1. yüz (Toplam 1 yüz)

Uğur Mumcu aydınlatmaya devam ediyor hâlâ... / Tuncay MOLLAVEİSOĞLU

İletiGönderilme zamanı: Cum Oca 24, 2020 11:49
gönderen Oğuz Kağan
Uğur Mumcu aydınlatmaya devam ediyor hâlâ...

O karanlık günde hayata başlayanlar bugün 27 yaşında!

Aracına konulan bomba ile evinin önünde katledildi Uğur Mumcu.... vicdanları kanatan, adalete inancımızı körelten yıllar boyunca, tıpkı dediği gibi; her parçasından binlerce Uğur Mumcu doğdu.

Türkiye’nin en büyük gazetecisi, benim bu mesleği tercih etmemde ilham kaynağım olan Uğur Mumcu, çok sevdiği memleketinin dört bir yanında anılıyor.

Resim

Mumcu’yu iki güzel çocuğu; Özge ve Özgür ile değerli eşi Güldal Mumcu’dan ayıran bombanın fitilini ateşleyenler; insanlığın, hayatın, özgürlüğün düşmanıydılar.

Toplumun hatırasında Mumcu cinayeti ile ilgili birden fazla failin izi kaldı, çünkü büyük Usta, devleti örümcek ağı gibi saran tarikat ve cemaat yapılanmalarından PKK terör örgütüne, terörü besleyen emperyalist güçlere, Türkiye’de akan kanın içerdeki paydaşlarına kadar “büyük soruların” peşinden gidiyor, toplumu keskin kalemi ile olgular üzerinden aydınlatıyordu.

Bir meşaleydi Uğur Mumcu... Ve o meşaleyi söndürmek isteyenler başaramadılar.

Mumcu o günlerden bakarak, Türkiye’nin başına bela olacak emperyalizmin din tüccarlarına; tarikatticaret- siyaset yapılanmasına dikkat çekmişti.

Mumcu’nun yakın dostu Cumhuriyet gazetesi yazarı Ali Sirmen, Menemen’de yaptığımız panelde bu önemli gerçeğin altını çiziyordu: “Allah bilir Uğur Mumcu bugün yaşasaydı FETÖ’den yargılanırdı. FETÖ, hükümetin bir yanlışı değildir. Bir kasıttır. Kırmızı mühürlü zarflarla devlete sızdırılmıştır. FETÖ ceza alacaksa AKP teşvik edici olarak aynı suçtan cezalandırılmalıdır.”

um:ag: Mumcu'nun mirası

Ölümünden bir yıl sonra Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı (um:ag) kuruldu. Vakıf, Uğur Mumcu’nun izinde genç gazeteciler yetiştirmesinin yanı sıra edebiyat, felsefe, sinema, resim gibi alanlarda kültür merkezi olma yolunda.

Güldal Mumcu’yu arıyorum... sesinde her yıl Ocak ayında tekrarlanan bir heyecan var. Uğur Mumcu’nun uğrunda hayatını verdiği değerlerin unutulmaması ve yeni nesillerde yaşatılması için büyük çaba harcıyor:

“Uğur, unutkan bir ulus olduğumuzu söylerdi. Unutturmamaya çalışıyoruz. Gelecek kuşakların da Uğur Mumcu gibi aydınların neden suikastlara uğradığını, bu olayların arkasında kimlerin olduğunu bilmeleri gerek. Uğur’un faillerinin bulunmasını hala ümit ediyoruz. Ve bu acı olayların bir daha yaşanmaması için anma günleri ve um:ag ile özellikle gençlere ulaşmaya çalışıyoruz.”

um:ag çok önemli ve değerli... Uğur Mumcu’nun mirasını taşıyor. Hangi fakülteyi bitirirse bitirsin, yüreğinde gazetecilik heyecanı olan herkese kapılarını açıyor.

um:ag’dan mezun olmuş ve esaslı gazetecilik yapan birçok insan tanıyorum. Fox Haber’de şu anda haber müdürü olan Özgür Çakmakçı gibi...

Güldal Mumcu vakfa gelen gazeteci adaylarının bu mesleği yapmayı ilke edindiğini ve mezun olduktan sonra başarılı olduklarını söylüyor. Uğur Mumcu’nun da hukuk fakültesi mezunu olduğunu hatırlatıyor.

Atatürk’ü çok iyi analiz edip, hem karakterinde hem de meslek yaşamında onun ışığını taşıyıp yansıtan Uğur Mumcu’ya ödenmesi imkânsız borcumuz var.

Çok değerli ailesinin el ele verip büyüttüğü um:ag’a destek olabilirsek, vakfın ana amacı olan araştırmacı gazetecilik alanında yeni Uğur Mumcular’ın yetişmesine katkı sağlamış oluruz.

Kim daha FETÖ'cü?!

İktidar ve muhalefet arasında FETÖ’cülük tartışması sürüyor.

Şunu söyleyebilirim; gazeteciliklerini ve kişiliklerini yakından bildiğimiz Emin Çölaşan ve Necati Doğru’dan FETÖ çıkaran memlekette herkes bu kılıfın içine girebilir!

Meclis’te “FETÖ’nün siyasi ayağı araştırılsın” önerisine iktidarın ret verdiğini biliyorsunuz.

Bu gerçeği görmezden gelen yandaş basının yeni malzemesi FETÖ’den tutuklu eski MİT mensubu Enver Altaylı hakkındaki iddialar.

Savcının iddiaları son derece ciddi. Yandaş basın ise bu iddialar içinden bir detayı öne çıkarıyor. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı Rasim Bölücek’in Altaylı ile yaptığı telefon görüşmelerini manşetlere taşıyorlar.

Biz bu filmi kumpas davaları zamanında; “önce manşet sonra operasyon” şeklinde izledik.

Türkiye önemli gelişmelere gebe...

Tuncay MOLLAVEİSOĞLU, 24 Ocak 2020