1. yüz (Toplam 1 yüz)

Ananın Yeri / Levent Bulut

İletiGönderilme zamanı: Cum Tem 17, 2020 11:17
gönderen Oguzhan34
"Millî" Eğitim Bakanlığı yeni projesiyle; okullardaki "şehit" ve "gazi" unvanlarını, fazla yer kapladığı için kaldıracakmış.
Memleketin bütün meselesi bitti, 'CUMHURİYET'i kuranların, vatanı için canını verenlerin unvanları dert oldu.
***
Oysa uzun dedikleri "şehit" yerine Ş. koysalar kısalır. Ama "şehit" diye okunmaya devam edilir...
"Kelle" deseler 3 kuruş tazminat ödemek zorundalar, o da olmaz!
İşin içinden çıkamayınca fazla yer kaplamayı bahane edip kaldıralım demişler.
***
Maksat üzüm yemek değil bağcıyı dövmek...
Millî Eğitim Bakanlığı işi sadece "şehit"le sınırlı tutmamış; Atatürk'ten, Mustafa Kemal diye bahsedenleri örnek alıp Gazi unvanını da kaldırmaya kalkışmış.
Ahde vefa bu olsa gerek!
***
Dürüst, vatanını, milletini seven, sırf çocuklar okuyabilsin arzusu güden hayırsever vatandaşlarımızı tenzih ederek, ülkemizde yönetmenliğine göre okul yaptıran kişinin adı, yaptırdığı okula veriliyor..
***
Parayı veren düdüğü çalar hesabı.
Bu durum kötüye kullanılmaya da müsait.
Meselâ; reklamını yapacaksan eğer, televizyona, gazeteye, dergiye reklam vermene ne gerek var?
Yaptır mahallene bir okul! Versinler okula adını.
Yakında okullarımızda; "Hacı üfürür", "babam sağ olsun", "Cillop yıkama", "Ananın yeri", yok "Devenin nalı" gibi isimler görürseniz şaşırmayın.
***
Öyle olmaz, olmaz demeyin, olmayacak şeylerden başka ne oluyor bu ülkede?
***
Hangi birimizin aklından unvanları, okullardan kaldırmak geçerdi ki.
***
Yönetmeliğe göre bu ülkede paran varsa, yaptırdığın okula adın verilirken, vatan için dökülen "kan"ın ve adın bir önemi yok mu?
****
Bu satırları açılım sürecinin yaşandığı yıllarda şehit isimlerinin okullardan kaldırılacağı söylentisi üzerine yazmıştım. O dönem tartışmalara Millî Eğitim Bakanlığı şu açıklamayla noktayı koymuştu: ''Eğitimcilerini, kendi öğretmenlerini şehit veren bir Bakanlığın, şehitlik gibi yüce bir mertebeyi ve bu makamın sahiplerinin adlarını sonsuza kadar yaşatacak okullarımızdan çıkarmak gibi bir gayesi asla olmayacaktır.''
***
Yıllar sonra yine başa döndük. MEB'in o dönem yaptığı açıklama demek ki sonsuza kadar değil 10 yıl içinmiş. Zira İstiklâl Savaşı komutanlarından Reşat Çiğiltepe'nin adını taşıyan okulun ismini bağış yapan vakfa ait bir isim vererek "Turhan Polat Ortaokulu" olarak değiştirdiler.
***
Hani şehitlerimizin adı okullarda sonsuza kadar yaşayacaktı?
Hani şehitlik gibi yüce bir mertebeye sahip olanları adları okullardan çıkmayacaktı?
Devlette devamlılık esas değil midir?
Bir gün öyle, bir gün böyle...
Rüzgâr nasıl eserse şekliyle devlet politikaları olabilir mi?
***
Para vererek okul yaptıranları ve millete bağışlayanları elbette takdir edelim. Ama isimleri verilecekse yeni yapılan okullara verelim. Kurtuluş Savaşı'nın önemli isimlerinde Reşat Bey'in adını kaldırıp, bağışçının adını vermek, abesle iştigal değil de nedir?
***
Yukarıda sormuştum şimdi bu vesileyle tekrar sorayım:
Yönetmeliğe göre bu ülke de paran varsa, yaptırdığın okula adın verilirken, vatan için dökülen kanın, mücadelenin ve adın bir önemi yok mu?
Ecdat üç ileri bir geriydi.
Bunlar hep geri, hep geri.
Vallahi pes!...

Re: Ananın Yeri / Levent Bulut

İletiGönderilme zamanı: Sal Tem 28, 2020 11:10
gönderen Gönül Pınar Atacı
MEB denen örgütün yaptığı ve yapmayı plandığı tüm anti-ulusal kararları ve işleri teşhir ve tel'in eden MÜKEMMEL bir analiz ve sentez. Çok değerli yazarı sevgili Levent BULUT'un kalbine, eline ve kalemine sağlık.