1. yüz (Toplam 1 yüz)

Uygarlığın Gücü / Prof. Dr. Mehmet YUVA

İletiGönderilme zamanı: Cmt Ara 07, 2013 14:10
gönderen Oğuz Kağan
Uygarlığın Gücü

Suriye demokrasi midir diktatörlük müdür, eksiklikleri fazlalıkları nelerdir tartışılır.

Lakin Resul-i Ekrem efendimizin ifadesi ile: "Şam mukaddestir ona uzanan el helak olur". Tarihi tespit itibariyle: "Şam yükselen ve gerileyen gücü belirleyen ana merkezdir. Dünyanın merkezi ve atan kalbidir. Bu merkeze egemen olan bölgeyi kontrol eder tahakkümü altına alır."

Suriye "Kürt halkının hakları" yalanı ile coğrafyamıza kurulmak istenen ikinci İsrail projesi önünde esas engeldir. Suriye, Irak işgalini başarısızlığa uğratan önemli bir faktördür. Suriye; Türkiye'nin, Lübnan'ın, Irak'ın, İran'ın, Filistin ve Rusya'nın parçalanması önünde kalkandır. Suriye konusu hamasi söylemlerle, Sünni-Şii safsatasıyla, Alevi iktidarın Sünni kitleler üzerindeki baskısı gibi söylemlerle anlaşılamaz. Suriye, tarih boyunca olduğu gibi bugünde bölgesel gücün kimin olacağını, hangi gücün tasfiye edileceğini belirleyen ülke konumundadır. Suriye krizi olarak ele aldığımız mesele bölgemizin bir bütün olarak sıcak bir tahripkâr savaşın veya yeni soğuk savaş döneminin belirleyicisi olacağı aşikârdı.

Rusya Dış İşleri Bakanı Lavrov'un deyimiyle, "muhalefeti istedikleri kadar silahlandırıp cesaret verseler de, Suriye ordusunu dize getirmeleri mümkün değildir". Bunun doğuracağı siyasi sonuçlar olacaktır. İlginç bir başka objektif değerlendirme de şudur; Esad'ın popülaritesi kriz öncesi döneme oranla en az %20-30 artmıştır. Bunda, Suriye muhalefetinin ama özellikle ülke içindeki silahlı grupların ortaya koydukları vizyonsuzluk ile faşist-şoven söylem ve tahripkâr eylemlerinin rolü büyük olmuştur. Umut bağladıkları devletler ise Arap vicdanında kredilerini yitirmiş ülkelerdir.

Bu gerçeklikten hareketle; Suriye krizinde ABD'nin mutlak "piyonu" olmayan herkes netice itibariyle tasfiye edilecektir. Suudi, Katar ve Bahreyn Krallıkları ile Erdoğan-Davutoğlu rejimini zor günler beklemektedir. Uluslararası ilişkilerde söylenmesi gereken son sözü ilk söz olarak telaffuz ederseniz, ağzınızdan çıkan sözün esiri olursunuz.

Resul-i Ekrem efendimizin: "Söz içinizdeyken o sizin esirinizdir, ağzınızdan çıktıktan sonra siz onun esiri olursunuz" hak sözüne uygun davranmamışlardır. Dindar gençlik yetiştireceğiz diye böbürlenirler ama hak söze uygun davranmazlar.

Körfez krallıkları ile Erdoğan-Davutoğlu rejimi Esad gitmezse kendilerinin gidici olduklarını biliyorlar. Suriye konusunda ateşin üzerine benzinle gitmelerinin yegâne sebebi budur.

Son merhalede kesin olan şey şudur: bölgemizde "uygarlığın gücü, gücün uygarlığına galebe gelecektir".

Prof. Dr. Mehmet YUVA, 6 Aralık 2013

Resim
http://www.milliiradebildirisi.org