1. yüz (Toplam 1 yüz)

Türk Milletine ve Devletine Milli Bir Lider Şart

İletiGönderilme zamanı: Prş Nis 12, 2012 14:50
gönderen ASLI KILIÇ DEMİRCAN
Mustafa Kemâl Atatürk 10 Kasım 1938’de vefat eder etmez başladı Cumhuriyetimizin ve değerlerinin tasfiye planı.

1939’da ABD ile ilk dış borçlanma anlaşması 1939’da yapıldı. Hem de Atatürk’ün daha 1921’de Kurtuluş savaşının yokluk dolu o günlerinde “...Batılılardan borç almak onların tahakkümü altına girmektir” sözüne rağmen.

Sonrasında İngiltere, Fransa, Almanya ile aynı bağımlılık ilişkisi kuran anlaşmaların devamı geldi.

Sonra ABD’ye ekonomik imtiyaz tanımayan ilk anlaşma yapıldı. ABD’ye bağımlı olmak anlamına gelen bu anlaşma yapıldığında M. Kemal vefat edeli henüz 4,5 ay olmuştu.

1942’de ABD ile “Türkiye ABD’nin gereksinim duyduğu bilgi, hizmet, madde ve kolaylığı sağlayacaktır” denilerek bir anlaşma daha yapıldı.

1949’da ABD ve Türkiye arasında Eğitim Komisyonu kurulması hakkında bir anlaşma yapıldı. Bu anlaşmaya göre Türk Milli Eğitimi ABD vatandaşı dört kişi ve Türkiye vatandaşı dört kişiden oluşturulan, başında ABD’nin Türkiye’deki Büyükelçisinin bulunacağı bu komisyona devredildi. Komisyon kararlarını verirken oylar eşit olunca ABD’li bakanın oyu kararı belirleyecekti.

Bu şu anlama geliyordu: Arap ve emperyalist etkiden Mustafa Kemal tarafından kurtarılan Türk Milli Eğitimi artık ABD’ye devredilmişti.

1948’de ise daha beteri yapılmış ve Mustafa Kemal’in 1935’te kökü dışarda ve şer odağı diye kapattığı Mason Locaları 1948’de tekrar açılıyordu.


Sonrasında iktidarı ele geçiren DP yönetimi ve lideri Adnan Menderes döneminde, Batı ile olan ilişkiler “Batıya tam bağımlılık” halini alıyordu.

Adnan Menderes’in Batıya karşı gösterdiği ilk tepki olan Rusya’ya yakınlaşma hamlesi Menderes’in hazin sonunu hazırlıyor, ondan sonra gelecek olan iktidarlara da bundan sonra Batıdan kopuşun düşünülmemesi gerektiğinin tehdidini savuruyordu sanki.

Demokrat Parti iktidarından sonra gelenlerin, iktidara gelişlerine, aldıkları eğitime göz attığımızda ise durumun vahameti daha iyi ortaya çıkıyor.

Sosyal Demokratlığı, emperyalizmle mücadeleyi, halkın ve haklının, laikliğin, tam bağımsızlığın savunuculuğunu kimselere bırakmayan Bülent Ecevit, Türkiye’yi “oltadaki balık” diye adlandıran Rockefeller’in bursuyla Harward’a 1 yıllığına “bilgi ve görgüsünü artırmak” amaçlı ABD’ye gidiyordu. Ama ne hikmetse bir yıl dolmadan gerekli bilgi ve görgüyü talimatları alıp, 6 ay içinde Türkiye’ye geri dönüyor, ilk seçimlere katılıyor, 32 yaşında milletvekili oluyordu. Sonrasında Ecevit’in her iktidara gelişinde Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı sorunlar, kavgalar...

Sonra ABD’deki Yahudi Lobisi B. Brith’in Sayın Ecevit’e “Şofar (Cihat Borusu )” hediye edecek kadar Ecevit’i takdir eder halen geldiğini gördük. En sonunda da Abdullah Öcalan’ı asmak için değil, beslemek için teslim aldıklarına, TBMM’de 15 günde 15 yasayı jet hızıyla geçirmelerine ve Türkiye’yi ekonomik ve siyasi olarak bitirişlerine, sonrasında da son darbeyi vurması için AKP’ye teslim edişlerine şahitlik ettik.

Ve diğer bir isim, Türk siyasi tarihinin “Baba” lakaplı siyasisi Sayın Süleyman Demirel... Demirel’in de 1954’te kurulan Eisenhower Vakfı bursunu alan ilk yabancı olarak yurt dışına gittiğini, gerekli eğitimi (!) alıp döndüğünü, aldığı eğitimin hakkını verdiğini gördük.

İslam’ın savunuculuğunu kimselere bırakmayan Sayın Necmettin Erbakan’ın, dediğinin tam tersini yapıp İsrail ile “Askeri Eğitim İşbirliği Anlaşması” yaptığını gördük.

Yurt dışından eğitimli, Turgut Özal’ı, Tansu Çiller’i, Kemal Derviş’i ve daha kimleri kimleri gördük.

Şimdi ise Yahudi Lobilerinden madalya alan bir Başbakanımız, İngilizlerden madalya alan bir Cumhurbaşkanımız var.

İktidara ucundan kıyısından tutunmuş kim varsa geçmişine baktığımızda, iktidara giden yolun ABD’de yahut Batı’da eğitim almaktan, Yahudi düşünce kuruluşları ve siyasilerinden icazet almaktan geçtiğini görüyoruz yazık ki!

