1. yüz (Toplam 1 yüz)

Abdulhamid,Bahçeli ve Türkçülük/Gürhan İsagiller

İletiGönderilme zamanı: Cum May 19, 2017 14:21
gönderen Gürhan İsagiller
Salı günü MHP'nin dip yapıp yok olduğu gün olmuştur. Abdulhamid'e sahip çıkarak Devlet Bahçeli milliyetçiliğine büyük darbe vurmuştur.
Abdulhamid kişi, padişah ve siyaset olarak sahip çıkmak Atatürk ve Abdulhamid'i yan yana getirmeye çalışmak, bir elmanın iki yarısı gibi gösterme çabaları tarih bilgisizliğinden midir görev takipimidir bilemiyorum ama milliyetçilikle zerre kadar alakası olmadığını biliyorum.
Karşı devrimin bayrağı haline gelmiş olan Abdulhamid Mustafa Kemal'in temsil ettiği her şeye karşı tezat oluşturmaktadır.
En başta en yükünlü toprak kayıplarına imza atmıştır.
Tunus Fransa'ya sığınan bir paşa'nın iadesi karşılığı verilmiştir mesela.Mısır,Girit, Sudan kaybedilmiştir,Kıbrıs satılmıştır(İngiliz'e kiraya verilmiş ama al geriye alabiliyorsan).Sırbistan,Karadağa, Romanya, Bulgaristan Bosna-Hersek 5 milyon şehitle birlikte geride bırakılmıştır. Kırım savaşı ve Rusya'ya kaybedilen topraklar 93 harbinde Ruslar hatta Yeşilköy'e kadar ilerlemiş Avrupa'da dengeleri bozmamak için Yıldız sarayına yürümeyip bir kilise inşaa edip çekip gitmişlerdir. Kars Ardahan ve Batum işgal altında kalmıştır. Toplamında 1,592,876 km2 toprak kaybetmiştir. Yani bugünkü Türkiye Cumhuriyetin toprakların 2 katı 33 yıllık saltanatta Osmanlı'dan çıkmış veya çıkartılmıştır.
31 Mart isyanı olarak bilinen ve karşı devrimciler tarafından sahip çıkılan isyanın bastırılması sonucu nihayet tahtan indirilmiş ve Selanik'e sürülmüştür. Abdulhamidci kitle tarafından ama ayaklanmanın sebepleri pek dile getirilmiyor. Medrese eğitimi alan öğrencilerin de askere alınma kararı çıkınca ümmet aşkı ile dolup taşan Padişah ve devlet için cepheye gitmeyi ret etmeleri sonucu çıkartılmış bir isyandır. 12 Nisanı13ünü bağlayan gecede İstanbul sokaklarında rastlanan çokça İttihat ve Terakki mensubu katledilmiştir.
Selanikten gelen 3. Ordu Şehire girip kısa sürede asayişi sağlamıştır. Mart isyanı bu günlerde karşımıza sürekli olarak taksim'de cami ve Topçu kışlası projesi olarak çıkmaktadır.
Siyasetten islam bayrakdarlığını yapma çabasında olan Abdulhamid Türkçülüğe ve milliyetçiliğe savaş açmış bir hükümdar olmuştur. Abdulhamid'in zindanlarında Mustafa Kemal'den Ziya Gökalp'a kadar,herkes o zindanları içeriden görmüşlüğü var. Yusuf Akçura ağırlaştırılmış müebbet ile cezalandırılmıştır ama yurt dışına kaçmaya başarmıştır.
Türklük ve milliyetçilik bilincine karşı yürütülen amansız bir savaş sürmüştür hükümranlığı süresince. Öyle ki tarih dahil söz edilir bir mesele olmaktan çıkartılmıştır. Türk tarihini bilmemeli çünkü tarih bilinci biyatı sorgulatır olurdu.
Namık Kemal'in yazmaya çalıştığı Osmanlı tarihi adlı eserinde ,sonraki baskılarında saray çıkışlı bir metin yer almaktadır. Şöyle diyor :
'' Osmanlı Tarihine giriş olarak ROMA TARİHİ adıyla ilk fasikülü yayınlamış olan büyük eseriniz Hakan'ımızca görülmüş ve beğenilmiştir.Ancak yazılardaki bazı terim ve kelimeler birtakım insanlar tarafından kötüye çekilerek ,hakkınızda Padişahça devam edegelmekte olan iyi niyetlerin yokolmasına meydan vermemeyönünden Tarih'in yayının durdurularak ,çıkmış olanların ortadan kaldırılması için gerekli yerlere talimat ve bilgi verilmesi rica olunur. ''
Padişah Yakınları
Yakın deyimi KURENA karşılığı olarak kullanılmıştır. Bir hükümdarın hizmet ve sohbetinde bulunanlar, yakın adamları için bu terim kullanılırdı. (1971 yılı Hürriyet yayınları Namık Kemal Osmanlı Tarihi kitapından alıntı dır)
İşte bu Abdulhamid'e Devlet bahçeli sahip çıkmış ,Atatürk ile ortak değerlerden söz etmiştir.
Marshal yardımları ile birlikte Türk milliyetçiliği üzerine operasyonlar başlamıştır. Cin seddi'nden Tuna'ya kadar söylemi Edirne'den Kars'a kadar söylemi yerleştirilmiştir.
