1. yüz (Toplam 1 yüz)

ORTADOĞU SATRANÇ MASASI SATRANÇ MASASINDA TAVLA OYNAYANLAR ANCAK PİYON OLUR

İletiGönderilme zamanı: Sal Ara 08, 2015 16:00
gönderen mithat akar 1923
ORTADOĞU SATRANÇ MASASI

SATRANÇ MASASINDA TAVLA OYNAYANLAR ANCAK PİYON OLUR

6 Aralık tarihinde yazdığım "NATO VE AKP MİLLİYETÇİLİĞİ" başlıklı makalemde "Başkasının adına savaşırsanız ,adına savaştığınız devletle karşınıza aldığınız devlet bir gün anlaşır.Fakat sizin düşmanlığınız hali hazırda devam eder." tespitinin yapmıştım.

Gerçi bu cümleye tespit de denmez,bilinen bir gerçeğin vurgulanması demek daha doğru olur.

ABD ve Rusya ( SSCB dönemi dahil ) hiç bir zaman cepheden birbirlerini karşılarına almamışlardır.Fakat öne sürdükleri Üçüncü Dünya ülkelerini ya da sınırları dışında egemenlik kurdukları ülkelerin ordularını,iktidarlarını veya egemenlik sahasındaki sivil toplum örgütlerini kullanarak cephe savaşı dışında bir savaş yöntemi ile egemenlik savaşı vermişlerdir/vermektedirler.

Örneğin Sovyet Rusya döneminde ,ABD tarafından desteklenen Irak ile Sovyet Rusya tarafından desteklenen İran arasındaki 1980-1988 yılları arasında yapılan savaş;yaklaşık bir milyon kişinin ölümüne, 150 milyar Amerikan Doları maddi hasara, her iki ülkede de ağır yıkımlara yol açmıştır. Irak'ın zaferleri ile başlayan savaş, İran'ın direnmesiyle yıpratma savaşına dönüşmüş ve galibi olmadan sonuçlanmıştır.

Tarihte "büyük" olan devletler ,stratejik planlarını on yılları göz önünde bulundurarak yaparlar.Stratejik düşünme ,en net örnekle satranç üzerinden verilir.Siz bir hamle yapmaya karar verdiğinizde ,rakibinizin buna nasıl karşılık vereceğini düşünerek bir plan yaparsınız.Kendi stratejik planınızı belirlerseniz,piyon,fil,at,kale,veziri nerede - nasıl kullanacağınıza siz karar verirsiniz.Başkasının planlarıyla oyuna dahil olursanız;size hangi plan sunulursa o plan doğrultusunda hamle yaparsınız.Bu da sizi "şans oyununa " götürür.Tavla gibi.Atılan zardaki rakamlar ,hangi hamleleri gerektiriyorsa ona uygun davranmak zorunda kalırsınız.

Ortadoğu'yu bir satranç tahtasına benzetecek olursak,Türkiye'deki egemen güçleri , satranç tahtasında tavla oynayan aktörlere benzetebiliriz.Yani ABD ve Batı ittifakı ( NATO )kendi stratejik planlarını ortaya koyarken,biz onların belirlediği plana sadık hareket ediyoruz.

Büyük savaşların sonunda "büyük" devletler anlaşır.Fakat büyük devletlerin sahaya sürdüğü güçler arasındaki düşmanlık devam eder.

Türkiye 2011'den bu yana Suriye'yi karşısına alarak ,Batı'nın çizdiği plan doğrultusunda adım atmıştır.Artık, politik iktidarın "ılımlı muhalefet" diyerek Suriye rejimini yıkmaya çalışan terör örgütlerine destek verdiğini bilmeyen yok gibi.

Suriye ile doğal bir ittifak kuran Rusya'yı yine bir çok nedenden dolayı ,ABD'nin belirlediği çizgide karşımıza zaten aldık.

Rusya'dan sonra Irak merkezi hükümeti de bize "restini" çekmiş bulunuyor.

MUSUL VE TÜRKİYE

Musul'da bulunan askeri bölüğümüzden rahatsız olduğunu ifade eden Irak merkezi hükümeti "egemenlik haklarının ihlal edildiğini" bildirdi.Bunun karşısında Türkiye ,askeri sevkiyat yapmayacağını ,ancak askeri birliğini de geri çekmeyeceğini " bildirdi.

Musul'da bulunmamızın gerekçesi ise daha ilginç."Peşmergeleri eğitmek!!!!"