Ve bu kadar siyasi parti varken, bunca da sözde lider varken ortada Türkiye'nin geleceğini milli politikalarla kurtaracak tek isim yok!

Aslı Kılıç DEMİRCAN, 1 Ocak 2012

Re: Türk Milletine ve Devletine Milli Bir Lider Şart

İletiGönderilme zamanı: Prş Nis 12, 2012 16:14
gönderen Erhan Sandıkçı
Bir bilgi yanlışı var.

İsrail ile anlaşma imzalanan tarih: 16 Haziran 1996[1]
Refah Partisi'nin mecliste güvenoyu aldığı tarih: 28 Haziran 1996

[1] http://www2.dpt.gov.tr/dei/iei/1996.htm

Re: Türk Milletine ve Devletine Milli Bir Lider Şart

İletiGönderilme zamanı: Prş Nis 12, 2012 16:28
gönderen Türk-Kan
Erhan Sandıkçı yazdı:Bir bilgi yanlışı var.

İsrail ile anlaşma imzalanan tarih: 16 Haziran 1996[1]
Refah Partisi'nin mecliste güvenoyu aldığı tarih: 28 Haziran 1996

[1] http://www2.dpt.gov.tr/dei/iei/1996.htm


Memlekette anlaşma mı yok Erhan :twisted:

T.C. DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI
Gaziantep Milletvekili Sayısı Ünal Yaşar'ın Sayın Başbakanımıza tevcih ettiği soru önergesine verilen yanıt ekte takdim kılınmaktadır.

Saygılarımla arz ederim.
Prof. Dr Tansu ÇİLLER
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin Cumhurbaşkanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığının İsrail'le askeri (siyasi, eğitim), istihbarat veya ekonomik konularda yaptığı hangi anlaşmalar vardır? Bunların ilerini iptal etmeyi düşünüyorsunuz?

YANIT : Türkiye'nin İsrail'le yapmış olduğu anlaşmalar aşağıda sunulmuştur.

Kültür Eğitim ve Bilim Alanlarında İşbirliği Anlaşması (14 Kasım 1993)

Karşılıklı Anlayış ve İşbirliği ilkeleri Muhtırası (14 Kasım 1993)

Çevre Sorunları ve Doğa korunmasında İşbirliği Anlaşması (11 Nisan 1994)

Telekomünikasyon ve Posta Hizmetleri Alanlarında İşbirliği (3 Kasım 1994)

Uyuşturucu ve Psikotrop Madde Kaçakçılığı ve Kullanımı (4 Kasım 1994)

Sağlık ve Tıp Alanında İşbirliği Anlaşması (14 Mart 1995)

Tarım Ajanında İşbirliği Konusunda Mutabakat Zaptı (27 Haziran 1995)

Askeri Eğitim İşbirliği Anlaşması (22 Şubat 1996)

Serbest Ticaret Anlaşması (14 Mart 1996)

Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması (14 Mart 1996)

Çifte Vergilendirmenin, önlenmesi Anlaşması (14 Mart 1996)

Ekonomik, Bilimsel ve Teknik İşbirliği Anlaşması (14 Mart 1996)

Savunma Sanayii İşbirliği Anlaşması (28 Ağustos 1996) (Bu anlaşma imzalandığında Erbakan Başbakan'dır!)

Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkiler Orta Doğu Barış Sürecinin başlamasıyla birlikte birçok alanda geliştirilip çeşitlendirilmiştir. Hiçbir üçüncü ülkeyi hedef almayan Türkiye- İsrail işbirliğinin bölge barışma, İstikrarına, Orta Doğu Barış Sürecinin gelişmesine ve bu sürecin tamamlanmasından sonra doğması beklenen işbirliği ortamına katkıda bulunacağına inanıyoruz. Dolayısıyla, Türkiye ile İsrail arasında akdedilmiş bulunan anlaşmaların iptali söz konusu değildir.





    T.B.M.M.

    TUTANAK DERGİSİ
    78 inci Birleşim
    4.4.1997 Cuma
    Dönem : 20 -Yasama Yılı: 2

    "Türkiye Cumhuriyeti ile İsrail Devleti Arasında Serbest Ticaret Alanı Anlaşması ve İlgili Notaların Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı"

    T.C. Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü
    Sayı : B.02.0.KKG/101-1124/358

    TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

    Dışişleri Bakanlığınca hazırlanan ve Başkanlığınıza arzı Bakanlar Kurulunca 27.12.1996 tarihinde kararlaştırılan "Türkiye Cumhuriyeti ile İsrail Devletleri arasında Serbest Ticaret Alanı anlaşması ve İlgili notaların onaylanmasının uygun bulunduğuna dair kanun tasarısı" ile gerekçesi ilişikte gönderilmiştir. Genel Kurulda ve komisyonlarda öncelik ve ivedilikle görüşülmesini arz ederim.

    Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN
    Başbakan

http://www.guncelmeydan.com/pano/belgelerle-dincilerin-siyonizm-israil-ile-isbirligi-t18226.html

Re: Türk Milletine ve Devletine Milli Bir Lider Şart

İletiGönderilme zamanı: Pzr Nis 15, 2012 12:59
gönderen Türk-Kan
Yalnız, yazıda tek kelime ile MHP'ye değinilmemiş..!

"NATO'ya ve CENTO'ya bağlıyız!" cümlesi kime aittir?