Sınırları kıtaları aşan bir düşünce bir hareket olan Türkçülük, Turancılık yöresel bir eyleme dönüştürülmüştür. Ülkücülük türemiştir. Ülkücülük Atatürk milliyetçiliği ile hiç alakası kalmamıştır.
Atatürk ilke ve inkılapları bu milliyetçiliğin sonucudur. CHP'yi kurarken bu ilkeleri 6 ok olarak amblem yapmış daim hatırlarda kalmasını sağlamak istemiştir..
Cumhuriyetçilik
Halkçılık
Milliyetçilik
Laiklik
Devletçilik
İnkılapçılık yani Devrimcilik
Bu ilkeler devletin yönünü göstermektedir, pusulasıdır.
Bu ilkler Ataürkçülüğü simgeler bir nevi.
Kemalizm ise bambaşka bir şey.
Kemal ''Kamal''dan gelir o ise Kamil'den.Kuran müminlerine Kamil olmalarını emreder yani bilgili ehli .Aslında liyakatlı olmayı öğütler. İlke ve İnkılapları hayata geçirmek için Türk'ün bilgili ehli ve ne yaptığını bilen bireyler olmasını söyler Kemalizm. Atatürkçülük devletin Kemalizm insanların görevidir. Atatürkçü olmadan Kemalist ,Kemalist olmadan Atatürkçü olunmuyor.
Abdulhamid ile Atatürk'ü aynı karede gösterme çabaları ise Türk İslam sentezin mihenk taşı oluşturma çalışmalarıdır.
En baştan söylemem gerek ,öyle bir sentez yok . Türk İslam sentezi dediğin proje hadım edilmiş bir milliyetçiliğin hurafelerle yalana dönüştürülmüş bir İslam'ın harmanlamasından ibarettir.Yani koskoca bir aldatmaca. Abdulhamid boşuna Anglo-sakson emperyalistlerin en çok sevdiği tarihi figür niteliğini taşımıyor. Türk'ün islam anlayışı ve dini yaşama şekli Araplarınkine hiç benzemez. Türk bir kere Araplara güvenmez. İslam öncülüğü hedefinde yoktur Türk milliyetçisinin. Coğrafi dağılım bakımından bu zaten mümkün değildir. 350 milyon Türk soydaşların hepsi Müslüman değil. Ergenekon efsanesini çıkışı ve kaynağı olan Tanrı dağına her sabah selamlayarak bakan Altai Türkleri halen Tengritci mesela. O ulu dağı her gün gören soydaşlarımıza Türk değilsiniz mi denilecek? Kimin haddine böyle bir söylem? Alparsan Türkeş bunun farkındaydı mesela. Filistin ile düşüncelerini pek bilen yok gibi ama Kıbrıs meselesinde Filistin Türkiye'yi sırtından hancerlemiştir. İslam birliğini siyasi ve askeri bakımından desteklemiştir ama ,söz gelişimi, birleşme düşüncesini hiç taşımamıştır. Muhsin Yazıcıoğlu ile fikir ayrılığı oradan kaynaklanmakadır mesela. Yazıcıoğlu Kuran'ı soy üstüne tutmuştur. Niçin bu kadar saygıyla anılır pek anlamam o yüzden. O tutum çünkü mezhepçiliği körükler.Sen Alevi ,sen Sünni düşüncesini ön plana çıkartır ki bunun sonuçlarını şimdi Kerkük'te,Musul'da görmekteyiz. Şii Türkmenler yalnız bırakılmıştır ve PKK mermilerine terk edilmişlerdir. Ceset başında sahte göz yaşları dökmenin kimseye faydası yok ve hiç kimseyi kandırmaz. Kaldı ki siz ceset ben ise Şehit diyorum orada katledilen Türkmen kardeşlerime.
Abdulhamit Emperyalist güçler tarafından zayıf bilgisiz ve ben merkezli çevrelere ''büyük gelecek'' diye pazarlanmaktadır. Halbuki Neo Ottomanizm yani yeni Osmanlıcılık yok oluşa bir adım daha yaklaşmaktır. Türkçülük inkar demek değildir. tarihine sahip çıkmaktır. Ama ileri hep daha ileriye gitmektir. Geçmiş ve geride bırakmış olunan medeniyetlere sarılmak değildir Milliyetçilik, onları alıp yeni çağlara taşımaktır. Atatürk'ü inkar etmek küçük konuşmak Asena'nın önçülük etiği kavim boyutundaki Türklerden bu güne kadar olanları inkar etmek demektir. Mustafa Kemal Atatürk ,önce değindim gibi, Cin seddinden Tuna'ya kadar olan Türk varlığını biliyordu ve hesaplarına daima katmıştır. Mehmet Akif'in ''Enginlere sığmaz taşarım''ı başka nasıl izah edeceksiniz ?
Abdulhamid'e sarılmak ondan medet ummak Terakki Milliye'yi inkar etmek demektir, Milliyetçiliğin tarihini Türk'ün tarihini yok saymak imha etmektir. Bunu yapan milliyetçilik vasfını yitirmiş Türklüğünü unutmuş ve Türk düşmanı emperyalistlerin uşağı olmuş demektir. Yani bizden değildir.