1. yüz (Toplam 1 yüz)

Kafkas denkleminde İsrail

İletiGönderilme zamanı: Pzr Kas 09, 2008 21:17
gönderen Türk-Kan
Cumhuriyet / Strateji


Rus-Gürcü çatışmasının yansımaları…


Kafkas denkleminde İsrail

Rus-Gürcü çatışmasının yansımaları Ortadoğu’yu da içine alarak sürüyor. İsrail’in Gürcistan’a sağladığı destek, Moskova’yı rahatsız etti. İran, Rusya’yla yakınlaşırken, İsrail de gelişmelerden rahatsız…

Aylin YARDIMCI

Ağustos ayından beri dünyanın gündemini belirlemeye devam eden Rusya-Gürcistan Savaşı, bugüne kadar geçen zaman içerisinde ağırlıklı olarak Rusya ve Batı dünyası ilişkileri çerçevesinde değerlendirmeye alındı. Savaş sonrasında Rusya’nın ABD ve NATO arasındaki ilişkilerin seyrinin Soğuk Savaş’ı andıran bir süreç yaşanmasına neden olabileceği sıklıkla dikkat çekilen senaryolardan biri olmuştu. NATO’nun son yıllarda her zamankinden daha açık ve cüretkâr bir tutumla Rusya sınırlarına yaklaşarak genişlemesi, Rusya’nın ise buna karşılık Yakın Çevre politikası dahilinde özellikle Kafkasya’daki hakimiyetini arttırmaya yönelmesi, bu gerginliğin görünen yüzünü gözler önüne sermişti. Ne var ki, Kafkasya’da son zamanlarda ısınan sular bu bloklaşma eğiliminin yanı sıra nükleer güç ve Ortadoğu’daki bölgesel silahlanma yarışı gibi tüm dünyanın geleceğini yakından ilgilendiren politikaları sarsmaya aday gelişmeleri de beraberinde getirdi. Bu gelişmeler özellikle İsrail-İran gerginliği çerçevesinde incelendiğinde, Gürcistan savaşının nükleer güç ve güvenlik politikaları konusunda İran’ın ne kadar işine yaradığı görülmektedir.

Soğuk Savaş döneminde ideolojik nedenlerden ötürü pek parlak olmayan Rusya-İran ilişkileri, SSCB’nin dağılmasıyla hızla yükselen bir dostluk ve işbirliği grafiği çizmişti. İlerleyen yıllarda silah ve askeri teçhizat satışlarıyla pekişen ve son zamanlarda Rusya’nın İran’ın nükleer programını desteklemesiyle zirve yapan iki ülke arasındaki ilişkiler, Kafkasya’da yaşanan savaştan sonra daha da gelişeceğinin sinyallerini vermeye başladı. Savaştan bir ay sonra toplanan BM Güvenlik Konseyi’nde İran’ın uranyum zenginleştirme programına karşı yaptırımlar uygulanması kararını veto eden Rusya, önceleri uyguladığı geciktirme taktiğini terk edip daha iddialı bir tavır takınmayı tercih etmiş gibi görünüyor. Zira nükleer santral konusunda önceleri Rusya’yı ‘Batı’ya karşı temkinli davranmak’ ile suçlayan İran, santralin neredeyse tamamlandığı son günlerde Rusya’nın hem veto gücünü hem de finansal desteğini garantilemiş durumda. Ancak İran’ın nükleer politikalarına Rusya’nın zaten başından beri sıcak yaklaştığı göz önüne alındığında, son zamanlardaki tavırlarının İsrail’e gözdağı verme amacıyla takınıldığına kanaat getirilebilir. Nitekim Gürcistan ordusuna hem teçhizat hem eğitim bakımından büyük yardım sağladığı ve hatta sıcak savaş esnasında askerlerini görevlendirdiği iddia edilen İsrail ordusu, savaşın ardından Rusya’nın dikkatini üzerine çekmiş bulunuyor.

DENKLEMDEKİ İSRAİL

İsrail tarafından Gürcü ordusuna her türlü desteğin sağlandığı özellikle Rusya tarafından sertlikle vurgulanırken, savaşın ardından İsrail’in Gürcistan’la tüm askeri ilişkilerini ve silah satışlarını dondurması kafaları karıştırdı. İran’a karşı Gürcistan’ın üs olarak kullanılması için Tiflis ve Tel Aviv arasında gizli bir antlaşma imzalandığı iddiaları da yankı bulurken, İsrail’in ortaya çıkan bu tablodan memnun olmadığı gayet açık. İsrail gazetesi Haaretz’in haberine göre, İsrail’in bu memnuniyetsizliğinin sebebi Rusya’nın Suriye’ye gelişmiş silahlar sağlaması. Haberde ismi verilmeyen İsrailli bir subayın, Rusya’nın bu ülkelere daha fazla silah satması için mazeret yaratmamak adına “çok dikkatli ve hassas” olunması gerektiğini söylemesi, İsrail’in son zamanlardaki tutumunu açıklar nitelikte. Zira aynı günlerde Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın, gelişmiş silah satışı konusunda Dmitry Medvedev’i ikna etmek üzere Moskova’yı ziyaret etmesi, İsrailli subayın temkinle yaklaştığı bu ihtimali gerçekçi kılıyor.

Rusya’nın İran ile aynı safta bulunmayı seçtiği bir başka husus da İsrail’i tedirgin eden senaryolardan bir tanesi. Buna göre Gürcistan’ın İran’a karşı düzenlenecek herhangi bir saldırıya ABD veya İsrail’in müttefiki olarak dahil olması, Rusya’yı önemli ölçüde rahatsız edebilir. Rusya Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekereteri Nikolay Patruşev’in, İran saldırısının Gürcistan ile işbirliği içerisinde yapılmasının Rusya tarafından bir ulusal güvenlik tehdidi olarak kabul edileceğini açıkça belirtmesi, İsrail’i tedirgin etmeye yetecek bir beyanat. Zira böyle bir senaryo gerçekleştiği takdirde Rusya’nın ulusal güvenliğini tehdit altında görerek çatışmaya taraf olması ihtimaller dahilinde. Sonuç olarak Rusya’nın bu hususta takındığı tavır yine İran’a avantaj sağlıyor. Nitekim İran, Rusya-Gürcistan gerginliği sayesinde ABD ve İsrail’e karşı önemli bir bölgesel gücü arkasına almış gibi görünüyor.

Kısacası, alışılagelmiş bir sınır problemi formunda belirdikten sonra beraberinde derin ve komplike hesaplar getiren Kafkasya krizi, bölgede olduğu kadar Ortadoğu’da da etkilerini sürdürmeye devam ediyor. İsrail’in yakın zamanda İran’a saldırma ihtimalinin gün geçtikçe daha sık telaffuz edilmeye başlandığı bugünlerde, Rusya’nın İran’la stratejik ortaklık konusunda iyice yakınlaşması İsrail için kötü bir haber olduğu kadar İran için kazançlı bir fırsat. Gürcistan’a sağladığı destekle Rusya için bir nevi ‘kara liste’ elemanı haline gelen İsrail’in ilişkileri normalleştirme çabaları kolay sonuç vermeyecek gibi görünüyor.

Resim
Rus-Gürcü çatışması Ortadoğu’da da dengelere etki ediyor



Aylin YARDIMCI (Kafkasya Araştırmaları Masası), 3 Kasım 2008

Cumhuriyet / Strateji