari ücretlinin yıl sonuna doğru yüzde 20'lik vergi oranına tabi olması sorununu bile çözmek istemez iken, esnafa şefkatli ücretliye ceberut yaklaşımı kabul etmek, mümkün değildir.

Vergi sistemi; herkes için adalet ve eşitlik ilkelerini gözetmek zorundadır. Tüketiciler ve ücretliler üzerine kurulu vergi düzeni, kabul edilemez ve sürdürülemez.

Nedim TÜRKMEN, 17 Şubat 2017