Re: Öylesine
Gönderilme zamanı: Pzr Ara 02, 2018 10:28
dilde yer alan her kelime "yerde" olanı anlatır.
dil böyle başlamış, böyle inşa edilmiştir.
ve aşağıdaki cümle dil ağacını anlatır.
...Güzel söz/kelime; KÖKÜ YERDE, dalları gökte olan güzel bir ağaca benzer. (İbrahim, 24)
özellikle arapça bilenler "kelime kökü" tanımlamasına yabancı değildir.
arapça sözlüklerde yer alan her "KÖKÜN" gerçekte "YERDE" olanı anlatması gerekir.
sözlüklerde yer alıp da kökü/yerde olanı anlatmayan karşılıklar doğru karşılıklar değildir.
şimdi kelimenin kökten alınarak ilgili anlama ulaşılmasına bir örnek vermek istiyorum:
İnsanlar içinde haccı ilan et ki, gerek yaya olarak gerekse derin vadilerden gelerek, yorgunluktan İNCELMİŞ BİNİTLER üzerinde sana ulaşsınlar. (Hac, 27)
büyük harfle yazdığımız kısım genellikle "incelmiş develer/binitler" diye çevrilir.
ancak çoğunlukla "deve mi kaldı bu yüzyılda, bu nasıl cümle" diye bir karşılık görür.
yanımda sözlük yok onun için aklımda kalanı yazacağım.
yanlış varsa affola.
"incelmiş develer" diye çevrilen bölümde "deve" kelimesi yok.
kök d-m-r ve bu kök "incelmiş/inceltilmiş" demektir.
şimdi hayata bakıyoruz:
yeryüzünde insanın üretmedikleri "ham haldedir".
madenler/demir ve ağaçlar buna dahildir.
demir ve ağaç "işlenmeden/inceltilmeden" ulaşım aracı yapılamaz.
bu sebeple cümlede anlatılan sadece develer değil, işlenmek/inceltilmek suretiyle ulaşım aracı yapılmış tüm materyaldir.
bu açıklamaya uygun bir çeviri yapılırsa bizce çeviri doğru olacaktır.
ki "ulaşım araçları" ya da "araçlar" çevirisi doğru olur, diye düşünüyoruz.
d-m-r KÖKÜ: incelmiş/inceltilmiş/işlenmiş
bu kökün DALI : araç kelimesidir.
...Güzel söz/kelime; KÖKÜ YERDE, DALLARI gökte olan güzel bir ağaca benzer. (İbrahim, 24)
bu cümle dil ağacını anlatır...
dil böyle başlamış, böyle inşa edilmiştir.
ve aşağıdaki cümle dil ağacını anlatır.
...Güzel söz/kelime; KÖKÜ YERDE, dalları gökte olan güzel bir ağaca benzer. (İbrahim, 24)
özellikle arapça bilenler "kelime kökü" tanımlamasına yabancı değildir.
arapça sözlüklerde yer alan her "KÖKÜN" gerçekte "YERDE" olanı anlatması gerekir.
sözlüklerde yer alıp da kökü/yerde olanı anlatmayan karşılıklar doğru karşılıklar değildir.
şimdi kelimenin kökten alınarak ilgili anlama ulaşılmasına bir örnek vermek istiyorum:
İnsanlar içinde haccı ilan et ki, gerek yaya olarak gerekse derin vadilerden gelerek, yorgunluktan İNCELMİŞ BİNİTLER üzerinde sana ulaşsınlar. (Hac, 27)
büyük harfle yazdığımız kısım genellikle "incelmiş develer/binitler" diye çevrilir.
ancak çoğunlukla "deve mi kaldı bu yüzyılda, bu nasıl cümle" diye bir karşılık görür.
yanımda sözlük yok onun için aklımda kalanı yazacağım.
yanlış varsa affola.
"incelmiş develer" diye çevrilen bölümde "deve" kelimesi yok.
kök d-m-r ve bu kök "incelmiş/inceltilmiş" demektir.
şimdi hayata bakıyoruz:
yeryüzünde insanın üretmedikleri "ham haldedir".
madenler/demir ve ağaçlar buna dahildir.
demir ve ağaç "işlenmeden/inceltilmeden" ulaşım aracı yapılamaz.
bu sebeple cümlede anlatılan sadece develer değil, işlenmek/inceltilmek suretiyle ulaşım aracı yapılmış tüm materyaldir.
bu açıklamaya uygun bir çeviri yapılırsa bizce çeviri doğru olacaktır.
ki "ulaşım araçları" ya da "araçlar" çevirisi doğru olur, diye düşünüyoruz.
d-m-r KÖKÜ: incelmiş/inceltilmiş/işlenmiş
bu kökün DALI : araç kelimesidir.
...Güzel söz/kelime; KÖKÜ YERDE, DALLARI gökte olan güzel bir ağaca benzer. (İbrahim, 24)
bu cümle dil ağacını anlatır...