2003 Irak işgalinde ,ABD denetimindeki Barzani perşemergelerinin ortaya koyduğu ilk icraat;Musul-Kerkük-Süleymaniye'deki Türkmen varlığını resmi ve fiili olarak bitirmek olmuştur.Bu dönemde politik iktidar "ABD askerlerinin evlerine sağ salim dönmesi için dua"ediyordu.

4 Temmuz 2003'te ise 11 kişilik Türk Özel Timi'mizin başına ,ABD askerleri tarafından çuval geçiriliyor.Politik iktidara,"NOTA verecek misiniz ?" sorusunda ,iktidar sahibi "Ne NOTA'sı veriyorsun,müzik NOTA'sı mı ?!!" yanıtını veriyor.

2005'te ise Irak'ın kuzeyinde Barzani eliyle ABD denetiminde bir uydu devlet kuruluyor.

Şimdi ise Musul'da ,Türkmenleri katleden,Türk askerinin başına çuval geçiren güçlere Türk askerinin eğitim verdiği söyleniyor.Türk devleti neresinden bakarsak bakalım kendi düşmanını eğitmektedir.26 Kasım tarihinde "ORTADOĞU ‘DA ABD – RUS İLİŞKİLERİ VE TÜRKİYE" başlıklı makalemde "Türkiye bölgede tek müttefik olarak Barzani aşiretini yanında bulacak" demiştim.Meğerse bizimkiler onların yanına gidiyormuş.

Suriye'de Bayırbucak Türkmenlerine sahip çıktığını iddia eden,Rusya'yı sınır ihlali yapmakla suçlayan iktidar;Musul'da Türkmen soydaşlarımızı katleden,bizim doğal sınırımız olan bölgede egemenliğimizi tasfiye eden peşmergeyi eğitiyor.

Bunun temel nedeni ,politik iktidarın "başkalarının belirlediği stratejiye" göre hareket etmesidir.Yani planı Batı ve ABD belirliyor;iktidar ise bu planda rol alıyor.Baştaki konuya dönecek olursak,Ortadoğu'da ABD,Rusya,İran,Suriye satranç oynarken;AKP iktidarı bu devletlerin attığı zara göre hareket ediyor.

ABD "Eğit Donat" sistemi ile PYD'yi eğitirken,bizimkiler de Musul'da Barzani peşmergesini eğite dursun.ABD ve Rusya, Suriye üzerinden Ortadoğu'da kendi planları ile hamle yapıyor.

Biz ABD çıkarları için Rusya'yı karşımıza alırken,şimdi ABD ve Rusya ,ortak operasyon talebi için BM'ye başvuruda bulunacak.

Rusya , Esad'ı ayakta tutarak ve Suriye'de hali hazırdaki askeri üslerine yeni üsler ekleyerek,Hazar üzerinden askeri operasyonlar yaparak kendi stratejisini pratikte icra ediyor.

ABD,Irak'ın kuzeyindeki Kürt devletinin yanına Suriye'nin kuzeyinde de bir Kürt koridoru ekleyerek BOP adlı 100 yıllık planını icra ediyor.Ayrıca Rusya Suriye'de üs kurarken,ABD Türk topraklarındaki üs sayısını Diyarbakır'dan sonra Malatya,Batman illerinde kuracağı yeni üslerle arttırmayı düşünüyor.

Peki biz?

ABD ve Rusya merkez kuvvetler olarak bölgede kendi hamlelerini yaparken, Fransa,Almanya,İngiltere,Hollanda,İran da kendi milli sretejilerini ortaya koymaktadır.

Türkiye'deki politik iktidar ise ABD planları doğrultusunda Rusya,Irak,İran,Suriye'yi karşısına alarak Musul'da Türkmenleri katleden Peşmergeyi eğitmekle uğraşıyor.Bu iktidarın Bayırbucak Türkmenlerine sahip çıktığını iddia edenler ,bu durumu şimdi bir kez daha düşünmeliler.

Başkalarının planlarıyla hamle yapanların sonu hep aynı olmuştur.Vahdettin ve Damat Ferit ,Şeyh Sait,İskilipli Atıf gibi unsurlar ,Türk topraklarında İngiltere'nin çıkarlarını savunmuşlardı.Kimi "ecnebi toprağında vatansız öldü" kimileri ise İstiklal Mahkemelerinde hak ettiğini buldu.

Mithat Akar - Gaziantep