1. yüz (Toplam 1 yüz)

Kim Takar İhanet Belgesini / Prof. Dr. Mehmet YUVA

İletiGönderilme zamanı: Pzt Ara 03, 2012 12:51
gönderen Güncel Meydan
Kim Takar İhanet Belgesini

ABD ve bazı Batılı iktidarların siyasi, AKP’nin ev sahipliği ve her türlü desteği, Katar ve Suudi şeyhlerin maddi-manevi yardımları ve Ihvan hareketi ile el-Kaide’nin nüfüzu altında olan Suriye Ulusal Konseyi, ABD, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar arasında 3-11 Kasım tarihleri arasında yapılan "yeniden yapılanma" toplantısında gizli bir anlaşma yapıldığı haberi Arap kamuoyunda infiala sebebiyet verirken, bu antlaşmanın altında imzası olan Hariciye Nazırı sayın Davutoğlu görmedim, duymadım, bilmiyorum havasında. Küveytli parlamenter el-Hamd’ın gelişmelerden kaygılı olan Suriyeli muhalefetten elde ettiğini iddia ettiği ve basına sızdırılan antlaşma metni tam bir ihanet belgesi. Davutoğlunun bu ıhanet belgesinden haberi varmı? Bu ihanet belgesinin altında imzası varmı? Bu sorulara acilen açıklık kazandırmaladır.

Anlaşmanın Doha'daki konferansa katılan birçok muhaliften gizlendiğini ifade eden Küveyt Meclis el-Umma (Halk meclisi) milletvekili El-Hamd, anlaşmayı "ihanet anlaşması ve tüm Müslümanları kapsayan bir komplo" olarak niteledi. Suriye Ulusal Koalisyonu'nun "Amerikan Projesi" olduğunu belirten El-Hamd, projenin yürümesi için de anlaşmaya imza atan ülkelerin planın içinde olduğunu söyledi.

El-Hamd, konferansa katıldıktan sonra konferanstan çekilen güvenilir kaynaklardan elde ettiğini açıkladığı 12 maddelik gizli anlaşmanın içeriğini şöyle sıraladı:

* “Suriye Arap Cumhuriyeti Ordusu'nun sayısı 50 bine düşürülecek ve ordu savunma ordusuna dönüştürülecek”.

Emperyalist devletler ile İsrail’in en önemli amaçlarından birisi bölgemizde güçlü, etkin ve caydırıcı milli orduların olmamasını sağlamaktır. Emperyalistlerin ve yerli işbirlikçilerin “milli” olan herşeye saldırmaları ve demokratikleşme palavralarıyla milli orduları tasfiye faaliyetleri bundandır. Ülkenin bütün renklerini bir çatı altında toplayan ve milli egemenliğin sigortası olan orduların bu kadar çirkef ve ahlaksız saldırılara maruz kalmalarının sebebi budur. Irak ordusunun dağıtılması, Libyada milli bir ordunun kurulmasının engellenmesi, Tunusta, Mısırda, Türkiye’de milli orduların hedef tahtasına konulması, Suriye milli ordusunun bir iç savaşla yıpratılması projeleri bu amaca hizmet içindir. Çünkü, milli ordu yaratılmak istenen Sünni-Şii çatışmasının, etnik bölünmenin önündeki en önemli engeldir.

* “Suriye Golan'dan sadece siyasi yollarla hak talep edebilir. İsrail'le Suriye arasındaki barış görüşmeleri, Amerika ve Katar'ın gözetiminde gerçekleştirilecek.”

Gizli antlaşmanın İsrail’in güvenlik maslahatlarını ve haksızca işgal ettiği toprakların bir oldu bitti ile talan edilmesini hedeflediği aşikar. “Suriye devleti 45 senedir işgal altındaki Golan topraklarını kurtarmak için hiç bir şey yapmamaktadır. İsrail Gazzeye saldirarak Suriye meselesini gündemden düşürmek istiyor. Aslında İsrail Suriyedeki rejimin değişmesini arzulamıyor. İsrail Müslüman Kardeşler Örgütünün iktidarından korkuyor” suçlamalarını yapanlar utansınlar. Ama ar damarı çatlamış, refaransları ABD ve Muaviye-Yezid olanlardan bunu beklemiyoruz.

* Amerika'nın gözetiminde Suriye'deki kimyasal ve biyolojik silahlar ve tüm füzeler Ürdün'e nakledilecek.

* “Suriye, İskenderun vilayeti (Hatay) hakkından vazgeçecek ve Halep ile İdlip şehirlerindeki bazı Türk köylerini, Türkiye'ye bırakacak”.


Bakar mısınız, “Kürdistan”nın kurulmasından Türkiye rahatsız olmamalıdır, Türkiye küçülmemek için büyümelidir diyenler, parçalamaya çalıştıkları Suriyeden toprak işgal etme peşindeler. Al sana bazı Türk köylerini ama Suriye’yi böl parçala. Davutoğlu’nun Orta-Doğu’yu yeniden dizayn eden zavallı derin stratejisine bakarmısınız.

* PKK'nin tüm mensupları Suriye'den dışlanacak, istenen PKK'liler teslim edilecek, PKK 'terör' örgütü listesine konulacak.

* Rus ve Çin şirketleriyle şimdiye kadar imzalanan tüm silah ve yer altı zenginliklerinin araştırılması anlaşmaları iptal edilecek.

* Katar'ın doğalgaz boru hatlarının, Suriye ve Türkiye üzerinden AB ülkelerine aktarmasına müsaade edilecek.

* “Türkiye'nin Atatürk Barajı'ndan su boru hatlarıyla Suriye üzerinden İsrail'e su ulaştırmasına müsaade edilecek”.


“one Minute”, “İsrail terörist devlet”, “2012 2008 değildir” şatafatlı sözlerle sırt sıvazlıyanlar, duygu sömürüsü yapanlara bakar mısınız. Suriye’ye gıcık olmalarının ona hayasızca saldırmalarının, Suriye’nin yanında yer alanları tehdit etmelerinin bir gerekçesine bakarmısınız. Suriye halledilecek ve Türkiyeden İsraile Suriye üzerinden rahatlıkla su aktarılacak. İsrail ile ticari ilişkilerini daim kıl, İsrail’in maslahatları için Türkiye’yi NATO toprağı yap, su ihtiyacını karşılamak için engel olarak duran Suriye devletine saldır, sonra Filistin ve İslam edebiyatı parçala.

* Savaş sırasında Suriye'de yıkıma uğrayan binalar, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) tarafından imar edilecek. Katar, BAE ve Amerika her türlü imar ve keşif imtiyazına sahip olacak.

* İran, Rusya ve Çin'le ilişkiler sınırlandırılacak, Filistin direniş hareketleriyle ilişkiler kesilecek.

* Suriye'de yeni kurulacak rejim, Liberal İslam esaslarına uygun olacak.

* Bu anlaşma, Suriye muhalefetinin yönetimi devralmasıyla yürürlüğe girecektir.


Bu anlaşma tarihe bir ihanet belgesi olarak geçecektir ve her ihanetin bir bedeli vardır.



Prof. Dr. Mehmet YUVA, 2 Aralık 2012