1. yüz (Toplam 1 yüz)

ABD ve İngiltere'nin Kürdistan Stratejisi / Hon. Prof. Dr. Nurullah AYDIN

İletiGönderilme zamanı: Cmt Haz 23, 2012 0:55
gönderen NİLGÜN BAŞTUĞ
ABD ve İngiltere'nin Kürdistan Stratejisi

Ajan gazeteci, ajan profesör, ajan milletvekili ajan sivil toplum temsilcisi Türkiye ve Ortadoğu’da hareket halinde.
ABD; enerji havzalarını denetim altında tutmak ve Rusya-Çin etkisinden uzak tutmak üzere, Büyük Ortadoğu projesini hazırladı ve uygulamaya koydu. Başta Türkiye olmak üzere muhtemel tepkileri engellemek içinde eşbaşkanlık, dinlerarası diyalog, medeniyetler ittifakı gibi oluşumları kurdu ve etkinleştirdi.

Bunun için öncelikle İslam dünyasının güçlü devletlerinde operasyonlar planlayıp uygulamaya koydu. Irak ve Afganistan işgali ile Somali operasyonlarını NATO bağlamında yürütmek istemesine karşı, Avrupa ülkeleri önce karşı çıkar, sınırlı destek verirler.


Öncelikle Büyük Ortadoğu projesinin gerçekleşmesi için Osmanlı hinderlandının varisi Türkiye'nin zapturapt altına alınması gerekiyordu.

Endonezya modeli nedir? ABD, komünizmle mücadele bahanesi ile Endonezya Özel Kuvvetleri'ne çeşitli kirli operasyonlar yaptırmıştı.

ABD, yeterli delil biriktirdikten sonra, bu operasyonları başlatır, Endonezya'daki Amerikancı basın vasıtasıyla piyasaya sürer. Endonezya Ordusunun direnci kırılır.

Endonezya'nın da bir bölücülük sorunu vardı. Doğu Timor'daki bölücüler, Endonezya'dan ayrılmak istiyorlardı. ABD Doğu Timor bölücülerini destekler. PKK'yı desteklediği gibi.

Endonezya Ordusu'nun bölücülerle mücadele azmini kırmak için, itibarını sıfıra indirmek gerekiyordu. Gerçekten de, itibarı sıfırlanmış olan ordu, bölücü eylemlere müdahale edemez. Nitekim, 2000 yılında Doğu Timor, bağımsızlığını ilan eder.

Şimdi aynı plan Türkiye'de uygulanmak isteniyor.


Plan; Türk Ordusunun itibarı sıfırlanarak, Doğu'da ilerde meydana gelecek olan bir isyana müdahale edemeyecek hale getirmek ve bölgeyi Kürdistan adıyla Türkiye'den ayırmaktır.

ABD, Türk Ordusu'na karşı Endonezya modelini uygulamaya koyar. Bunun içinde ABD de eğittiği birçok asker sivil yetkili ile planlama yapar. Direnen Türk Ordusu'na ve muhalif etkin kişi, kurum ve kuruluşlara yönelik birbiri ardına yapılan operasyonla asimetrik psikolojik savaşa girişir. Sonrasında ise eylemli çökertme aşamasına geçer.

Akdeniz'de ki altıncı filonun bir gemisinde bastırdığı milyarlarca doları, yandaş gazeteci siyasetçi, akademisyen, sivil toplum örgütlerine aktarır. Medya el değiştir. Propaganda araç ve gereçleri ele geçirilir.

CIA elemanlarının resmi statü kazanması için kamu güvenlik müsteşarlığını kurdular. Kuruluş kanunundaki, yabancı uzman çalıştırır maddesi ile resmi statü kazandırılır. FBI ajanları için ofis açar. ABD savcısını danışman adı altında Türkiye'de görevlendirir. Kamuoyunu takip için, 5 ilde irtibat ofisleri açar.

ABD ve yandaşları, Kozmik odalarda Doğu'daki muhtemel ayaklanmaya karşı ordunun ne gibi önlemler alacağına ait bilgilere ulaşmak için suikast iddiasını planlayarak belgeleri ele geçirir. Bu bilgiler ABD ve PKK'ya ulaştırılır ve ona göre hareket ederler.

ABD'nin ana hedefi: öncelikle Kuzey Irak'ta kurulmuş olan Barzani Devleti'ni Türkiye'nin tanıması ve fiilen himayesi altına almasıdır. Çünkü ABD Irak'tan çekildikten sonra, Irak Arapları ve İran, Barzani Devleti'ne karşı harekete geçebilirler.

Böylece ABD hem Barzani Devletini emniyete almış olacak, hem de Irak ve İran ile karşı karşıya gelmiş olan Türkiye, ABD'ye daha fazla mahkum hale gelmiş olacaktır.

Barzani Devleti ABD için önemlidir. Çünkü, Büyük Ortadoğu Projesi'nin ana hedefi olan Büyük Kürdistan'ın başlangıç noktası Kuzey Irak'taki Barzani Devletidir. Irak saldırısının esas amacı da zaten Barzani Devletinin kurulması idi.

Barzani Devletinin güvenliğinin ABD-İsrail tarafından emniyete alınmasıyla birlikte eş zamanlı olarak Türkiye'de Kürt Açılımı uygulanmaya konulmuştur.

ABD-İngiltere-Fransa şer/haydut devletlerinin yüzyıllık hayali olan Büyük Kürdistan, kurulacak üsler vasıtasıyla, Orta Doğu, Kafkaslar ve Orta Asya'yı, burada kontrol edecek alan olacaktır. Büyük Ortadoğu Planı'nın amacını, yani 24 Müslüman ülkenin rejimlerini ve sınırlarını değiştirmeyi daha kolay gerçekleştirebilecektir.

Günün Sözü: Bilgili devlet adamı ile hayalci devlet adamı farkı gerçekler ortaya çıkınca anlaşılır.

Hon. Prof. Dr. Nurullah AYDIN, 22 Haziran 2012
na741954@gmail.com