1. yüz (Toplam 1 yüz)

Ahıska Türklerinin Gürcistan'a Dönüşü

İletiGönderilme zamanı: Pzt Ağu 11, 2008 17:42
gönderen tuba
Gürcistan’daki Durum Ahıska Türkleri’nin Dönüşünü İmkânsız Kılıyor

ASAM Bakış’ın Temmuz sayısı “Ahıska Türklerinin Gürcistan’a Dönüşü” başlığını taşıyordu. 1944’de Stalin tarafından yurtlarından sürülen Ahıska Türklerinin, Gürcistan’ın Avrupa Konseyi’ne verdiği taahhütler çerçevesinde 31 Aralık 2008’e kadar yurtlarına dönüş için müracaat etmeleri gerektiği gerçeğinden hareketle, bu süreç zarfında Ahıska Türklerinin, Türkiye’nin ve Gürcistan’ın yapması gerekenler Sayın Doç. Dr. Ayşegül Baydar Aydıngün’ün kaleminden sunulmuştu.

ASAM’ın internet sayfasında halen yer alan bu rapora göz atıldığında, aslında Gürcistan’ın tanıdığı sürenin bitimine sadece 4,5 ay kalmasına rağmen, Ahıska Türklerinin dönüşünü mümkün kılacak şartların maalesef tam olarak oluşmadığı, Gürcistan’ın bu konudaki isteksizliği ve Türkiye’nin yeterince organize olamadığı açıkça görülebilir.

Güney Osetya sorunu sebebiyle 8 Ağustos’ta patlak veren ve nasıl bir istikamete evrileceği henüz tahmin edilemeyen Gürcistan-Rusya çatışması, Ahıska Türklerinin bu yıl sonuna kadar dönüşünü tamamen imkânsız kılmıştır. Ne Ahıska Türkleri çatışmanın kasıp kavurduğu ve yeni çatışmalara gebe Gürcistan’a gitmeye yeterince isteklidir, ne de Kafkasya bu denli istikrarsızlaşmışken Türkiye bu büyük yeniden yerleştirme operasyonunu 31 Aralık 2008 tarihine kadar gerçekleştirmeye muktedirdir.

Bu durumda Türkiye’nin önayak olacağı ve Ahıska Türklerinin temsilcilerinin de dahil edileceği bir girişim çerçevesinde, 31 Aralık 2008 olarak tespit edilmiş olan tarih en az iki yıl uzatılmalıdır.

Söz konusu girişim iki platformda yürütülebilir. Birinci ve öncelikli platform Avrupa Konseyi’dir. Türkiye, Avrupa Konseyi’ndeki daimi temsilciliği yoluyla Konsey’i bu konuda derhal özel bir oturum yapmaya çağırmalı ve mevcut şartlar dâhilinde yeniden yerleştirmenin söz konusu süre zarfında gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığını somut verilerle Konsey üyelerine anlatmalıdır. Bu çerçevede, Konsey’in alacağı ve Gürcistan’ı muhatap alan bir kararla, 31 Aralık 2008 tarihi en az 31 Aralık 2010’a kadar uzatılabilir.

İkinci platform Gürcistan’dır. Türkiye, Tiflis Büyükelçiliği marifetiyle Gürcü makamlarına başvurmak suretiyle, Gürcistan Parlamentosu’nun 11 Temmuz 2007’de kabul ettiği ve 31 Aralık 2008’i son tarih olarak tespit ettiği yasanın, yeni şartlar muvacehesinde tadilini talep edebilir. Bu yapılırken de, bir öncekinde olduğu gibi Ahıska Türklerinin temsilcilerinin ve sivil toplum örgütlerinin desteğini güçlü bir biçimde oluşturmak şarttır.

Eğer bu iki eş zamanlı adım iyi planlanarak atılırsa iki önemli fayda sağlanmış olur: Birincisi; hâlihazırda Ahıska’ya dönüş konusunda büyük tereddütler yaşayan Türklerin, bir de savaş ortamı sebebiyle iyice ortaya çıkmış olan kararsızlığı bir süreliğine giderilir. Dönmeye istekli olanların bir sure daha dönüş için gerekli hazırlıkları yapmalarına imkân sağlanmış olur.

İkincisi; bugün itibariyle henüz bu son derece önemli yeniden yerleştirme operasyonu için ne mali ne de bürokratik olarak gerekli hazırlıkları yapmış olan Ankara’nın zaman kazanması ve kazanılan zaman zarfında da dört başı mamur bir planı bütün yönleriyle hazırlaması söz konusu olur.

Esasen, bu süre uzatımı gerçekleşirse, Türkiye’nin Ahıska Türklerini yurtlarına döndürme projesinin bugünkü haliyle tam bir fiyaskoya dönüşmesi ihtimalinin de önüne geçilmiş olur.

Doç. Dr. Çağrı ERHAN - ASAM

Kaynak