1. yüz (Toplam 1 yüz)

Meşru olmayan oylama! / Arslan TEKİN

İletiGönderilme zamanı: Çrş Nis 19, 2017 15:16
gönderen Oğuz Kağan
Meşru olmayan oylama!

AGİT'in ön raporunu iyi okumalı... Türkiye'nin yarısının gördüğü raporlarında bir bir sıralanmıştır.

Tek Adam çıkıyor, bu rapor için: "Atı alan Üsküdar'ı geçti." diyor. Dahası sözünü pekiştirmek için: "Geçti Bor'un pazarı sür eşeğini Niğde'ye..." diyor.

Sizce ne demek istiyor? "Hile hurda... Ne dersen de, oyum yüzde 51,4. Sen karışamazsın!"

Raporunu kabul etmiyorsanız, başta Türkiye'ye gelmelerini engellemeliydiniz. Referandumu takip etmelerine izin veriyorsunuz, raporunu da göz önüne alacaksınız. Bizim kanunlarımıza aykırı bir söz etmişlerse sesinizi o zaman yükseltin.

Avrupalılar bu rapora itibar edeceğini açıkladılar. Yoksa AGİT'in varlığının bir anlamı olur mu?

AGİT (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilâtı), içinde Türkiye'nin, ABD'nin ve Kanada'nın, o dönem Demirperde ülkeleri de dâhil bütün Avrupa ülkelerinin 1 Ağustos 1975'te Finlandiya'nın başşehri Helsinki'de imzalanan Helsinki Nihaî Senedi'yle temel esasları belirlemiştir.

Venedik Komisyonu raporları Avrupa'da nasıl dikkate alınıyorsa, AGİT'inki de öyle dikkate alınıyor. Yoksa kendilerini inkâr etmiş olurlar. Zaman zaman bir tarafa yonttukları olmuyor değil; ama şu anda Türkiye için hazırlanan rapor, herkesin feveran ettiği haksızlıkların maddelenmesidir.

Avrupa'ya efelenmek, Reislerinin ağzına bakan birkaç fanatiğin yüreğini ferahlatır ama bütün Türkiye'yi kaygılandırır. Efelenmek işe yarasaydı, Tek Adam'a verilen oy yüzde 80'leri bulurdu.

Halkın cebinden propaganda yürütülmüştür. Kendilerinden başkasını Müslüman saymayanlar bir de Hz. Ömer'i (veya Ömer bin Abdülaziz'i) hatırlatırlar. Önünde iki mum durur: Birini devlet, diğerini kendi işleri için kullanır. Ya "Devletlümüz" ne yaptı? Sizce harama el sürdü mü, sürmedi mi? Baskılar, korkutmalar, hapisler... Kendilerinden saymadıklarını âdeta boğmaları...

Bütün tekme-tokata, cebe uzanmaya rağmen bıçak sırtında bir galibiyet.

Halk kararlı... Geçti Bor'un pazarı beyim, sürünüz eşeğinizi.... nereye isterseniz! Bir dahaki seçimde, sizi sandıkta eritecektir!

Yüksek Seçim Kurulu, mühürsüz oy pusulalarının kesinlikle kabul edilmeyeceğini ilânlarda bile bütün âleme duyuruyor. Kanunun 98. ve 101. maddeleri çok açık.

Bir oyun dahi kıymeti vardır. Birine bağımlılık insanların iliklerine kadar işlemiş. Gazaba uğramaktan korkanlar akla hayale gelmedik sebepler üretiyorlar. Aynı gün iki zıt karar alınıyor, "Ne olmuş canım karar değiştirdiysek!" demeye getiriliyor.

Burada sık yazdım: Saddamlaşıyoruz. Saddamlaşmanın en bariz örneği sandıkta oynanan oyun.

Türkiye'yi küçük düşürmeye, tipik Orta Doğu ülkesi göstermeye ne hakkınız var?!

Referandumdan önce, "Evet" çıkarsa meşru olmayacağını, "Hayır" çıkarsa meşru olacağını yazmıştım. Türkiye'de bütün kararlar bir adamın iki dudağı arasındayken, "Hayır" diyenlere akıl almaz zulüm reva görülürken, sandıkta her türlü dalavere çevrilirken, elinizi vicdanınıza koyun, sonucu meşru sayabilir misiniz?!

Arslan TEKİN, 19 Nisan 2017
arslantekin53@yahoo.com