1. yüz (Toplam 1 yüz)

Natovatan / Anavatan... / Figen ÖZEN

İletiGönderilme zamanı: Pzt Kas 26, 2012 19:08
gönderen NİLGÜN BAŞTUĞ
Natovatan / Anavatan...

Vatan nedir?

Vatanın herkese göre değişik tanımlaması olabilir...

Aşktır, sevdadır, anadır, yardır, evlattır...Namustur, onurdur, gururdur...

Bir toz tanesi, bir çakıl taşı, bir kuru dalı uğruna can verilecek kutsal topraktır.

Onun uğruna evlatlarınızı bile feda ederiz. Vatan bağımsızlıktır. Gencecik yiğitleri vatana katarken, yüreğimiz evlat acısı ile de yansa da, ocağımıza, ciğerimize ateş düşse de "Vatan sağ olsun" diyebilen bir milletiz biz...


Ama bazılarına göre vatan "satılık","pazarlanan" bir metadır. Değerleri har vurup, harman savrulur, yağma edilir, talan edilir... Bankaları, Bor'u, limanları, otoyolları, köprüleri aklınıza gelebilecek her değer satılır. Onlar için bu kutsal topraklar sadece ve sadece kazanç kapısıdır.

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Başbakanı Sn. Erdoğan için ise vatan " Türkiye toprağı olduğu kadar aynı zamanda NATO toprakları"dır!..

Erzurum Kongresi 21 Temmuz- 7Ağustos 1919...

Bildirge/Madde:1

"MİLLİ SINIRLAR İÇİNDE VATAN BİR BÜTÜNDÜR, PARÇALANAMAZ"

Nedir bu milli sınırlar? Milli Ant gereği, kanla ve irfanla ve devrimle kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin binlerce şehidin kanıyla çizilmiş vatan toprağının sınırlarıdır.

Başbakan Erdoğan D-8 Zirvesi için gittiği Pakistanın başkenti İslamabad'da bir gazetecinin NATO'dan talep ettiği füzelerin sayısı ve yerleştirileceği yere ilişkin sorusu üzerine şunları söylemiştir:

"Sayısal olarak şu kadar olacak, bu kadar olacak ifadesini kullanmak yanlış olur.Şu anda bizim topraklarımız aynı zamanda NATO'nun topraklarıdır...

Sayısal olarak ne kadar asker gönderir veya güvenlik elemanı gönderir bunu şuanda bilmemiz mümkün değil, önemli de değil. Bunun için NATO'nun şu anda bir uygulaması olacağı için de TBMM'den de her hangi bir izne gerek kalmayacaktır."


Türkiye NATO'ya 1949'da müracaat etmiş ve 8 Eylül 1952'de kabul edilmiştir.

NATO'nun açılımı her ne kadar Kuzey Atlantik Savunma Paktı ise de, NATO aslında CIA, PENTAGON ve KÜRESEL ÇETELER'in, dolayısıyla emperyalizmin icra organıdır.


NATO'nun patronu Amerika da değildir. Gerçek patron, tekelci kapitalist sermaye, kısacası emperyalizmdir. Ancak emperyalizmin eli, kolu bacağı yoktur. Bu nedenle CFR ve benzeri düşünce kuruluşları, NATO gibi askeri ittifaklar "Savunma Paktı" gibi "cici" bir sözcüğün arkasına gizlenerek, emperyalizmin efendiliğini yapan küresel patronların icra organları görevini sürdürmektedirler.

NATO, küresel patronların silah tutan kanlı eli ve işgalci gücüdür. Hal böyle iken Sn. Erdoğan'ın "Türkiye toprakları aynı zamanda NATO topraklarıdır." söylemi son derece yanlıştır.

Türkiye ne yazık ki bir NATO üyesidir. Ancak ülkemiz yol geçen hanı da değidir. Her ne kadar Türkiye son zamanlarda üniformalı, üniformasız CIA, MOSSAD ve benzeri istihbarat ajanlarının ve misyonerlerinin rahatça hareket ettikleri, dolaştıkları ve hatta mülki idare amirleri, din adamları, NGO'lu sivil toplum örgütleri ile görüşmeler yaptıkları, bir ülke haline gelmişse de,Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin Başbakanı ülkesine ne kadar NATO askeri geleceğini ve bunların hangi bölgelerde konuşlanacağını bilmek zorundadır. Bu zorunluluk ülkenin güven meselesidir. Türkiye bir sömürge ülkesi değildir.

"Savunma esaslı" PATRİOT füzeleri Türkiye için bir beladır. Ülke, son bir buçuk yıldır uygulanan ve gel-gitlerle dolu dış politikalar nedeniyle büyük bir risk altındadır. Rusya, Ankara'yı uyarmıştır. İran hazırda beklemektedir.

PATRİOT füzelerinin Dıyarbakır'da konuşlanacağı iddiaları doğru mudur?

Gelecek NATO askerleri Türkiye'de ne kadar süre kalacaktır?

Diyelim ki, Suriye konusunda son derece hevesli olan Türkiye bir savaşın içinde kendini bulursa, NATO ile yapılan antlaşmanın 5.Madde'si gereği NATO askerlerinin sayısında bir artma olacak mı?

Bu füzelerin Türkiye'ye getirilmesi için TBMM kararı gerekmez mi?

Türkiye, NATO'nun istediği zaman askerini göndereceği, istediği kadar kalacağı ve istediği yerde de konuşlanacağı bir sömürge ülkesi değildir.

Bu ülke natovatan değil, ANAVATANdır. Üstelik sınırları Misak-ı Milli ile çizilmiş şehitler, gaziler ülkesidir.

Bu kutsal topraklar Türklerin vatanıdır ve öyle de kalacaktır.

Türkiye, Türklerindir!..


Figen ÖZEN, 25 Kasım 2012