1. yüz (Toplam 1 yüz)

NEDEN LAİKLİK? LAİKLİK VE ULUS OLMAK / MİTHAT AKAR

İletiGönderilme zamanı: Pzt Nis 11, 2016 1:35
gönderen mithat akar 1923
NEDEN LAİKLİK? LAİKLİK VE ULUS OLMAK

Atatürk’ün 6 OK’ta ifade olunan ve Türk Devriminin de programı niteliğini taşıyan temel ilkeleri, günümüzde Batı denetimindeki eğitim sistemi aracılığı ile unutturulmaya çalışılıyor.

Bu temel ilkelerden biri olan Laiklik, milliyetçilikle birlikte belki de en çok istismar edilen ilke olmaktadır. Bir yanda Atatürk ve Türk Devrimine “Batı’nın gözlüğü” ile bakan “üretilmiş muhalefet” ( ifade Gazeteci Yazar Banu Avar’a aittir ), diğer yanda Türk milletine Batının penceresi ile bakan denetimli muhalefetin "karşısında" olan, mürteci akımlar. Her ikisi de farklı "formalarda" Atatürk’ün Türk Devrimi ilkelerini tahrip etme derdindeler.

Türk milliyetçiliği birileri tarafından “ayaklar altına” alınmaya çalışılırken, başka birileri “parçalayıcı ulusçuluktan” bahsetti / bahsediyor. Son dönemde de Türk Kurtuluş Savaşı ve İnkılap Tarihi derslerinin müfredattan kaldırılacağı tartışılıyor

Hala güncelliğini koruyan 6 temel ilkeyi, emperyalizmin denetimindeki eğitim müfredatına ve medya üzerinden Türk milletine çekilen algı operasyonlarına karşı sürekli işlemek milli güçlerin görevidir. Bu ilkelerden biri olan laikliği, C.Başkanı Sözcüsü olan İbrahim Kalın’ın “militan sekülerizm” konusunu işleyen 10 Nisan tarihli Sabah Gazetesi’ndeki köşe yazısını okuduktan sonra işlemeye karar verdim.
.
Laiklik Ve Ulus

Laiklik, yalnızca din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması ilkesi değildir. Bununla beraber, dinin politik bir iktidar aygıtı olmasına ve iktidarların da halkın inancına müdahale etmesine engel olmayı amaç edinen bir yönelimi belirler laiklik.

Yani din siyasi iktidar mekanizması değildir. Politik iktidarlar da dini şekillendiremez laiklik anlayışında.

Atatürk'ün 6 Ok'u arasında yer alan laiklik ilkesi, birçok açıdan Türkiye Türklerinin temel inancı olan İslamiyeti de koruyan bir ilkedir.

Laiklik, aynı zamanda bir halkın, topluluğun ulus olmasının ilk şartlarındandır. Dine dayanan iktidar veya politik yönelimlerde "ulus" kavramı belirsizleşir. Ancak dini inançlara eşit mesafede duran ve bu inançlara müdahale etmeyen rejim ve iktidarlarda, “ulus” temel kavramdır. Ulusu temel alan iktidar ve yönetimler, dışa bağımlı bir etkiye girmezler. Çünkü egemenliği ulusa devretmişlerdir. Ancak, ulus kavramının belirsizleştiği iktidar biçimlerinde, hem inancımız hem de yönetim şeklimiz, dışa bağımlı olacaktır. Günümüz dünyasında dışa bağımlı olmak demek, Batı emperyalizmine bağımlı olmak demektir. Laiklik bu açıdan milliyetçilik ilkesi ile birlikte yorumlanmalı.

Türkiye’de laiklik ilkesini yok sayan ve ortadan kaldırmak isteyen kuvvetlerin, Batı emperyalizmine bağımlı olması bu açıdan bizleri hiç şaşırtmıyor.
Laiklik ilkesini milliyetçilik, halkçılık gibi temel ilkelerden soyutlayarak ele alanların da aynı merkezlere hizmet etmesi; Türk Devrimine karşı kurulan kirli ittifakın gerçek yüzünü bizlere göstermektedir.

Bu yüzden ne ulus devleti hedef alan gericilik ne de halkı hakir gören bir "sosyete laikçiliği" bizim kabulümüz olamaz. Laiklik ilkesini doğru yorumlamak ve diğer ilkeleri ile bütünsel açıdan incelemek ve uygulamak bu açıdan yaşamsal öneme sahiptir. Bu yazıda ele aldığım konuyu, Atatürk iki paragrafta nasıl özetliyor. Okuyalım.

“Din vardır ve lâzımdır. Temeli çok sağlam bir dinimiz var. Malzemesi iyi; fakat bina, uzun asırlardır ihmale uğramış. Harçlar döküldükçe yeni harç yapıp binayı takviye etmek lüzumu hissedilmemiş. Aksine olarak birçok yabancı unsur-tefsirler, hurafeler- binayı daha fazla hırpalamış. Bugün bu binaya dokunulamaz, tamir de edilemez. Ancak zamanla çatlaklar derinleşecek ve sağlam temeller üstünde yeni bir bina kurmak lüzumu hasıl olacaktır.
Din, bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye muhalif değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamağa çalışıyor; kaste ve fiile dayanan taassupkâr hareketlerden sakınıyoruz. Gericilere asla fırsat vermeyeceğiz.” (Asaf İlbay Anlatıyor, Yakınlarından Hatıralar, S. 102-103)

https://www.facebook.com/mithat.akar.180
Mithat Akar – Gaziantep